Son zamanlarda Türkiye'de birçok birey kendini "yorgun" olarak tanımlıyor. Sokaklarda ağır adımlarla yürüyen, yüzlerinde derin düşünceler taşıyan insanlar, ekonomik belirsizlikler ve yoğun iş temposunun gölgesinde bir hayat sürdürüyor. Türk insanının bu ruh hali, toplumsal mutluluğun nasıl yakalanabileceğine dair önemli soruları gündeme getiriyor.
2025 Dünya Mutluluk Raporu, global ölçekte mutluluk seviyelerini değerlendirirken ülkemizin bu anlamdaki durumunu da gözler önüne seriyor. Türkiye bu yıl dört sıra yükselerek 94. sırada yer aldı. Geçtiğimiz yılki 98. sıralamaya göre bir ilerleme olsa da hâlâ ilk 50'nin oldukça dışında kalan Türkiye, önemli bir sorgulama ve eylem planı gerektiriyor. Raporda zirvede yer alan Finlandiya ise üst üste sekizinci kez dünyanın en mutlu ülkesi seçildi. Finlandiya'yı sırasıyla Danimarka, İzlanda, İsveç ve İsrail takip ederken, Hollanda, Norveç, Lüksemburg, İsviçre ve Avustralya da ilk 10'daki yerlerini korudu. Stratejik Yönetim Danışmanı Canan Duman, en mutlu Kuzey Avrupa ülkelerinin ortak özelliklerini paylaştı.
Mutluluğun Kuzey'deki Sırları: Ortak Özellikler
Dünya Mutluluk Raporu'nda sekiz yıl üst üste zirvede yer alan Finlandiya ve diğer mutlu ülkeler, bireysel değil toplumsal refahı önceliklendiren sistemleriyle dikkat çekiyor. İşte bu ülkeleri zirveye taşıyan ortak özellikler:
Türkiye Ne Yapmalı?
Canan Duman'a göre, Türkiye'nin 94. sıradaki konumu güçlü bir sorgulamayı ve harekete geçmeyi gerektiriyor. Yorgunluğun hâkim olduğu toplumda mutluluğu artırmak için güven, dayanışma ve refahın önceliklendirilmesi gerekiyor. İskandinav modelinde olduğu gibi bireylerden ziyade toplumun genel refahına odaklanmak, daha mutlu ve dengeli bir yaşam için kritik adımları oluşturabilir.