2023’te çalışma hayatında bizi neler bekliyor?
PARA İK/ ÜRÜN DİRİER 2022, Türkiye'de ara zam yılı oldu. İK profesyonelleri, bunun 2023'te de devam edeceği görüşünde. Yapılan değerlendirmelere göre; 2023 yılı için en yüksek artış planlayan sektörler, yüzde 70.5 ile otomotiv ana sanayi, ortalama yüzde 68.6 ile enerji, yüzde 67.3 ile üretim, yüzde 67.1 ile otomotiv tedarik sanayi ve yüzde 66.8 ile maden ve metal sektörleri olarak ön plana çıkıyor. Teknoloji sektörü çalışanlarına ise Türkiye'de ayrıcalıklı bir sektör olarak diğer sektörlerden her bakımdan daha fazla imkan sağlanacağı öngörülüyor. Türkiye'de durum böyleyken Silikon Vadisi'nde, yılın son aylarında başlayan işten çıkarma trendinin diğer sektörlere de yansıdığı görülüyor. Bazı uzmanlar işten çıkarmaların Türkiye'ye de sıçrayacağını düşünürken, bazıları ise durumun bunun tam tersi olacağını ve Türkiye için yeni fırsatlar doğabileceğini savunuyor.
Türkiye'de çalışan için artık sadece zam yetmiyor. Ücret artış beklentileri, yan hak beklentileriyle kol kola yürüyor. Şirketlerin yan haklar bakımından kuvvetli olması ellerini güçlendiriyor. Yeni yıla adım atmak üzere olduğumuz şu günlerde hem İK şirketleri uzmanlarının hem de firmaların İK müdürlerinin penceresinden bakarak çalışma hayatına dönük bir 2023 öngörüsü yaptık. Zam beklentileri, maaş artırımında avantajlı olan sektörler, şirketlerin yan hak politikaları ve Silikon Vadisi'ndeki teknoloji şirketlerinde başlayarak farklı sektörlere de yayılan işten çıkarma akımının dünyaya ve Türkiye'ye olası etkilerini masaya yatırdık.
2023 ÜCRET ARTIŞI BEKLENTİSİ
Küresel insan kaynakları ve yönetim danışmanlığı firması Mercer, '2023 Ücret ve Yan Haklar Araştırması'nın sonuçlarını açıkladı. Araştırmanın sonuçlarına göre Ocak'ta yapılacak ücret artış oranı ortalama yüzde 43 iken, tüm sene boyunca planlanan toplam artış ise ortalama yüzde 61. Ocak ayında ücret artışı planlayan firmaların oranı yüzde 85 olarak karşımıza çıkıyor. Firmaların yüzde 53'ü yılda bir kez, yüzde 42'si iki kez ve yüzde 5'i ise üç ve üzerinde zam yapmayı hedefliyor. Türkiye'den farklı sektörlerden firmaların katılımıyla gerçekleşen araştırmanın sonuçlarına göre, 2023 yılı için en yüksek artış planlayan sektörler, ortalama yüzde 70.5 ile otomotiv ana sanayi, ortalama yüzde 68.6 ile enerji, ortalama yüzde 67.3 ile üretim, ortalama yüzde 67.1 ile otomotiv tedarik sanayi ve ortalama 66.8 ile maden ve metal sektörleri olarak ön plana çıkıyor.
