PARA ARAŞTIRMA/ MERVE YILMAZ GERGİN Yüzyıllardır aşk ve romantizmi temsil etmek için kültürler arasında kullanılan gül çiçeği, aslında sandığımızdan çok daha fazlası. Günümüzde gülden yüzlerce çeşit ürün elde ediliyor. Bunlar arasında gül suyu ve gül yağı başta olmak üzere kişisel bakım ürünleri; krem, losyon, doğal yağlar, tonikler, kolonya ve parfümler ilk sırada. Kişisel temizlik ürünlerine bakıldığında ise; doğal sabunlar, şampuan, duş jeli gibi ürünler öne çıkıyor. Gül suyunun en önemli özelliklerinden biri de ağrı kesici özelliğinin bulunması. Özellikle migren gibi şiddetli ağrılara gül suyu ile şakak bölgesine masaj yapmanın etkili bir yöntem olduğu söyleniyor. Ayrıca gülden temel gıda maddesi olarak da faydalanabiliyor. Dünyada gülyağı üretimi açısından bir numaralı kent Isparta. Yine dünya gül yağı üretiminin yüzde 84'ünün gerçekleştirildiği Isparta'da gül, kullanım alanlarının genişliği sayesinde yıl boyunca hem yurtiçi hem de yurtdışı pazarlara sunuluyor. Gül ürünleri üretim merkezlerinin sayısı hızla artarken beraberinde bayilik veren firma sayısını da artırıyor. Yani pazarda fırsat var. Girişimciler gül marketlerine yatırım yapabilir. Günümüzde henüz AVM'lerde bu gül marketlerini göremiyoruz, ama gül mamulleri sanayisi geliştikçe orada da yatırımlar başlayabilir.
Isparta Kültür ve Turizm Müdürü Ali Göçer'e göre, Türkiye'deki toplam yağ gülü üretim alanının 33 bin 170 dekarı Isparta'da bulunuyor ve 15 bin 259 ton yağ gülü üretimi gerçekleşiyor. Türkiye, Isparta ve çevresinde yetişen bu yağ gülü üretimi ile dünyada ilk sırada yer alıyor. Gül yağı, Fransa başta olmak üzere Almanya, İsviçre, İngiltere olmak üzere ABD, Japonya, Çin ve Hindistan'a ihraç ediliyor. Kozmetik sektöründe olduğu kadar sağlık ve gıda sektöründe de hammadde olarak kullanılan gülün, işlenme süreci ise oldukça zahmetli. 4 ton gül çiçeğinden sadece 1 kilogram gül yağı elde ediliyor. Ali Göçer; gül yağı, gül suyu ve kozmetik ürünleri dahil Isparta'nın ihracatının bu yıl yaklaşık 35 milyon dolar olduğu bilgisini de paylaşıyor.
Yeni yatırımcılara birkaç tavsiyede bulunan Gülbahçesi Kozmetik A.Ş'nin sahibi ve Kimya Mühendisi Hasan Ali Özkaya son yıllarda bu sektörde üretici sayısının artmasıyla beraber rekabetin çok arttığı görüşünde. Yeni yatırım yapmak isteyenlere; sektörü ve pazar durumunu iyi araştırıp yenilikçi olmaları gerektiğini söylüyor. Bir dönümlük bahçe kurmanın maliyetine değinen Gülbirlik Genel Müdürü Hasan Çelik ise günümüz şartlarında bir dönümlük bahçe kurmanın maliyetinin yaklaşık 35 bin-40 bin TL civarında olduğunu ifade ediyor.
