2022 yılının aynı dönemine oranla net kâr değişimi pozitif yönde yüzde 60 olan Tureks Turunç Madencilik, halka arz ile sağlanacak kaynağın yüzde 40'ını işletme sermayesi ihtiyacı için kullanmayı hedefliyor. Afyonkarahisar, Burdur, Balıkesir, Sivas, Konya, Bursa'da maden ocakları bulunan Tureks Turunç Madencilik, üretiminin yüzde 95'ini ihraç ederken, yüzde 5'ini de iç piyasada işlenmiş olarak satıyor. Halka arz gelirinin yüzde 40'ını işletme sermayesi ihtiyacında, yüzde 30'luk kısmını kapasite artırıcı makine yatırımı ve teknolojik yatırımlar ile enerji maliyetini düşürücü yatırımlarda, yüzde 30'luk kısmını da finansal giderlerin azaltılmasında kullanacak olan şirket, sistemin sürdürülebilirliğini korumayı önemsiyor. Marble Systems'ın halka arz çalışmaları tüm hızıyla devam ediyor ve SPK'dan onay bekleniyorken, Tureks Turunç Madencilik Yönetim Kurulu Başkanı Münir Turunç, Para Dergisi'nin sorularını yanıtladı.
Münir Turunç
Tureks Turunç Madencilik ve Marble Systems markası hakkında bir genel bilgi verebilir misiniz?
Tureks Turunç Madencilik, 41 yıllık tecrübesiyle; mermer, traverten ve doğal taş alanında dünya çapında önemli bir yere sahip. Kurulduğumuz yıl olan 1982'de mermer, ABD'de sadece lüks inşaatlarda kullanılırken, satın alma operasyonu İtalya üzerinden yapılıyordu. Türkiye'deki ocaklardan çıkan blokların İtalya'da fason işlenmesi ve ABD'ye sevki ile başlayan süreç, iş hacmindeki artışla birlikte 1986 yılında Tureks Turunç Madencilik çatısı altında Afyon Organize Sanayi Bölgesi'nde yer edinmemizi sağladı. Tureks Turunç Madencilik olarak 30 bin metrekare üzerine kurulu 15 bin metrekarelik kapalı alana sahip modern üretim tesislerimizde, mimari, iç mekân tasarımı ve peyzaj projeleri için benzersiz ve kişiselleştirilmiş çözümler sunuyoruz. Doğal taş üretimi ve taş ocakçılığına yaptığımız yatırımlarla yıllık 100 bin ton üretim hacmine ulaştık.
Marble Systems, 5 kıtada 50'yi aşkın ülkeye ihracat yapıyor. Markanın, ABD'de bine yakın bayi, 7 depo ve 12 showroomu var. Doğal taş üretimi ve taş ocakçılığına yaptığımız yatırımlarla yıllık 100 bin ton üretim hacmine ulaştık. Marble Systems, dünyadaki traverten trendini yaratan marka olarak biliniyor. Traverteni iç mekân kullanımına dahil ederek, patentine sahip olduğumuz farklı yüzey işlemleriyle mermer, traverten gibi doğal kaynakları daha geniş kullanım alanlarına ulaştırarak sektöre öncülük ediyoruz. Marble Systems markamızla, Tureks Turunç Madencilik bünyesinde 50'den fazla ülkeye yaptığımız ihracatla, 2022 yılında yaklaşık konsolide 72,5 Milyon USD tutarında ciro elde ettik. 2022 yılı satışlarında dolar bazında yüzde 10'luk bir artış yaşadık. 2023 yılı 6 ay ciromuz ise yaklaşık 675 Milyon TL (35,5 Milyon USD). Marble Systems, ürünleriyle ve projeleriyle büyük kurumların yanı sıra ünlü kişilerin de dikkatini çeken bir marka. Değerli mimar ve tasarımcılarla birlikte yaptığımız, Amerika'dan Avrupa'ya uzanan özel projeler bulunuyor. New York'daki The Mark Otel, Kuveyt'de ki Sheikh Abdullah Al Salem Cultural Centre, Puerto Rico'da El Conquistador Resort, Toronto Scotia Bank Projesi bunların arasında yer alıyor.
Halka arz kararı alma süreciniz nasıl gelişti? Bu kararı neyin etkilediğini anlatabilir misiniz?
