PARA ANKARA/ HÜLYA GENÇ SERTKAYA Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, Milli Enerji ve Maden Politikası ile Türkiye'nin petrol ve gaz aramacılığında büyük bir paradigma değişikliğine gittiğini vurgulayarak, yeni stratejiyle Türkiye'nin kendi enerji filosunu ve insan kaynağını oluşturarak kendi ekipmanlarını geliştirmeye başladığını ifade etti. "Coğrafya kaderdir ancak enerjide dışa bağımlılık kader değildir" diyen Bakan Bayraktar, bu inançla, azim ve kararlılıkla 2020 yılı Ağustos'ta Sakarya Gaz Sahası'nda tarihin en büyük doğal gaz keşfini gerçekleştirdiklerini anımsattı. Sakarya Gaz Sahası'nda günlük doğal gaz üretiminin yaklaşık 7 milyon metreküpe, yurtiçi ve yurtdışı toplam üretimin ise 20 milyon metreküpe ulaştığını belirten Bayraktar, "Bu üretim ile 8.6 milyon hanenin doğal gaz ihtiyacını kendi doğal gazımızla karşılıyoruz" ifadelerini kullandı. Sakarya Gaz Sahası'ndaki üretimi 2025 yılının ilk çeyreğinde günlük 10 milyon metreküpe, sonraki süreçte günlük 40 milyon metreküpe çıkarmayı hedeflediklerini dile getiren Bayraktar, yaklaşık 17 milyon konut abonesinin gaz ihtiyacının Sakarya sahasından karşılanacağını kaydetti. Uluslararası anlaşmalar ve projeler bağlamında yurtdışındaki sahalarda da petrol ve doğal gaz ürettiklerini belirten Bayraktar, "Azerbaycan, Rusya ve Irak'ta petrol, yine Azerbaycan'da doğal gaz üretimi yapıyoruz. Yurt dışı günlük petrol üretimimiz 41 bin varili, doğal gaz üretimimiz de günlük 12 milyon metreküpü aşmış durumda. Önümüzdeki dönemde yurtdışında çok daha aktif olacağız. Irak, Libya, Afrika, Orta Asya, Kafkas coğrafyasında ve Güney Amerika'da uluslararası ortaklıklarla petrol ve doğal gaz üretimimizi arttırmayı hedefliyoruz" dedi.
ENERJİDE NET İHRACATÇI HEDEFİ
PARA Dergisi'ne açıklamalarda bulunan Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, enerji politikalarını "arz güvenliğinin sağlanması, dışa bağımlığın azaltılması ve iklim değişikliğiyle mücadele" olmak üzere üçlü bir sacayağı üzerinde oturttuklarının altını çizdi. Türkiye'nin enerji talebinin sürekli arttığına dikkat çeken Bayraktar, "2035'te Türkiye'nin elektrik talebinin 510 terawatt saatleri bulacağını öngörüyoruz. Enerji sektöründe yapay zeka, büyük verinin kullanılması ve elektrikleşme sürecine bağlı olarak bu daha da artabilir. Artan talebi karşılayacak yatırımları özellikle üretim ve altyapı tarafında gerçekleştirmemiz gerekiyor" dedi.
Türkiye ekonomisinin en kırılgan noktalarından birinin enerjide dışa bağımlılık olduğuna dikkat çeken Bayraktar, doğal gazda ve petroldeki enerji ithalatının cari açığın temel sebeplerinden biri olduğunu dile getirdi. Bayraktar, şunları kaydetti:
"Bunu mutlaka azaltmamız ve önümüzdeki 30 yılda Türkiye'yi enerjide net ihracatçı bir ülke haline getirmemiz gerekiyor. Türkiye, 2022'de enerji ithalatına yaklaşık 96.5 milyar dolar ödedi. 2023'te bu rakam 70 milyar dolar civarındaydı. Biz her yıl petrol ve doğal gaz fiyatlarının, kömür fiyatlarının dünyadaki gelişimine bağlı olarak bu faturayı mutlaka ödememiz gerekiyor."
Dünyanın iklim değişikliğiyle mücadele alanında büyük bir çaba sarf ettiğini belirten Bayraktar, "2026'da başlayacak Avrupa'nın sınırda karbon düzenlemesine yönelik sanayicilerimiz hazırlık yapıyor. Artık ürünlerinizi, mallarınızı yurt dışına ihraç ederken mutlaka onun karbonla ilgili bir fiyatlaması ve bir hikayesinin olması ve sizin karbon ayak izinizi mutlaka düşürmeniz gerekiyor. Evlerimizde kullandığımız elektrik, doğal gaz karbon ayak izi ile ilişkilendirilmiş durumda. 2053 yılı için net sıfır emisyon hedefi doğrultusunda politikalar ve stratejiler geliştiriyoruz" dedi.