4 TONDAN 1 KG GÜL YAĞI
Gülbahçesi Kozmetik, 1990'dan bu yana Isparta'da kozmetik sektöründe faaliyet gösteriyor. İşletmenin ikinci kuşak bireylerinden olan Gülbahçesi İşletme Sahibi ve Kimya Mühendisi Özkaya, kendi bahçelerinde gül hasat ettiklerini ve yıllık hasat miktarının 30-50 ton arasında değiştiğini söylüyor. Bu dönem 7-12 kilogram arasında gül yağı üretimi yaptıklarını ifade eden Özkaya, 4 ton gül çiçeğinden ise sadece 1 kilogram gül yağı elde ettiklerini de dile getiriyor. Gülbahçesi Kozmetik'te 25 çeşit ürün bulunuyor. Gül suyu ve gül yağı başta olmak üzere bu ürünler; kişisel bakım için krem, losyon, doğal yağlar, tonikler, kolonya ve parfümler. Kişisel temizlik için doğal sabunlar, şampuan ve duş jeli gibi ürünler üretiliyor. Bu ürünlerden en çok tercih edilenleri ise yüzde 100 doğal, gül yağı alınmamış gül suyu geliyor. İkinci sırada doğal gül sabunu var. Özkaya, Isparta'da yaklaşık 10 bin ailenin gül çiçeği yetiştirdiğini belirtiyor. Özkaya'ya göre; yağ gülü tarımıyla üretilen çiçeğin, yaklaşık yüzde 55-60'ının gül yağı ile gül suyu üretiminde, yüzde 40-45'inin gül konkreti ile gül absolütü ve yüzde 1 ya da 2'si de gıda amaçlı değerlendiriliyor. Isparta'daki gül yağı fabrikaları, her yıl ortalama ülke ekonomisine 15 milyon dolar ihracat girdisi kazandırıyor. Ürünleri genellikle yurtiçinde sattıklarını da sözlerine ekleyen Özkaya, kozmetik mağazaları, eczaneler ve turizm bölgelerinin en önemli satış noktalarından olduğunu da vurguluyor. Ayrıca bu ürünler e-ticaret noktalarında da yer alıyor. Fiyatlar, gramaj ve çeşitliliğe göre 40-200 TL arasında değişiyor.
Isparta'da bu yıl gül çiçeği rekoltesinin geçen yıla göre yüzde 30'luk bir kayıpla 15-16 bin ton olduğunu da ekleyen Özkaya, rekolte kaybını ise bazı bahçelerin don ve kuraklıktan etkilenmesine bağlıyor. 2000'li yıllardan sonra tüketicilerin sahte ürünlere karşı daha dikkatli olduğunu düşünen Özkaya, sözlerini şöyle sürdürüyor: "Artık müşterilerin çoğunluğu doğal gül suyu ve sentetik gül suyu arasındaki farkları biliyor. İkisi arasında farkı anlamanın en önemli yolu kokusu. Sentetik gül suyunda esanslar kullanıldığı için daha yoğun ve hoş bir kokusu var. Doğal gül suyunda ise daha hafif ve biraz ekşimsi bir kokusu var. Doğal gül suyu ülkemizde sadece Isparta'da üretiliyor. Ülkemizde sentetik gül suyu üretimi serbest. Yasak olsa bile engellemek mümkün değil. Engellememiz gereken unsur, sentetik gül suyu etiketlerine doğal gül suyu ibaresinin yazılması. Bunu engelleyebilirsek müşteriler etiketine bakıp bir ürünün sentetik mi yoksa doğal mı, bunu kolaylıkla anlayabilir ve tercihini ona göre yapabilir."
80 MİLYON EURO'LUK KATKI
Gülbirlik, 1954 yılında Isparta'da kurulan bir Tarım Satış Kooperatifler Birliği olup; Rosense A.Ş.'de Gülbirlik'e ait bir kozmetik ve gıda üretim şirketi olarak faaliyetini sürdürüyor. Rosense markası ile birlikte 25 dalda 120 çeşit ürün ve 100 kişilik çalışan personeliyle hizmet veriyor. Bölgedeki yıllık gül çiçeği üretiminin iklime bağlı değişiklik gösterdiğini ve bu yılın rekoltesinin yaklaşık 15 bin ton civarında olduğunu tahmin ettiklerini söyleyen Gülbirlik Genel Müdürü Hasan Çelik, gül çiçeğinden elde edilen diğer ürünlerin yanı sıra yıllık ortalama gül yağı üretiminin yaklaşık 300-350 kilogram civarında olduğunu belirtiyor. Çelik, bölgeden hasat edilen gül orijinli kozmetik ve diğer ürünlerin kent ekonomisine 75-80 milyon euro katkı sağladığı görüşünde. Çelik, gül çiçeğinden doğrudan elde edilen ürünlerin yaklaşık yüzde 90'ının ihracata yönelik olduğunu söylüyor ve öncelikli olarak Avrupa ülkeleri; Fransa, Almanya, İsviçre, İngiltere olmak üzere ABD, Japonya, Çin ve Hindistan gibi ülkelere ihracat yapıldığının altını çiziyor. Bu yılın gül çiçeği kilogram fiyatı ise 22 TL. Hasat Mayıs-Haziran aylarından yapılıyor. Çelik, Isparta'da düzenlenen gül festivallerinin turizm açısından son derece önemli olduğunu vurguluyor. Gül çiçeği üretiminde ise en çok öne çıkan köyler; Keçiborlu ilçesi Kılıç Köyü, Özbahçe, Aydoğmuş, Eğirdir ilçesine bağlı Gökçehöyük, Sorkuncak, merkez köylerden ise Yakaören, Deregümü, Büyükhacılar. Doğal gülsuyu olarak piyasada katkılı ve gerçek gülsuyundan uzak birçok markanın satış yaptığı konusunda tüketiciyi uyaran Çelik, "Bu konuda yetkili makamların yapacağı denetimler artırılmalı ve tüketici korunmalıdır. Üzerinde doğal yazan ve içeriğinde sadece "rose damascena flower water" yazan tüm ürünler raflardan sık sık alınarak testleri yapılmalıdır. Tüketici olarak da mutlaka içerik bilgilerine bakarak ve güvenilir noktalardan ürün satın alınması gerekir" diyor.
