Her evde küçük bir hazine olabilir

Geçmişin zenginliğini günümüze taşıyan eski para koleksiyonerliğine (numizmatik) evinde atadan kalma parası olan vatandaşlar da büyük ilgi gösteriyor. Alış-satış piyasası çok hareketli. Alıcılar için yerli kağıt para fiyatları 50-30 bin TL, yerli madeni paralar ise 10-20 bin TL arasında değişiyor.
31.10.2022 07:55 GÜNCELLEME : 01.11.2022 00:00

PARA ARAŞTIRMA/ MERVE YILMAZ GERGİN Hemen hemen hepimizin evinde anısı olan, değerini bilemediğimiz koleksiyon sayılabilecek eşyalar vardır. Bunlar bazen evin bir köşesinde bazen de çekmecede yer alır. Kişi biriktirdikleriyle kendi kültürünü, geçmişini öğrenmek ister, kimi kaybolan anılarını arar, kimi de geçmişin izlerini taze tutmaya çalışır ve topladıklarını yarınlara taşımayı amaçlar. Bu eşyalardan biri de eski paralar. Pek çoğumuzun evinde değerli olduğunu düşündüğümüz bu antika sayılabilecek paralar vardır. Çoğu zaman bunların ne yapılacağı bilemez, ama atmaya da kıyılamadığı için bir kutuda saklamak tercih edilir. Ancak ara ara kaç para eder, diye düşünen az değildir… Aslında gerçekten bu objeler, işin ehlileri için iyi bir yatırım aracı olabilir.

Yalnız paralar saklanırken çok dikkat edilmesi gerekiyor. Çünkü koleksiyon paralarının değerini etkileyen en önemli kriter kondisyonu. Paralar saklanırken doğallığı korunmalı. Kağıt paralar, asidi alınmış föylerde saklanmalı. Madeni paralar ise asla suyla yıkanmamalı. Havayla temastan kaçınılmalı. Uzmanlar, elinizdeki kirin bile paranın değerini düşürebileceğini söylüyor. Elinde eski para bulunan ve satmak isteyen kişiler çeşitli antika dükkanlarını gezebilir, gezecek imkanları yoksa da internet üzerinden ve güvenilir mezat ve pazar yerlerinden paralarını satışa çıkarabilir. Bu konuda kitantik.com alıcı ile satıcıyı bir araya getiren bir platform kurmuş. Yönetici Ortağı Mustafa Büküm, tacirlerin, kitantik'te ücretsiz mağazalarını açarak hem geleneksel satış hem de mezat ya da müzayede dediğimiz açık artırma şeklinde ürünlerinin satışını yapabileceğini söylüyor. Alıcılar ürünle ilgili merak ettikleri her şeyi sorup öğrenebiliyorlar. Site sayesinde alışveriş daha güvenli ve sistemli bir şekilde gerçekleşiyor. Piyasada alış ve satış oldukça hareketli. Gökalp Antika Shop Kurucusu Oktay Gökalp, Cumhuriyet döneminin en değerli parasının birinci emisyon ve birinci tertip bin lira olduğunu, Cumhuriyet dönemi madeni paralarının en kıymetlisinin ise 1928 yılında bronz olarak basılan 5 kuruş ve katalog değerinin 5 bin dolar civarında olduğunun bilgisini paylaşıyor. Alıcılar için yerli kağıt para fiyatları 50 liradan 30 bin liraya kadar değişirken, yerli madeni paralarda ise bu rakam 10 lira ile 20 bin TL arasında değişiyor.

"ALIM PİYASASI DAHA HAREKETLİ"

