"Türk firmalar yerli firma olduğumuza inanmıyor"
PARA RÖPORTAJ/ ÜRÜN DİRİER Dünyaya içerik dağıtım ağı (CDN), bulut depolama ve streaming çözümleri sunan İstanbul merkezli teknoloji firması Medianova, tamamı Türk mühendisler tarafından geliştirilen CDN ile dünyada 50 noktadan her gün milyonlarca kullanıcıya hizmet veriyor. Beş global patenti olan altyapısı toplam 24 ülkede dağıtık bulut olarak çalışıyor. Yani bulut servisi anlık olarak globaldeki tüm noktalardan verilebiliyor. İşletmelere yüzde 100 kesintisiz bir altyapı ve milisaniye bazında performans takibi de sunan firma, cirosunun yüzde 60'ını yurt dışından sağlıyor. Firma 2022'de 50 milyon TL Ar-Ge yatırımı yapmayı planlıyor. Türkiye'nin verisinin Türkiye'de kalmasını sağlayarak milli güvenlik alanında da katkı sunan ve kendi alanında dünyadaki en büyük 18 firma arasında yer alan Medianova'nın kurucu CEO'su Serkan Sevim ile şirketin globaldeki konumunu ve hedeflerini konuştuk.
Yurtdışında hangi ülkelere teknoloji ihracatı yapıyorsunuz?
Şu anda ciromuzun yüzde 60'tan fazlası yurt dışındaki büyük şirketlerden geliyor. Orta Doğu ve Kuzey Afrika'da büyümeye devam ediyoruz. Orta Doğu'daki yatırımlarımız ve globalde yakaladığımız büyüme ile dünyadaki 18 global firma arasına girmeyi başardık. Türkiye, Almanya, Hollanda ve Romanya'nın yanında Birleşik Arap Emirlikleri, Katar, Kuveyt ve Suudi Arabistan gibi ülkelerde de faaliyet göstermekteyiz. Türkiye'den ve Doğu Avrupa'dan sonra Birleşik Arap Emirlikleri ve Suudi Arabistan'ın da en hızlı CDN şirketi olduk. 2021 itibari ile Amerika ve Avrupa'nın yanında Çin'e de hizmet vermeye başladık. Şu anda Orta Doğu pazarına baktığımızda en büyük iki CDN şirketinden birinin Medianova olduğunu görüyoruz. 2022 Ocak itibari ile Irak, Mısır ve Fas gibi ülkelere yatırım yapmaya başladık. Ayrıca Türkiye'deki en büyük operatör olmamızın yanında bulut siber güvenlik, büyük veri altyapısı ve depolama alt yapılarına da yatırımlara devam ediyoruz. Bölgenin en iyiziyiz. Bunu kendimiz söylemiyoruz. Citrix tarafından matematik modelleme ile son kullanıcı gözünden yapılan anlık ve bağımsız ölçümlere göre Türkiye, Avrupa ve Ortadoğu'da en hızlı çalışan CDN platformuyuz. Bu başarı matematiksel ve gerçek kullanıcı verisi ile an be an doğrulanabilir durumda.
Dünyadaki konumunuz nedir?
Global CDN pazarında büyümeye devam ediyoruz; 2018, 2019 ve 2020'de global raporlama şirketi Gartner'ın teknoloji trend raporlarında yer alan 20 şirketten biri olma başarısını gösterdik. Bugünlerde gelen bilgiye göre Gartner 2021 raporunda da yer aldık. Yine Gartner tarafından global CDN kullanıcıları ve Medianova müşterileri ile yapılan "Peer Insights" adındaki özel ve anonim anketlere göre 5 üzerinden 4,9 ile dünyada CDN sektöründeki en yüksek müşteri memnuniyeti skorunu aldık. Türkiye'deki firmalar bize dışarıdan bakınca yerli bir firma olduğumuza inanmakta güçlük çekiyor. Ya da bazı basit servisler gibi bizi bir kaç sunucu yatırımı yapan bir firma gibi görüyorlar. Fakat müşterilerimizi, sağladığımız performans farkını ve bunun da dijital hizmetlerinin kalitesine yansımasını görünce böyle bir Türk şirketi olduğu için ciddi anlamda memnun oluyorlar.
Türkiye'de hangi alanda ve ne kadarlık teknoloji ithalatını veya dolaylı olarak veri ithalatını azaltıyorsunuz?
