“Türk yöneticiler kriz yönetiminde uzman”
PARA RÖPORTAJ/ ÜRÜN DİRİER ABD merkezli global beyin avcısı şirketi Boyden, 2023 ilk yarıda Türkiye'den Ergene Consulting ile bir iş birliği anlaşmasına imza atarak, Türkiye'deki yatırımlarını artırma kararı almıştı. Bu iş birliği, 2024'te de büyüyerek devam edecek. Boyden Global'in küresel sinerjisi ve yetenekleri ile Ergene Consulting'in yerel gücünü birleştiren iş birliğinde temel amaç, Türk yöneticilerini uluslar arası arenaya ihraç etmek ve Türkiye'ye yurt dışından yönetici devşirmek. Boyden'in 45 ülkeyi kapsayan yönetici ağına erişim sağlayan anlaşma çerçevesinde, bağımsız yönetim kurulu üyesi yerleştirme projeleri, tepe yönetimleri için uygulanan liderlik gelişim projeleri ve proje bazlı yönetici seçme uygulamaları yürütülüyor.
Küresel pazarda rekabet arttıkça yetenekli yöneticilere talebin arttığını vurgulayan Chad Hesters, perakendeden hava taşımacılığına, içecekten akaryakıta, bilişimden lojistiğe kadar uluslararası arenada Türk yöneticilerinin birçok sektörde başarı ile liderlik ettiğini söylüyor. Chad Hesters, "Çünkü Türk yöneticiler küresel bir yapıda çalışmaya istekli oluyor. Mobil hareket edebiliyor ve esnekler. Krizleri iyi yönetmeleri de onları uluslararası her platformda değerli kılıyor" diyor.
Boyden Global Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO'su Chad Hesters ile, yeni stratejisini ve Türk yöneticilerin dünyadaki algısını konuştuk.
-Son bir yılda üst düzey yönetici taleplerinde hangi sektör ön plana çıktı?
Hızlı tüketim, telekomünikasyon, sanayi, finans-bankacılık, teknoloji, inşaat-gayrimenkul ve enerji sektörleri başta olmak üzere diğer pek çok sektörde üst düzey yöneticilere olan talep artıyor. Özellikle perakende sektöründe tüketiciyi yakından tanıyan, veriyi faydaya dönüştürebilen, tüketicinin nabzını tutan ve buna yönelik strateji geliştirebilecek yöneticiler daha çok aranıyor.
-Yönetici ihracatında hangi ülkeler dikkat çekiyor? Yöneticileri hangi ülkeler ithal ediyor?
Boyden Global olarak dünyanın 45 ülkesinde 70 ofisimiz ile faaliyet gösteriyoruz. Avrupa'dan Asya'ya, Afrika'dan Amerika'ya ve Avustralya'ya kadar dünyanın bir ucundan diğer ucuna her ülkeye Türk yönetici yerleştirdiğimiz gibi, aynı şekilde geniş bir yelpazede dünyanın her ülkesinden bir başka ülkeye yönetici seçiyor ve yerleştiriyoruz. Küresel pazarda rekabet arttıkça yetenekli yöneticilere talep arttı. Perakendeden hava taşımacılığına, içecekten akaryakıta, bilişimden lojistiğe kadar uluslararası arenada Türk yöneticilerinin birçok sektörde başarı ile liderlik ettiğini görüyoruz. Krizleri iyi yönetmeleri de onları uluslararası her platformda değerli kılıyor. Türk yöneticiler kriz yönetiminde adeta uzman diyebilirim.
-Türk yöneticilerin dünyadaki algısı nasıl?
Türk yöneticiler küresel bir yapıda çalışmaya istekli oluyor. Mobil hareket edebiliyorlar ve esnekler. Kültürel farklılıklara kolay uyum sağlayabilmeleri, hızlı karar vermeleri, çalışkanlıkları, bilgi birikimleri ve çok yönlü olmalarının yanında krizleri iyi yönetmeleri Türk yöneticileri öne çıkaran karakteristik özellikler arasında. Ekonomide uzun süren belirsizlik ve kriz yönetiminde tecrübeli olmaları, Türk yöneticileri her platformda değerli kılıyor. Bu nedenle yabancı şirketler giderek daha fazla sayıda yerel yönetici tarafından yönetiliyor. Bugün Türkiye'deki yabancı yatırımların da büyük bölümüne Türk yöneticiler liderlik ediyor.
-Yabancı bir şirket sizce neden Türk yönetici seçer?