Bayrak Müzayede 17 yıldır antikacılık, son 10 yıldır da numizmatik (eski para koleksiyonerliği) yapıyor. Para koleksiyonerliğine başlayacak kişilerin öncelikle ne biriktireceğine karar vermesi gerektiği görüşünde olan Bayrak Müzayede Kurucusu Murat Bayrak, "Osmanlı mı, Cumhuriyet mi? Kağıt para mı, metal para mı? Öncelikle bu soruların cevabı bulunmalı. Rastgele para toplar daha sonra ne yapmak istediğine karar veremezse elinde birçok fazlalık parası olur. İlk etapta ne yapmak istediğine başta karar vermeli yoksa iki-üç yıl sonra elindeki fazlalık haline gelen paraları satmaya çalışmak zorunda kalır ki bu da maddi (para) ve manevi (zaman) kaybına neden olur" diyor. Bayrak, eski paralarda öncelikle dikkat edilmesi gereken bir yasal çerçeve prosedürü olduğunu belirterek, bu yasal sınırın TCK 2863 sayılı kanunda belirtildiğini söylüyor. Son altı padişah dönemi (1839 Abdülmecid Han dahil) yurtiçinde alım satımı serbest. Abdülmecid Han öncesi paraları, yalnızca müze kaydı olan 'kayıtlı koleksiyonerler' tescile tabii satabilirler. Ancak 1255 Hicri 1839 Miladi tarih sonrası paraların yurtiçinde alım satımı tescile tâbi olmaksızın serbest. Bayrak, koleksiyon yapacak kişilerin kesinlikle buna dikkat etmesi gerektiğini vurguluyor.

Koleksiyon paraları saklanırken hava ile temasın kesilmesi gerekiyor. Özellikle metal paralarda oksidasyonun önlenmesi önemli. Paralar föy ve kaplama denilen özel saklama kapları içinde kullanılmalı. Koleksiyon paralarının değerlerini etkileyen en önemli kriterin kondisyonu olduğunu da belirten Bayrak, darphaneden çıktığı haline en yakınının (çil) her zaman öncelikli tercih olduğu görüşünde. Dolaşımda kullanıldıkça kondisyonunun düşeceğini söyleyen Bayrak, bu durumun paranın önemli ölçüde değerini etkileyeceğini, kondisyonu iyi olan bir paranın 500 dolar ederken hiç tedavül edilmemiş bir paranın 3 bin dolar ettiğini vurguluyor. Nümizmatlar paralara iyi, çok iyi, çok çok iyi, çil altı ve çil diye dereceler veriyor. Bu kondisyon değerlendirmelerine göre de fiyat belirleniyor. Ülkemizin en değerli parasının 1927-1935 yılları arasında kullanılmış ve ilk dolaşıma girdiğinde 1000 cumhuriyet altını değerinde olan 1. Emisyon 1000 TL olduğunu söyleyen Bayrak, "Bankaya geri dönmeyen yalnızca 23 adet mevcuttur ve güncel değeri 500 bin dolar civarıdır ve kondisyonuna göre bu fiyat daha da yükselebilir" diyor. Evinde eski parası olan kişilerin bu paraları müzayede şirketlerine ya da antikacılara - nümizmatlara satabileceğini de ekleyen Bayrak, en iyi değerlendirme yolunun bir müzayede şirketinde satışa çıkarmak olduğunu söylüyor ve "Ancak bu şekilde tam değerine satabilirler" diyor. Son iki yıldır alım piyasasının daha hareketli olduğunu da vurgulayan Bayrak, bu hareketliliğin yalnızca ülkemizde değil tüm dünyada olduğunu söylüyor ve Osmanlı, cumhuriyet ilk dönem paralarının çok sevildiğini dile getiriyor. En çok Osmanlı dönemi kağıt ve metal paralar ile Cumhuriyet dönemi 1-2-3-4-5. Emisyon paralara talep yüksek. Bayrak, en son değerli olan paralardan da birkaç örnek veriyor: "1926/25 kuruş - 1928/5 kuruş 1928/10 kuruş 1928/100 kuruş ve 1948 yılı 1/2 delikli kuruş. Bunların çil kondisyonları 5 bin dolar civarı ediyor."

"EN AZ OLAN EN DEĞERLİDİR"

