Tarımsal üretimde yeni dönem ne getiriyor?
PARA ANKARA/ HÜLYA GENÇ SERTKAYA Tarımsal üretimde yeni dönem başlıyor. 5 Nisan itibarıyla Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren yeni düzenlemeye göre sözleşmeli üretimi özendirmek için üreticilere, tarımsal desteklerin verilmesinde öncelik tanınacak. Üretim sözleşmesine tabi ürünlere veya üretim varlıklarına sigorta yaptırılması zorunlu olacak. Tarım ve Orman Bakanlığı, sözleşmenin tarafı olan kişiler için de ilave sigortaların yaptırılması şartını getirebilecek. Bakanlık, sözleşmeli üretimin geliştirilmesi, izlenmesi ve kontrol edilmesi amacıyla sözleşmenin taraflarını ve kapsamını içeren kayıt sistemleri oluşturacak ve sözleşmeler, bu kayıt sistemleri kullanılmak suretiyle de düzenlenebilecek. Tarımsal üretim sözleşmelerinde belirtilen mücbir sebepler haricinde sözleşme kapsamında üretilen ürünün alımından veya satımından vazgeçen üretici ya da alıcılar için ceza koşulu belirlenecek. Ceza koşulu, alımından ya da satımından kaçınılan ürün miktarının sözleşmedeki bedelinin yüzde 20'sinden az ve yüzde 50'sinden fazla olamayacak. Et ve Süt Kurumu'nun (ESK) taraf olduğu sözleşmelerde üretici için ceza koşulu alt sınırdan daha az olarak belirlenebilecek veya ceza koşuluna yer verilmeyebilecek.
ARABULUCU ŞARTI
Tarımsal üretim sözleşmesinden doğan 1 Eylül 2023'ten sonra açılacak davalarda arabulucuya başvurulması dava şartı olacak. Bu uyuşmazlıklarda sözleşmeli üretim konusunda uzmanlık eğitimi almış olan arabulucular; bu eğitimi alanların bulunmaması durumunda diğer arabulucular görevlendirilecek. Arabulucu, yapılan başvuruyu görevlendirildiği tarihten itibaren iki hafta içinde sonuçlandıracak. Bu süre, zorunlu hâllerde arabulucu tarafından en fazla bir hafta uzatılabilecek. Arabuluculuğa ilişkin hususlar, Tarım ve Orman Bakanlığı'nın görüşü alınarak Adalet Bakanlığı'nca çıkarılan yönetmelikte belirlenecek. Tarımsal üretim sözleşmesinden doğan davalarda basit yargılama usulü uygulanacak ve bu davalar ivedi olarak görülecek.
BAKANLIKTAN İZİN ALINACAK
Tarım arazilerinin verim kabiliyeti, yağış ve sulama imkanları dikkate alınarak ürün planlaması yapılacak. Yeni düzenlemeye göre tarımsal üretimin planlanması, gıda güvencesi ve güvenliğinin sağlanması, verimliliğin artırılması, çevrenin korunması ve sürdürülebilirliğin tesis edilmesi için Tarım ve Orman Bakanlığı'nca belirlenen ürün veya ürün gruplarının üretimine başlanmadan önce Bakanlık'tan izin alınacak. Bakanlık, arz ve talep miktarıyla yeterlilik derecesini dikkate alarak hangi ürün veya ürün gruplarının üretileceği ile tarım havzası veya işletme bazında asgari ve azami üretim miktarlarını belirleyecek. İklim şartlarına ve ürün desenine uygun olmayan üretim yapanlar, ilk seferinde yazılı olarak uyarılacak. Uyarı tarihinden itibaren 12 ay içerisinde bu maddeye uygun faaliyette bulunmayanlar, uyarı tarihinden itibaren beş yıl süreyle hiçbir destekleme programından yararlandırılmayacak. Bir sonraki yıl yine aykırı üretim yapanlara, aykırı faaliyette bulunduğu tespit edilen her yıl için bu faaliyetten elde edilecek yıllık brüt hasılasının yüzde 5'ini kadar idari para cezası verilecek. Entegre idare ve kontrol sistemi oluşturuluncaya kadar üreticilere yapılacak destekleme ödemelerinde Bakanlık'ça belirlenen kayıt sistemleri esas alınacak.
