Şirketler çalışan bağlılığı için artık oyunlaştırma kullanıyor

Çalışan bağlılığı, bugün ve gelecekte yöneticilerin karşılaştığı en büyük zorluklardan biri olmaya devam edecek. Bu sorunu çözmek için şirketler, çalışanları için işi daha anlamlı ve eğlenceli hale getirmek amacıyla oyunlaştırmaya yönelmeye başladı.
14.11.2024 20:58 GÜNCELLEME : 15.11.2024 00:01

PARA RÖPORTAJ/ ÜRÜN DİRİER Günümüzde, birçok büyük şirket oyunlaştırma tabanlı davranış platformlarını kullanarak satış ekiplerinin motivasyon, performans ve verimliliklerini artırmanın yanı sıra, çalışan yetkinliğinin geliştirilmesinden motivasyonun artırılmasına kadar birçok konuda fayda sağlıyor. Ayrıca şirketler, Loyalty (Sadakat) 3.0 vizyonuyla geliştirilen oyunlaştırma tabanlı ürünleri kullanarak, müşterileriyle kurdukları bağları güçlendiriyor ya da şirket içi operasyonlarının verimliliğini maksimize ederek çalışanlara yepyeni deneyimler yaşatıyor.

Global araştırmalara göre, oyunlaştırma pazarının 2023-2030 döneminde yüzde 27,4'lük artışla 96,3 milyar dolara ulaşması öngörülüyor. Ayrıca, Türkiye'nin de içinde bulunduğu Avrupa'daki oyunlaştırma pazarının bu büyümeden önemli ölçüde payını alacağı belirtiliyor. Gartner'in son raporuna göre, büyük işletmeler mevcut oyunlaştırılmış uygulamalarını geliştirmeye devam edecek. Sosyal medyanın desteği ve daha fazla dijital araca erişim sayesinde KOBİ'ler arasında da oyunlaştırmanın avantajlarına ilişkin farkındalığı artırmak, pazarın büyümesini sağlayacak. Yerel yönetimlerin ve kilit paydaşların desteği de bu büyümenin desteklenmesine yardımcı olacak.

Oyunlaştırma, oyun mekaniklerinin oyun dışı alanlarda kullanıldığı bir motivasyon ve teşvik yaklaşımı olarak son yıllarda öne çıkıyor. Oyunlaştırma şirketi Inooster'ın Kurucu CEO'su Murat Yılmaz ile oyunlaştırma uygulamalarını ve çalışan bağlılığına olan katkısını konuştuk.

Öncelikle kendi özgeçmişinizi kısaca anlatabilir misiniz?

Kariyerime oyun oynamayı seven bir Bilgisayar Mühendisi olarak; yazılım geliştirme, dijital dönüşüm ve inovasyon projeleriyle dolu bir dünyada başladım. İnsanların teknolojiyle olan etkileşim şekilleri ve oyun esnasındaki davranış biçimlerini her zaman derinlemesine inceleyen biri olarak, içinde bulunduğum yapıların ihtiyaçlarından da hareketle bu alanda yeni bir şeyler yapma ihtiyacı hissettim. Bu süreçte, oyunlaştırma kavramıyla tanıştım ve iş dünyasındaki potansiyelini fark ederek Inooster Bilgi Teknolojileri'ni kurmaya karar verdim. 2016'dan bu yana Inooster bünyesinde, çalışan ve kullanıcı motivasyonunu, bağlılığını, verimliliğini artırmayı hedefleyen dijital deneyim platformları geliştiriyoruz.

Inooster nedir, ne yapıyorsunuz?

Bu ay 8. yaşını kutladığımız Inooster, iş süreçlerini verimli ve eğlenceli hale getirerek iş yerlerinin potansiyelini maksimize etmeyi amaçlayan, kapsamlı araştırma ve analizlerle şirketlerin online ve offline müşterileriyle nitelikli, sürdürülebilir ve pozitif etkileşim kurmalarına yardımcı olan, davranış bilimlerini temel alarak geliştirdiği oyunlaştırma tabanlı yenilikçi ürünleri ile firmaların çalışan ve müşteri ilişkilerini güçlendirerek kitlesel dönüşüm yaratmalarına zemin hazırlayan bir teknoloji şirketidir.