Mercer'ın araştırması'na göre; 2022 yılında ek ücret artışı gerçekleştiren firmaların oranı yüzde 96 oldu. Bunun yanı sıra firmaların yüzde 31'i, 2022 yılında en az iki defa ek ücret artışı gerçekleştirdi. 2021 yılında ise Türkiye'de ek ücret artışı gerçekleştiren firmaların oranı yüzde 35 olmuştu. 2021 yılında yapılan ek artışlar da dahil edildiğinde tüm sektörler genelinde ortalama piyasa ilerlemesinin yüzde 105'lik bir orana ulaşıldığı görülüyor. Araştırmanın sonuçlarına göre; geçtiğimiz yıllarda senede bir defa güncellenen yemek ve yol yardımı gibi sıkça kullanılan yan hak ödeneklerini firmalar, 2022 yılında iki veya üç defa artırdı. Tüm şirketler arasında günlük yemek çeki tutarları ortalamada 84 TL'ye, günlük yol ulaşım ödenekleri ise ortalamada 51 TL'ye yükseldi. Mevcut piyasa koşullarına karşı firmalar çalışanlarına sağladığı yan hak uygulamalarının çeşitliliğini artırdı. Bunlar arasında esnek yan haklara geçiş ve daha sık uygulanan spot bonuslar öne çıkan uygulamalar oldu. Well-being çerçevesinde (psikolog, diyetisyen, spor kulübü üyelikleri vb.) sağlanan yan hak uygulamalarının yanı sıra özellikle IT rolleri için sağlanan uzun dönem teşvik uygulamalarının da arttığı gözlemleniyor.
"ÜCRET ARTIŞI BEKLENTİLERİ YÜKSELTMEYE DEVAM EDİYOR"
Mercer Türkiye CEO'su Dinçer Güleyin, bu çalışmanın şirketlerin karar alma süreçlerini destekleyen önemli bir araç olduğunu ifade ederek, "Türkiye'de özellikle pandemi sonrasında yaşanan ekonomik dalgalanmalarla birlikte bu yıl daha fazla gördüğümüz yüksek enflasyon, çalışan tarafında ücret artış beklentilerini de yükseltmeye devam ediyor. Yüksek enflasyon ve asgari ücretteki yüksek artışlar, yeni mezun ücret seviyesini yukarı yönlü oynatırken, organizasyonlardaki üst seviye rollerde benzer seviyelerde artışlar yapılmadığı görüldü. Bu durum, Türkiye'deki yeni mezun ve genel müdür seviyeleri arasındaki makasın 2021'e göre daraldığını gösteriyor" diyor.
"SON 16 YILIN EN YÜKSEK GLOBAL YETENEK KITLIĞI"
İş gücü piyasaları pandeminin etkilerinden kurtulmaya çalışırken, tarihi bir seviyede yetenek kıtlığı problemi ile karşı karşıya olduğunun da altını çizen Güleyin, "Son 16 yılın en yüksek global yetenek kıtlığı seviyesine ulaşıldı. Firmaların yüzde 75'i, küresel olarak ihtiyaç duydukları yeteneği bulmakta zorluk çektiklerini bildiriyor. Bu oran, 2021 yılında yüzde 69 olarak karşımıza çıkmıştı. 2021'de güçlü bir toparlanma kaydettikten sonra, dünya 2023'te daha mütevazı bir ekonomik büyümeye hazırlanıyor. Korona virüs salgınının devam eden etkileri, tedarik zinciri kesintileri, enflasyon ve Ukrayna krizi, belirsizliğin devam etmesine neden oluyor. Dayanıklılık ve yılmazlık (Resilience), şirketler için birinci öncelik olmaya devam ediyor" diye konuşuyor.
"UZUN DÖNEM TEŞVİK UYGULAMALARI ARTTI"
Mercer Türkiye Kariyer Bölümü Ülke Lideri Şadiye Azışık Kılcıgil ise, 2021 yılında Türkiye'deki şirketlerin yüzde 35'inin yıllık ücret artışı dışında ek ücret artışı yaptığını hatırlatarak şunları aktarıyor: "2022'de ek ücret artışı gerçekleştiren şirketlerin oranı yüzde 96 oldu. Bunun yanı sıra şirketlerin yüzde 31'i, 2022'de en az iki defa ek ücret artışı gerçekleştirdi. 2022'de gerçekleştirilen ek artışlara 2021'deki ek artışlar da dahil edildiğinde tüm sektörler genelinde ortalama piyasa ilerlemesinin yüzde 105'lik bir orana ulaşıldığı görülüyor. Araştırmanın sonuçlarına göre; geçtiğimiz yıllarda senede bir defa güncellenen yemek ve yol yardımı gibi sıkça kullanılan yan hak ödeneklerini firmalar, 2022'de iki veya üç defa artırdı. Tüm şirketler arasında günlük yemek çeki tutarları ortalamada 84 TL'ye, günlük yol ulaşım ödenekleri ise ortalamada 51 TL'ye yükseldi."
