PARA ARAŞTIRMA/ İDRİZ ÇOKAL Kırmızı et sektöründe fiyat istikrarı bir türlü sağlanamadı. Bu istikrarsızlığın başlangıç yılı olarak 2007 yılı gösterilir. Et fiyatlarını iyi analiz edebilmek için işin biraz geçmişinden bahsetmek lazım. Asıl zincir 2007 yılında bozuldu. Önce süt fiyatları dip seviyelere geldi. Sütten para kazanamayan üretici sağmal ineklerini kesime gönderdi. Bu tarihlerde 1 milyon süt ineğinin kesildiği biliniyor. Hal böyle olunca önce etteki arz nedeniyle et fiyatları dip yaptı. Adeta yalancı bir bahar oluştu. Kesilen hayvanlar bitince hem süt hem de et fiyatları peş peşe yükselmeye başladı. Düşen fiyatlar ikiye-üçe katlandı. Sonrası malum. İthalat kapıları açıldı ve ülkeye hem canlı hayvan hem de karkas et girdi. Geçici de olsa fiyatların yükselişi durdu ve geçici istikrar sağlandı.
Bu tablo ilerleyen yıllarda da tekrarladı. Aynı durum 2011, 2015 ve 2018 yıllarında da yaşandı. Durum hep aynı. Süt fiyatları ile başlayan kırılmalar, sonrasında et sektörünü de direkt etkiliyor. Bu dönemlerde görev yapan Tarım ve Orman Bakanları, tedbirler alıp fiyatları dengeye oturtsa da tam anlamıyla kalıcı bir çözüm olmadı. Büyükbaş hayvan varlığı 18 milyon, küçükbaş hayvan sayısı da 50 milyonu geçti. Artışlara rağmen hem sütlük hem besilik hayvan sayısında yeterli olmadı. Bu nedenle de ilk sıkıntıda fiyatlar kontrolden çıkıyor. Böyle dönemlerde ithalat çözüm gibi olsa da uzun vadede Türkiye'nin canlı hayvan sayısını hızlıca artırması gerekiyor.
Yine benzer bir durum ile karşı karşıyayız. Et fiyatları tırmanışa geçti. Perakende noktalarında dana kıymanın kilosu 250 TL'ye ulaştı. Kuşbaşı 300 TL'ye yaklaşırken bonfile 300 TL'yi geçti. Yılın başından bu yana karkas et fiyatları da üç kez zamlandı. Dana karkas, 130-140 TL'den 180-190 TL'ye çıktı. Bu seferki kırılmanın miladı, pandemi dönemi. Pandemi ile birlikte mekanlar kapanınca et taleplerinde yüzde 40'a kadar düşüşler yaşandı. Sektör iki yıllık planla gidiyor. Pandemi dönemindeki bu talep daralması fiyatları aşağılarda tuttu. Bunun sonucunda da hayvan stoku azaldı. Pandeminin bitmesi ile birlikte ise hem mekanların artması hem de turist sayısındaki artışla birlikte arz, talebi karşılayamadı. Ayrıca Ramazan ayının yaklaşması da fiyatlarının yükselmesinde etken oldu.
"KÖPÜKLÜ FİYATLAR İTHALAT İLE GERİLER"
Kırmızı Et Sanayicileri ve Üreticileri Birliği Başkanı Ahmet Yücesan, et fiyatlarındaki artışın bir kısmının köpük olduğunu vurguluyor. Yücesan, "Pandeminin etkisiyle fiyatlar düşük kalmıştı. Normale dönüş ve turizmdeki hareketlilikle birlikte fiyatlar yükselmeye başladı. Üreticinin girdi maliyetlerinde ciddi artışlar var. Fiyat artışları bu çerçevede normal. Hatta et fiyatlarındaki artış, gıda enflasyonunun gerisinde. Ancak karkas etin 180 -190TL'ye çıkması da normal değil. Köpük olduğunu düşünüyorum. Canlı hayvan ve karkas et ithalatı ile fiyatlar geriye gelir. 150 TL seviyelerine çekilir diye düşünüyorum" diyor. Canlı besi hayvanı ithalatının bir süre daha devam etmesi gerektiğini söyleyen Yücesan, "Ahırlarda hayvan sayısı azalmıştı. Sayıların artması lazım. İthalat geçici çözüm. Yapılacak ithalat, toplam üretimin yüzde 10'una denk geliyor. Eş zamanlı üretimi artırmanın yollarına bakmak lazım. Asıl olan içerideki üretimi artırmak. Hem süt hem de et hayvancılığına destekler artırılmalı. Hayvan sayısı artırılır ise arz sorunu kalmaz. Hatta ihracatçı bile oluruz" diyor.
