PARA ARAŞTIRMA/ AYŞEGÜL KÜÇÜKKURT ZOR Türkiye'de son yıllarda sağlık turizmi sektörü gelişme gösterirken, dental (ağız ve diş sağlığı) turizmin payı ise gün geçtikçe artıyor. Diğer tıbbi alanlarla birlikte Türkiye'nin sağlık turizmi gelirlerinin önemli bir bölümünü dental turizm oluşturuyor. Sağlık turizmi gelirleri açısından dünyada en çok rağbet gören destinasyonlar arasında ikinci sırada yer alan Türkiye'nin bu gelişiminde dental tedavilerin de son yıllarda hızla artan önemli bir rolü bulunuyor. Türk diş hekimlerinin başarısı, uygun fiyatları, son teknoloji cihazlar ve malzemeler kullanarak yüksek kalitede hizmet sunmaları da bu popülaritenin ana sebepleri arasında yer alıyor. Türkiye'ye dental turizm için en çok yabancı hastalar; Avrupa, Orta Doğu ve Kuzey Afrika'dan geliyor. Almanya, Hollanda, İngiltere, İsveç, Norveç, Danimarka, İsviçre, Belçika, Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri, Irak ve Kuveyt gibi ülkelerden yabancı hastalar Türkiye'yi tercih ederken bu ülkelerdeki vatandaşlar, Türkiye'de yüksek kaliteli diş tedavisi almak için seyahat ediyor. Türkiye'ye gelen yabancıların en çok yaptırdığı diş tedavileri arasında; implant tedavisi, diş beyazlatma, kanal tedavisi, dolgu ve diş çekimi gibi işlemler yer alıyor.
Tabii dental turizmin yaygınlaşması, girişimciler için de yeni fırsatlar doğurmaya devam ediyor. Türkiye'de şimdilik bu konuda zincir olmuş klinik sayısı az gibi görünse de Türkiye'nin önemli noktalarında büyümeyi isteyen yeni yatırımcılar ortaya çıkmaya başladı. Sektörün önemli oyuncuları, hem lokal hem de dental turizm anlamında yeni yatırımlarını ve ortaklıklarını sürdürmeye devam ediyor.
İLK 10 GİRİŞİMCİYE FIRSATLAR
Dentakay, 2009 yılında Doktor Gülay Akay tarafından kurulmuş bir diş kliniği olarak hizmet veriyor. 15 yıldan fazla deneyime sahip olan Akay'ın temellerini attığı klinikte, ağırlıklı olarak sağlık turizmine yönelik çalışılıyor. Son teknoloji donanım ve ekipmanlarıyla hem yerli hem de yabancılar için hızlı çözümler üreten kliniğin İstanbul'da üç şubesi, Antalya Lara'da bir şubesi, Suudi Arabistan'ın başkenti Riyad'da da bir şubesi bulunuyor. Mayıs ayı içerisinde ise İstanbul Kozyatağı'nda açılacak şubesiyle şube sayısı altıya çıkıyor. Bazı modellerde yatırımcı modeli uygulayan Dentakay, franchising yöntemiyle de daha fazla büyümeyi hedefliyor. Özellikle sağlık turizminin yapılabileceği illerde olmayı istediklerini söyleyen Dentakay CEO'su Onur Akay, "İlk 10 girişimcimizden giriş hakkı bedeli almayacağız. Hatta kendilerine destek paketleri bile sunacağız. Mimari destek olarak borçlandırma modeli hazırladık. Elimizden geldiğince tüm imkânlarımızla kendilerine yardımcı olacağız" diyerek cirodan yüzde 9-10 arasında bir royalty bedeli talep ettiklerini belirtiyor. 2023 sonuna kadar şube sayısını 25 olarak belirleyen firma, depremin etkisiyle pek emin konuşamasa da hedefi bu rakamda tutmayı istiyor. "Yurtiçi ve yurtdışı olarak 2024 yılının sonuna kadar 50 şubeye ulaşmak istiyoruz. Maliyetimizi düşürecek pek çok etken bulunuyor. Özellikle kendi bünyemizde laboratuvarımızın olması en büyük avantajımız. Sağlık turizmine bağlı olarak çalıştığımız için devlet teşviki alıyoruz. Belki diş ürünleri değil, ancak otellere gelen zamlar, personel maaşları gibi durumlar bizi daha çok etkileyebiliyor. Paket olarak (uçak, otel, transfer) hizmet veriyoruz" diye konuşan Onur Akay, yılda iki kere zam yapmak zorunda kaldıklarını ifade ediyor. Firmanın ciro olarak 2023 sonunda 40 milyon dolarlık bir hedefi bulunuyor. Bu hedef içerisinde ise Riad şubesi bulunmuyor. 2024 yılı için ise Antalya, Kozyatağı ve Riad katılımıyla cironun 60 milyon dolar olması hedefleniyor.
