Yatırımlarıyla öne çıkan enerji sihirbazları -1-

Küresel enerji sektöründeki trendleri takip eden Türk yatırımcılar, yatırımlarıyla uluslararası arenada boy gösteriyor. Yurtdışındaki cazip yenilenebilir enerji tarifeleri, bölgesel ve ucuz kredi imkanı, devlet destek ve teşviklerinin yarattığı “altın fırsatı” değerlendirmek isteyen Türk yatırımcılar, başta Balkanlar, Avrupa ülkeleri, Türk Cumhuriyetleri ve ABD olmak üzere dünyanın dört bir yanında yatırımlarıyla dikkat çekiyor. (1. Bölüm)
11.09.2023 11:51 GÜNCELLEME : 12.09.2023 17:08

PARA ANKARA/ HÜLYA GENÇ SERTKAYA Küresel ölçekte enerji sektörüne 2023'te 2.8 trilyon dolarlık yatırım yapılması beklenirken, bunun 1.7 trilyon dolarının yenilenebilir enerji kaynaklarına yapılacağı ifade ediliyor. Küresel enerji sektöründeki mega trendleri yakından takip eden Türk yatırımcılar da bu pastadan alacağı payı artırmak için girişimlerini hızlandırıyor. Birçok enerji projesiyle Türkiye'de ve dünyada "rüştünü ispatlamış" Türk şirketleri, yurtdışında "cazip yenilenebilir enerji tarifeleri, bölgesel ve ucuz kredi imkanı, devlet destek ve teşviklerinin" yarattığı cazip yatırım fırsatlarını değerlendiriyor. Türk şirketler, son yıllarda başta Balkanlar, Avrupa ülkeleri, Türk Cumhuriyetleri ve ABD olmak üzere dünyanın dört bir yanında yatırımlarıyla dikkat çekiyor. Sektör temsilcileri, küresel ekonominin düzelmesi ve kredi musluklarının açılmasıyla beraber yurtdışında enerji yatırımlarının daha da artacağı belirtiliyor. Hem yurtiçi hem yurtdışı yatırımlarla yenilenebilir enerjide altın bir çağa girildiğini vurgulayan sektör temsilcileri, Türk yatırımcıların önündeki bu "altın fırsatı" en iyi şekilde değerlendireceğini kaydediyor. Son yıllarda, Türk şirketlerin yurtdışında başta güneş olmak üzere özellikle yenilenebilir enerji yatırımlarına yöneldiği ifade ediliyor. Dünyanın hemen her yerinde elektrik iletim, dağıtım ve altyapı projeleri için tasarım, mühendislik, ekipman ve kurulum hizmeti verebilen Türk enerji şirketlerinin; özellikle gelişmekte olan ülkelerde elektrik altyapısının modernizasyonu ve iyileştirilmesi açısından önemli işler üstlendiği vurgulanıyor. Yenilenebilir enerji santrallerinde kullanılan komponentlerin üretimi ve santral kurulumlarının arttığına işaret ediliyor. 2025 sonuna doğru küresel ekonominin düzelmesi ve kredi musluklarının açılmasıyla, yenilenebilir enerji ve buna bağlı olarak enerji depolama yatırımlarının artacağı dile getiriliyor.

"PASTADAN PAYIMIZI ALMAK İSTİYORUZ"

Global Enerji Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Murat Dilek, Türk yatırımcıların son 15 yılda küresel trendleri takip ettiğini vurguladı. Dünyada 8 bin 400 GW (gigawatt) kurulu güç olduğuna işaret eden Dilek, "Bunun bin GW'ı güneş enerjisinde, 900 GW'ı rüzgar enerjisinde. Türkiye'de durum daha küçük ölçekte. Bizim de 105 GW kurulu gücümüz var. Bunun 10 GW'ı güneş, 11 GW 'ı rüzgar enerjisinde. Bu da gösteriyor ki dünyadaki mega trendleri Türk yatırımcısı da takip ediyor. Bundan sonra da yatırımcılar bu alanlara yatırım yapmaya devam edecekler. 2023'te enerji sektörüne toplam 2.8 trilyon dolarlık yatırım yapılması bekleniyor. Bunun 1.7 trilyon doları yenilenebilir enerji kaynaklarına yapılması öngörülüyor. Biz de Türk enerji yatırımcıları olarak bu pastadan payımızı almak istiyoruz" dedi.