Sektörde 15 yıldır hizmet verdiklerini belirten Tatavla Antik Kurucusu Ramazan İrdem, para koleksiyoncusu olmak isteyenlerin öncelikle iyi araştırma yapması gerektiğini söylüyor. En kolay koleksiyon araçlarından birinin eski para olduğu görüşünü savunan İrdem, sahtesinin yok denecek kadar az olması sebebiyle ticaretin daha kolay gerçekleştiğini belirtiyor. İrdem'e göre, eski paralar özel jelatinli bir şekilde saklanmalı. Paranın katlanması bile kondisyonu düşürebiliyor. En çok bu paraları koleksiyonerler alıyor. En az olan paraların aslında en değerli paralar olduğunu hatırlatan İrdem, birinci emisyon bin liranın nadir ve en değerli Türk bankotu olduğunu ifade ediyor. Eski para ticaretinde alımın daha çok yapıldığını da sözlerine ekleyen İrdem, banknotların daha fazla ilgi gördüğünü de söylüyor. Herkesin para koleksiyoneri olabileceğini de söyleyen İrdem, iyi bir koleksiyoner olmak için de biraz zamana ve maddiyata ihtiyaç olduğunu dile getiriyor. İrdem, bu işin alım satım kısmıyla ilgilenen meraklılarına ise şu sözlerle sesleniyor: "Her yılın para kitapçığı vardır. Kaça alınır, kaça satılır, ne kadar nadirdir… Bu kitaplara rahatlıkla ulaşabilir, oradan net fiyatları çok kolay öğrenebilirler. En kolay koleksiyonu yapılacak eser paralardır."

"BABADAN DEDEDEN KALMA PARALAR SATILIYOR"

Paralara olan ilgisinin çok küçük yaşlarda başladığını söyleyerek konuşmasına başlayan Hepsiantika.com Kurucusu Selim Kara, özellikle Avrupa sömürgesi olan ülkelere ait para birimlerinin nadirliğine ve kondisyonuna göre yoğun ilgi gördüğünü belirtiyor. Bir paranın az basılan serisinin her zaman daha değerli olduğunu söyleyen Kara, "Piyasada bulunma sıklığıyla paranın değeri ters orantılıdır. Ayrıca paranın nasıl korunduğu da belirleyici bir faktör. Tabii ki ticaret için değişmez kurallardan biri insanlarla iletişimdir. Eski para ticaretinde başarılı olmak istiyorsanız insanlarla sürekli iletişim halinde olmanız çok önemlidir" diyor. Kara, paraların asla ve asla suyla yıkanmaması gerektiğini söyleyerek, kimyasal maddeler kullanılmaması gerektiğini de hatırlatıyor. Paranın doğallığının korunmasının çok önemli olduğunu vurgulayan Kara, "Elinizdeki kir bile paranın değerini düşürebilir. Bu sebeple madeni paraların havayla temasından kaçınılmalı, kâğıt paralar da asidi alınmış föylerde ve genellikle kasetli klasörlerde saklanmalı" diyor. Elinde eski parası bulunan kişiler öncelikle antika dükkanlarını ziyaret ederek satmaları gerekiyor. Gezecek imkanları yoksa da internet üzerinden mezat ve pazar yerlerinden eski paralarını satışa çıkarabilirler. Antika paraları genelde koleksiyonerlerin aldığı gibi koleksiyonu olmayan fakat ilgi duyan vatandaşlar da talep gösteriyor. Kara, satış piyasasının da oldukça hareketli olduğunu söylüyor ve bunun nedeninin insanların babadan, dededen kalma paralarını çok değerlidir düşüncesiyle satma arayışında olmasına bağlıyor. Hepsiantika.com'da en yüksek fiyatlı para eski 10 bin lira. Değeri ise 250 bin TL. Vatandaşların daha çok 1970'li ve 1990'lı yıllar arasındaki paraları satmak için kendisine ulaştığını söyleyen Kara, son zamanlarda ise hatalı basım paralarla ilgili iletişime geçtiklerini de sözlerine ekliyor.