VERİMLİ ORMANLARDA MADENCİLİK YAPILABİLECEK
Çevre Kanunu'nda ormanları kapsayacak şekilde çevreye çöp dökülmesi suçu ve cezası yer alsa da bu konuda caydırıcılığın artırılması için Orman Kanunu'nda değişikliğe gidilerek, devlet ormanlarında, nakil vasıtaları ile ormanlara yıkıntı veya inşaat atığı atmak ya da hafriyat veya çöp dökmek yasaklandı. Yeni düzenlemeyle ormanlara hafriyat dökenlere verilen cezalar artırıldı. Temditler dahil ruhsat süresince müktesep haklar korunmak kaydı ile devlet ormanları sınırları içindeki tohum meşcereleri, gen koruma alanları, muhafaza ormanları, verimli orman alanları, orman parkları, endemik ve korunması gereken nadir ekosistemlerin bulunduğu alanlarda maden aranması ve işletilmesi, Tarım ve Orman Bakanlığı'nın muvafakatine bağlı olacak. Madencilik faaliyetlerinin ve faaliyetlerle ilgili her türlü yer, yol, bina ile tesislerin hükmi şahsiyeti haiz amme müesseselerine ait ormanlarda veya özel ormanlarda yapılmak istenmesi halinde Tarım ve Orman Bakanlığı'nca izin verilebilecek. Madencilik faaliyetlerinin sona ermesiyle idareye teslim edilen veya terk edilen doğal yapısı bozulmuş orman alanlarının rehabilitasyonu için büyükşehir mücavir alanlarında büyükşehir belediyelerine, diğer yerlerde il ve ilçe belediyelerine bedeli karşılığında izin verilebilecek veya Bakanlıkça uygun görülmesi halinde ihale mevzuatına göre gerçek ve tüzel kişilere yaptırılabilecek."
ORMAN KÖYLÜLERİNİN REFAHI ARTIRILACAK
Orman köylülerinden ormancılık faaliyetlerinde vahidi fiyatla (birim fiyatla) çalışanlara kendi mülki hudutları içerisinde istihsali yapılan oduna dayalı orman ürünlerinin satış gelirlerinden üretim giderleri düşüldükten sonra kalan tutarın yüzde 10'una kadarı ayni veya nakdi olarak dağıtılacak.
Üretimin orman idaresi tarafından yapılması halinde, sınırları içinde devlet ormanı bulunan köylerde o yer nüfusuna kayıtlı olarak ikamet eden gerçek kişilerin veya sınırları içinde devlet ormanı bulunan köy ve kasabalarda kurulan ve her birinde ikamet eden hane adedinin çoğunluğunun ortak olduğu orman köylerini kalkındırma kooperatiflerinin; amenajman planlarına göre baltalık ormanlar, koruya tahvil sahaları ve ağaçlandırılacak yapraklı bozuk orman vasfındaki yerlerden, vahidi fiyat usulü ile kesip satış istif yerine taşıdıkları yakacak odunların yüzde 100'üne kadarı idarece tayin edilecek süre içerisinde, istedikleri takdirde kendilerine maliyet bedeli üzerinden verilecek. Devlet ormanlarında üretim işlerinin vahidi fiyat usulü ile orman idaresince yaptırılması durumunda; üretimde çalışan gerçek kişilerin kesip, satış istif yerine taşıdıkları endüstriyel ve yakacak emvale ait istihkak tutarı yüzde 10, orman köylerini kalkındırma kooperatiflerine ise yüzde 20 fazlasıyla ödenecek.
Orman idaresi tarafından vahidi fiyat usulü ile yaptırılan, odun üretimi, silvikültür, ağaçlandırma, toprak muhafaza, fidan ve tohum üretimi gibi işlere ait istihkak tutarları; ödemenin yapılacağı tarihlerde Sosyal Güvenlik Kurumu'na kendi sigortalılıklarından kaynaklanan prim borcu ve bunlara ilişkin gecikme cezası ve gecikme zammı borcunun bulunmaması şartıyla yüzde 5 fazlasıyla ödenecek. Böylece orman köylülerinin sigortalı olmasını teşvik edecek Bu düzenleme de 5 Nisan itibarıyla altı ay sonra yürürlüğe girecek.