"ENERJİ ŞİRKETLERİ İÇİN ALTIN FIRSAT VAR"

Türk şirketlerin "iyi mühendislik" ve "çok uygun fiyatlarda üretim" yapmaları nedeniyle yurtdışında tercih edildiğini belirten Dilek, ancak bir şirketin yurtdışında iş yapabilmesi için önce kendi ülkesinde tercih edilmesi ve ayakta durabilmesi gerektiği görüşünde. O nedenle Türkiye'deki yatırımların sürdürülebilirliğinin çok önemli olduğuna dikkat çeken Dilek, "Türkiye'de enerji şirketleri için altın bir fırsat var. Enerji şirketlerimiz son 15 sene içerisinde büyük bir tedrisattan geçti. Müthiş bir deneyim kazandı. Enerji santrallerinde kullanılan ürünleri daha kaliteli üretmeye çalışıyorlar. Çok iyi bir imalat kabiliyetimiz var. Üretimin hiç yavaşlamaması lazım. Türkiye'de yıllık minimum 2 bin MW ya da üstü kurulum olması lazım ki. Burada kazandıkları parayla, ölçek ekonomisi oluşturabilsinler ve ihracat için bir basamak oluşturabilsinler. Bu sene henüz kurulumlarda bakıyorum 500 MW (megawatt) civarında. Bunu 3 GW kurulum seviyelerine bile ulaştırabiliriz. Ulaştırmalıyız.ki; daha fazla istihdam sağlayalım daha fazla üretebilip ihracat yapabilelim" diye konuştu.

TEŞVİKLER CEZBEDİYOR!...

Smart Güneş Teknolojileri Yönetim Kurulu Başkanı Halil Demirdağ, yurtdışında enerji, inşaat ve altyapı işlerinin 10 yıl öncesine göre daha da arttığını vurgulayarak, Türk şirketlerinin ilk günden bu yana taahhüt işlerinde yerini koruduğunu kaydetti. Pandemi ve sonrasında tüm Avrupa'da enerji krizine yol açan Rusya'nın güneş enerjisi yatırımlarının biraz daha ağırlıkta olduğunu Ukrayna'yı işgali ile ülkelerin bir an önce enerji bağımsızlıklarını kazanmaları için gerekli yeşil dönüşümü hızlandırdıklarını anımsatan Demirdağ, "Paris İklim Anlaşması uyarınca ülkeler 2015'ten bu yana yenilenebilir enerji teşvik paketleri açıklıyor. Bunun en önemli tetikleyicisi 11 Aralık 2019'da Avrupa Komisyonu Başkanı Ursula Von Der Leyen tarafından açıklanan Avrupa Yeşil Mutabakatı, Avrupa'yı 2050'ye kadar sera gazı emisyonlarının net olarak sıfırlandığı dünyanın ilk iklim-nötr kıtası haline getirmeyi hedefleyen AB'nin yeni büyüme stratejisidir. Stratejinin gerçekleştirilebilmesi için REPower Eurupe ve Fit for 55 gibi protokoller ve buna bağlı teşvik önerileri anons edilmiş bu da Türk yatırımcıları fazlasıyla cezbetmiş, bir yandan yeşil enerji yatırımı yaparken diğer yandan gelir elde etme imkanı sunmuştur" dedi.

Türkiye sanayicilerinin dünyanın hemen her yerinde elektrik iletim, dağıtım ve altyapı projeleri için tasarım, mühendislik, ekipman ve kurulum hizmeti verebildiğine işaret eden Demirdağ, bu konuda rüştünü kanıtlamış Türk enerji şirketlerinin varlığının gelişmekte olan ülkelerde elektrik altyapısının modernizasyonu ve iyileştirilmesi açısından büyük önem taşıdığını vurguladı.