Mevcut piyasa koşullarına karşı firmaların çalışanlarına sağladığı yan hak uygulamalarının çeşitliliğini artırdığına da işaret eden Kılcıgil, "Bunlar arasında esnek yan haklara geçiş ve daha sık uygulanan spot bonuslar öne çıkan uygulamalar oldu. Well-being çerçevesinde (psikolog, diyetisyen, spor kulübü üyelikleri vb.) sağlanan yan hak uygulamalarının yanı sıra özellikle IT rolleri için sağlanan uzun dönem teşvik uygulamalarının da arttığı gözlemleniyor" diyor.
"OCAK ZAM BEKLENTİM YÜZDE 40-55 ARASINDA"
Bir enflasyon sarmalına girdiğimizi ifade eden Yönetim Danışmanı Canan Duman'a göre, 2022'de olduğu gibi 2023'te de iki kez ücret artışı olacak. Böylece Ocak ve Temmuz aylarında iki ayrı artış yapmak mümkün olabilecek. İstihdamın korunması ve işverenlerin de desteklenmesi adına vergide olduğu gibi bir prim teşvikinin gelmesinin de söz konusu olabileceğine işaret eden Duman, "2023 için özel sektör tarafında zam beklentim; Ocak ayında yüzde 40-55 arasında olması yönünde. Sene boyunca gelişmelere bağlı olarak ya ek zam yapılması ya da periyodik iyileştirmeler olmasını bekliyorum. Bazı şirketler yüksek enflasyon karşısında çalışanlarını korudu. Ara zam, prim, ikramiye gibi yöntemleri devreye aldı. Eğer şirketler 2022'de düzenli bir enflasyon düzeltmesi yapmışsa bu, Ocak ayı zam oranlarını etkileyecektir. Mevcut piyasa koşullarına karşı firmalar çalışanlarına sağladığı yan hak uygulamalarının çeşitliliğini 2022 yılında artırdı. Yan haklardaki iyileştirmelerin 2023'te de devam etmesini bekliyorum" diyor.
"KALİFİYE POZİSYONLARA DÜZELTMELER KAÇINILMAZ"
Bonded 24 Saatte İş Kurucu Ortağı Gizem Yasa da 2022'nin hem dünya hem Türkiye açısından oldukça türbülanslı bir yıl olduğuna vurgulayarak, "Enflasyonun artışı, alım gücünün düşmesi ile birlikte maaşlar yoğun bir şekilde sorgulandı. 2023 ile birlikte asgari ücrete yeni bir zam konuşuluyor ve biz bu rakamın minimum yüzde 50 olacağını öngörüyoruz. Bu zam ile birlikte kalifiye pozisyonlara yansıması gereken düzeltmeler de kaçınılmaz olacak. Yan haklar anlamında özellikle yemek için yapılan ödemelerin rakamları da ortalama yüzde 50 artacak. Yükselen gıda fiyatları ve restoranların bu sebeple artan fiyatlarını başka şekilde kompanse etmek mümkün değil. Eskiden yan haklar sadece bir bonus gibi görünürken şu anda buradaki farklılıklar işe alım süreçlerini derinden etkiliyor ve bu haklarda geride kalan şirketler tercih edilmiyor" diye konuşuyor.
Zam oranlarının sektörlere göre değişeceğine işaret eden Gizem Yasa'nın aktardıklarına göre, örneğin yeme-içme alanında pandemi öncesinde çalışan bulmak kolayken, şu anda çok zorlaşmış durumda. Arz-talep dengesi çok şaştığı için burada maaş konusunda bonkör davranmayan şirketlerin şansı giderek azalıyor. Bu sebeple özellikle yeme-içme sektöründe oranın yüksek olacağını söyleyen Yasa, "Geçen yıl ara zam yapan şirketlerdeki oranlar daha kontrollü olacak, çünkü gelir-gider dengesini korumak zorunda olan şirketler, bu dengeyi sene başında kurmak zorunda kalacak. Özellikle yüksek maaş skalasında oranın genele göre daha az olacağını görüyoruz" diyor.