DİN VE SAĞLIK TURİZMİ BİR ARADA
Dentakay Diş Kliniği'nin diğer firmalardan en ayrıştıran özelliği, sağlık turizmine ciddi yatırım yapması. Sadece bununla kalmamakla beraber yapay zekâyı call center (çağrı merkezi) birimlerinde kullanması, farklı pek çok dilde hizmet vermesi, kendi laboratuvarlarına sahip olması, tridi teknoloji (3D) gibi son donanımlı aletleri kullanması ve bünyesinde tecrübeli doktorların bulunması, yatırımcıların en çok ilgisini çeken konuların başında geliyor. Amerika'da diş alanında nasıl son teknoloji sistemler kullanılıyorsa, klinikte de aynı şekilde hizmet veriliyor.
Firmada çalışan sayısı 500'ün üzerinde. Yabancıların çok rağbet gösterdiği fakat yerli hastaların da aynı titizlikle hizmet alabildiği klinikte, hasta ayrımı söz konusu değil. Yabancı hastaların ülkeye döviz girdisi yapması sebebiyle sağlık turizmine oldukça katkı sağladığını dile getiren Onur Akay; "Reklam, pazarlama satış, hastaların yolcu uçak biletleri ve otellerinin bir kısmını devlet karşılıyor. Haliyle yabancı hastaların avantajları var. Bir hafta 10 gün içerisinde hastalarımıza hızlı hizmet sağlamamız gerekiyor. Arap ve İranlı gibi Türkiye'de yaşayan pek çok lokal sınıfındaki hastalarımıza da hizmetimiz var. Bunu sadece yabancılara hizmet olarak düşünmek doğru olmaz. Büyümemiz için Türkiye'deki sağlık turizminin yapılabileceği alanları seçmeye çalışıyoruz. Ağrı, Diyarbakır, Kayseri, Yalova, Trabzon gibi illere sıcak bakıyoruz. Tabii teklifler de geliyor" diyor. Akay, ayrıca Türkiye'de alım gücünün düşmesiyle işlerin yavaşladığına, bunun için ise taksitlendirme ile elinden gelen destekleri sağladıklarına vurgu yapıyor. Firma, Avrupa başta olmak üzere, Ortadoğu, İngiltere, Macaristan gibi potansiyeli yüksek ülkelerde ve bölgelerde de büyümeyi istiyor. Şu anda İngiltere'de olumlu olabilecek iki franchise görüşmesi yaparken bunun yanı sıra Mekke Bölgesi'nde yer alan Cidde şehri için ise sağlık turizminin yaygınlaşması adına kolları sıvamış.
Türkiye'ye gelen yabancı vatandaşların en çok hangi işlemler yaptırdığını sorduğumuz Gülay Akay ise "Yabancılarda implant tedavisi, gülüş estetiği, ortodonti ve kanal tedavileri çok tercih ediliyor. Kaliteli hizmeti, en hızlı ve en güven veren şekilde hastaya sunmaya çalışıyoruz. Kullandığımız ürünleri üst segment olduğu için uzun yıllar gönül rahatlığı ile kullanabiliyorlar" diyor.
17'İNCİ YILDA 27 ŞUBE
2006 yılında ilk şubesini İstanbul Anadolu Yakası Bağdat Caddesi'nde açan ve bugün toplam 27 şubeye sahip olan DentGroup, diş kliniği yatırımı yapacak girişimciler için büyük fırsatların kapısını aralıyor. Dt. Neşve Kayabaşoğlu, Dr. Efe Çelebi ve Dr. Dt. Cihan Çapan olarak üç ortak ile kurulan DentGroup'un şu anda Yönetim Kurulu Başkanlığını Dt. Neşve Kayabaşoğlu yürütüyor. İstanbul başta olmak üzere Adana, Antalya, Aydın, Bitlis, Bursa, Gaziantep, İzmir, Kocaeli, Mersin, Muğla ve Sakarya'da hizmet veren firma, 27'inci şubesini İzmir Bornova'ya açmış. 'Altı oda' hizmeti verecek olan klinik, 12.5 milyon TL yatırımla açılmış. Bu yıl 17'inci senelerini kutlayan ve İzmir şubesi ile beraber logo ve kurumsal kimliklerinde bir takım değişiklikler yapan DentGroup, bu yıl içerisinde şube sayısını 30'a tamamlamak istiyor. Firmanın büyüme modeli daha çok ortak olma üzerine kurulmuş. "Bize ortak olan kişiler, genelde kendi bünyemizde çalışan diş hekimlerimiz oluyor. Sadece bazı şubelerde ortaklığımız bulunmuyor. Bütün kliniklerimizde standartlarımız aynı. Franchise kelimesinden ziyade ortaklık demeyi tercih ediyoruz" diyen DentGroup Yönetim Kurulu Üyesi Efe Çelebi, hibrit bir büyüme modelleri olduğunu vurguluyor.