TÜRKİYE'YE SIĞMIYORLAR…

Cengiz Holding Enerji Grup Başkanı Ahmet Cengiz, son 20 yıl içinde Türkiye'de enerji sektöründe yaşanan özelleştirme politikalarının birçok enerji şirketinin gelişip büyümesini sağladığını vurgulayarak, bu şirketler gerek finansal, gerekse kazandıkları bilgi ve tecrübeyle enerji alanında ciddi yatırımları gerçekleştirecek birikime sahip olduğunu kaydetti. Zaman içinde bu kazanımların artık Türkiye piyasasına sığmamaya başladığını ve dünyaya açılma gereksinimi doğduğunu söyleyen Ahmet Cengiz, enerji sektörünün, uluslararası arenada boy gösterecek Türk firmaların oluşabilmesi için örnek gelişim politikası sergilediğini kaydetti. Cengiz, "Bizim en önemli pazarlarımız Avrupa ve Türk Cumhuriyetleri. Elektrik piyasalarında belli bir seviyeye ulaşan Avrupa'da artık termik santraller, yenilenebilir kaynaklı santrallere dönüştürülüyor; yani yatırımlar ağırlıklı olarak yenilenebilir kaynaklara yapılıyor. Türk Cumhuriyetleri'nde ise elektrik piyasaları hala gelişmekte olduğu için yenilenebilir ve termik santraller birlikte yürüyor. Önümüzdeki dönemde hem Türkiye'de hem de yurtdışında yenilenebilir enerji yatırımlarının ve buna bağlı olarak enerji depolama yatırımlarının artacağını düşünüyoruz" dedi.

"2025 SONUNDA YATIRIM FURYASI PİK YAPACAK"

ITC Investing AŞ İş Geliştirme Direktörü Ali Rıza Öner, özellikle rüzgar ve güneş yatırımları için kendi tesisini kendi kabiliyeti ile kuran inşaat ve enerji şirketlerinin başta Macaristan, Romanya, Bulgaristan, Makedonya, Ukrayna, Arnavutluk, İtalya, Fransa, Almanya ve İngiltere'de büyük küçük demeden yatırımlar yaptığını kaydetti. Cazip yenilenebilir enerji tarifeleri ile lokal ve ucuz kredi imkanı bulunması nedeniyle bu ülkelerin yatırımcıların ilgisini çektiğini söyleyen Öner, önümüzdeki dönemde ise ABD ve Afrika ülkelerinde daha fazla Türk yatırımcı görüleceğine işaret etti. Öner, küresel ekonominin düzelmesi ve kredi musluklarının açılması ile beraber 2025 yılı sonuna doğru yenilenebilir enerji yatırımı furyasının artarak pik noktaya geleceğini kaydetti.

ELİN Enerji Yönetim Kurulu Başkanı Arda Yalı, son zamanlarda enerji sektörünün yenilenebilir enerji yatırımlarıyla büyüdüğüne dikkat çekerek, şu an için güneş ve rüzgarın ön planda olduğunu ifade etti. Daha öngörülebilir olduğu için güneş enerjisi yatırımlarının biraz daha ağırlıkta olduğunu dile getiren Yalı, rüzgarın bir takım riskleri olduğunu, daha derin araştırmalar gerektiğini kaydetti. Yalı, bir sonraki aşamada da yeşil hidrojenin gündeme geleceğini dile getirdi.

"TÜRK ŞİRKETLER, AVRUPA'DA DAHA FAZLA SÖZ SAHİBİ OLACAK"

Türk inşaat şirketlerinin global taahhüt işlerinde oldukça güçlü durumda olduklarını söyleyen Teos Energy Kurucu Ortağı ve CFO'su Fatih Serkan Albayrak, "Avrupa pazarına bakıldığında, Türk şirketlerinin genel olarak Doğu Avrupa bölgesinde altyapı projelerinin taahhüt işlerini yapmakta olduğunu gözlemlemekteyiz. Ayrıca, Türkiye'nin imalat sektöründeki tecrübesini Avrupa pazarındaki projelerde daha fazla görmekteyiz. Birçok Türk firması, Avrupa'daki projelere ekipman desteği sağlamak konusunda çaba gösteriyor. Zamanla Türk şirketlerinin Avrupa'daki yatırımlarda daha da fazla söz sahibi olacağını düşünmekteyiz" dedi.

ABD İLGİ ODAĞI

Türk şirketlerinin yatırım yaptığı ülkelerden biri de ABD. Almanya, Bulgaristan, İspanya, İsviçre, Romanya, Yunanistan ve Ukrayna'da ofisleri bulunan, Avrupa'daki ihale ve teşvikleri takip eden Smart Güneş Teknolojileri de ABD'de yatırıma hazırlanan şirketlerden. Smart Güneş Teknolojileri Yönetim Kurulu Başkanı Halil Demirdağ, ABD'de şimdiden en az iki eyalette 3 GW kapasiteli güneş paneli ve hücre üretim tesisi kurma kararı aldıklarını kaydetti. Demirdağ, daha fazlasının da geleceğinin altını çizdi. 2021'de Biden hükümetinin açıkladığı Enflasyon Düşürme Yasası (Inflation Reduction Act) ile ABD tarihinin en büyük 'iklim paketi' ile ülke sınırlarında her türlü temiz enerji teknolojisi üretimine olanak sağlandığına işaret eden Demirdağ, bu çerçevede Amerika'da yatırım kararı aldıklarını kaydetti. ABD'deki yatırım için şirketin yüzde 100 iştiraki olan Hollanda'da yerleşik Smart Global Enterprises &Trading BV aracılığıyla yeni bir şirket kurulmasına karar verdiklerini aktardı.