"ŞİRKETLER YAN HAKLAR ALANINDA KUVVETLİ OLMALI"
2023 yılı zam beklentisi üzerine Eleman.net'in kullanıcılarıyla yaptığı anketin verilerini paylaşan Eleman.net CEO'su Murat Günay, şu bilgileri veriyor: "Yüzde 31 oranındaki kesim yüzde 10 -30 arası, yüzde 43.3 oranındaki kesim yüzde 30 - 50 arası, yüzde 18.4 oranındaki kesim yüzde 50 -70 arası, yüzde 7.3 oranındaki kesim ise yüzde 70 ve üzeri zam oranları bekliyor. Yeni yıl ile beraber ankete katılan kullanıcıların yüzde 53'ü, işlerinden memnun olduklarını ve iş değiştirmeyi düşünmediklerini söylediler. Ücret artışlarıyla beraber yan haklar alanında adayların önceliği, yol ücreti olarak öne çıktı. Uzaktan ya da hibrit çalışma sistemi bulunmayan firmalar için ilk soruları, yol ücreti oluyor ve yol yardımı bulunmayan iş ilanlarına daha az talep geliyor. Günümüzde genel olarak şirketler, çalışanlarına yemek ücreti ve özel sağlık sigortası gibi yan haklar sağlıyor. Özel sağlık sigortası alanında geçtiğimiz yıllara oranla yüzde 7'lik bir artış sağlandı. Bu yan haklar adayları ilana cezbeden ve o ilana başvuruda bulunmasını sağlayan en büyük kriterlerden biri olarak göze çarpıyor. 2023 yılında şirketlerin çalışanlarını tutundurmak için yan haklar alanında kuvvetli olmaları gerekiyor."
"ZAM BEKLENTİLERİ ARASINDAKİ MAKAS YÜZDE 13"
Günay'a göre 2023'te ücret artış oranları sene başında çok farklılık göstermeyecek, ancak yıl içinde ek ücret artışları şirketlerin gündeminde olmaya devam edecek. Yıllık artış beklenti ortalamalarına bakıldığında en düşük ücret artışı ile en yüksek ücret artışı arasında yaklaşık yüzde 13'lük bir fark olmasının beklendiğine vurgulayan Günay, "Sektör ayrımına göre en yüksek artışların otomotiv ana sanayi, enerji ve üretim odaklı olan şirketlerde olması bekleniyor. Şirketlerin insan kaynakları bütçelerini hazırlarken sene içinde en az iki artış olacağını öngörerek 2023 planlarını yaptığını gözlemliyoruz" diyor.
"DÖRT MAAŞ ARTIŞI VAADİ BİLE TATMİN SAĞLAMIYOR"
Great Place to Work Türkiye CEO'su Eyüp Toprak, artık doğru iş pozisyonları ve doğru iş tanımlarıyla insanları işe çekmenin çok daha zor hale geldiğine değinerek, "Bu konuda en kritik nokta, işe alım sürecinde senede dört kez maaş artışı vaadi olmasına rağmen, tatmin sağlanamaması. Organizasyonlara bağlılığı düşük olan çalışanları, değer odaklı katkı sağlayıcı insanları veya yüksek potansiyeldeki çalışanları elde tutmak veya onları çekmek konusunda bir hayli zorlanıldı. Bu ücret politikaları ve enflasyon baskısı nedeniyle işe alım sürecinde şirketlerde duraklama dönemine girildiğini söylemek mümkün. Örneğin hizmet sektörü veya e-ticaret gibi alanlarda işe alımlar sürse de nitelikli işgücü olan sektörlerde alımlar neredeyse durma noktasına geldi" diyor.