Motivist adlı deneyim platformumuzla, çalışanların ve son kullanıcıların performans metriklerini oyunlaştırılmış bir altyapı üzerinden takip etmelerini sağlıyoruz. Burada iç iletişimi zenginleştiren anlık olarak gelişimi takip eden, uzun soluklu bir yolculuk kapsamında sürdürülebilir bir hedef yönetimi sunan bir mekanizma söz konusu. Tamamen şirketlerin ihtiyaç duydukları ve işaret ettikleri gelişim alanlarına odaklanıyor, buradaki çıktılar net değilse o alanların keşfedilmesine de dahil olup, buna göre özel çözümleri platform üzerinde kurgulayarak kullanıcıların şirket ile pozitif duygusal bağlar geliştirmesine yardımcı oluyoruz.

Yaptığımız iş tam bir denge işi. Balansın bir tarafında teknoloji, diğer tarafında ise sosyal-psikoloji var. Bu bağlamda uzun soluklu tasarlanan ve sürekli bir gelişimi şiar edinen oyunlaştırma metodolojimiz kullanıcıların psikolojik eğilimlerine, davranış değişikliklerine, toplumsal olaylara verdikleri tepkilere, sorunları çözme yaklaşımlarına ve rekabette öne çıkma prensiplerine göre şekilleniyor.

Bu süreçte, ana hedefi verimlilik ve motivasyon olan bu platformun sürdürülebilirliğini aktif kılmak için de gelişmiş analitik araçlar ve veri izleme sistemlerini kullanarak performans ölçümü ve oyunlaştırma stratejilerinin optimize edilmesini sağlıyoruz. Yöneticiler için süreçlerin gerçek zamanlı takip edilmesine de olanak sağlayan yapılarla anında müdahale ve iyileştirme imkanını da sunmuş oluyoruz. Türkiye'nin alanında öncü şirketleriyle halihazırda aktif olarak çalışıyoruz, bu da bize çok yüksek sayıda insan profiline dokunmayı, onları anlamayı ve çözüm çeşitliliğinde her sektörü, departmanı, profili, hedefi süreçlere dahil edebilmeyi sağlıyor.

Birlikte çalıştığımız şirketlerle birlikte APY Ventures, Logo Ventures ve TechOne VC gibi yatırımcılarımızla da büyümeye devam ediyoruz. İstanbul ve Londra'daki ofislerimizle uluslararası arenada faaliyet gösteriyoruz. Geçtiğimiz yıllarda Albaraka Garaj tarafından "Yılın Girişimi" ödülüne layık görüldük, Fast Company Türkiye tarafından en başarılı 100 start-up listesine girdik. MarTech Awards, Brandverse Awards, Felis Awards ve EX Awards gibi prestijli ödüller kazanmış olmaktan dolayı da ayrıca gururluyuz.

Ne tür şirketlerle çalışıyorsunuz?

Halihazırda Türkiye, İngiltere ve Hollanda pazarlarında faaliyet gösteriyoruz. 20'nin üzerinde büyük enterprise'a 30'un üzerinde proje ile hizmet veriyoruz, 200'ün üzerinde de küçük ve orta ölçekli işletme aktif müşterilerimiz arasında. 2023 yılı ilk çeyreğinden itibaren ihracat geliri de elde etmeye başladık. ISO 500 içerisinde yer alan ve perakende, çağrı merkezi, bankacılık, e-ticaret, turizm ve kamu sektörleri gibi geniş bir yelpazede birçok şirkete sunduğumuz çözümler 100 binin üzerinde beyaz yakalı tarafından aktif olarak kullanılıyor.

Oyunlaştırmanın yeni nesil İK'daki yeri nedir sizce?

