PARA RÖPORTAJ/ ÜRÜN DİRİER Hindistan Başkonsolosluğu'nun desteği ile geçtiğimiz günlerde gerçekleştirilen Ayurfest Ayurveda Festivali, Hint ve Türk uzmanları bir araya getirdi. Hindistan İstanbul Başkonsolosluğu'nun öncülüğünde düzenlenen festivale, Hindistan Ayurveda Sağlık Bakanlığı Ayush ile NITI Aayog destekleriyle Dr. Shobhit Kumar, Dr. Abhijit Dutta, Dr. Rakesh Bishnoi ve Türkiye'nin önde gelen Ayurveda doktor ve profesyonelleri katıldı. 5000 yıldır bilinen sağlıklı ve dengede yaşamın sırları paylaşıldı. Baidyanath, Dabur, Maharishi Ayurveda ve Jiva başta olmak üzere Hindistan'ın en önemli Ayurvedik ürün üreticileri de festivalde yerlerini aldı. Ticari açıdan da çeşitli olanaklar sunan festivalin sonrasında Hindistan İstanbul Başkonsolosu Shiri Mijito Vinito ile, iki ülke arasındaki ticaretin nasıl geliştirilebileceği üzerine konuştuk.
Dünyanın her alanda Hindistan'a ihtiyaci var, kültür, tekstil, eğitim, kişisel gelişim gibi. Bu konuda ne düşünüyorsunuz?
Bugün dünya daha çok kutuplu bir yapıya sahip ve yalnızca iki kutbun olduğu bir zamanda değiliz. Her ülkenin katkıda bulunabileceği bir alan var. Asya'da ve ötesinde, Hindistan şimdi büyük bir etki yaratıyor ve dünyaya katkıda bulunuyor. Hindistan çok büyük bir ülke. Şu anda tartıştığımız bir konu, çok taraflı kurumların reformu, özellikle Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi gibi kurumlar. Kurumlar zamanla evrimleşmeli, Birleşmiş Milletler kurulduğunda 51 üye vardı, ancak şu anda 193 üye var. Hindistan, gelişen Güney'e daha fazla söz hakkı vermeyi hedefliyor. Örneğin, Afrika Birliği 2023'te Hindistan'ın başkanlığında G20'ye üye yapıldı. COVID-19 pandemisi sırasında, dünya çapında çok ihtiyaç duyulan aşıları yapan birkaç ülke vardı, ancak bu ülkelerin yalnızca bazıları aşıları kolayca erişilebilir hale getirebildi. Hindistan bunlardan biriydi. Ayrıca, sağlık izleme ve aşı/ilaç dağıtımını daha iyi yapabilmek için teknoloji geliştirdik ve bunu gelişmekte olan ülkelerle paylaştık. Bunları yapabildik çünkü 1,5 milyarlık nüfusumuz ile kriz yönetimi zamanlarında organizasyon sağlama kabiliyetimiz ve deneyimimiz vardı.
Hindistan çok büyük bir nüfusla barış içinde yaşamayı başarabiliyor. Bunu nasıl açıklarsınız?
Hindistan, çeşitliliğiyle gerçekten benzersiz bir ülkedir. Belki de böyle bir durumun her zaman var olduğu ve dayatılmadığı, orijinal çeşitliliğe sahip ülkelerden biri. Örneğin, Hindistan dünyadaki en büyük ikinci Müslüman nüfusuna sahip ülke ve birçok Türk bunu bilmiyor. Tüm inançlardan ve geçmişlerden gelen insanlar, Hindistan'da tarih boyunca barış içinde bir arada yaşamışlardır.
AYURFEST etkinliğinin iki ülke arasındaki ekonomik ilişkilere ne katkısı olur?