Demirdağ, yatırımlara tam gaz devam edeceklerinin altını çizdi. Halka arzdan elde ettikleri kaynağı üçüncü fabrikalarını kurmak için kullandıklarını söyleyen Demirdağ, panel üretimi ile ıngot, wafer ve hücre üretimlerinin de dahil olduğu proje bazlı teşvik kapsamında 15 Ekim 2022'de Resmi Gazete'de yayınlanan Cumhurbaşkanlığı Kararı ile desteklenen entegre panel üretim kapasitesinin 2 bin 48 MW/yıl olmasının planlandığını kaydetti. Üçüncü panel fabrikalarının 2023 yılı Mart'ta devreye alındığını dile getiren Demirdağ, "Hücre makinelerinin satın alması yapıldı. Böylece Gebze ve Dilovası tesislerimize Aliağa da eklendi. Amacımız dikey entegrasyon ile ingot, wafer, hücre ve paneli üretebilmek. Bu sene yapılan hücre yatırımı TopCon teknolojisine uyumlu yapılıyor. Geldiğimiz noktada bin 200 kişiden fazla insana istihdam sağlayan yeşil bir teknoloji şirketi olmanın haklı gururunu yaşıyoruz" ifadelerini kullandı.

BULGARİSTAN'DAN ÇİN'E….

8 Nisan 2022'de, güneş enerjisine dayalı yenilenebilir enerji kaynak alanları ve bağlantı kapasitelerinin tahsisine ilişkin BOR-1 (100 MWe) ihalesinde Smart Güneş Teknolojilerinin yüzde 100 bağlı ortaklığı Smart GES Üretim A.Ş.' nin en iyi teklifi vererek yarışmayı kazandığını belirterek, şunları kaydetti: "Böylece Grubumuz, faaliyetleri içerisine güneş enerjisine dayalı lisanslı elektrik üretimi faaliyetini de katarak, 100 MWe GES kapasitesine karşılık 130 MWp gücünde santral kurulması planlandı. Projenin saha ayağı ise 2023 Haziran ayı itibarıyla başladı.

Hedefimiz Çin'den Amerika'ya kadar tüm dünyayı değer mühendisliği, Türk çalışkanlığı ve hizmet anlayışı ile kapsamak ve bunun için adımlar atmaya başladık. Türkiye dünyanın coğrafi merkezi ve biz bu merkezden hizmet veriyoruz.

SUMEC Group ile yaptığımız protokolle fotovoltaik ürünler, ilgili ekipman çözümleri, fotovoltaik modül dağıtımı ve EPC için hammadde tedarikinde 50 milyon dolar açık hesap ve vadeli teslimat içeren güçlü bir iş birliği geliştirdik. Ayrıca, üçüncü taraflara vadeli EPC yapma imkanlarına da devam etme kararını devam ettirdik.

Şirketimizin yüzde 100 iştiraki olan Hollanda'da yerleşik Smart Global Enterprises & Trading BV aracılığıyla Bulgaristan'da şirketimiz ile benzer operasyonları yürütecek Smart Solar Technologies unvanlı yeni bir şirket kuruluşu gerçekleşti. Çin'de satın alma ve tedarik zincirinin güçlendirilmesi, tedarikçiler ile üretim ve kalite süreçlerinin kontrolü amacıyla yeni bir şirket kurulmasına ve bu şirkete yüzde 100 oranında iştirak edilmesine karar verildi."