HURDA PARA DEYİP GEÇMEYİN

Antika ya da koleksiyonluk para alım satımında alınan ya da satılan paranın orijinal olması gerektiğine dikkat çeken Gökalp Antika Shop Kurucusu Oktay Gökalp, piyasadaki replika ya da orijinal olmayan sahte baskılara karşı vatandaşı uyarıyor. Devletin yasal çerçevede izin verdiği paraların alım satımının yapılmasının daha doğru olacağını söyleyen Gökalp, "İzin verilen paralardan kastım, kataloglarda yer alan, darphane tarafından basılmış paralar, izin verilen belirli dönemlerin içinde olan paralar. Örneğin, Osmanlı paralarının belirli bir dönemden önceki örneklerinin ticaretinin yapılmaması gerekiyor" diyor. Paraların değerini belirleyen unsurların; baskı kalitesi, baskı adedi, dönemi ve kondisyonu olduğunu belirten Gökalp, "Kondisyonu belirleyen ortak tabirlerimiz var. Bunlar temiz, çok temiz, çok çok temiz, çil altı ve çil. Bir de temiz altı kavramı. Bunlara 'hurda' paralar da deniyor. Hurda para da olsa Osmanlı ve Cumhuriyetin ilk dönem hurda paralarının büyük bir kısmı da değerli" diyor. Cumhuriyet döneminin en değerli parasının birinci emisyon ve birinci tertip bin lira olduğunu da sözlerine ekleyen Gökalp, Cumhuriyet dönemi madeni paralarının en kıymetlisinin ise 1928 yılında bronz olarak basılan 5 kuruş ve katalog değerinin 5 bin dolar civarında olduğunun bilgisini paylaşıyor. Daha çok bu paraları koleksiyoncular alıyor. Bir kısım koleksiyoner yatırım olarak da düşünürken, sadece keyif verici bulanlar da var. Az bulunan paralara talep oldukça yoğun. Ancak koleksiyonu hayli bedel gerektirdiğinden daha ziyade bürokrat ve iş adamları yapıyor. Gökalp'e göre alım ve satım piyasasının ikisi de hareketli. Nadir olmayan ve piyasada çok bulunan paralar özellikle koleksiyona yeni başlayanlar tarafından sıkça alınıyor. Ancak çok nadir paralar, doğal olarak daha az el değiştiriyor. Bunlar sahiplerinin koleksiyonunda ya da koleksiyon evlerinin envanterinde uzun süre kalabiliyor. Genellikle Cumhuriyet dönemine ait, nadir bulunan ve 1950 yılı ve öncesi paraların alındığını da vurgulayan Gökalp, paraların fiyatları için de şunları söylüyor: "Koleksiyon değeri olan yerli kağıt paralar 50 liradan başlayıp 30 bin liraya kadar değişkenlik gösteriyor. Yerli madeni paralar için bu rakam biraz daha düşük ve 10 liradan başlayıp 20 bin lirayı bulabiliyor. Yabancı kağıt paralar 10 liradan başlayıp 20 bin liraya, yabancı madeni paralar da yine 10 liradan başlayıp 10 bin liraya kadar satılabilmekte. Fakat elbette çok eski dönem veya çok nadir bulunan paraların milyonlarca liraya müzayedelerde el değiştirdiğini de biliyoruz. Bu paralar için para kataloglarında genellikle fiyat belirtilmez örneğin, fiyat yerine "değeri belirlenemedi" anlamında soru işareti görürüz."

SULTAN VAHDETTİN DÖNEMİ PARALARIN BULUNMASI ZOR VE DEĞERLİ

Gökalp Antika Shop Kurucusu Oktay Gökalp'e göre, para koleksiyonu çok geniş bir alan ve çok sayıda türü var. Yerli yabancı kağıt paralar, yerli yabancı madeni paralar, hatıra paralar, madalyon paralar ve pul paralar olarak ayrıştırılabilir. Şöyle ki: yerli para koleksiyonu dahi birçok döneme ayrılıyor. İlk olarak satışına yasal olarak izin verilen son altı Osmanlı Padişahı dönemi. Bu dönem de yine kendi içinde kağıt paralar, altın, gümüş ve diğer madeni paralar olarak ayrılıyor. Yurtdışında para bastırıldığı için bastırıldığı ülkeye göre de bir ayrım yapılabilir. Sonrasında Cumhuriyet Dönemi paraları geliyor. Bu paraları ilk dönem ve yakın dönem olarak sıralayabiliriz. 1950'li yıllara kadar olan döneme, ilk dönem paraları deniyor. Osmanlı dönemi paralarına detaylı olarak bakılacak olursa, Sultan Abdülmecid (1255-1277), Sultan Abdülaziz (1277-1293), Sultan V. Murad (1293), Sultan II. Abdülhamid (1293-1327), Sultan V. Mehmed Reşad (1327-1336) ve Sultan VI. Mehmed Vahdettin (1339-1340) dönemi olarak ayrılıyor. Bunlar arasında Sultan V. Murad dönemi çok kısa sürdüğünden az para basılmış ve bunlar çok değerli. Ayrıca Sultan Vahdettin döneminde basılan paralar bulunması zor, değeri yüksek paralar. Altın olarak basılan 500, 250, 100, 50 ve 25 kuruşlar bu grupta yer alıyor. Sultan V. Mehmed Reşad döneminde Kosova, Manastır ve Selanik'te basılan 3. Baskı 500 kuruş oldukça kıymetlidir. Kıymetli paraların sahteleri yapıldığından bunları satın alırken büyük özen gösterilmelidir. Gerçekte basılmamasına rağmen 3. Baskı sahte 250 kuruş piyasada görülebiliyor.