"BÜYÜK FIRSATLAR DA BULUNUYOR"
Son üç-beş yıldaki ticari konjonktür ve yüksek potansiyeldeki çalışanların Türkiye'den çıkışının organizasyonlara ciddi sıkıntılar yaşattığına da vurgulayan Toprak'a göre, 2023 yılında Türkiye'de hem çalışanı hem de işvereni etkileyecek en önemli konu seçimler ve buna bağlı olarak seçim ekonomisinin getireceği enflasyon baskısı olacak. Dünyanın birçok yerinde ekonomik kriz yaşandığını ifade eden Toprak, "Türkiye fintech, yazılım, savunma sanayii, mühendislik ve otomotiv şirketleri için farklı bir ulusal plan ve devlet teşvikiyle inanılmaz hızlı bir yükseliş potansiyeline sahip. Avrupa'da, Almanya'nın da başı çektiği enflasyon ve tedarik zinciri kaynaklı sorunlar yaşanıyor. Bugün bakıldığında, son 20 yılda görülmemiş akışkanlık söz konusu. Doğru stratejileri hayata geçirdiğimizde, Türkiye'nin en geç beş sene içerisinde dünyanın büyük ekonomileri arasına girmesi olası. Mevcutta büyük tehditler kadar büyük fırsatlar da bulunuyor" diye konuşuyor.
"ZAMLARI İHRACAT ORANLARI ETKİLEYECEK"
Workindo CEO'su Erhan Kocabaş, 2022'nin zam ve yan haklar bakımından beklenen seviyede geçtiğini belirterek, "2023'te enflasyonun süreceği öngörülüyor, bu yüzden zamlar yine aynı şekilde devam edecektir. Yan haklar da uzaktan çalışmaya uygun şekilde güncellenebilir. Örneğin, evden çalışanların elektrik ve internet gibi faturalarının ödenmesi veya evde uygun çalışma ortamı oluşturulması için hediye çeki verilmesi gibi haklar gündeme gelebilir. Ayrıca verimli çalışanların şirkete bağlılığının sürdürülmesi için ödül mekanizmaları da yayılabilir" diyor. Zam oranlarının sektör büyüklüğü, iş yapılan ülkeler, ortalama kâr gibi verilerden etkilendiğini söyleyen Kocabaş, "Ayrıca ihracat yapan, teknoloji odaklı şirketler döviz kazandıkları için zam konusunda daha esnek olabilirken sadece Türkiye'ye yönelik çalışan firmalar bu konuda zorlanıyor. Bu yıl sektör büyüklüğü ile birlikte şirketlerin ihracat oranlarının da zamları büyük oranda etkileyeceğine inanıyorum. Döviz kazanabilen şirketler zam konusunda daha esnek olurken, iç pazara yönelik çalışan firmalar zorlanacaktır" diye konuşuyor.
"PERFORMANSA DAYALI KARARLAR DAHA BELİRGİNLEŞTİ"
My Executive Kurucu Ortağı Müge Yalçın, küresel ölçekte yaşanan enflasyon nedeniyle 2022'nin ücret zamları ve sunulan yan haklar açısından hareketli bir yıl olduğunu söyleyerek, "Enflasyonist ortam, ücretlerin yılda iki kez gözden geçirilmesi gerekliliğini ortaya çıkardı. Bununla birlikte performans değerlendirmelerine bağlı prim uygulamaları, her zaman olduğu gibi, şirketlerin yetenekleri elinde tutmak ve yenilerini de çekmek için kullandığı yöntemler arasındaydı. Artış oranlarının sektörler arasında farklılıklar gösterdiğini söyleyebiliriz. Teknoloji şirketlerinin çalışanların yaptıkları zam oranı, diğer sektörlerle karşılaştırıldığında daha yukarıda kaldı. Son okuduğum bir araştırma, teknoloji şirketlerinde ücretlerin, 2022'de bir önceki yıla göre yaklaşık yüzde 100'lere yakın bir artış yaşadığını ortaya koyuyor. Bu tabloya rağmen teknoloji yeteneklerinin yurtdışına göçünde de ciddi bir artış olduğu biliniyor" diyor. Yalçın, farklı sektörlerden İK liderleriyle yaptığı görüşmelerden edindiği izlenimleri ise şu sözlerle özetliyor: "2023 için de genel olarak artış ortalamasının da yüzde 40-50 bandında olacağını tahmin ediyorum. Bu genel tablonun yanı sıra sektör fark etmeksizin şirketlerin performans değerlendirme sistemlerini daha etkili şekilde kullandığı ve gerek ücret artışlarında gerekse sunulan yan hakların belirlenmesinde performansa dayalı kararların daha belirgin hale geldiğini görüyoruz. Şirketler, kritik noktalardaki başarılı çalışanlarını elde tutmak için gereken adımları bu yolla atıyor."