İKİNCİ ENERJİ DEPOLAMA YATIRIMI ABD'YE

ABD'de yatırım yapan şirketlerden bir diğeri ise Kontrolmatik Teknoloji. İlk enerji depolama yatırımını Kontrolmatik Teknoloji iştiraklerinden Pomega Enerji Depolama Teknoloji A.Ş. ile Ankara Polatlı'da yapan şirket, ikinci enerji depolama yatırımını da ABD'nin Güney Carolina eyaletinde yapacak. Para Dergisi'ne verdiği bir demeçte Kontrolmatik Teknoloji Yönetim Kurulu Başkanı Sami Aslanhan, 320 bin metrekare arazi üzerine kurulacak fabrikanın Pomega Energy Storage Technologies Inc. adıyla hizmet vereceğini açıklamıştı. Aslanhan, bununla birlikte; ABD'nin önde gelen bir enerji depolama sistem entegratörü ile lityum iyon (LiFEPO4) pil hücresi alımına yönelik çerçeve alım anlaşması imzaladıklarını açıklamıştı. Aslanhan, "Bu anlaşmaya göre, 2024'ün son çeyreğinden başlayarak 2028 sonuna kadar uzanan beş yıllık süre zarfında Kontrolmatik Technologies Inc. tarafından ABD'de lityum demir fosfat (LFP) teknolojisi ile üretilecek olan toplam 7.5 GWh büyüklüğünde pil hücresi tedarik edeceğiz" ifadelerini kullanmıştı.

ABD'DE "SİRİUS" MARKASIYLA GÜNEŞ PANELİ ÜRETECEK

ABD'de yatırımlarıyla dikkat çeken bir diğer şirket ise ELİN Enerji. Türkiye'de yıllık 3.5 GW (gigavat) fotovoltaik panel üretim kapasitesine ulaşan ELİN Enerji, ABD'de "Sirius" markasıyla güneş paneli üretecek. 2023 Aralık'ta seri imalata geçilmesi planlanan 1.000 MW kapasiteli fabrikada ilk yıl 500 MW kapasiteyle üretim yapılacak. 2024 yılında 'Sirius PV USA' panelleri Amerika'da da çatılarda yerini alacak. ELİN Enerji Yönetim Kurulu Başkanı Arda Yalı, yatırım öncesinde yaklaşık iki yıl ABD mevzuatını ve vergi sistemine yönelik kapsamlı bir çalışma yaptıklarını, danışmanlık hizmeti aldıklarını vurguladı. Bu çerçevede ABD'de üç şirket kurduklarını aktaran Yalı, "Bu şirketlerden ilki ELİN Elektrik'in yüzde 100 sahibi olduğu ELİN Holding Company. Bu şirketin altında, ABD'deki fabrikanın sahibi olan ELİN Enerji LLC bulunuyor. Bu şirketin yüzde 100 sahibi ELİN Holding Company. Bir de marka distribitörü olan Sirius PV USA diye bir firma bulunuyor, Sirius PV USA, ABD'deki yatırıma ortak değil. Yerel bir ortağımızın bulunduğu bu şirket, üretilen panelleri pazara satıyor. Sirius PV USA'nın CEO'luğuna Ercan Kalafat atandı."

YENİ PAZARLAR, YENİ ÜRÜNLER

ELİN Enerji, 2017'den beri Hırvatistan'da iştirakleri ELSUN Enerji ile güneş taahhüdü yapıyor, proje geliştiriyor. Avrupa coğrafyası içinde 950 MW'lık en büyük solar park projesi geliştiren şirket, bu projenin Avrupa'da yatırımları olan global bir şirkete satışıyla ilgili görüşmeleri sürdürüyor. ELİN Enerji'nin iştiraki ELSUN Enerji'nin Hırvatistan'da henüz geliştirme aşamasında olan 400 MW'lik bir solar park projesi daha bulunuyor. Yalı'nın açıklamalarına göre 400 MW'lık solar park projesi, 16 farklı lokasyonda 10-18 MW büyüklüğünde GES'lerden oluşacak.

Balkanlar içerisinde AB'ye en hızlı girebilecek bir ülke olduğu için yıllar önce Hırvatistan'ı yatırım için seçtiklerini aktaran Yalı, "Belli bir takım kredilere, finansmana, teşviklere ulaşmak için Avrupa toprağında olmanız gerekiyor" ifadelerini kullandı. "Enerji Elin'de" sloganıyla yola çıktıklarını dile getiren Yalı, "Paris İklim Anlaşması ile birlikte 2053 sıfır karbon emisyonu hedefinde üreten, ihraç eden, inşa eden bir 'Elin' olması için çalışıyoruz. Avrupa, Amerika ve Afrika pazarlarına ihracat yapma hedefi doğrultusunda yeni ürünler geliştirmekteyiz" diye konuştu.

BİZE ULAŞIN