TÜRKİYE ENERJİDE STRATEJİK KAVŞAKTA
Türkiye'nin enerji alanında hem arz hem de talep noktasında stratejik bir kavşakta yer aldığını dile getiren Bayraktar, son dönemde gerçekleştirdikleri uluslararası temaslar, katıldıkları toplantılar ve imzalanan anlaşmalarla yeni enerji kaynaklarına erişim sağlamayı, bölgesel iş birliğini artırmayı ve mevcut enerji altyapısını güçlendirmeyi amaçladıklarını vurguladı. Bayraktar, yürüttükleri aktif diplomasi trafiğinin sadece enerji ve madencilik alanındaki hedeflere ulaşmalarını değil aynı zamanda ülkenin bölgesel ve küresel enerji piyasalarındaki stratejik konumunu güçlendirmesini de sağlayacağına inandıklarını kaydetti. Enerji alanında yaptıkları anlaşmalara da değinen Bayraktar, "Kırgızistan ile yenilenebilir enerji, Senegal ile enerji ve hidrokarbonlar, Nijer ile madenler, Çin ile kritik mineraller ve enerji dönüşümü, Mısır ile enerji, Somali ile petrol ve doğal gaz aramaları, Fas ile enerji ve madenler, İspanya ile enerji dönüşümü, Özbekistan ile enerji dönüşümü, Azerbaycan ile doğal gaz, Türkmenistan ile doğal gaz, Venezuela ile hidrokarbon ve madencilik alanlarında anlaşmalara vardık. Nijer'de ruhsat sahibi olduğumuz altın sahalarından birinde 2025 yılında ilk üretime başlamayı hedefliyoruz" diye konuştu.
Bayraktar, 2024 yılında gerçekleştirdikleri ziyaretlerde doğal gazda tedarik yelpazesini genişletecek adımlar attıklarının altını çizdi.
2026'DA GÖREV ALACAK
2024'te doğal gaz üretiminde yeni bir kabiliyet kazandıklarını söyleyen Bayraktar, ilk deniz üretim tesisini Türkiye'ye getirdiklerini aktardı. Alt ve üst tamamlama işlemlerinin Çanakkale'de yapıldığını belirten Bayraktar, yüzer üretim tesisinin Filyos'taki aktivasyon işlemleri sonrasında 2026'da Sakarya Gaz Sahası'nda görev alacağını, 20 yıl boyunca günlük 10 milyon metreküp doğal gazı işleyeceğini vurguladı.
Türk mühendisler tarafından dizayn edilerek Türkiye'deki tersanelerde inşa edilen milli sismik araştırma gemisi Oruç Reis'in, Somali görevine Ekim ayının sonunda başladığını anımsatan Bayraktar, "Oruç Reis, her biri 5 bin kilometrekare olan üç ruhsat sahasında yedi ay boyunca petrol ve doğal gaz için sismik arama faaliyetinde bulunacak. Tarama faaliyetlerinin 2025'in ilk yarısında tamamlanmasını bekliyoruz. Bu sismik çalışmaların olumlu neticelenmesi halinde sondaj aşamasına geçmeyi hedefliyoruz" dedi.
Bayraktar, Türkiye'nin enerji filosuna yönelik olarak da şunları kaydetti:
"2017'de ilk derin deniz sondaj gemimiz Fatih'i filomuza dahil ettik. Sonra sırasıyla Yavuz, Kanuni ve Abdülhamid Han gemilerimiz ile filoyu güçlendirdik. Sismik araştırma gemilerimiz Barbaros Hayrettin Paşa ve Oruç Reis ile birlikte bugün, dünyanın en modern arama ve üretim filosuna sahip, operasyonel kabiliyeti yüksek ülkelerinden biri haline geldik."
"2025'TE 143 YENİ SONDAJ YAPMAYI HEDEFLİYORUZ"
Petrolün, Türkiye'nin en önemli ithalat kalemlerinden biri olduğunu vurgulayan Bayraktar, "Şırnak Gabar'da 2021'de Cumhuriyet tarihimizin en büyük petrol rezervini keşfettik. Gabar'da üretimimizi son bir yılda 2.5 kat artırarak 70 kuyudan günlük 62 bin varilin üstüne çıkardık. Şırnak başta olmak üzere bölgenin tamamında sondaj faaliyetlerimizi devam ettirerek 2025'te 143 yeni sondaj yapmayı hedefliyoruz. Devreye alacağımız yeni kuyularla Gabar'da günlük 100 bin varil hedefimize doğru ilerleyeceğiz" diye konuştu.
