POS’a çalışıyoruz!
PARA FİNANS/ AYFER ARSLAN Son aylarda çarşıda, pazarda nereye gitseniz alışveriş sonrası sıra ödemeye gelince, esnaf yazar kasa POS cihazı yerine IBAN'dan (Uluslararası Banka Hesap Numarası) tahsilatı tercih ediyor. Çoğu esnaf üye işyerlerine uygulanan komisyon oranlarının ikiye katlanması nedeniyle müşterilerini nakit ödeme veya IBAN ile ödemeye yönlendirirken, bu trendin vergi kaybı başta olmak üzere dolandırıcılık gibi bazı riskleri de beraberinde getireceğine yönelik endişeler de giderek artıyor.
IBAN ile ticaretin atmasının en büyük nedenlerinden biri, son aylarda ikiye katlanan faiz ve komisyon oranları. Ocak 2023 tarihinde kredi kartı işlemlerinde uygulanan azami akdi faiz oranı aylık yüzde 1.66 iken şu an yüzde 3.96 civarında. Nakit çekim veya kullanımında ise yüzde 4.42 faiz uygulanıyor. Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası (TCMB) tarafından belirlenen üye işyerlerine uygulanacak azami komisyon oranlarında da benzer bir artış söz konusu.
2023 yılının başında aylık yüzde 0,81 olan komisyon oranları, aralık ayında yüzde 3.11'e yükseldi. Bunun yıllık bileşik faizi yüze 45'i geçerken, yazar kasa POS cihazlarından geçen peşin işlemlerde ise azami komisyon oranı yüzde 3.56. Taksitli işlemlerde ise her ilave taksit için yüzde 1.7'lik ek komisyon kesiliyor. İkiye katlanan komisyon oranlarının yanı sıra geri ödeme süresinin de 45 günü geçtiğinden yakınan esnaf ise komisyon yükünden kurtulmak için müşterilerini IBAN'dan ödemeye yönlendiriyor. Çünkü POS üzerinden gerçekleşen banka kartı veya kredi kartlı bir işlem sonucunda herhangi bir taksit yapılmasa da esnaf parasını bankadan 45 gün sonra alabiliyor. Peşin almak istediğinde ise komisyon ödemek zorunda. Bu da günlük 100 bin liralık bir ciro yapan esnafın, parasını peşin almak istediğinde bankaya 3 bin 500 lira ödeme yapması anlamına geliyor.
"KOMİSYON ORANLARINA STANDART GETİRİLSİN"
Yükselen komisyon oranlarının özellikle cirosu düşük olan esnafı zorladığından yakınan Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, esnafın artık bu yükün altından kalkamadığını belirtiyor. Küçük meblağlı ürünlerde bile esnafın kartlı işlem yerine nakit ödeme veya IBAN'dan ödemeyi tercih ettiğini söyleyen Palandöken, tüketiciler açısından ise bir handikaba dikkat çekiyor:
"Esnaf kâr marjları kurtarmadığı için kartlı alışverişten kaçınıyor. Vatandaşın ise cebinde parası yoksa IBAN ile ödemesi de çok zor. Bu yüzden esnaf ile vatandaş çoğu zaman karşı karşıya kalıyor."
POS komisyon oranlarının yükselmesi nedeniyle esnafın yaşadığı sıkıntıları Türkiye Bankalar Birliği (TBB) ve Maliye Bakanlığı'na ilettiklerini söyleyen Palandöken, komisyon oranlarına bir standart getirilmesini ve POS işletim ücretinin de kaldırılmasını talep ediyor.
BU İŞTEN TÜKETİCİ ZARARLI
Tüketici Konfederasyonu TÜKONFED Bankacılık Komisyonu Başkanı Hüseyin Ölmez ise esnafın yaşadığı zorlukları göz ardı etmemekle birlikte konuya tüketiciler cephesinden bakıyor. Ölmez, TCMB'nin uyguladığı sıkı para politikası nedeniyle faiz oranlarının yükseldiğini, bu yükselişin kart faizlerine ve POS komisyonlarına da yansıdığını vurgulayarak sözlerini şöyle sürdürüyor:
"Kredi kartı ile ödemelerde eskiden esnafın parası ortalama bir ayda hesaba geçerken, şimdi bankalar iki buçuk-üç ayda geri ödemeye başladı. Üstelik de yüzde 4'e yaklaşan komisyon oranları alıyorlar. Bazı ürünlerde ise kâr limitleri çok düşük. Bu yüzden özellikle benzin istasyonlarında POS kullanımının düştüğünü görüyoruz. Bu işten tüketicinin ise ciddi zararı var. Öncelikle IBAN'a para göndermesi veya peşin alışveriş yapabilmesi için hesabında para olmazı lazım. Kartlı işlem yapamadığı için taksit imkanından da yararlanamıyor. Ayrıca kredi kartlarının bir kısmı puan topluyor o puanları kullanmak zorlaşıyor."