Firmada öncelik her zaman Türk hastalarına olurken, sağlık turizmine yönelik çalışan toplamda beş şubeleri bulunuyor. Bunlar Antalya Konyaaltı ve Lara olurken, İstanbul'da ise Ataşehir, Nişantaşı ve Maslak hizmet veriyor. Yurtdışında şube açmayı hedeflemediklerini anlatan Çelebi, "Azerbaycan Bakü'de tam savaş döneminde bir şube açmıştık. Ancak Azerbaycan'ın ticari işleyişi Türkiye'den çok farklı. O nedenle oradaki şubeyi kapatmak zorunda kaldık" diyerek bu düşüncede olmadıklarının altını çiziyor. Teknolojiyi üst düzey kullanan ve bunu kliniklerinde hastayla buluşturan firma, dijitale oldukça fazla yatırım yapıyor. "Hastaya dijital bir deneyim yaşatmak istiyoruz. Kliniklerimizin içerisinde tüm cihazlarımız mevcut. Hasta online randevusunu alarak kolayca istediği doktoru seçebiliyor" diyen Çelebi, dental sektöründe ilk online randevu sistemini kendilerini başlattıklarını iddia ediyor. Sağlık turizmi odaklı bir klinik olmaktan ziyade lokal hizmet veren ve bunu daha çok iç pazarda yapmayı hedefleyen firma, butik hizmet vermeye çalıştıklarının altını çiziyor.
Firma, 2022 yılında üç defa zam yapma durumunda kalmış. Diş maliyetlerindeki artışı direkt yansıtmadıklarını, hatta altında tuttuklarını söyleyen DentGroup Yönetim Kurulu Başkanı Dt. Neşve Kayabaşoğlu, pandemi döneminin ilk üç ayında ciddi ciro azalışları yaşadıklarından bahsediyor. "O dönemde kliniklerimizi kapatmadık. Acil tedaviler için açık tuttuk. Hastanın acil bir durumu varsa aldık ama diğer özel talepler için hizmet vermedik. Hatta bu durum pandemi döneminde bize çok hasta kazandırdı" diyen Kayabaşoğlu, yaşanılan bu süreçleri, fiyatlara belirgin oranda yansıtmadıklarının altını çiziyor. Türkiye'nin özellikle implant konusunda büyük ilerleme kaydettiğini ve yerli üretime destek verdiğini söyleyen Kayabaşoğlu, yerli implantların çok fazla tercih edildiğine dikkat çekiyor.
BURS ORANINI ARTIRDI
Firmanın sosyal sorumluluk projeleri arasında her yıl Diş Hekimliği Fakültesi öğrencilerine verdikleri burslar bulunuyor. Önceden üçüncü, dördüncü ve beşinci sınıf üniversite öğrencilerine verilen burs, bu yıl sadece üçüncü ve dördüncü sınıf öğrencine veriliyor. Beşinci sınıflara devlet tarafından verilen maaşlar olduğu için çıkarılmış. Ancak bu yıl deprem nedeniyle öğrencilere ayrı bir fon oluşturularak, normalde 30'a yakın öğrenciye verilen burs sayısı ek burs ile beraber 60'ın üzerine çıkarılmış.