İlk kez böyle büyük bir etkinlik düzenliyoruz ve bunu yıllık olarak yapmayı umuyoruz. COVID-19 sonrası, genel sağlık ve iyilik hali üzerine yeniden bir vurgu ve odaklanma oldu. Bu festivalde Hindistan ve Türkiye'den uzmanlar yer aldı. Acıbadem Hastanesi etkinliğe katılanlardan biri ve Bodrum ve Muğla Belediyelerinin desteğini aldık. Hindistan'ın geleneksel tıp, yoga, homeopati gibi alanlarda ana otorite olan Ayush Bakanlığı'ndan isimler katıldı. Ana hedef, her iki ülkenin uzmanlarının deneyimlerini paylaşmaları, bilgi alışverişinde bulunmaları, sağlıklı yaşam felsefelerini ve iyilik hali anlayışlarını paylaşmaları, birbirlerinden öğrenmeleri ve birbirlerinden faydalanmaları oldu. Hindistan'ın önde gelen Ayurvedik şirketlerinin temsilcileri de geldi. Türk şirketleriyle işbirliği fırsatlarını tartışmak için bir platform oluşturulduç Böylece, geleneksel sağlık alanında Türk ve Hindistanlı şirketler ne gibi ortak çalışmalar yapabileceklerini keşfettiler.
Hindistan ve Türkiye birbirlerine hangi ürünleri satabilir?
Türkiye, Hindistan'a her şeyi satabilir. Hindistan da, Türkiye'nin Avrupa ve daha geniş bölgeye yakınlığından faydalanabilir. Hindistan, sürekli büyüyen bir ekonomi olup, önümüzdeki on yıllarda daha fazla potansiyele sahip olacak. Hindistan, Türk şirketleri için yeni bir büyüyen fırsat olarak görülmelidir. Hindistan'ın yaklaşık 1,5 milyar olan nüfusu, Türkiye'den gelecek yüksek kaliteli ürünleri absorbe edebilir. Hindistan'ın Türkiye'ye yatırım yapan şirketleri olduğu gibi, Türkiye'nin de Hindistan'a yaptığı yatırımlar var, ancak birçok sektörde çok daha fazlası yapılabilir. 2023 itibariyle iki ülke arasındaki ticaret hacmi 14 milyar dollar. Bunun sadece 4,5 milyar doları Türkiye'den Hisdistan'a yapılan ticaret. Bu rakamı daha da yukarı taşımak mümkün. Hindistan'ın gayri safi milli hasılası geçtiğimiz yıl yüzde 7,6 oranında büyüdü. Türk iş insanlarına unu belirtmek isterim ki fiyat bir sorun değil, Hindistan'a her kategoriden birçok ürün satılabilir. Bizi ziyaret eden iş insanlarına her türlü rehberliği yapıyoruz ve ihracat konusunda yönlendiriyoruz.
Konsolosluğun Türk şirketler için rolü nedir?
Konsolosluk, Türk şirketlerine hedeflerine göre Hindistan'daki ilgili kurumlarla görüşmeler yapma konusunda rehberlik ediyor. Hindistan, çeşitli sektörlerde büyük potansiyele sahip 28 eyalet ve 8 Birlik Bölgesi'ne sahiptir. Mumbai, Delhi, Hyderabad, Bangalore, Gucarat, Tamil Nadu ve Chennai gibi şehirler, hızla büyüyen şehirler arasındadır. Hindistan büyüdükçe, daha fazla Hintlinin daha fazla alım gücüne sahip olacağı unutulmamalıdır. Her yıl milyonlarca insan yoksulluktan kurtuluyor. 7-9 oranında büyümeye devam ettikçe bu süreç devam edecektir. Türk halkını Hindistan'ın her yerini ziyaret etmeye davet ediyorum. İnsanlar, hızlı gelişmeyi kendi gözleriyle görmelidir. Hindistan'ın her köşesi çok önemlidir.
5 kalemde saymak istersek Türkiye Hindistan'a ne satabilir?
Tekstil ürünleri, premium kalitede giyim ve kumaşlar dahil. Gıda ürünleri, özlelikle zeytinyağı. Endüstriyel makineler ve ekipmanlar, tarım makineleri. Ve takı bile satılabilir. Mesela Türk şirketlerinden Zen Hindistan'da şube açtı.