YILLIK 14 MİLYAR TL'LİK KAYIP ÖNLENECEK
Atıl durumda bulunan tarım arazileri, mülkiyet hakkının özüne dokunmaksızın üretime kazandırılacak. Yeni düzenlemeye göre Bakanlık, Hazinenin özel mülkiyetinde veya devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan tarım arazileri hariç olmak üzere, mülkiyeti gerçek ve tüzel kişilere ait olup, hisselilik, mülkiyet ihtilafı, parçalılık, tarımsal faaliyete son verilmesi, göç veya başka bir sebeple üst üste iki yıl süreyle işlenmeyen tarım arazilerini tespit ederek, ekonomiye kazandırılması ve kamu yararına kullanılması için bu arazileri kira geliri arazi maliklerine ait olmak üzere ve arazinin vasfının değiştirilmemesi şartıyla sezonluk olarak rayiç bedelden aşağı olmamak üzere kiraya verebilecek. Kiralama öncelikli olarak kiraya verilecek arazinin bulunduğu yerleşim yerinde ikamet edenlere ya da sivil toplum kuruluşlarına ve meslek odalarına yapılacak. Bakanlık kiralama işlemlerini genel hükümlere göre taşınmaz ticareti yetki belgesine sahip işletme ve sözleşmeli işletmelere de yaptırabilecek. Bu maddeye göre kiralanan araziler Bakanlıkça belirlenen kayıt sistemlerine kaydedilecek ve kiracılar bu arazilerle ilgili tarımsal desteklerden yararlandırılacak. Türkiye'de yaklaşık 656 bin hektar tarım arazisi çeşitli nedenlerle atıl durumda bulunuyor, söz konusu arazilerin üretime kazandırılmasıyla yıllık yaklaşık 14 milyar TL'lik ekonomik kaybın önüne geçilmesi bekleniyor.
AYLIK FARKLARI HESABA YATTI
Bu arada TBMM Genel Kurulu, 14 Mayıs'ta gerçekleştirilecek 28. Dönem Milletvekili Genel Seçimi kesin sonuçlarının Yüksek Seçim Kurulu (YSK) tarafından ilanını takip eden üçüncü günü saat 14.00'te toplanmak üzere tatile girdi. Meclis tatile girmeden önce yasalaşan düzenlemelerden biri en düşük emekli maaşını 7 bin 500 TL'ye, emekliye bayram ikramiyesini 2 bin TL'ye İcra ve İflas Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik yapılmasına dair kanundu. Buna göre İstiklal Madalyası sahiplerine, Sivas Kongresince seçilen temsil heyeti üyelerine, Meclis'in birinci dönem üyelerine ve Türk vatanına hizmet edenlere, sosyal güvencesi olup olmadığına bakılmaksızın muharip gazilere verilen aylıklar, 1 Nisan 2023'ten geçerli olmak üzere 30 günlük net asgari ücret seviyesine yükseltildi. En az 15 yıllık güvenlik koruculuğu hizmeti esas alınarak aylık bağlanan güvenlik korucuları ile vefat edenlerin hak sahiplerine dosya bazında bağlanan aylık da 7 bin 500 TL'den az olamayacak. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı'ndan yapılan açıklamaya göre, bu düzenlemeler kapsamındaki tüm vatandaşların 1 Nisan 2023'ten geçerli olarak oluşan aylık farkları 7 Nisan 2023 itibarıyla hesaplarına yatırıldı.
TIBBİ KENEVİR, TMO KONTROLÜNDE YETİŞTİRİLECEK
Uluslararası gelişmeleri yakından takip etmek ve katma değerli bir ürün olan kenevirin ilaç etkin maddesi olarak kullanılması amacıyla tıbbi kenevir yetiştiriciliği, Toprak Mahsulleri Ofisi (TMO) kontrolünde gerçekleştirilecek. Lif, tohum ve sap üretimi ile ilaç etkin maddesi elde etmeye yönelik çiçek ve yaprak üretimi amaçlı kenevir yetiştiriciliği, Tarım ve Orman Bakanlığı'nın iznine tabi olacak. Bakanlıkça çıkarılacak yönetmelikle düzenlenecek. İlaç etkin maddesi üretimi amaçlı kenevir yetiştiriciliği ve/veya işlenmesi TMO tarafından yapılacak veya yaptırılacak. Gerektiğinde ülke arz ve talep durumuna göre Cumhurbaşkanınca belirlenen kota doğrultusunda, TMO kontrolünde gerçek veya tüzel kişilere yaptırılabilecek.