"SAĞLIK TURİZMİ İÇERİSİNDE AĞIZ VE DİŞ SAĞLIĞI DENTAL TURİZMİN PAYI YÜKSEK"
Faik GÖKSU / Turkishdoc Yönetim Kurulu Başkanı
Türkiye'nin sunduğu sağlık turizmi hizmetleri, uygun fiyatlarla ve kaliteli hizmetlerle birleşince, birçok yabancı turistin sağlık turizmi için Türkiye'yi tercih etmesine neden oluyor. Sağlık turizmi içerisinde ağız ve diş sağlığı dental turizmin payı ise oldukça yüksektir. Ülkemiz, yüksek standartları ve kaliteli hizmetleri nedeniyle uluslararası alanda da tanınıyor. Türkiye'de uygulanan diş tedavilerinin Avrupa'da uygulanan tedaviler ile aynı kalitede olması, ancak buna karşın ülkemizde daha makul fiyatlandırmaların yapılması yabancılar için tercih sebebi oluyor. Ayrıca aynı anda tatil ve diş tedavi konsepti sebebi ile de pek çok avantaj yaratıyor. Yabancıların Türkiye'ye gelmesindeki en önemli avantajlardan biri, Türkiye'nin diş hekimliği sektöründe sahip olduğu teknolojik ve bilimsel gelişmelerdir. Türkiye'deki diş hekimleri, son teknolojileri kullanarak hızlı, etkili ve başarılı tedaviler sunuyor. Ayrıca son yıllarda ülkemizde, ağız ve diş sağlığı turizmine katkı sağlayacak merkezlerin sayısı hızla artıyor. Bu merkezlerde, yüksek kaliteli diş hekimliği hizmetleri sunulurken, aynı zamanda Türkiye'nin turistik destinasyonları ile birleştirilerek hastaların keyifli bir tatil yapmaları sağlanıyor. Ayrıca Türkiye'de diş hekimliği eğitimi veren üniversitelerin sayısı artmakta ve bu da diş hekimliği sektörünün daha da gelişmesine katkı sağlıyor. Bu gelişmeler, Türkiye'nin ağız ve diş sağlığı turizmi sektöründe gelecekte daha da büyüme potansiyeli olduğunu gösteriyor.
EKİPMANSIZ 8 MİLYON TL'YE KURULABİLİYOR
DentGroup firmasından bayilik almak için grubun belirlediği belirli standart ve şartlar bulunuyor. Açılacak olan şubelerde oda sayısını belirleyen firma, teknolojik ekipman kısmına da ayrıca önem veriyor. Ekipmansız minimum 8 milyon TL'ye şube açmak mümkünken, bu rakam cihazlarla değişiklik gösteriyor. Hem içerden hem dışardan sürekli kontrol edilen şubeler, büyümek için yatırımcı ortaklarını bekliyor.
BAYİLİK STANDARTLARINI KORUYOR
Dentakay Diş Kliniği'nin bayilik şartları arasında, mevcut olan kendi sistemlerinin kullanılması istenirken, tasarım olarak ise mimari çizgilerin dışına çıkılması tercih edilmiyor. Mevcuttaki laboratuvarlarının kullanılması, yoksa da kendi laboratuvarları standartlarında bulunan başka noktalarda çalışılabiliyor. Klinik, lokal olarak hizmet verecekse dört koltuktan az olmaması isteniyor. Personele ve çalışanlara hazırlanan ve kalite standartlarının yer aldığı özel el kitabı sayesinde, klinik içerisinde çalınacak müzikten tutun da daha pek çok konu, yatırımcıya bilgilendiriliyor. Asgari olarak sıfırdan bir klinik açılmasının maliyeti ise 300 bin dolar civarında. Tabii bu, mimariye göre değişiklik gösteriyor. Ayrıca klinik açılması için muhakkak Diş Fakültesi mezunu olunması şart. Yurtiçinde fiyat asgari olarak 300 bin dolar dolar olsa da bu rakam, yurtdışı için geçerli değil. Şartlar yurtdışında daha meşakkatli olduğu için Londra'da koltuk başına giriş ücreti 10 bin dolara kadar çıkıyor.
'DENTAKAY VAKFI'NI KURACAK
Dentakay Diş Kliniği'nin hayata geçirmek istediği birkaç proje bulunuyor. Bunlardan biri de 'Dentakay Vakfı'. İleri derecede kanser hastaları, sporcular, engelli bireyler, taşra bölgelerde ücretsiz ağız taramaları ve yardıma muhtaç kişilere diş sağlığı hizmeti vermeyi amaçlayan vakfın 2024 yılında hayata geçirilmesi planlanıyor. Ayrıca yakında özel bir üniversitenin Diş Hekimliği Fakültesi ile iş birliğini duyuracak olan firma, 2022'de Avrupa'nın en iyi diş kliniği ödülüne sahip ve Miss England 2022'nin de ana sponsorluğunu üstlenmiş. Dentakay'ın projeleri arasında Amerikan futbolu sporcuları için diş hizmeti sağlamak gibi farklı konular da bulunuyor.
