Avrupa ve Asya’da Türk zaferi!
PARA OYUN/ ALİ EFE İRALI Geçen yıllardan hatırlayacağınız üzere, olimpiyatlarda e-sporun dahil edilip edilmemesi hususunda pek çok tartışma meydana gelmişti. Hatta birkaç noktada pilot çalışma da yapılmıştı. Bu sefer e-spor, olimpiyat mercilerince desteklenen kendi turnuvasına sahip oldu diyebiliriz. Singapur Suntec Singapore Convention & Exhibition Centre'da 23-25 Haziran arasında düzenlenen turnuva, pek çok ülkeden oyuncunun millî takımlarının rekabetine sahne oldu. Otomobil yarışlarından basketbol ve futbola kadar pek çok dijital oyunun baz alındığı turnuvada, Türkler de imzalarını attı. Ayrıca, olimpiyatlarla e-sporun bağlamı burada da bitmiyor. Avrupa'da da benzer anlamda bir turnuvayı Polonya'da, Avrupa Olimpiyat Komitesi, Küresel E-Spor Federasyonu (Global eSports Federation) ile birlikte gerçekleştirdi. Buradan da gelen başarılarımız var. Anlaşılan e-spor büyümeye devam etmekle birlikte, olimpiyatlar nezdinde kendisine çok parlak bir gelecek oluşturmaya devam ediyor.
BAYRAĞIMIZ HER YERDE
Öncelikle Singapur'daki Olimpik Espor Serisi ile başlayalım. 23-25 Haziran tarihleri arasında gerçekleşen turnuvada NBA2K23 oyununda Türk Millî Takımımız şampiyon oldu. T.C. Gençlik ve Spor Bakanımız Dr. Osman Aşkın Bak, Twitter üzerinden yaptığı açıklamasında "Singapur'da düzenlenen Olimpik Espor Serisi Etkinliği'nde NBA2K branşında şampiyon olan Milli Takımımızı kutluyorum" ifadesiyle takımımıza tebriklerini iletti. Diğer bir başarı da Avrupa Olimpiyat Komitesi ile Küresel E-Spor Federasyonu tarafından Polonya'da 30 Haziran-3 Temmuz arasında düzenlenen Avrupa eSpor Oyunları'nda elde edildi. Türkiye E-Spor Federasyonu TESFED tarafından yapılan açıklamada turnuvaya 28 ülkeden 100'ü aşkın sporcunun katıldığı ve müsabakaların Rocket League ile eFootball branşlarında gerçekleştiği bilgisi geçildi. Yine aynı açıklamada organizasyona Polonya Cumhurbaşkanı Andrzej Sebastian Duda, Avrupa Olimpiyat Komitesi Başkanı Spyros Capralos ve Avrupa Olimpiyat Komitesi Başkan Yardımcısı Hasan Arat'ın da katıldıkları aktarıldı. Burada da eFootball'da mücadele eden Mücahit Sevimli, Millî Takım formamızla bize gümüş madalya gururu yaşattı. Böylesine örnekler o kadar değerli ki, pek çok geleneksel spor taraftarının ve izleyicisinin şu an Avrupa Şampiyonaları'nda beklediği başarıları bizlere farklı bir pencereden sunuyor. Çok yönlü ve başarılı oyuncu kadrolarıyla daha da ileri giden bir oyun kültürüne sahip olmaya başladığımızın da nişanesi oluyor. Kaldı ki, her geçen yıl geleneksel sporlarla karşılaştırıldığında giderek yükselen bir çizgi sunan e-spor taraftar sayısı bu başarının bir anlamda da sağlamasını yapıyor diyebiliriz. Darısı, önümüzdeki sene bu branşların fiziki anlamdaki karşılığını da alabilmemiz için tüm kulüplerimizin başına diyelim.
DAHA İLERİYE TAŞIMANIN TAM VAKTİ
Bu denli başarılara imza atan gençlerimiz, defalarca kez söylediğimiz üzere Türkiye'nin yükselen oyun endüstrisinin bir temsilcisi konumunda. Pek çok farklı oyun branşında gösterilen rekabet, endüstrinin farklı pazarlarla olabilecek iş birlikleri açısından önemli ipuçları sunuyor. Bunları iyi değerlendirebildiğimiz müddetçe, döviz getirisi olarak kabul ettiğimiz oyun endüstrisinin tutundurma faaliyetini daha da sağlamlaştırabiliriz. Halihazırda çok sayıda sanayi ve ticaret odasında üyeliği bulunan yüzlerce şirketin bu konuya daha temkinli yaklaştıklarını görüyorum. Bunu da anlamak son derece mümkün çünkü çok farklı alanların iş birliği kurması Türkiye'de çok rastlanabilen bir konu değil. Ancak devlet mekanizmasının bir bütün olarak kredi ve benzeri teşvik ödenekleriyle sürekli biçimde sübvanse ettiği bir pazarı, artık özel sektörün de sırtlaması gerektiğini düşünüyorum. Genç nüfusumuzun avantajını en iyi değerlendirebileceğimiz saha olarak, e-sporu birincil gündem maddemiz olarak belirlememiz gerekiyor. Buradan belirli aralıklarla, oyun endüstrisine nasıl giriş yapılabileceğini anlatmaya çalışıyoruz. Yani sadece doğrudan sponsorluklar olmaksızın, oyun içi reklam faaliyetleri ile bile desteklenebilecek bir tutundurma faaliyeti aracı olarak kullanılabileceğinin altını çiziyoruz. Şimdi bunu gerekçelendirmeye çalıştığımızda, olimpiyat ve uluslararası turnuvalardan elde edilen Türk takımlarının başarılarını rahatlıkla gösterebiliriz.