Bir heykel şehre uğursuzluk getirir mi?
BURCU ALDİNÇ Fransız sokak sanatçısı JR'ın Giants: Rising Up (Devler: Yükseliyor) isimli dev açık hava enstalasyonu 20 Mart tarihinde Hong Kong'un Victoria Limanı'na yerleştirildi. 12 metre yüksekliğinde ve 12 metre genişliğindeki heykel, kimileri tarafından çok beğenilirken eski bir Çin felsefesi olan Feng Shui ustalarını ise kızdırdı. Limandaki Ocean Terminal Deck'te 23 Nisan'a kadar sergilenmeye devam edecek olan heykel, Feng Shui eğitmenlerine göre kötü enerji yayıyor ve derhal limandan kaldırılmalı. Heykel, Art Basel Hong Kong'un da gerçekleştiği sanat ayı çerçevesinde sanatseverlerle buluştu. Üstelik eser, Harbour City Alışveriş Merkezi tarafından JR'a ısmarlanmıştı.
40'TAN FAZLA ŞEHİRDE SERGİLENDİ
Fransız sanatçı JR, büyük boyutlu siyah-beyaz heykelleri ve kamusal alanda çektiği fotoğraflarla tanınan bir sanatçı. Eserleri, Paris'teki Musee du Louvre, Roma'daki Palazzo Farnese ve Giza'daki Khafre Piramidi gibi prestiji mekanlar da dahil olmak üzere 40'tan fazla şehirde 80'den fazla sergide yer aldı.
Ancak buradaki enstalasyonunun ardından bazı vatandaşlar memnuniyetsizliklerini dile getirmeye başladı ve sanat eserinin Hong Kong'un Feng Shui'sine ciddi zarar verdiğini ve yürek ürpertici olduğunu dile getirdi. Sanat eserini, ruh sağlığı üzerinde potansiyel olumsuz bir etki yaratmakla suçlayanlar dahi oldu. Yüksek atlama sporcusunun tasvir edildiği heykelin konduğu yerin sahil olması nedeniyle eleştirenler ve bu yüzden kaldırılmasını isteyenler dahi oldu.
ŞEHRİN ŞANSSIZLIĞINI MI SİMGELİYOR?
Fenh Shui ustalarına göre ise sanat eseri, Hong Kong'un genel 'feng shui'sini olumsuz etkileyebilir. Çünkü sanat eserindeki başı yere değiyor gibi görünen figür, Hong Kong'un şansındaki istikrarsızlığı ve dalgalanmayı ifade ediyor.
KAWS HEYKELİ DE TEPKİ TOPLAMIŞTI
Bu aslında limana konan ve tepki toplayan tek dev heykel değil. 2019 yılında yine Hong Kong'da sergilenen Kaws'ın Holiday (Tatil) isimli eseri de suyun üzerinde yatan ölü bir bedene benzediği için kötü enerjiye yol açmakla suçlanmıştı. Hatta daha sonra şehirde baş gösteren protestolara bu heykelin sebep olduğunu söyleyenler bile çıkmıştı. Feng Shui inanışına göre, yaşanılan mekandaki eşyalar doğru yerleştirilmeli ki mekanın enerjisi iyi olsun. Sanırım bundan sonra şehre eser tasarlayacak sanatçılar bu inanışı da göz önünde bulundurmalı ki tepki almasınlar!
**********
ALPLER'İN ETEĞİNDE BİR TÜRK KASABASI
İtalya'nın Manzori Dağları'nın eteğindeki Moena'da köylülerin hiç Türkçe bilmedikleri halde 300 yılı aşkın süredir Türk gibi yaşadıklarını biliyor muydunuz? Düğünlerde başlık parası alıyor, diğer ismi La Turchia olan Monea köyünde her yıl Ağustos ayında iki gün süren Türk Günü Festivali yapılıyor. Söylenene göre II. Viyana Kuşatması sonrası bir Osmanlı askeri, İtalya'daki küçük bir kasabaya sığınıyor. Ölmek üzere olan bu Yeniçeri askeri, köylüler tarafından tedavi ediliyor. İyileştikten sonra da bir İtalyan kızıyla evleniyor. Kasaba halkının 'Turco' adını verdiği asker, o dönem istenen haksız vergilere karşı halkı ayaklandırıyor ve koruyor. Kendini ve Türk adetlerini bu yörenin insanlarına öyle sevdiriyor ki ölümünden sonra da bu gelenekler yaşatılıyor. Sokaklarda Türk bayrakları dalgalanan Monealılar, Türkiye'yi uzaktan da takip ediyorlar. Festivalde ise yöre halkı Osmanlı yeniçerileri gibi giyiniyor, pencerelerine ve sokaklara Türk bayrakları asılıyor. Şehrin en yaşlısı da Turco'yu temsil eden padişah olarak taçlandırılıyor.
**********
SURİYELİ MÜLTECİ ALMANYA'DA BELEDİYE BAŞKANI SEÇİLDİ
2015 yılında Almanya'ya sığınmacı olarak gelen bir Suriyeli, ülkenin güneybatısındaki bir köyün belediye başkanı seçildi. Alman Yeşiller üyesi olan ancak partisiz aday olan 29 yaşındaki Ryyan Alshebl, Baen-Württemberg eyaletinde yaklaşık 2 bin 500 nüfuslu küçük bir belediye olan Ostelsheim'da yapılan belediye başkanlığı seçimlerinde mutlak çoğunluğu kazandı. Diğer iki bağımsız adaya karşı yüzde 55.4 oyla galip gelen Alshebl, sonucu ise 'sansasyonel' olarak nitelendirdi ve Ostelsheim'ın geniş görüşlülük konusunda tüm Almanya için bir örnek oluşturduğunu söyledi. 1994 yılında Suriye'nin güneybatısında doğan, finans, bankacılık yönetimi okuyan Alshebl, savaşın patlak vermesinin ardından okulu yarım bırakarak Almanya'da büro idaresi memuru olarak staj yapmıştı.