Türkiye'deki elektrik talebinin son 20 yılda yaklaşık üç katına çıktığını belirten Bayraktar, bu yüksek talebi karşılamak amacıyla kurulu gücü 115 bin MW'ın üzerine çıkardıklarını ifade etti. Rüzgar ve güneş kurulu gücünü neredeyse sıfırdan 31 bin MW'ın üzerine çıkartarak bu kısa sürede 23 Keban Barajı'na eşdeğer gücü devreye aldıklarını dile getiren Bayraktar, şu değerlendirmelerde bulundu:
"Yenilenebilir enerjinin mevcut kurulu gücümüz içindeki payını yüzde 60'a, yerli kaynaklarımızın oranını da yüzde 70'e çıkardık. Uluslararası Yenilenebilir Enerji Ajansı verilerine göre, yenilenebilir enerji kurulu gücünde Avrupa'da beşinci, dünyada 11'inci sırada yer alıyoruz. 2025'te Avrupa'da ilk üçe, dünyada ise ilk dokuz ülke arasına gireceğiz. Yenilenebilir enerjiden elektrik üretimini yerli ekipmanlar, yazılımlar ve kendi insan kaynağımızla yapmak da önceliklerimiz arasında. Güneş santrallerinde kullanılan aksamlarda yüzde 75, rüzgar santrallerinde ise kule, kanat ve jeneratörde yüzde 70'in üzerinde yerlilik seviyelerine ulaştık. Elektrik altyapımıza yaptığımız yatırımlarla Avrupa'daki en büyük ikinci iletim hattı şebekesine ayrıca, 1.4 milyon kilometrenin üzerinde elektrik dağıtım hattına sahibiz."
YEKA İHALELERİ 2025 YILI BAŞINDA START ALIYOR
Bayraktar, yüksek talebin temiz enerji ağırlıklı karşılanması için "Yenilenebilir Enerji 2035" yol haritasını geçtiğimiz Ekim'de kamuoyuyla paylaştıklarını anımsatarak, yaklaşık 108 milyar dolarlık yeni bir yatırım ve reform sürecini hayata geçirdiklerini kaydetti. Bu yol haritasıyla birlikte önümüzdeki 11 yılda rüzgar ve güneş kurulu gücünü dört katına çıkararak 120 bin MW'a yükseltmeyi hedeflediklerini belirten Bayraktar, "Bu doğrultuda 2025 itibarıyla rüzgar ve güneşte yıllık 7-8 bin megavatlık kurulu gücü devreye alabilmemiz gerekiyor. 2035'e kadar her yıl en az 2 bin MW'lık yerli aksam kullanım şartlı YEKA yarışması yapacağız. İlk ihaleleri 2025 yılı başında yapmayı planlıyoruz. Yol haritamız kapsamında Türkiye'yi doğudan batıya, kuzeyden güneye kuşatacak bir yeşil enerji koridoru oluşturmak için ülkemizde bir ilk olarak, 40 bin megavatlık Yüksek Voltajlı Doğru Akım (HVDC) iletim hatlarını da devreye alacağız" dedi.
Deniz üstü rüzgar santrali hedeflerinin ilk fazda en az 5 bin megavatlık bir kurulu güce ulaşmak olduğunu dile getiren Bayraktar, Meclis'ten geçen "Maden Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'la" ise barajlara, göllere ve göletlere yüzer GES'ler yapılabileceğinin altını çizdi.
Bayraktar, ÇED süreçlerinde, teknik etkileşim izinlerinde, kamulaştırmada, orman izinlerinde, imar izinlerinde, yapı ruhsatlarında izin süreçlerinin 48 ayı bulduğunu hatırlatarak, önümüzdeki günlerde Meclis'e sunulması planlanan yeni düzenlemeyle inşaatta, kazma vurmadan önceki süreçleri kısaltmayı hedeflediklerini kaydetti.
İLK REAKTÖR 2025'TE DENEME ÜRETİMİNE ALINACAK
Bakan Bayraktar, artan enerji talebini kesintisiz, çevreyle uyumlu, emisyonu düşük olarak temiz bir şekilde karşılamak için nükleer enerjiyi, enerji politikasının en temel unsurlarından biri haline getirdiklerini dile getirdi. Türkiye'nin 70 yıllık nükleer enerji hayalini Akkuyu Nükleer Güç Santrali projesiyle gerçeğe dönüştürdüklerini belirten Bayraktar, Akkuyu'da, tüm ulusal ve uluslararası güvenlik standartlarına uygun olarak 4 nükleer reaktörün inşasının aynı anda devam ettiğini kaydetti. Bayraktar, "Aralık'ta birinci reaktörün türbin şaftını başarıyla döndürerek önemli bir aşamayı geride bıraktık. İlk reaktörü 2025'te deneme üretimine alacağız. İlk elektriği buradan üretmeyi hedefliyoruz. 2028 yılına kadar dört reaktörün tamamını da devreye almamız lazım. Dört reaktör tamamlandığında buradan üretilen elektrikle ülkemizin elektrik ihtiyacının yüzde 10'unu temiz, karbonsuz bir şekilde karşılayacağız" dedi.