YILLIK 30-50 KG ÜRETİYOR
37 yıldan bu yana Isparta Organize Sanayi Bölgesi'nde üretim faaliyetlerini sürdüren Sincer Grubu, gül yağı sektöründe de son 10 yıldır hizmet veriyor. Bölgede yaklaşık 13 bin ton gül çiçeği üretimi olduğunu ifade eden Sincer Gül Yağı Fabrika Müdürü Ahmet Sincer, kendilerine ait bahçede yıllık 20 ton deneme üretimleri yaptıklarının altını çiziyor. Gül çiçeği işleme kapasitelerinin bin ton olduğunu da ekleyen Sincer, yıllık 100-150 ton arasında gül işlediklerini, yine yıl içinde 30-50 kilogram arasında da gül yağı üretimi gerçekleştirdiklerini söylüyor. Sincer Grubu, RosaDamascena markası ile de dört çeşit doğal ürün üretimi yapıyor. En çok talep görenleri ise Rose Hydrosol ve Gül Suyu. Firma, İspanya, Fransa, Almanya, İngiltere, İsviçre, Yunanistan, Körfez Ülkeleri, Libya, Güney Kore ve Çin'e ihracat gerçekleştiriyor.
Gülün hasat mevsiminin her yılın Mayıs ve Haziran aylarında olduğunu da sözlerine ekleyen Sincer, gül festivallerinin ise bölgenin kültürel ve ticari olarak tanınmasında büyük ölçüde fayda sağladığı görüşünde.
"Yüzde 84'ü Isparta'dan karşılanıyor"
Ali GÖÇER / Isparta Kültür ve Turizm Müdürü
Isparta, Türkiye'nin gül ve gülyağı üretim merkezi. Yağcılıkta kullanılan güller, Anadolu'ya 19. yüzyıl sonlarına doğru Bulgaristan göçmenleri tarafından getirilmiştir. Isparta'da ise ilk yağ gülü üretimi 1888'de ve gülyağı üretimi de 1892'de "Müftüzade İsmail Efendi" tarafından gerçekleştirilmiş. Isparta ve Burdur yöresi, yağ gülü yetiştirilmesi için çok uygun toprak ve iklim şartlarına sahip olduğundan, gülcülük tarımı öncelikle Isparta'da olmak üzere, bu yörede oldukça tutulmuş ve yaygınlaşmış. Ülkemizde Isparta gülü yetiştiriciliği sadece Göller bölgesinde yer alan Isparta, Burdur, Afyon ve Denizli illerinde yapılıyor. Bu yönüyle Isparta ili Göller bölgesi ve ülkemizin yağ gülü üretim merkezi konumunda. Türkiye'deki toplam yağ gülü üretim alanının 33 bin 170 dekarı Isparta'da bulunuyor ve 15 bin 259 ton yağ gülü üretimi ile yaklaşık yüzde 84'ünü Isparta'dan karşılanıyor. Türkiye, Isparta ve çevresinde yetişen bu yağ gülü üretimi ile dünyada ilk sırada yer alıyor. Isparta il ve ilçelerdeki 114 konaklama tesisi olmak üzere toplam 2 bin 910 oda ve 5 bin 938 yatak kapasitesi mevcut. 2021 yılı içerisinde 331 bin 254 kişi, 2022 yılında (ilk 9 ay) 468 bin 353 konakladı.