"ARA ZAM YETERLİ DEĞİL"
Kariyer.net CEO'su Fatih Uysal, mevcut ekonomik durumu göz önünde bulundurunca işverenlerin sadece ara zam yapmasının yeterli olmadığına işaret ederek şunları aktarıyor: "2-14 Kasım 2022 tarihleri arasında gerçekleştirdiğimiz Yeniden İnsan Araştırmamız da pandemi sonrası hızlı bir şekilde ofis yaşamına dönüldüğünü ancak çalışanların işverenlerden en çok; saatlerde esneklik, yeni yan haklar ve çalışan destek programı istediğini gösteriyor. Yeni çalışma düzeninde çalışanlar yurtdışında çalışmaya daha sıcak bakıyor. Araştırmaya katılanların yüzde 57'si Türkiye'de yaşayıp, yurtdışı ofisi için uzaktan çalışmayı istediğini söylüyor. Yurtdışında yaşayıp, Türkiye ofisi için uzaktan çalışmak isteyenlerin oranı ise yüzde 29. Çalışanların yüzde 43'ü önümüzdeki dönemde farklı şirketlere proje bazlı freelance çalışmayı düşündüğünü belirtirken aynı oranda çalışan da beyaz yaka bordrolu çalışan olarak devam etmeyi düşünüyor. İki yıl içinde iş yaşamına bakışlarının değiştiğini söyleyen çalışanların yaklaşık yarısı bu süreçte iş ve kariyer yaşamında değişiklik yaptığını söylüyor. Kadınlar, yüzde 34 oranıyla erkeklerden daha fazla istifa etmek isterken iş özel hayat dengesinin önemini de kadın çalışanlar bu dönemde daha iyi anladığını söylüyor. Tüm bu çıktıları iyi değerlendirdiğimizde artık pek çok alanda gücün çalışanlara geçeceğini ve çalışanlarının talep ve beklentilerine uygun çözümler geliştiren şirketlerin bir adım öne geçeceğini söyleyebiliriz."
TEKNOLOJİ SEKTÖRÜNDE DURUM NE?
Endeavor Türkiye ile girişimci şirketler için insan ve kültür konularında danışmanlık hizmetleri veren Melon'ın ortak yürüttüğü Girişimci Şirketlere Özel Ücret ve Yan Haklar Raporu, dördüncü defa yayınlandı. Araştırma için Türkiye'nin hızlı büyüyen 70 teknoloji şirketinden veri alındı. Rapora göre katılımcıların tamamı 2022 yılında ek zamlar uygularken, daha önce yılda bir kez maaşlarını gözden geçiren şirketler, artık yılda en az iki gözden geçiriyorlar. Bir önceki yıl araştırmasında şirketlerin yaklaşık yarısı maaş zamlarını yılda bir kez değerlendirdiğini belirtirken, mevcut durumda, şirketlerin yüzde 76'sı yılda iki veya daha fazla kez maaş artışlarını gözden geçiriyorlar.
Rapora göre her dört teknoloji şirketinden biri tamamen uzaktan çalışıyor. Hangi gün ofise gelineceği kararı konusunda çalışanlara tanınan esneklik artıyor. Katılımcı şirketlerin yüzde 50'si, bu kararı çalışanlarına bırakıyor. Geçtiğimiz yıl bu oran yüzde 37 iken, bu yıl yüzde 50'ye yükseldi. Fakat hibrit çalışma, çalışan bağlılığını düşürüyor. Şirketlerin yüzde 92'si üretkenliğin ofisten çalışmaya kıyasla aynı veya daha yüksek olduğunu söylerken, yüzde 65'i uzaktan çalışma ortamında etkin iletişimi sürdürme ve yüzde 48'i de çalışan bağlılığını koruyabilme konusunda endişeli.