Borsaya açılma fikri bizim 17 yıldır üzerine çalıştığımız bir konu aslında. Borsaya açılmamızın asıl amacı kurduğumuz sistemin sürdürülebilirliğini sağlamak ve kurumsal yapımızı daha da güçlendirmek ve bunun için doğru zamanı bekledik. Marble Systems markamızla, 5 kıtada varlık gösteriyoruz. Doğuş noktamız olan ABD'de bine yakın bayi, 12 showroom ve 7 depomuzla kuvvetli bir altyapıya sahibiz. "Marbl" kodu ile İstanbul Borsası'nda olmak adına var gücümüzle çalışmaya devam ediyoruz. Ayrıca Türkiye'de halka arz olacak ilk mermer şirketi olmanın da gururunu taşıyoruz. Halka arz, üretici firmamız olan Tureks Turunç Madencilik ve markamız Marble Systems için çok değerli bir adım. Heyecanımız ve motivasyonumuz çok fazla.
Halka arz gelirleri nasıl kullanılacak? İşletme genişlemesi, borç ödemesi veya başka bir amaç için mi kullanılacak?
Hisselerimizin yüzde 25'ini halka arz etmeye hazırlanıyoruz. Buradan gelecek kaynağın bir kısmını işletme sermayesi ihtiyacı için kullanacağız. 2024 yılının başında ABD Norfolk Richmond'da merkezi büyük bir depo açma hedefimiz var. Önümüzdeki 3 yıl boyunca; San Fransisco, Philadelphia, Baltimore, Richmond, Dallas, Austin'de ve İtalya'nın Sassuolo şehrinde depo ve showroomlar açacağız. Bunun yanı sıra, güneş enerjisi yatırımı ve otomasyon makine sistemleri yatırımı ile pazarlama ağırlıklı yeni yatırımlar gerçekleştireceğiz. ABD'de yakaladığımız dağıtım ağı başarısını Avrupa'ya taşımak için gerekli çalışmaları hızlandıracak ve tamamlayacağız. Sistemin öncelikli olarak Avrupa'ya, daha sonra Avustralya, Güney Afrika ve Ortadoğu coğrafyalarına taşınmasını hedefliyoruz.
Rakip firmalarla karşılaştırıldığında firmanızın rekabet avantajları nelerdir? Sektördeki büyüme potansiyelinizi nasıl değerlendiriyorsunuz?
Kaynaktan gelen hammaddeyi daha katma değerli olarak pazarlayabilmek bizim sektörün kilit noktası. Güç her zaman daha geniş pazarlama ağını kurmak oldu ve olmaya devam edecek. Sektörün 2022 yılı verilerine göre; işlenmiş mermer 988.187 milyon dolarla toplam maden ihracatımız içinde en fazla ihraç edilen ürün, bunu ise 642.929 milyon dolarla blok mermer, traverten takip ediyor. Türkiye'de mermer ihracatı olarak hep ilk 5'te yer aldık, bu durum sürekli büyüme ve gelişmemizi sağladı. Mermer sektörü trend belirlemede önemli rol oynayan sektörlerden biri olmasına rağmen alışılan duruş, çok geniş olmayan koleksiyonlarla müşterilere hizmet sunmak. Biz bu konuda oldukça farklı bir yol izliyoruz; örneğin 2022 yılında 880'den fazla tasarımı, farklı model ve renklerle ürün gamımızdan oluşan koleksiyonlarımızla buluşturup piyasaya sunduk. Sıfır atık politikamız bizim tasarım alanında da daha cesur adımlar atmamızı sağlıyor. Madenlerden çıkan mermerin en küçük parçasına kadar katma değeri yüksek ürünlere dönüştürüyoruz. Bu sayede bu değerli madeni mümkün olan her şekilde değerlendiriyor, özel projeler ve değerli müşterilerimiz için farklı tasarımlar olarak hayata geçiriyoruz. Kuvvetli satış ağımızın yanı sıra Ar-Ge ve sürdürülebilirliğe verdiğimiz önem ve değer kurumumuzun en güçlü yönlerinden. Kurulduğumuz günden bugüne teknolojileri yakından takip ediyor ve farklı projeleri hayata geçiriyoruz. 2013 yılından beri projelerimiz, kurumsal bir araştırma merkezi çatısı altında gerek kendi kurumumuza, gerekse sektördeki paydaşlarımızın kullanımına açık. Mayıs ayında çalışmaya başlayan "Doğal Şartlarda Mermer Plaka Resinleme Verimliliğinin Sağlanabilmesi" projesi de bunlardan bir tanesi. Proje kapsamında kurum ve sektöre sağlanan tasarrufla birlikte "Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları" kapsamında çevresel sürdürülebilirliğin sağlanmasına da katkıda bulunuyoruz. Bu proje sayesinde, genel enerji tasarrufu açısından yüzde 20, hatlardaki ısınma adına harcanan enerji kapsamında ise yüzde 86 oranında bir tasarruf sağlanıyor. Tüm bunlar bizi rakiplerimizin yanında kuvvetli kılıyor.