SERTİFİKALI TOHUM DESTEKLERİ YÜZDE 100 ARTTI
Kahramanmaraş merkezli depremlerden zarar gören ve afet bölgesi ilan edilen yerlerde yurtiçinde üretilip sertifikalandırılan tohumu kullanarak, 2023 üretim yılında ÇKS'ye kayıtlı arazilerde ekim ve dikim yapan çiftçilere sertifikalı tohum kullanım destekleri yüzde 100 artırıldı. Cumhurbaşkanlığı Kararı'na göre yeraltı sularının yetersiz seviyede ve su kısıtı olduğunun tespit edildiği havzalarda 2023 üretim yılında ÇKS'ye kayıtlı arazilerinde yurtiçinde üretilip sertifikalandırılan yağlık ayçiçeği tohumunu kullanarak ekim yapan çiftçilere dekar başına 135 TL sertifikalı tohum kullanım desteği ödemesi yapılacak. Tarım Havzaları Üretim ve Destekleme Modeli çerçevesinde Aksaray-Güzelyurt, Hatay-Kumlu, Hatay-Reyhanlı, Mardin-Artuklu, Mardin-Derik, Mardin-Kızıltepe, Nevşehir-Acıgöl, Nevşehir-Derinkuyu, Niğde-Bor, Niğde-Çiftlik, Niğde-Merkez ve Şanlıurfa-Viranşehir havzalarında desteklenecek ürünler arasında (yağlık) ayçiçeği de eklendi. Karar, 1 Ocak 2022'den geçerli olmak üzere yürürlüğe girdi.
DEPREMZEDEN ÖZEL İLETİŞİM VERGİSİ ALINMAYACAK
Depremzedelerden özel iletişim vergisi ve telsiz kullanım ücreti alınmayacak. 6 Nisan'da Resmi Gazete'de yayımlanan Cumhurbaşkanlığı Kararnamesine göre elektronik haberleşme alanında haberleşme hizmetinin sağlıklı ve kesintisiz sürdürülebilmesi için olağanüstü hal (OHAL) süresince, olağanüstü hal ilan edilen illerde depremden etkilendiğini belgeleyen bireyler için tesis edilecek bir adet yeni mobil abonelikten ilk tesis Özel İletişim Vergisi alınmayacak. Cumhurbaşkanlığı Kararnamesine göre depremden önceki (6 Şubat 2023 saat 04.17) son 24 saat içinde OHAL ilan edilen illerde hizmet alan veya işletmecide kayıtlı adresi OHAL illerinde olan abonelerin mevcut mobil aboneliklerinden üç aylık kıst telsiz ruhsatname ve kullanım ücreti tahsil edilmeyecek. İşletmecilerce, OHAL ilan edilen illerde depremden etkilendiğini belgeleyen abonelere 6 Şubat'tan itibaren düzenlenecek veya ödeme vadesi bu tarih ve sonrasına isabet eden faturalarla OHAL süresinin sonuna kadar bu abonelere fatura edilecek bedellerden feragat edilmesi halinde feragat edilen fatura bedeli, Vergi Usul Kanunu'nun ilgili maddesi kapsamında alacak kabul edilecek. Yani tahsil edilemeyen alacak, değersiz alacak olarak kabul edilecek.
OHAL ilan edilen illerde inşaat halindeki hidroelektrik santral tesislerinin deprem sebebiyle inşaatına devam edilememesinde, Devlet Su İşleri (DSİ) Genel Müdürlüğü ilgi bölge müdürlüğünce iş programının onaylanmasıyla, bu tesisler için alınması gereken su yapıları denetim masrafı alınmayacak.