2050 yılına kadar Akkuyu'nun yanına Sinop'u, Trakya'yı ve yaklaşık 5 bin megavatlık Küçük Modüler Reaktörleri (SMR) ilave etmek zorunda olduklarını belirten Bayraktar, böylece 2050 hedefleri olan 20 bin megavatlık kurulu güce ulaşacaklarını ve 2050'de ihtiyaç duyulacak enerjinin yüzde 10'unu nükleerden sağlamış olacaklarını kaydetti. Bayraktar, 2025'te mutlaka Sinop ve Trakya projeleriyle alakalı nihai kararı oluşturmayı ve orada da doğru bir şekilde o projeleri hayata geçirmeyi istediklerini vurguladı.
"Abonelerin yüzde 97'sini desteklemeye devam edeceğiz"
Bakan Bayraktar, elektrikte tarife değişikliğine ilişkin açıklamalarda bulundu. Türkiye'de 40 milyon mesken abonesi olduğuna dikkat çeken Bayraktar, "Yaptığımız hesaplamalara göre hanelerde aylık ortalama 200 kilotavatsaatlik civarında bir elektrik tüketiyor. Yapılan son düzenlemeyle ayda iki katından daha fazla yani 417 kilovatsaat tüketimi olan vatandaşlar, konutlar, elektriğin gerçek maliyeti neyse onu Şubat'tan itibaren ödemeye başlayacak. Yani aylık 417 kilovatsaat, yıllık yaklaşık 5 bin kilovatsaatlik tüketim grubundaki vatandaşlarımız, evlerinde elektriğin maliyeti neyse onu ödeyecekler. Bu da 40 milyon abonenin sadece yüzde 3'ü kadarına, yaklaşık 1.2 milyon aboneye tekabül ediyor. Abonelerin yüzde 97'sini ise desteklemeye devam edeceğiz. Camiler, cemevleri, şehit gazi aileleri istisna olacak" diye konuştu.
2028'de doğal gaz depolama kapasitesi 12 milyar metreküpe çıkacak
Artan talep ve yıllık 50 milyar metreküpün üzerindeki tüketim ile Türkiye'nin, doğal gazda Avrupa'nın dördüncü büyük pazarına sahip olduğunu dile getiren Bayraktar, geçtiğimiz 20 yılda devreye aldıkları doğal gaz iletim ve dağıtım boru hatları, yer altı doğal gaz depoları, kara LNG terminalleri ve yüzer gazlaştırma tesisleriyle doğal gaz altyapısını ve giriş kapasitesini artırdıklarını, artırmaya da devam ettiklerini vurguladı. Özellikle LNG alanında yaptıkları yatırımlarla son sekiz yılda gazlaştırma kapasitesini beş katına çıkararak günlük 161 milyon metreküpe ulaştırdıklarını kaydetti. Bakan Bayraktar, "Tuz Gölü'ndeki tesisimizde 1.2 milyar metreküplük bir kapasitemiz bulunuyor. Silivri'de de toplam kapasitemiz 4.6 milyar metreküp. Ama her iki yer altı depolama tesisimizde de kapasiteyi arttırmaya yönelik çalışmalarımız devam ediyor. Önümüzdeki dört yıl içerisinde hem Tuz Gölü'nün hem de Silivri'nin kapasitesini ciddi şekilde artıracağız. 2028'de toplam kapasiteyi 12 milyar metreküpe çıkartacağız. Böylece, kullandığımız doğal gazın yüzde 20'den fazlasını depolayacak bir altyapıya kavuşacağız" şeklinde konuştu.
"Türkiye, enerjide merkez ülke konumuna gelmiştir"
Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, enerji alanında bölgesel iş birliklerini geliştirmeye ve kazan kazan anlayışı içinde bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da Türkiye'nin ve bölgenin enerji güvenliğine katkı sağlayacak projeleri geliştirmeye devam ettiklerini kaydetti. İstanbul Finans Merkezi içinde enerji ve madenciliği de kapsayan uluslararası bir ticaret merkezi oluşturacaklarını dile getiren Bayraktar, "Böylece; iyi işleyen, şeffaf ve likiditesi yüksek bir enerji ve maden borsasına kavuşacağız. Güçlü doğal gaz altyapımız ile komşularımız Bulgaristan ve Yunanistan'ın yanı sıra, sınırımızın olmadığı Macaristan, Romanya, Sırbistan ve Kuzey Makedonya'ya da doğal gaz ihracatı yapıyoruz. Türkiye artık kendi gazını üreten, kaynak ve güzergah çeşitlendirmesini sağlamış, güçlü altyapısı ve tedarik portföyü sayesinde ihracat kabiliyeti olan, Avrupa'nın arz güvenliğine katkı sağlayan enerjide merkez ülke konumuna gelmiştir" şeklinde konuştu.