ALİ EFE İRALI/ Geçen yıl çok büyük isimlerin işten çıkarmaları ile geçen bir dönem oldu. Microsoft'tan Sony'e kadar kendi alanındaki pek çok dev, stratejik süreçlerdeki değişim sebebiyle bu yönde karar aldıklarını açıklamışlardı. Hatta aralarında Meta bile vardı ki, Metaverse süreciyle ilgili istenen hamlelerin yakalanamamış olması ileri sürülüyordu. Bunları geçtiğimiz aylardan hatırlayacaksınız. Ancak bu sefer durum biraz daha kritik gibi. Çünkü pek çok önemli oyun geliştiricinin katılımıyla şekillenen raporlardaki ifadelerinden anladığımız, çok büyük hedefler koyulup bunların yerine getirilmesi anlamında mucizeler istenmesi gibi bir tablo ile karşı karşıyayız.
GDC RAPORU ÇOK ÖNEMLİ ŞEYLER SÖYLÜYOR
GamesRadar'dan Austin Wood'un haberinden öğrendiğimiz kadarıyla düzenlenen son Oyun Geliştiricileri Kofneransı (Game Developers Conference) kapsamında bir anket çalışması yapılmış. GDC ekibi ile Omdia'dan bazı araştırmacıların katılımıyla gerçekleşen anket çalışmasında, oyun sektörünün sorunları ve özellikle de işten çıkarmalar odağında bir yol izlenmiş. Rapordan çıkan sonuçlar anlamında yapay zekânın da bir noktada bu kırılmada etkisi olabileceğini anlamaya başlıyoruz. Ama tek başına bir etken değil tabii ki. Wood'un aktardığına göre işten çıkarmalar anlamında en önemli kısım %19 ile senaryo ve anlatı-hikâye odağındaki çalışan grupları olurken; bunları %16 ile ekip yönetimi ve yine yüzde 16 ile görsel sanatlar alanında çalışan gruplar takip ediyormuş. Programlama anlamında görev alanlar yüzde 12 iken, doğrudan oyun tasarımı odaklı çıkarmalar da yüzde 9'luk bir noktada yer almış. Altıncı sıradaysa sürecin finansal kısmında yer alan gruplar yer alıyormuş ki onlar da yüzde 6 ile kendilerini listede bulmuşlar. Yaklaşık 3000 kişi ile yapılan araştırmada, katılımcıların sadece yüzde 43'lik bir kısmı şirketlerinde işten çıkarmayla ilgili bir süreç olmadığını; bununla birlikte bir başka sonuçta da yüzde 58'lik bir kısmın gelecekte bir gün işten çıkarma ile karşı karşıya kalınabileceği endişesini taşıdığına yer verilmiş. Wood'un haberinden anladığımız bir diğer nokta da, oyun geliştiricilerin kendilerine çok yüksek beklentilerle iş planı dağıtımının yapıldığı. Yani çok büyük beklentilerle çok az kaynakla eşleştirilmiş bir ekosistem kurulmaya başlandığını anlıyoruz ki, hedefler tutmayınca da işten çıkarmalar normalleşmeye başlıyor düşüncesi hakim. Aynı rapora atıfta bulunan bir başka haberde de Variety'den Jennifer Wilson önemli bir noktanın altını çizmiş ve yapay zekânın iş sürecine olumlu katkı sağladığına yönelik yanıtlarda bir önceki seneye oranla düşüş kaydedildiğini belirtmiş. 2023'te yüzde 21 oranında olumlu etki olduğunu söyleyen katılımcılar, bu sene yüzde 13'te kalmış. Yine bu sene olumsuz etki olduğu düşüncesi de yüzde 30 olarak gerçekleşmiş. Wilson'ın bir diğer yaptığı vurgu da Hollywood'a yönelik atıflar yönünden gelmiş. Konferansa katılan geliştiricilerin, oyunların film adaptasyonlarına dönüştürülme sürecinde çalışılma oranı anlamında oldukça önemli bir düzeyde artış kaydedildiğinin altı çiziliyor. Bu da bize multidisipliner bakış açısıyla konumlanan oyun sektörünün aynı zamanda pek çok farklı ekosistemle de iş birliği yolunun hali hazırda devam ettiğini gösteriyor.
MESLEĞİN GELECEĞİ VE İSTİHDAM POTANSİYELİ
İşten çıkarmalar konusu elbette çok can sıksa da, oyun sektörü, alınan eğitimler anlamında sadece maaşlı çalışılan bir işi de çıktı olarak sunmuyor. Pek çok gencin kendi yol haritasını belirlediği ve farklı sektörlere çıktı vermeye çalıştığı bir alan hakimiyeti mevcut. Bu da demek oluyor ki, mimarlıktan mühendisliğe, savunma sanayinden eğitim ve öğretime kadar pek çok noktada kendine yer bulabilen bir aday havuzu oluşuyor. Yapay zekânın kırılım oluşturma süreci sadece oyun sektörünü değil bu anlamda tüm sektörleri bir şekilde etkiliyor varsayımını kurarsak; arayış anlamında çok farklı kanallar üzerinden bir dinamik köprü inşa edilebileceğini de düşünebiliriz. Ama bir de Austin Wood'un bahsettiği ve 500'ün üzerinde başvuru yapıp iş bulamayanlar gerçeği de var. Ayrıca bulup da düşük maaşlı bir iş olma durumunun da can sıkıcı süreci yine bahsediliyor. Gönlümüz işten çıkarmaların artık yavaş yavaş azalmasından yana. Ama küresel çapta bu sürecin endişe oluşturmaya bir süre daha devam edeceğini anlıyoruz…