"ALICI VE SATININ BULUŞTUĞU BİR PLATFORMUZ"

Mustafa BÜKÜM / kitantik.com Yönetici Ortağı

Asıl mesleğim Bilgisayar mühendisliği. Mesleğini seven fakat mesleği dışında ilgi alanları da olan biriyim. Bunlardan en öne çıkanı da kitaplara olan ilgim sanırım. Bir ara profesyonel hayatıma paralel olarak amatörce ve tırnak içinde "sahaflık" yapmaya çalıştığım bir dönem oldu. İşte kitantik.com fikri mesleğimle bu ilginin bir araya gelmesinden ortaya çıktı diyebilirim. Uzun zamandır tanıdığım bir sahaf dostum ve benim dışımda iki yazılımcı meslektaşımla bir araya gelerek kitantik.com'u 2017'de hayata geçirmeye başladık. Büyük özveriyle kitantik, başlangıçta ikinci el ya da "sahafiye" diyebileceğimiz kitaplar ve bununla beraber antika-koleksiyon objeleri üzerine bir pazar yeri olarak ortaya çıktı. Faaliyete geçtikten sonra gelen talepler doğrultusunda şu anda kategori çeşitliliği biraz daha artmış durumda. Kırtasiye, ofis, oyun-oyuncak-hobi, takı-saat, kamera-fotoğraf ekipmanları gibi kategoriler eklendi. Fakat antika-koleksiyon ve kitaplar yine merkezde ve platformun faaliyetlerinin büyük ağırlığını teşkil etmeye devam ediyor, edecek. Kimler var, hangi ürünler var?.. Tacirler, kitantik'te ücretsiz mağazalarını açarak hem geleneksel satış hem de mezat ya da müzayede dediğimiz açık artırma şeklinde ürünlerinin satışını yapabiliyorlar. Özetle "kültür-sanat-hobi" konseptinde uyun portföyü olan bin 200 dolayında mağazamız ve yaklaşık 2.5 milyon adet ürünümüzle ziyaretçilerimize hizmet veren bir platformuz. Bunun en önemli ayaklarından biri de elbette nümizmatik, yani para koleksiyonu. Birçok mağazamızın envanterindeki koleksiyon değeri olan kağıt ve madeni paraların koleksiyonerlere ulaşmasına olanak sağlıyoruz. kitantik.com; alıcı ve satıcıyı birlikte düşünen bir platform. Ürün yelpazesi koleksiyoner için çok zengin. Alıcılar bizimle gayet rahat bir şekilde iletişime geçip ürünle ilgili merak ettikleri her şeyi sorup öğrenebiliyorlar. Site sayesinde alışveriş daha güvenli ve sistemli bir şekilde gerçekleşiyor. Ayrıca her konuda iletişim kurabiliyor ve görüşlerimizi yetkililere aktarabiliyoruz. Bu, diğer sitelerde mümkün değil.

PARA KOLEKSİYONCULARINA ALTIN İPUÇLARI

-Para koleksiyonu yapmaya karar veren, öncelikle bilgi sahibi olma yoluna gitmeli.

-Uzmanlaşmış kişilerden, kitaplardan, internetten ve kataloglardan dönem ve paralara dair fikir sahibi olmalıdır. Sonrasında tabii ki bütçesinin elvereceği bir dönemde karar verip koleksiyona başlayabilir.

-Replika yani sahte ürünler konusunda çok dikkatli olmalı ve gerektiğinde uzman desteğine başvurmalıdır.

-Ayrıca piyasada güvenirliği tescillenmiş bu konuda yetkin satıcıları tercih etmelidir. Özellikle orijinallerine göre daha cazip fiyatla sunulan paralara karşı çok dikkatli olmalıdır.

BİZE ULAŞIN