"FIRSATÇILAR YÜKSELTİYOR"
İstanbul Ticaret Borsası Başkanı Ali Kopuz da yaptığı değerlendirmede, et fiyatlarındaki artışı eleştirdi. Et sektöründe şirket sahibi de olan Kopuz, fiyatları fırsatçıların yükselttiğini vurguladı. Canlı hayvan ve karkas et ithalatıyla fiyatların 150 TL seviyelerine geleceğini belirten Kopuz, "Fiyatlar spekülatif şekilde yükseliyor. Burada Et ve Süt Kurumu'na büyük görev düşüyor. İthalat sürecini hızlandırıp bir an önce piyasaya müdahale etmeli. Regülasyon görevi çok önemli. Piyasayı dengelemeli. İlerisi için de besilik hayvan ithalatı devam etmeli. Ayrıca süt fiyatları, et için büyük önem arz ediyor. Süt fiyatlarında da istikrar sağlanmalı" diyor.
"MALİYET ARTIŞLARI DAHA YÜKSEK"
Türkiye Süt, Et, Gıda Sanayicileri ve Üreticileri Birliği Derneği (SETBİR) Başkanı İsa Coşkun da yaptığı değerlendirmede fiyat artışlarında girdi maliyetlerinin etkisine dikkat çekti. İsa Coşkun, bu konuda şu bilgileri verdi: "Son iki yıl içerisinde dünyada yaşanan pandemi koşullarının getirdiği olumsuz ticari ve ekonomik etkilerin yanında hammadde, ambalaj, enerji ve nakliye maliyetleri orijin fiyatlardaki artış ve kur artışlarına bağlı olarak yükselmiş, Rusya-Ukrayna savaşı ile bu durum tetiklenmiş olup, tüm gıda ürünlerinin üretiminde maliyet artışlarına sebep olmuştur. Ülkemizde 2022 yılı içerisinde, enerji fiyatları yüzde 172, hayvan yemi fiyatları yüzde 128, tarımsal ilaç fiyatları yüzde 100, gübre fiyatları yüzde 143 ve tarımsal girdi fiyat endeksi yüzde 122 arttı. Yaşanan bu artışlar, tarımsal üretim maliyetlerinin yükselmesine sebep olmuştur. Şubat ayında açıklanan TÜİK verilerine göre Şubat ayı itibarıyla yurtiçi üretici fiyat endeksi (Yİ-ÜFE) son bir yılda yüzde 120.72, tüketici fiyat endeksi (TÜFE) ise yüzde 71.83 artış gösterdi. Bu kapsamda karkas et üretim maliyeti de yükselmiş olup, bu maliyet artışları ürün fiyatlarına yansıdı. Ulusal Kırmızı Et Konseyi, haftalık olarak karkas et maliyetlerini bölge bazlı olarak yayımlanıyor. Bu veriler incelediğinde; 2021 Ocak ayındaki karkas et maliyeti 2022 Ocak ayında yüzde 75; 2022 Ocak ayındaki karkas et maliyeti ise 2023 Ocak'ta yüzde 136 yükseldi. Pandemi dönemiyle başlayan döviz kurlarındaki yükselişten dolayı canlı hayvan ithalatı yapılması, besilik materyal alımı, çiftliklerin sürü yenilemesi ve yeni yatırım girişimleri de giderek zorlaştı. 2022'deki maliyetlerin artışı, çiğ süt üreticilerini de olumsuz yönde etkiledi. Bu durumdan kaynaklı olarak besilik materyalinin arzında da azalma görüldü. Son bir yıl içerisinde yem fiyatlarının değişimine bakıldığında 2023 Ocak ayındaki besi yemi fiyatı, 2022 Ocak ayındakinden yüzde 68 daha yüksek. Bu şartlarda karkas etin maliyeti de yükselme eğiliminde oldu."
"İthalat başladı, fiyatlarda anormal artışlar olmaz"
Ahmet HACIİNCE / Ulusal Kırmızı Et Konseyi Başkanı
Et piyasasında Ramazan öncesi fiyatlarda artış olduğu doğrudur. Daha öncesinde yayınlamış olduğumuz yazılarımızda da ifade ettiğimiz üzere et fiyatları bir süredir kademeli bir şekilde artış gösteriyor. Bu durum, yem gibi girdi maliyetlerinin yüksekliği ve piyasalarda her şeyin fiyatı artarken et fiyatlarının yerinde saymasının doğal sonucudur. Bu artışlarla birlikte et fiyatları ancak maliyeti seviyesine ulaşabildi. Bu dönem, talebin yoğunlaşmasına bağlı olarak arz-talep dengesinin değiştiği bir dönem. Yani geçtiğimiz yıllardan farklı bir durum söz konusu değil. Et ve Süt Kurumu, şu an kesimlik sığır ithalatına başlamış olmasıyla birlikte anormal artışların yaşanmayacağı kanaatindeyiz.
Ortalama perakende et fiyatları (Kg/TL)
Dana kuşbaşı 250-275
Dana döş kıyma 220-250
Dana bonfile 400-450
Dana kontrafile 360-380
Dana antrikot 345-370
Kuzu kuşbaşı 220-260
Kuzu kapama 230-250
Kuzu haşlama 220-250
Kuzu şiş 275-300
Kuzu külbastı 300-325