2006 yılında Türkiye'de yola başladığımız zaman açıkçası kimse bu işi bilmiyor ve geleceğini göremiyordu. Bugün online platformları üzerinden video sağlayan bir çok büyük haber sitesi tarihlerinde ilk defa bizimle kesintisiz video hizmeti sunmaya başladı. Trendyol, Gittigidiyor gibi e-ticaret şirketleri ilk günlerinden itibaren bizimle çalıştı ve bir çok dev trafiği yıllarca beraber karşıladık, beraber büyüdük. Bu sayede Akamai gibi global şirketler Türkiye'ye girmek istemedi, çünkü başarılı ve zaten iyi bir şirket olan Medianova pazarda kendisini kanıtlamıştı. Bir operatör ile ortaklık yaparak pazar payı almaya çalıştı. Biz Medianova olarak ilk günümüzden itibaren yerli teknoloji geliştirmek ve bu teknolojiyi hem Türkiye'ye, hem de yurt dışında satmak istedik. Şu anda CDN dediğimiz içerik barındırma platformu ve dinamik site hızlandırma servislerinde çok büyük bir pazar payımız var. Türkiye'deki yerli yabancı dahil en büyük platform olarak ciddi bir ithal ikamesi sağlıyoruz. Özellikle pandeminin başında Milli Eğitim Bakanlığı'nın EBA servisini bir hafta içinde bizim üzerimizden vermesi bu tip büyük bir dijital altyapıya sahip yerli şirket olmasının önemini ortaya çıkardı. Bunun yanında tahmin ediyorum Türkiye'deki operatörlere ve ekosisteme 50 milyon dolar kadar ithal ikamesi sağlarken milli güvenlik açısından Türkiye'nin verisinin Türkiye içinde kalmasını sağlıyoruz. Şu sıralarda Web Application Firewall (WAF), DdoS koruma gibi servisler ile siber güvenlikte Türkiye içinden hizmet sağlayan bir iki şirketten biriyiz. Yabancı bulut şirketleri de bu hizmetleri veriyor ama genelde veri Avrupa'da barındırılıyor. Dolayısı ile bir fayda sağlarken performans ve milli güvenlik açısından başka açıklar yaratıyor. Önümüzdeki aylarda bir çok bankanın ve kamunun daha fazla Medianova gibi yerli bulut siber güvenlik şirketlerine çözüm için döneceğini düşünüyoruz. En son Medianova olarak Turquality programına kabul edildik. Ayrıca Hamle programı ile de yatırımlara devam edeceğiz. Amacımız sadece para kazanan değil, teknoloji ve değer üreten başarılı bir şirket yaratmak. Bu işi de yatırım almadan yüzde 100 yerli sermaye ile yapıyoruz. Çok daha uzun sürüyor ama sonuçta kazanan Türkiye'de kurulu ve bu topraklara değer katan bir şirket, Türk insanı ve Türkiye oluyor.
Veri ithalatı noktasında son yıllarda ne aşamaya geldik? Yaptığınız bilinçlendirme faaliyetleri sektörü nasıl etkiledi?
Çok olumlu bir yönde gittiğimizi görüyorum. Bu anlamda sizlerle de yıllar önce konuşmuştuk. Hatta "veri ithalatı" kavramını dikkat çeksin diye ilk Medianova olarak biz kullandık. O zaman pek anlaşılmadı. O zaman demek istediğimiz "Dijital içerikler Türkiye'de barındırılsın ki o içerikleri fiber kablolar üzerinden yurt dışından buraya taşımayalım" idi. Böyle bir modelde yerli operatörlerimizin yurtdışına yatırım yapması ve bu verileri buraya tek tek taşıması gerekiyordu. Bu da bir nevi ithalattı. Arkasından bazı bakanların ve operatörlerin ağzından da veri ithalatı kelimelerini duymaya başladık. En son bu söylem "Türkiye'nin verisi Türkiye'de kalsın" olarak gelişti ve daha da sahiplenildi. Biz bu söylemi ilk kullanırken internet ekosistemi büyüsün, insanlarımızın yetkinliği artsın ve Türkiye birçok şeyde olduğu gibi dijital altyapıyı da ithal etmesin diye oluşturduk. O zaman Türkiye'de neredeyse hiç veri merkezi yoktu. Bulut bilişim altyapısı yoktu. Sektörde çalışabilecek yetkin insan yoktu. İnternet bağlantısı çok pahalıydı. Şu anda yeni çıkacak desteklerle de beraber Türkiye ve özellikle İstanbul, Avrupa ve Orta Doğu bölgesinin veri değişim noktası olmaya aday. Yabancı şirketler yatırım yaptı, operatörler yatırımlara devam ediyor. Eskiden dijital altyapı derken sadece fiber kablo anlardık. Artık dijital altyapı derken içine veri merkezlerini, CDN altyapılarını, bulut siber güvenlik altyapılarını, bulut depolama yapılarını, bulut büyük veri altyapılarını ve ciddi bir ekosistemi konuşuyoruz. Yani konu sadece Türkiye'nin verisi Türkiye'de kalsın değil, aynı İstanbul havalimanının soyunduğu misyon gibi bir yandan Türkiye'yi dijital altyapılarda da bölgenin merkezi yaparken bir yandan da yetkin insan ve ekosistem oluşturmak, gerçek bir dijital altyapı ortaya çıkartmak. Maalesef geçtiğimiz 10 yılda yapılan bazı stratejik hatalar ile bölgesel veri pazarı İstanbul yerine Bulgaristan'da büyüdü. Sofya'da ciddi bir ekosistem bizim hatalarımız sayesinde gelişti. Umut ediyorum ki artık dersleri aldık ve şimdi koşma zamanı. Bu pazarı da yüksek kurlar sayesinde ucuz olduğumuz için değil, katma değerli hizmetleri geliştirerek kazanmamız lazım.