Kullanım alanı her geçen gün artıyor
Isparta Kültür ve Turizm Müdürü Ali Göçer, Isparta'da küçük, orta ve büyük ölçekli gül yağı fabrikası bulunduğunu ve bu fabrikaların her yıl ortalama kent ve ülke ekonomisine ihracat girdisi kazandırdığını da hatırlatıyor. Göçer'e göre, gül çiçeğinden elde edilen en önemli ürün gül yağı olup, bunun da neredeyse tamamı ihraç ediliyor. Gül halihazırda krem, losyon, tonik, sabun gibi kozmetik alanlarında kullanılıyor. Gülden temel gıda maddesi olarak da faydalanılabiliyor. Gül ayrıca reçel, sirke, lokum, çay ve şerbet gibi gıda maddelerinde kullanılabiliyor. Oda kokuları, deterjan, kolonya ve yumuşatıcı gibi temizlik ürünlerinde de kullanım alanı buluyor. Elde edilen yan ürünlerle gül, yıl boyu güncel kalabiliyor. Yan ürünlerde kullanılmasıyla gülün ekonomiye olan girdisi hasat dönemi olan iki ayla sınırlı kalmıyor, tüm yıla yayılabiliyor. Özellikle Isparta'da gül ürünleri üzerine üretim yapan firmalar, yıl boyunca ürünleri yurtiçi ve yurtdışına pazarlayabiliyor. Gül, Türkiye ekonomisine yıl boyu girdi sağlıyor.
"35 milyon dolarlık ihracat gerçekleşiyor"
Metin ÇELİK / Isparta Ticaret ve Sanayi Odası Başkanı
Isparta Türkiye'nin gül bahçesi ve 1800'lü yıllardan beri ilimizde gül üretimi gerçekleştiriliyor. Bölgede yaklaşık 6 bin çiftçimiz gül üretimi yapıyor. Yıllık gül üretim miktarı ise mevsimsel şartlara göre çeşitlilik gösteriyor. 2020 yılında 15 bin 343 ton gül üretimi gerçekleşmişken, 2021 yılında 15 bin 259 ton gül üretimi gerçekleşti. 2022 yılı verileri henüz kesinleşmemiş olmakla birlikte beklentimiz, yine 13 bin 17 bin ton arasında. Gül üreticilerimiz dönemsel olarak AB desteklerinden faydalanıyor, ayrıca her yıl Isparta İl Tarım ve Orman Müdürlüğü dönemsel destekler için çağrı yayınlanıyor. Gül bahçeleri için damlama sulama sistemine geçen üreticilerimiz, yüzde 50 hibe alıyor. Ayrıca gül yağı üretim tesisi kurmak isteyen üreticilerimiz de yüzde 50 hibe avantajı yakalayabiliyor. Bu destekler her yıl düzenli olarak çıkıyor. Bunun yanında her çiftçimiz gibi gül üreticilerimiz de dekar başına mazot – gübre desteği alabiliyor. Isparta'da üretilen gül, yağlık güldür. Hasat edilen gül, tamamen yağ üretimine ayrılır. Mesela 2021'de hasat edilmiş 15 bin 259 ton gül, tamamen gül yağı üretiminde kullanılıyor. Yıl içinde üretilen gül yağı miktarı da gül üretimine göre değişiyor. Gül yağı üretimi; gülün kalitesi, yetiştiği ortam, iklim hatta hasat edildiği zaman dilimine göre bile değişiklik gösteriyor. Ancak Isparta'da konuşulan miktar, ortalama olarak her 4 ton gül çiçeğinde 1 kg gül yağı elde edildiği şeklinde. Ancak tam veriler, ticari sır olarak nitelendiriliyor ve gül yağı üretimi istatistiki olarak tutulmuyor. Bizim tahminimiz bu yıl için 2,5 – 3 ton aralığında gül yağı üretildiği şeklinde. Gül yağı, gül suyu ve kozmetik ürünleri dahil bugün Isparta'nın bu alanda ihracatı bu yıl yaklaşık 35 milyon dolar. Gül yağı ihracatımız ağırlıklı olarak kozmetik üretiminin merkezi olan ülkelerden Fransa başta olmak üzere Güney Kore, ABD'ye yapılıyor. Kozmetik ürünleri ise dünyada birçok ülkeye ihraç ediliyor. Bu ülkelerin başında İngiltere, ABD, Almanya, Orta Doğu Ülkeleri, Güney Kore yer alıyor.