TEKNOLOJİ YETENEĞİ YURTDIŞINA GÖÇÜYOR
2022 sene başı maaş zammı hariç, teknoloji şirketleri medyanda ortalama yüzde 42, üst çeyrekte ortalama yüzde 60 ek zam uyguladılar. 2022'de ek zam uygulayan her 10 şirketten 8'i, şirketler bu zamları bütçelenmemiş zamlar olarak uyguladı. 2022 yılsonu zammı ile birlikte, 2022'de yapılan zamlar toplamı (2021 yıl sonu zam hariç) medyanda yüzde 96, üst çeyrekte ise yüzde 156 seviyelerinde. 2023'te, yılbaşı itibarıyla uygulanacak tahmini maaş artışı ortalaması, medyanda yüzde 40, üst çeyrekte ise ortalama yüzde 60'tır. 2022 Ek zamlarla birlikte değerlendirildiğinde, teknoloji sektörü maaşlarındaki toplam zam üst çeyrekte yüzde 156 seviyelerine ulaştı. Raporda öne çıkan bir diğer detay ise teknoloji yeteneğinin yurtdışına göçüyor olması. Şirketlerin yüzde 60'ı yetenek kaybındaki ana nedenin, yurtdışı pazarlardan gelen iş teklifleri olduğunu belirtti. Şirketler, geçen sene işten ayrılan her iki yazılım geliştiriciden birinin yurtdışında bir şirkete geçtiğini belirtti.
ÇALIŞANLARA PAY OPSİYON SUNUYORLAR
Teknoloji sektöründeki yan hak ve esneklikler konusunda ise bazı detaylar öne çıkıyor… Neredeyse bütün şirketler, çalışanlarına özel sağlık sigortası ya da tamamlayıcı sağlık sigortası sağlıyor. Şirketlerin yüzde 90'ı çalışanlarına tamamlayıcı ya da özel sağlık sigortası sunuyor. Özel sağlık sigortası sağlayan şirket oranı ise yüzde 57. Bu oran geçtiğimiz yıla göre yüzde 7'lik bir artış göstermiştir. Özel sağlık sigortası sağlayan şirket oranında son iki senede belirgin bir artış gözlemlenmiş. Şirketlerin neredeyse tamamı çalışma modelinden bağımsız olarak çalışanlarına yemek ücretini yan hak olarak sağlamaya devam ediyor.
2022 senesi vergiden muaf belirlenen tutar olan 51 TL'nin üzerinde yemek desteği sağlayan şirketler, katılımcıların yüzde 88'ini oluşturuyor. Katılımcı şirketlerin yemek ücreti desteği medyanı ise günlük 65TL. Yasal sınırın üzerinde izin günü imkanı sağlanıyor. İşverenler çalışanlarına izin hakkı sağlama konusunda esneklik sağlıyor, yasal hakkın üzerinde uygulamalar yapıyor. Şirketlerin yarısı çalışanlarına 14 gün olan yasal sürenin üzerinde izin hakkı sağlıyor. Ayrıca her iki şirketten biri doğum gününde izin veriyor. Uzun vadeli başarı paylaşımı modeli çalışanları çekmek ve elde tutmak için önemli bir araç olarak görülüyor. Şirketlerin yarısı ise çalışanlarına pay opsiyon (hisse senedi) sunuyor. Her iki şirketten biri (34/70) çalışanlarına pay (hisse) opsiyonu veriyor. Bu şirketlerin çoğu kritik rollere ya da yönetici rollerine bu planı sunarken, tüm çalışanlara bu planı sunan şirket oranı yüzde 64 (22/34). Pay opsiyonu sağlayan şirketlerin yüzde 70'i ise performansı pay opsiyonu tanımak için bir kriter olarak görüyor. Şirketlerin yüzde 20'si, çalışanlarına kar paylaşımı sunuyor. Bu oran geçen yıla göre iki kart artış gösterdi. Çalışanları enflasyonist ortamda elde tutma aracı olarak, bu tür primlerin daha sık kullanılmaya başlandı.