Türkiye, yabancı yatırımcı alan bir ülke. Şirket alım-satımlarında da ciddi artışlar yaşanıyor. Yabancı şirketlerin Türkiye'deki yatırımları attıkça, bu yatırımları yönetecek üst düzey yöneticilere olan ihtiyaç da artıyor. Bugün gerek Türkiye'de gerekse bölge ülkelerinde pek çok yabancı şirketin tepe yönetiminde Türk yöneticiler var. Çünkü Türk yöneticiler ulusal ve bölge pazarlarını iyi tanıyor, ekonomik ve siyasi belirsizlik dönemlerinde şirketlerini iyi yönetiyorlar.
Belirtmek gerekir ki Türk şirketlerinin globalleşme hamlesi ve yurtdışı yatırımları özellikle pandemi dönemi ile birlikte hız kazandı. Örneğin; Ticaret Bakanlığı'nın 2022 Haziran ayında yayınladığı "Yurt Dışı Yatırım Anketi" verilerine göre, Türkiye'de yerleşik gerçek ve tüzel kişilerin 126 ülkede yaptıkları yatırımların sermaye pozisyonları, 2021 yılı sonu itibarıyla 46,5 milyar dolara ulaştı. Biliyoruz ki halen onlarca Türk şirketi, doğrudan ya da satın alma yoluyla yatırım alternatiflerini küresel çapta aktif olarak değerlendiriyor. Türk şirketlerinin yurtdışı yatırımları arttıkça yurtdışındaki yatırımlara yönetici transferleri de hız kazanıyor.
Yine yabancı fonların da aralarında olduğu özel sermaye şirketlerinin Türkiye'deki yoğun yatırımları var. Örneğin; 2022 yılında Türkiye'de 400'ün üzerinde şirket birleşme ya da satın alma işlemi gerçekleşti. Bir önceki yıla göre yüzde 8 oranında artan bu işlem hacmi, yaklaşık 11 milyar dolarlık bir değere ulaştı (Deloitte). Bu özel sermaye şirketleri şunu yapıyor: Bazı büyük şirketleri satın alarak dört-beş yıl süreyle yönetiyor ve kara geçirdikten sonra da satıyorlar. Dolayısıyla satın alınan bu şirketleri hızlıca kara geçirip yeniden satacak yöneticilere olan ihtiyaç artıyor. Bu nedenle bizden; hızlı düşünen, hızlı karar alan, kâr odaklı, teknoloji ve dönüşüm odaklı yöneticiler bulmamızı istiyorlar.
-Türkiye'de büyüme kararınızın ardındaki sebep nedir?
Özellikle belirtmek isterim ki Boyden Global, Türkiye'yi küresel çapta stratejik bir pazar olarak konumlandırmıştır. Türkiye'ye yatırımlarımızı arttırarak sürdürme kararımız var. Dünya ekonomisinin dalgalandığı bir dönemde Türkiye'de büyüme kararımız, ülkenin ekonomisine ve yetenek kaynağına duyduğumuz güvenin bir sonucudur. Türkiye'de küresel operasyonlarımızla desteklenen seçkin bir ekiple iş dünyasına hizmet veriyoruz. İnanıyorum ki Türkiye'deki bu operasyonumuz Türk yöneticilerini uluslararası arenaya ihraç etme ve Türkiye'ye yurtdışından yönetici yerleştirmedeki rolümüzü artıracak ve iş dünyasına yeni iş fırsatları sunacaktır. Bizim görevimiz, yarının liderleri ile bugünün organizasyonlarını dönüştürmektir. Türkiye'nin merkezi konumu üzerinden uçtan uca uluslararası arenaya ve Azerbaycan başta olmak üzere bölge ülkelerine hizmetlerimizi sunmak için heyecanlıyız.
-Globalde üst düzey yönetici kriterleri değişti mi? Varsa yeni kriterler nelerdir?
Bugün liderlik ekiplerinin karar vermede daha çevik ve yüksek derecede esnekliğe sahip olmaları gerekiyor. Yapay zekanın hızlı bir şekilde ilerlemesi ve sürekli değişen dijital evrim; geleneksel liderlik becerilerini test etmekte ve liderleri buna uyum sağlamak için çok daha teknoloji meraklısı olmaya sevk etmektedir. Vurgulamak isterim ki üst düzey yönetici yerleştirmede birden çok kriterin uyum içinde olması gerekiyor. Geleceğin liderleri dediğimiz üst düzey yöneticiler arasında; mesleki, karakter ve kişilik özellikleri iyi olanları bulmak her zaman tek başına yetmiyor. Onların aynı zamanda kurum kültürüne uygun özellikte yöneticiler olmaları gerekiyor. Bizim işimiz aynı zamanda ulusal ve uluslararası şirketleri yönetecek, şirketlerin kurum kültürü ile uyumlu ve kurumuna en yüksek faydayı sağlayacağına inandığımız doğru liderleri seçmek ve yerleştirmektir.