Sektöre genel olarak bakıldığında yerlileşmesi gereken başka neler var sizce?
Bu güzel soru için ayrıca teşekkür ederim. Çocuklarımız bu güzel ülkede mutlu ve huzur içinde yaşayacaksa önce ekonominin iyi olması ve özgür düşüncenin hakim olması gerekiyor. Bunun için de daha çok yerli üretim, katma değer ve sonrasında da ithal ettiğimizden çok daha fazla ihracat yapmamız lazım. Bu konuda devlet ve iş dünyası ekosistemi olarak beraber çalışmalıyız. Mesele büyük kurumlarımızın çok daha ucuz olsun diye değil, yerli olduğu için yerli şirketlere pozitif ayırımcılık yapmaları lazım. Her şey eşitse yerliyi tercih ederken mutlu olmaları gerekiyor.
Kendi yetkinliklerimize ve insanlarımıza hem güvenmemiz hem de fırsat vermemiz gerekiyor. Şu anda çeşitli bulut bilişim servisleri için ciddi anlamda yurt dışına para ödüyoruz. Bugün teknoloji satın alanlar ve teknoloji üretenler aynı masada oturmalı ve globalde verilen hizmetlerin aynısını Türkiye'de üretmek için beraber çalışmalı. Satın alacak firmalar ihtiyaçlarını çekinmeden tarif etmeli, teknoloji şirketleri bunu üretmeli ve satın alanlar da gerçekten global piyasada ederi neyse belki yüzde 10-15 altına yerli şirketten bu hizmeti almalı.
Bu tip hikayeler arttıkça biz ülke olarak daha çok kazanırız. Bugün tüm e-ticaret altyapısı Medianova üzerinde çalışıyor. Black Friday gibi özel günlerdeki ciddi trafik artışını ve platformlarda dönen milyarlarca lirayı düşünürseniz nasıl büyük bir iş olduğunu anlarsınız. BluTV, Digiturk, PuhuTV gibi bir çok dijital platform ana işleri için Medianova'ya güveniyor. E-devlet gibi kamu kurumları Medianova'ya güveniyor. Bunun gibi örnekler artmaya devam ediyor ama daha hızlı olmalıyız. Şimdi sorunuza gelirsek, artık neyi üretmeliyiz? Ben ilk sırada bulut siber güvenlik ürünlerini düşünüyorum. Siber ataklar artık bırakın bir cihazı, bir veri merkezinden bile karşılanamayacak kadar büyük geliyor. Dolayısı ile bu konuda CDN gibi dağıtık bir altyapı kullanılmalı ve 20-30 veri merkezi tek bir bulut gibi dijital servisi savunmalı. Bunun yanında büyük veriyi karşılayan ve analiz yapılmasına olanak sağlayan dijital platformlar arkadan gelmeli diye düşünüyorum. Yapay zeka algoritmalarını çalıştırmak için önce veriyi toplamak ve analiz edebilmek lazım. Yerli çözümler burada değer katacaktır. Yine CRM, iş zekası ve insan kaynakları gibi platformları geliştirmemiz lazım.
Burada tek önemli detay şu. Büyük bir kurum yerli bir firmadan hizmet satın alırken gerçekten global muadiline yakın para ödemeli ve firmanın para kazanmasına fırsat vermeli. Teknolojiyi üreten firma da büyük düşünerek bu parayı tekrar işine ve ekibine yatırmalı. Sonuçta kimse yerli olsun diye global muadilden daha kötü olan bir servisi almak istemez. Öte yandan bir gecede de büyük teknolojiler gelişmez. Sabırlı olmalı ve desteklemeye devam etmeliyiz. Örnek olarak Apsiyon ilk çıktığında ben bir binada yöneticiydim. Bina olarak direk Apsiyon'a geçtik. Sistemlerinde sorunlar oluyordu, eksiklikler vardı ama fırsat verdik. Sonuçta bugün bulundukları noktaya geldiler. Yine aynı şekilde Medianova olarak kolayIK kullanmaya başladığımızda çok eksiklikleri vardı. Bugün son derece yeterli ve başarılı bir noktadalar.
2022 yatırım ve planlarınız nedir?
