ÖZBEY MEN/ Türkiye'nin pek çok bölgesinde günlerdir yangın var. Akdeniz Bölgesi'nden sonra Ege Bölgesi'ni saran yangınlar, İzmir'in başta Seferihisar ve Çeşme olmak üzere birçok ilçesinde ormanlık alanları küle çevirdi. İki kişinin de hayatına mal olan bu yangınlar, yurt çapında herkesi üzüntüye boğdu. Kavurucu sıcaklar düşünüldüğünde, yangınlar açısından önümüzde riskli günler var.
Her yıl yaşadığımız bu acı yaz tablosu, artık münferit bir doğa olayı değil, düzenli bir risk olarak karşımızda duruyor. Sıcaklıkların artması, kuraklık ve insan hatalarıyla birleşince yangınlar sadece ormanlarla sınırlı kalmıyor; yerleşim yerlerine, araçlara, hayvanlara ve en önemlisi insan hayatına da zarar veriyor.
Vizyon Sigorta Yönetim Kurulu Başkanı Hasan Ekmen, orman yangınlarını doğanın bir felaketi olarak kabul etmemiz gerektiğini belirtirken, ancak bu felaketin ekonomik ve insani boyutlarının sigorta sistemiyle hafifletilebileceğine işaret ediyor.
"ORMANIN SİGORTASI OLMAZ AMA ÇEVRESİNİN OLMALI"
Ormanların kendisinin kamusal bir varlık olduğu için sigortalanamayacağını ancak ormanlara komşu olan köy, site, müstakil ev, otel, tarım arazisi, işletme, araç ve insanların doğrudan risk altında olmaları nedeniyle mutlaka sigortalanması gerektiğini vurguluyor. Ekmen, "Bu risk, harita üzerinde yüzde 1 görünse de, yangın çıktığında yüzde 100 gerçeklik haline gelir. Bir sabah uyandığınızda evinizin yanmış, aracınızın kullanılamaz hale gelmiş ya da iş yerinizin küle dönmüş olması ne yazık ki sadece film sahnelerine ait değil. Bu noktada sigorta; bir gider değil, yaşamı yeniden inşa edebilme güvencesidir" diyor.
Geçtiğimiz yıl ABD'nin Kaliforniya eyaletinde, özellikle Los Angeles çevresinde çıkan orman yangınlarında binlerce ev, iş yeri ve aracın zarar gördüğünü hatırlatan Ekmen, "Toplam ekonomik kayıp milyar dolarlarla ifade edilirken, sigorta şirketleri bu zararın önemli bir kısmını karşıladı. Ancak sigortası olmayan binlerce kişi, yıkımın ardından hayatlarını yeniden kurmakta zorlandı. Bu örnek, bize bir gerçeği gösteriyor: Afet anında sahip olduğunuz şey sadece sigortanızdır" diye konuşuyor.
BİRŞEY OLMAZ DEMEYİN
Bugün Türkiye'de milyonlarca hanenin hâlâ konut sigortasının olmadığına dikkat çeken Ekmen, açıklamalarını şöyle sürdürüyor: "Ormana yakın bölgelerde yaşayan birçok aile, "bu zamana kadar bir şey olmadı" diyerek harekete geçmiyor. Ancak yangın geldiğinde kapı çalmaz. Ve geldiği anda, can dışında kurtaracak bir şey varsa, o da ancak doğru yapılandırılmış bir sigorta poliçesiyle olur. Aynı şekilde araç sigortaları (kasko) da önem taşıyor. Yangında zarar gören onlarca aracın büyük kısmı, kaskosuz olduğu için sahipleri ciddi mağduriyet yaşıyor. Orman yangınlarıyla mücadele sadece kamu kurumlarının değil, hepimizin sorumluluğu. Ancak bu sorumluluğu alırken kendimizi ve sevdiklerimizi de unutmamalıyız. Sigorta, riski ortadan kaldırmaz ama felaket sonrası ayakta kalma şansı sunar. Bir poliçeyle sadece malınızı değil, geleceğinizi de sigortalarsınız."