-Türkiye'de sürekli bir kriz yönetmek zorundayız. Bunun üst yönetim için bir avantaj sağlayacağını düşünüyor musunuz?
Elbette; kriz yönetimi deneyimi, her yönetici için önemli bir avantajdır. Ekonomik ve politik değişkenler, krizlerin başlıca tetikleyicileri arasında yer alır. Doğru bir kriz yönetimiyle şirketler, henüz kriz olmadan tedbir alabilmekte ve bu sayede krizden en az zararla ya da kârla çıkarak krizi fırsata çevrilebilmektedirler. Rekabet arttıkça yetenekli insanların önemi şirketlerin geleceğinde belirleyici oluyor. Etkili ve açık iletişim, net bir vizyon ve değerler bütünü ile samimiyete dayalı insani ilişkileri kriz yönetimi için uygulanması gerekli olan üç önemli başlık. Bu alanda yapılan araştırmalar da kriz anında en önemli etkinin insan olduğunu gösteriyor. Dolayısıyla kârlılık ve verimlilik odaklı, esnek, empati yapabilen yöneticiler talep görüyor.
-Google, Facebook, Microsoft, Twitter gibi teknoloji şirketlerinin tepe yönetiminde Hintli CEO'lar görüyoruz. Sizce bunun sebebi nedir?
İş ahlakı ve insana saygıları, Hintlilerin dünyaca takdir edilen karakteristik özellikleri arasında. Farklılıklara saygı duyan toplumsal yapıları, mücadele azimleri, iyi eğitim görmeleri, bilişim teknolojilerine hakimiyetleri, belirsizlik karşısında güçlü yönetim becerileri, değişime uyumları ve geleceği görme vizyonları, Hintli yöneticileri çok uluslu şirketlerin tepe liderliğine taşıyor. Örneğin ABD Nüfus İdaresi'ne göre, bu ülkedeki 2,5 milyon civarında Hint kökenli vatandaşın sadece 100 binden fazlası Silikon Vadisi'nde yaşıyor. Hindistan İnsan Kaynaklarını Geliştirme Bakanlığı verilerine göre de ABD'de NASA'da çalışan 10 bilim insanından 4'ü, doktorların yüzde 38'i, Microsoft ve IBM çalışanlarının üçte biri de yine Hintlilerden oluşuyor.
-Son dönemde insan kaynakları süreçleri de online olarak yürütülmektedir. Sizce online kanallardan üst düzey yönetici alımı mümkün mü?
Üst düzey insanların online kanallar üzerinden işe alımı çok da mümkün görünmüyor. Çünkü işe alım süreçlerinde adayın; sezgi, karakter, kişilik, iletişim ve liderlik yeteneklerini ölçmek gibi bir dizi izlenmesi gereken konu var. Öncelikle şirketin kendi kültürel yapısına göre beklentileri ve adayın şirketten beklentilerinin net bir şekilde belirlemesi lazım. Bu da ancak yüz yüze görüşmelerde daha iyi gözlenebilmekte ve anlaşılmaktadır. Nitekim bu alanda yapılan araştırmalar da kişilik faktörünün işe alımlarda yüzde 70 etkili olduğunu gösteriyor.
Chad Hesters kimdir?
Texas A&M University, College Station mezunu. Colorado Üniversitesi'nden MBA derecesi aldı. Üst düzey yönetici seçme ve yerleştirme alanında Harvard Business School eğitimlerine katıldı. En iyi ilk 10 sıralamadaki küresel üst düzey yönetici seçme ve liderlik danışmanlığı firmalarında yönetici ortak olarak liderlik deneyimi var. Yönetim danışmanlığı, üst düzey yönetici seçme ve yerleştirme, yönetim kurulu danışmanlığı, liderlik değerlendirme ve iş birimi liderliği tecrübelerini uluslararası boyutta şirketlere uyguladı. Kariyerinin ilk yıllarında uluslararası şirketlerde kurumsal finans ve stratejik planlama rollerine ek olarak Birleşik Devletler Donanması'nda İstihbarat Subayı olarak görev aldı. Şimdi ise Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO'su olarak Boyden Global'in küreseldeki varlığını genişletiyor.