Çalışan bağlılığının ve memnuniyetinin kurum başarısında giderek daha merkezi bir konuma gelmesiyle, şirketler insan kaynağını merkeze alan uygulamalara daha fazla yatırım yapar hale geldiler. Bir deneyim yaratmak, bu deneyime pozitif katkı sağlayacak unsurları da çevresine yerleştirmek özellikle pandemi ile birlikte neredeyse her şirketin öncelikli hedefleri arasında. Oyunlaştırma da aslında tam burada devreye girerek işyerini pozitif bir deneyim merkezine dönüştürücü adımların herkes tarafından kullanılmasını sağlıyor.

İş süreçlerine oyunlaştırılmış dinamikler üzerinden dahil olan kullanıcıların verimlilik ve bağlılıklarındaki dikkate değer artış oranları da bu tarz uygulamaları yeni nesil İK stratejilerinin temel unsurlarından biri haline getirdi. Çalışanlar, oyunlaştırılmış altyapılarla iş süreçlerine daha fazla entegre oluyor, bu da verimliliği artırıyor.

Şirketler oyunlaştırılmış çözümleri kurumsal hedeflere ulaşmada önemli bir araç olarak kullanırken, çalışanların motivasyonunu artırmak, takım ruhunu güçlendirmek, performans takibi, veri analizi, yenilikçilik, yaratıcılık ve öğrenme süreçlerini de daha etkili hale getirmek gibi geniş bir alanda oyunlaştırmadan faydalanıyor. Oyunlaştırmanın şirketlere başarılı bir şekilde entegre edilmesi, şirket kültürünü olumlu yönde etkilerken, genel verimlilik ve rekabette de kuruma avantaj sağlıyor. Ancak, uygulamanın çerçevesinin iyi kurgulanması, projeksiyonların doğru yapılması ve ilgili kullanıcıların ihtiyaçlarına uygun hale getirilmesi oldukça önemli.

Oyunlaştırma sadece çalışan bağlılığı için mi?

Hayır, oyunlaştırmanın çok daha geniş bir amacı var. Oyunlaştırma bir yöntem, bir altyapı, bir süreç hikayesi. Çalışan bağlılığının ötesinde, inovasyonu tetiklemek, öğrenme süreçlerini hızlandırmak ve çalışanlar arasında daha güçlü bir iş birliği sağlamak başta olmak üzere çok daha geniş bir dizi hedefe hizmet ediyor. Şirketin sorun yaşadığı her noktanın çözümünde oyunlaştırmanın dahil olabileceği bir alan muhakkak var. Oyunlaştırma aynı zamanda öğrenmeyi, performansı, iletişimi, inovasyonu, kişisel gelişimi, etkileşimi destekleyen çok yönlü bir yaklaşım. Bu nedenle, iş yerlerinde çok daha kapsamlı bir etki yaratıyor.

Şirketlerin kullandığı oyun uygulamalarından örnek verebilir misiniz?

Oyunlaştırma uygulamalarımız farklı sektörlerde çok değerli firmalar tarafından başarıyla kullanılıyor. Perakende sektöründen bir örnek olan Ipekyol'un KOZA uygulaması, mağaza çalışanlarının verimliliğini farklı dönem ve metriklere göre %4 ila %15 aralığındaki oranlarda artırarak, süreçleri otomasyona çevirip çalışanların performanslarını gerçek zamanlı olarak takip etmelerini sağlıyor. Uygulama, çalışanları manevi ödüller (takdir, liderlik tabloları) ve maddi ödüller (hediye çekleri, genel merkez ziyaretleri) ile motive ederken; moda akademisi, quizler, düellolar, mikro öğrenme fırsatları ve kombin yarışması gibi özellikleriyle eğitim, gelişim ve farkındalık sunuyor.