EN YÜKSEK MAAŞ YAZILIM GELİŞTİRME ROLLERİNDE
Uzaktan çalışmanın yeni normal kabul edildiği ortamda, yurtdışındaki şirketler bu durumu kendileri için fırsat görerek gözlerini Türkiye'deki teknoloji yeteneklerine çevirdiler. Bu şirketler, kendi ülkelerine göre düşük ama Türkiye'de bir şirketin teklif edebileceğinden çok daha yüksek maaşlarla iş teklif ediyor. Çalışanların performansını prim ödemesi ile ödüllendiren şirketler çoğunlukta. Şirketlerin yüzde 65'i çalışanlarına performans primi verirken, şirketlerin yüzde 80'i satış rollerine satış primi sağlıyor. Performansa prim veren her üç şirketten biri, yalnızca belirli rol veya seviyelere prim veriyor. Başlangıç seviye rollerdeki kadın çalışan oranları, C seviyeye doğru ilerledikçe ciddi düşüşe uğruyor. Başlangıç seviyeden C seviyeye giderken, ortalama kadın çalışan oranı yüzde 40'lardan yüzde 25 seviyesine düşüyor. Yazılım rollerinde, yalnızca son altı ayda yüzde 50'nin üzerinde maaş artışı gerçekleşti. Geçen senenin aynı dönemine kıyasla giriş seviye bir yazılımcının maaşı ortalama yüzde 150 arttı.
BÜTÜNSEL ESENLİK AJANDANIN ÖNEMLİ KONUSU
Şirketler çalışanlarının ruhsal sağlığını desteklemek için çeşitli yan haklar sağlamaya devam ederken, çalışanların finansal esenliği konusu da şirketlerin ajandasında yer almaya başladı.
Araştırmayı değerlendiren Endeavor Türkiye Genel Sekreteri Aslı Kurul Türkmen, "Bu yıl da önceki yıl olduğu gibi insan kaynakları girişimcilerin ana gündem konuları arasındaydı. Beyin göçü ve enflasyon ortamı, girişimcilerin yetenek politikalarını defalarca gözden geçirmelerini gerektirdi. Çalışma düzeninde köklü değişiklikler yapan, ofise dönen, uzaktan çalışan ya da hibrit çalışmayı deneyen girişimler oldu. Biz bu araştırmayla biraz da olsa onlara bu konularda destek olmayı hedefledik. Girişimcilere insan kaynakları politikalarını oluştururken yol gösterici olacağımızı umuyorum. Başta partnerimiz Melon olmak üzere, katılan ve verilerini paylaşan tüm girişimlere teşekkür ediyoruz. Bu raporun bütün kuruculara ve Türkiye'deki startup ekosistemine yararlı olmasını diliyoruz" diyor.
YAN HAKLAR İÇİN 2023'TE YENİ ADIMLAR
Eleman.net, yan haklar konusunda çalışanlara "Çalıştığınız şirketin size sunduğu yan haklar tatminkar mı?" sorusunu, şirketlere de "2023'te çalışanlarınız için yeni yan haklar sağlayacak mısınız?" sorusunu yönlendirdi. Gıda, güvenlik, eğitim ve tekstil sektörlerinden firma ve çalışanların katıldığı ankette çalışanların yüzde 40'ı sunulan yan hakların tatmin edici olduğunu belirtirken yüzde 60'ı ise tatmin edici bulmadığını belirtti. Ankete katılan şirketlerin yüzde 75'i gelecek yıl çalışanlarına yeni yan haklar sunacağını belirtirken, yüzde 25'i ise yeni yan haklar sunmayacağını bildirdi. Şirketlerin çoğunun gelecek yıl yeni yan haklar tanıyacak olması, çalışanlar için umut verici bir gelişme olarak dikkat çekiyor. Çalışan performansını yükselten yan hakların arasında sosyal güvenlik ve sağlık sigortası gibi yasalarca zorunlu tutulan hakların yanı sıra işsizlik sigortası, tıbbi izin, yemek ücreti, yol yardımı, ücretli tatil, hayat sigortası, çalışan indirimleri, hediye çekleri, doğum günü izni, şirket telefonu-aracı, eğitim ödenekleri gibi şirketlerin tercihine göre birçok yan hak bulunuyor.