"UZLAŞMAZLIKLARIN ÇÖZÜMÜ KOLAYLAŞACAK"
Mehmet Ali ÜNAL / Türk Ziraat Yüksek Mühendisleri Birliği (TZMBY) Genel Başkanı
Yeni düzenleme, Türkiye'nin tarımsal potansiyelini öne çıkaracak. Sözleşmeli üretim, ürün planlaması, üreticinin ve tüketicinin korunması için önemli. Sözleşmeli üretimin geliştirilmesi, izlenmesi ve kontrol edilmesi için sözleşmenin taraflarını ve kapsamını içeren kayıt sistemleri oluşturulacak. Tarımsal üretim sözleşmesinden doğan davalarda arabulucuya başvurulması şartı getirilmesi uzlaşmazlıkların çözümünü kolaylaştıracak. Tarımsal üretim sözleşmesine tabi ürünlere veya üretim varlıklarına zorunlu sigorta yaptırılması risklerle karşı üreticiyi koruyacak, üretimin sürdürülebilirliğini sağlayacak. Tarım arazilerinin boş kalması yılların kanayan yarası. Yeni düzenlemeyle iki yıl üst üste boş kalan bir tarım alanı varsa Bakanlık bunun kiralanmasını gündeme getirecek. Bu arazilerin kullanım hakkı verilecek. Kira bedelleri ise rayicin altında olamayacak ve en can alıcı noktası ihtilaflı ve bölünemeyen arazilerin üretime kazandırılması mümkün olacak. Varisler de yine kira bedellerini alabilecekler ve maddi hak kayıpları olmayacak.
"ÇKS YERİNE GELECEK SİSTEM BİR AN ÖNCE AÇIKLANMALI"
Baki Remzi SUİÇMEZ / TMMOB Ziraat Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Başkanı
Tarım Kanunu'nda temel değişiklikleri getiren yasa, torba yerine ayrı bir düzenleme olarak ele alınmalıydı. Çıkarılan düzenlemenin uygulanabilirliğini artırmak için yasalaşma sürecinde meslek örgütlerinin görüşü alınmalıydı. Her zaman tarımsal üretimin planlanması gerektiğini, çiftçinin yaklaşık 5 yıl önünü görebileceği yönlendirici desteklerle üretim planlamasının yapılması gerektiğini savunduk. Ancak yeni düzenleme bu beklentiyi karşılamadı. Ülke düzeyinde arz talep miktarı ile yeterlilik derecesini dikkate alarak hangi ürün veya ürün gruplarının, nerelerde üretileceğini Bakanlık neye göre belirleyecek? Türkiye İstatistik Kurumu'nun (TÜİK) açıkladığı bitkisel ürünler denge tablolarına göre toplam tahıl üretiminde en büyük paya sahip buğdayın yeterlilik derecesi yüzde 87.3, yem sanayinin en önemli girdilerini oluşturan arpanın yeterlilik derecesi yüzde 66.8, mısırın yeterlilik derecesi yüzde 76.6, kırmızı mercimeğin yüzde 57, yeşil mercimeğin yüzde 50.9. Veriler, yeterli olmadığımızı gösteriyor. Tarımsal desteği gereken düzeyde vermiyorsak, destekleri bir yıl sonra ödüyorsak, girdi maliyetlerini somut olarak düşürmüyorsak, sözleşmeli üretimdeki sorunları çözmeden, atıl arazilerin kiraya verilmesi uygulamada karşılık bulmayacaktır. Öte yandan Çiftçi Kayıt Sistemi (ÇKS) yerine gelecek sistem bir an önce açıklanmalı. Sözleşmeli üretim ülkemizde uygulanıyor. Özellikle tütünde, sözleşmeli üretim modelinde kaybeden küçük üretici oluyor. Yakın zamanda salçalık domateste Bursa örneğinde gördüğümüz üzere, sanayici sözleşmeye uymayarak, daha ucuz diye başka yerden alım yaptı. Tarım ve Orman Bakanlığı, sözleşmeli üretime taraf olmalı. İki tarafın da hakkını koruyan sözleşmeler Bakanlığa gelmeli, uymayanlar hakkında Bakanlık yaptırım uygulamalı. Sözleşmeli üretimde mevcut sorunların çözülmesi, sözleşmeli üretimin koşulları düzenlenmiş ortamda uygulanması daha doğru olurdu.