Sağlık sektöründe ise eczane teknisyenleri için geliştirilen oyunlaştırılmış bir mobil öğrenme platformumuz, kullanıcıların sürekli genişleyen zengin bir soru havuzu içerisinden sunulan sorulara doğru yanıtlar vererek puan kazanmalarını sağlıyor. Kazanılan puanlar, kişisel gelişim eğitimleri, dil kursları ve teknisyenlerin işlerini daha iyi yapabilmeleri alanında kullanılabiliyor. Platform, ayrıca düellolar, liderlik tabloları ve hikayeleştirilmiş altyapısı ile eğlenceli bir rekabet ortamı sunuyor ve kısa süreli görevlerle kullanıcıların daha yüksek puanlar kazanmasını teşvik ediyor.

Çağrı merkezlerinde de oyunlaştırma, çalışanların motivasyonunu artırmak için etkili bir çözüm olarak kullanılıyor. Oyunlaştırılmış görevler ve anlık hedeflerle iç iletişim güçlendirilirken, performans takip sistemi yöneticilere süreçleri gerçek zamanlı izleme ve iyileştirme fırsatı sunuyor. Bu sistem sayesinde, verimlilikte, ciroda ve yeni müşteri kazanmada şu ana kadar %10'un üstüne çıkan oranlarda artışlar sağlandı. Tüm bu örnekler, oyunlaştırmanın iş süreçlerini iyileştirme, çalışan motivasyonunu artırma ve performansı ölçme konularında ne kadar etkili olduğunu gösteriyor.

Çalışan esenliği konusuna bakış açınız nedir?

Çalışan esenliği, modern iş dünyasında giderek daha fazla önem kazanan bir kavram haline geldi. Yalnızca fiziksel sağlığı değil, aynı zamanda zihinsel, duygusal ve sosyal sağlığı da kapsayan bu yaklaşım artık şirketlerin IK stratejilerinde merkezde yer alıyor. Esenlik düzeyi yüksek çalışanların, daha yüksek motivasyon ve verimlilik sergilediklerini görüyoruz. Bu nedenle, çalışanların iş süreçlerindeki fiziksel ve ruhsal sağlığını destekleyen, iş-yaşam dengesini kuran ve kendilerini geliştirmelerine olanak sağlayan uygulamalar şirketler tarafından daha fazla talep edilir hale geldi. Oyunlaştırma unsurları da iş ortamını daha eğlenceli hale getirip stres yönetimini destekleyici sistemi ile bize tam isabet çözümler sunmamızı sağlıyor. Şirketlerin bu alanlara olan ilgisi bizi memnun ediyor ancak daha da memnun edecek olan bunun bir şirket kültürüne dönüşmesi ve kalıcılığın sağlanması olacak.

Oyunlaştırmanın kullanılabileceği alanlar neler?

Satış ve pazarlama süreçleri, eğitim programları, İK ve performans yönetimi, inovasyon projeleri, tutundurma, yazılım ve proje yönetim süreçleri ve müşteri hizmetleri gibi birçok alanda oyunlaştırma aktif olarak kullanılıyor. Yukarıda da belirttiğimiz gibi oyunlaştırma bir altyapı, holistik bir yaklaşım. Bir derginin kullanıcı yolculuğunda da oyunlaştırma size bir çözüm sunar, bu röportajımızın basımındaki matbaa süreçlerine de dahil olur ve oraya bir aksiyon katar. Her departman ve iş sürecine rahatlıkla entegre edilebilmesinin yanı sıra, iş süreçlerini eğlenceli bir deneyime dönüştüren esnek bir yöntem.

Daha çok hangi sektörler odağınızda?

Ağırlıklı olarak çalışanların birden fazla lokasyonda olduğu perakende, telekomünikasyon, bankacılık ve ilaç gibi sektörlere odaklanıyoruz. Bununla birlikte yoğun nüfusa sahip şirket merkezleri ve üretim tesisleri de odaklarımız arasında. Bu sektörlerdeki yapılara yönelik uzun yıllardır denenmiş ve özelleşmiş dijital çözümlerimiz var.

BİZE ULAŞIN