Alışverişte nakit yerine kartlı ödemeyi tercih eden müşterilerden komisyon istenmesini ise Ölmez, 'esnafın bir başka cingözlüğü' olarak yorumluyor. Ölmez, "Esnaf parasını nakit alabilmek için müşterisine, 'Peşin veya tek çekim alırsan 50 lira, kredi kartı ile alırsan 55 lira alırım' diyor. Oysa Tüketici Kanunu'na göre esnafın bankaya ödediği komisyonu tüketiciye yansıtması yasak. Bu da olayın haksız kazanç boyutu" diyor.
Ölmez, çözüm olarak TCMB ve Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu'nun (BDDK) birlikte hareket ederek yeniden düzenleme yapılmasına ihtiyaç olduğu görüşünde. Ölmez, ödeme sürecinin uluslararası kurallar da dikkate alınarak 45 gün yerine biraz daha erken alınmasını ve komisyon oranlarının düşürülmesi gerektiğini savunuyor.
VERGİ KAYBINA YOL AÇIYOR
Bankalararası Kart Merkezi'nin (BKM) uzun yıllar genel müdürlüğünü yapan SC Danışmanlık kurucusu Soner Canko, IBAN ile ödemenin yaygınlaşmasını, artan enflasyon nedeniyle faizlerdeki yükselişe bağlıyor. Bu nedenle kartlı ödeme komisyonları da artış gösterdi.
Tabii konunun bir de vergi boyutu var. Canko'ya göre, yazarkasa POS'ların yerine IBAN kullanılması devlet açısından vergi kaybı anlamına geliyor. Maliye Bakanlığı tarafından yapılan düzenleme ile 2017 yılından itibaren küçük esnaf da dahil olmak üzere bütün vergi mükelleflerinin kayıt dışıyla mücadele kapsamında yeni nesil yazarkasa POS cihazlarına geçişi zorunlu tutulmuştu. POS cihazları, mali hareketlerin izlenmesi, vergi kaçırılmasına neden olan olayların tespitinde önemli bir fonksiyonu yerine getiriyor. Esnafın kart komisyonlarını gerekçe göstererek vergiden kaçınıp nakit tahsilata başladığını söyleyen Soner Canko, son durumu şöyle yorumluyor:
"Nakit tercih edilmesinin nedeni esnafın KDV ve Kurumlar Vergisi gibi vergi yüklerinden kurtulmak istemesi. Ne yazık ki esnafın eski alışkanlıklarının yeniden hortladığını görüyoruz."
BANKALAR, ESNAFTAN ÇOK KAZANIYOR
Türkiye Esnaf ve Sanatkarları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, son aylarda esnafın yazar kasa POS cihazı yerine IBAN ile tahsilatı tercih etmesinin nedenlerini şöyle aktarıyor:
"Bankalar hem 40 gün sonra parayı veriyor. Hem de esnaf parasını erken almak isterse yüzde 4 gibi bir komisyon alıyor. Ayrıca üstüne bir de işletim ücreti kesiyor. Böylece esnaftan çok banka para kazanıyor. Esnaf da yüksek komisyon oranlarını ödememek için ya parasını nakit istiyor ya da müşterilerini IBAN ödemeye yönlendiriyor. Vatandaş istediği ürünü almak istese bile ya hesabında para olmadığı için peşin alamıyor veya IBAN numarasını hatırlayamadığı için işlem gerçekleşmiyor. Artan komisyon oranlarını, fiyata yansıtınca ise esnaf ile vatandaş 'Niye fark alıyorsun' diye çoğu zaman karşı karşıya kalıyor. Sirkülasyonu daha fazla olan büyük zincirler ise imkanları daha yüksek olduğu için onlar parasını, bankadan hemen alabiliyor. Esnafın ciroları daha düşük olduğu için bu yüzden müşteri kaybediyor. Bu nedenle Türkiye Bankalar Birliği'nin (TBB) bir düzenleme yapması, kamu ve özel sektör ayrımı olmaksızın komisyon oranlarına bir standart getirilmesi gerekiyor."
DOLANDIRILMA RİSKİNE KARŞI DİKKAT!
Tüketici Konfederasyonu TÜKONFED Bankacılılık Komisyonu Başkanı Hüseyin Ölmez'e göre, IBAN ile ödemenin yaygınlaşması, tüketiciler açısından dolandırılma riskini de beraberinde getiriyor. Sosyal medya hesaplarında kamuoyunda bilinirliği oldukça düşük firmaların satış yaptığına işaret eden Ölmez, tüketicilere şu uyarılarda bulunuyor:
"Sosyal medya hesaplarında hiç tanınmayan firmalar var. Bazı ürünleri ederinin yüzde 10'u fiyatına sattığını iddia ediyor. Tüketiciler özellikle sosyal medya hesaplarından alışveriş yaparken uyanık olsunlar. Güvenilirliğinden emin olmadığı veya tanımadıkları kişilerden alışveriş yapmasınlar. Özellikle de sosyal medya hesaplarından yapılan alışverişlerde ödemenin IBAN üzerinden yapılmamasını tavsiye ediyorum. Çünkü dolandırılma riski çok yüksek. Bu konuda son zamanlarda şikayetler gelmeye başladı. IBAN'a para gönderme işlemiyle dolandırılma durumunda tüketicinin hakkını savunması ve parasını geri alması imkansızlık derecesinde zordur."