Uygulamanın global hale gelmesi için çalışmalar sürüyor
Isparta Ticaret ve Sanayi Odası (ITSO) Başkanı Metin Çelik, ülkemizde merdiven altı üretimin çok fazla olduğunu söylüyor. Çelik, özellikle merdiven altı sentetik gül suyu, Isparta gülünün marka değerini de olumsuz yönde etkilediği görüşünde. Çelik, Isparta Ticaret ve Sanayi Odası olarak ''Gerçek Gül Suyu Isparta'da Üretilir'' sloganı ile başlatılan çalışmalarının sürdüğünü söyleyerek "Bu konuda, Süleyman Demirel Üniversitesi ile gerçekleştirmiş olduğumuz bir protokolümüz mevcut. Üreticilerimiz Süleyman Demirel Üniversitesi Doğal Ürün Araştırma Merkezi'nde uygun fiyata ürün analizlerini yaptırıyor. Doğal ürün olarak tespit edilen ürünler için odamız bir hologram hazırladı ve bu hologramları üreticilerimize temin ediyoruz. Tüketiciler bu hologramda bulunan karekodu okuttuklarında o gül suyunun üretimiyle ilgili çeşitli bilgilere ve ürünün doğal olduğuna ilişkin açıklamalara ulaşabiliyor. Bu çalışmamız çok olumlu geri dönüşler aldı ve katılım hızla artıyor. Bu uygulamayı global hale getirmek için çalışmalarımız devam ediyor. Bizler de ITSO yönetimi olarak sentetik gül suyuna karşı alternatif uygulamalar üzerinde çalışmaya devam ediyoruz. Gül suyunun doğalını ayırt etmek oldukça basit. Her şeyden önce fiyat, en belirgin ayırt edici özellik. Bunun yanında gerçek gül suyunun kokusu da belirgin bir şekilde farkı ortaya çıkarır" diyor.
"Üretici sayısı beraberinde rekabeti artırdı"
Gülbahçesi işletme sahibi ve Kimya Mühendisi Hasan Ali Özkaya ise "Bir dönümlük araziye 50 metre uzunlunda gül, çelikleme yöntemiyle dikilebilir" diyor. Özkaya, bir dönümden birinci yılda 200 kilogram, ikinci yılda 400 kilogram, üçüncü yıldan sonra ise bakımın kalitesine göre 400-800 kilogram arası gül toplamanın mümkün olduğunu ifade ediyor. Son yıllarda bu sektörde üretici sayısının artmasıyla rekabetin çok arttığı görüşünde olan Özkaya, "Yeni yatırım yapmak isteyenlere tavsiyem; sektörü ve pazar durumunu iyi araştırsınlar ve yenilikçi olsunlar. Yapılmayanı yapsınlar. Kozmetik sektöründe önümüzdeki yıllarda yaratıcı olanlar başarılı olacaktır. Daha önce yapılanı biz de yapıp taklit edelim, düşük kalitede yapıp daha ucuz verelim, mantığıyla hareket edenler piyasadan kaybolacaktır" diyor.
Bir dönümü 35 bin TL'den başlıyor
Gülbirlik Genel Müdürü Hasan Çelik'e göre; gül dikimi diğer bitkilerin ekimi ve dikiminden farklı olarak yapılmakla birlikte bir dönümlük araziye yaklaşık 700-800 kilogram civarında bir fidan dikilebiliyor. Bölgesel olarak değişmekle birlikte bir dönümlük araziden ortalama 450-500 kilogram civarında gül çiçeği hasadı yapıldığını söyleyen Çelik, "Şu an arz-talep dengesine bakılacak olursa bölgemizdeki ekim alanlarının yeterli olduğu görülüyor. Günümüz şartlarında bir dönümlük bahçe kurmanın maliyeti, yaklaşık 35 bin ile 40 bin TL civarında" diyor.
14 Şubat yaklaşıyor
Yazımızda gülün sanayisinden bahsettik. Ancak 14 Şubat yaklaşıyor. Gül, Sevgililer Günü'nün sembolü olarak nitelendiriliyor. Haliyle gül ürünleri pazarı bu dönemde hareketleniyor. Gül notalı hediyelikler, her yıl olduğu gibi bu yıl da ön planda. Kozmetik markası La Fann, kırmızı güllerle dolu hediye kutularının yanı sıra romantik gül kokularını kişiselleştirilmiş özel kutularla sunuyor. La Fann ayrıca kolonya, çubuklu ev kokusu, kokulu mumlar ve banyo ürünlerini de tüketiciyle buluşturuyor.