Medianova olarak son 6-7 senedir teknoloji ihracatı anlamında çok büyük yatırım yaptık. Son iki senedir de bu yatırımların meyvelerini de almaya başladık. 2022'de 50 milyon TL makine ve Ar-Ge yatırımı planımız var. Türkiye'de 11 farklı noktadan hizmet veren tek şirketiz. Yatırımlarımız sayesinde verilerin Türkiye'de kalmasını sağlayan ve internet altyapısının en önemli oyuncularından biri konumundayız. Geçtiğimiz dönemde toplam trafiğimiz 3 katına çıktı ve global firmalar da dahil Türkiye'nin açık ara en büyük CDN operatörü olduk. Aynı şekilde dünyadan da gelen talepleri başarıyla karşılamaya devam ettik. 2022'de de istihdama, kendini yetiştirmiş ve yetkin arkadaşlara kapımızı açmaya devam edeceğiz. 2022 bizim sektör için insan, yetkinlik ve nakit yönetimi yılı olacak diye düşünüyorum. Yaptığımız yatırımlar ile Türkiye'de yerli ve yabancı dâhil en büyük şirketin 10 katı kadar daha büyük bir CDN kapasitesine ulaştık. Türkiye'nin en büyük e-ticaret şirketlerinin tamamı bizim altyapıdan çalışıyor. Bunun yanında birçok video ve OTT servisi ile kamunun bazı kritik servislerinin altyapısında Medianova var. CDN'e ek olarak ayrıca bir kurumda çalışanlara yönelik canlı yayın görüyorsanız bu da büyük ihtimal Medianova altyapısıdır. 2021'i 7.5 milyon dolar civarında bir ciro ile kapattık. Seneye de bu rakamı yüzde 100 büyütmek gibi bir hedefimiz olacak. Bunun için ekibe, teknolojiye ve altyapıya yatırımlarımız başta Ortadoğu ve Kuzey Afrika olmak üzere devam edecek. En büyük amacımızın Türkiye'den global bir teknoloji şirketi olarak çıkarak Unicorn statüsüne erişmek olduğunu söyleyebilirim. Nasdaq hayalimiz için bölgede en büyük operatör olmamız lazım ve bu yolda tüm ekip olarak koşmaya devam edeceğiz. Önümüzdeki beş sene boyunca yeni projemiz global anlamda büyümek, ama çok büyümek.
Medianova artık veri güvenliği alanında da hizmet veriyor. Bu hizmeti anlatabilir misiniz?
Ar-Ge ekibimiz tarafından geliştirilen Aksela'yı temelde güvenliğı ve performansı bir arada sunan bir platform olarak tanımlamak mümkün. Aksela; site, uygulama ve API'lerin maksimum verimlilikle çalışmasını sağlarken, kullanıcı deneyimini en üst düzeye çıkartarak sistem performans ve güvenliğini koruma altına alıyor. Şöyle düşünebilirsiniz. Aksela sizin sitenizin barındığı noktadaki bir kopyasını alıyor ve dünya üzerinde Medianova'nın bulunduğu her noktaya aktif bir kopyasını koyuyor. Dolayısı ile artık "orijin" dediğimiz sizin ilk barındırma noktanız dışarıdan görünmüyor. Gelen trafikler ve dolayısı ile ataklar Medianova Aksela tarafından karşılanıyor. Hatta sizin orijinde sorun yaşansa bile siteniz Medianova üzerindeki kopyaları ile çalışmaya devam ediyor. Gerçekten sihir gibi çalışan bir platform. Aksela, DPDK ve Anycast DNS mimarisiyle DDoS saldırılarına karşı koyarken, Geo-blocking ve Rate-Limiting özelilkleri ile de belirli bir coğrafyadan gelen saldırıları ya da belli bir sayının üzerinde gelen istekleri durdurabiliyor. Yine aynı şekilde son kullanıcı kendisine en yakın noktadan hizmet almış olduğu için siteler çok hızlı yükleniyor, kesintiye uğramıyor ve arama motorlarında daha yukarıda listeleniyor. Bunlarla beraber Aksela'nın üzerine kurulu olan Medianova Web Application Firewall (WAF), siber saldırılardan sistemi koruyan bir firewall olarak öne çıkıyor. WAF, çift yönlü HTTP/HTTPS istek trafiğini analiz ederek kötü niyetli girişimlerin önüne geçiyor. Son olarak aslında pek de dikkat edilmeyen ama siber güvenliğin merkezi sayılan DNS servisi de Medianova tarafından Anycast olarak sağlanıyor. Dolayısı ile aynı Google'ın 8.8.8.8 IP adresli DNS servisi gibi Medianova'nın 31.3.3.3 adresli DNS servisi tüm dünyadan aynı anda cevap veriyor, ataklara karşı ekstra koruma sağlıyor.