PARA OYUN/ ALİ EFE İRALI Geçen yıllarda bir popülerlik neticesinde oyun sektörünün tüm dinamiklerine etki edecek ölçüde kendini tanıtan Web3 oyunları, beklenen etkiyi pek oluşturabilmiş değil. NFT ile birlikte blokzincirin mekaniklerinden faydalanan ve oyun ekonomisini yeniden yorumlatmayı sağlayan araçları deneyimleyerek bir akım oluşmuştu. Ancak şu an özellikle simülasyon evrenlerine dair gelen itiraflarla birlikte karşılaştığımız küçülmeler, sektörün çok o yönde hareket sahasını büyütemediğini işaret ediyor. Business Research Insights'ın raporuna göre 800 milyon dolara yakın NFT oyun pazarının 2031'de 6 milyar doları aşacağı öngörülüyormuş. Yani anlaşılacağı üzere çok büyük bir çarpan var ama yıl bazında bu oldukça düşük kalıyor. Diğer yandan, sektörün mevcut paydaşları durmuyor ve sürekli biçimde farklı yönleriyle yaygın etkiye ulaşmanın sınırlarını zorluyor.
UBISOFT ODAĞINI BLOKZİNCİRDE TUTUYOR
Geçtiğimiz günlerde Ubisoft'un Strategic Innovation Lab birimi, blokzincir sektöründe oyun geliştirici olarak konumlanan Immutable ile bir ortaklığa gittiğini açıkladı. CoinTelegraph'tan Gareth Jenkinson'ın haberine göre Ubisoft'tan Nicolas Pouard, yaptığı açıklamada, bu iş birliği sayesinde tam teşekküllü bir oyun üzerinden, oyunculara sadece eğlence deneyimine odaklanmalarını sağlayacakları bir nokta oluşturacaklarını izah etmiş. Finance Magnets'ten Pedro Ferreira, Web3 oyunlarına yani, blokzincire dayalı ekonomiler üzerine inşa edilmiş oyun sistemlerinin sadece iş birliklerinden oluşmadığını ve bir paradigma değişiminin sinyalini verdiğini ifade ediyor. Aynı yazıda ImmutableX'in başındaki isim ve eş kurucusu Robbie Ferguson'ın, Web3 oyunları için söylediği "dijital aidiyeti bir norma kavuşturan süreç" olarak yaptığı tanıma da atıf veriyor. Bunlar oldukça önemli açıklamalar. Ubisoft ve Immutable iş birliği bağlamında bakıldığında, sektörün halihazırda blokzinciri bir hedef olmaktan ziyade, araç olarak sektöre yerleştirme çabası güttüğünü anlıyoruz. Daha önce de farklı kanallarla dile getirmeye çalıştığımız gibi, aslında tüm bu metaverse ile başlayıp NFT eserleri ve blokzincir bağlamındaki ekonomi bağlamında bir zemine kavuşturulmaya çalışılan süreç; yepyeni bir yöntemin tutundurma faaliyetinden çok da farklı bir şey değil. Aslında, oyuncuların alışık olduğu sektörün temel zemini de değiştirilmeye çalışılıyor, buraya yabancı olanların da. Hem bir iletişim teknoloji yöntemi hem de bir yeni ekonomi-iş modeli olarak farklı bir sahanın mevcutta ve yenide kalıcı hale getirilmesi işleniyor görünüyor. Öte yandan, Valve gibi Steam'e sahip dünyanın en büyük dijital oyun perakendecisi, pazar yeri sahiplerinden birinin halihazırda böylesine oluşumlara karşı durduğu da bir gerçek. Özellikle Gabe Newell'ın (Valve'ın başkanı) çok sert dille eleştirdiği bir sistem olduğunu unutmamak gerek. Bu denli çabaların olduğu bir pazarda, Epic Games ise tavrını çok daha farklı şekilde göstermiş ve blokzincirden yana bir tutum sergileyeceğinin sinyallerini sunmuştu. Bugün hali hazırda o sinyallerin kanıtlarını gözlemlemeye devam ediyoruz. Geçtiğimiz günlerde Interoperable Blockchain Game yani farklı oyunlar ve platformlar arasında da oyunun verilerinin ya da varlıklarının transferini mümkün kılan teknoloji olarak tanımlayabileceğimiz blokzincir teknolojisine sahip bir oyun Epic Games'in mağazasında yerini alacağını duyurdu. Illuvium isimli oyun, 28 Kasım'da mağazadan 180 milyonu aşkın kullanıcının önünde izleyiciye çıkacak. Farklı çabalar da benzer anlamda farklı platformlar için çalışılıyor. Ancak Valve tarafında durum hala stabil ve çok net.
YENİ ZELANDA'DAN OYUN GELİŞTİRİCİLERE ÖZEL TEŞVİK
Uzun zamandır dile getirmeyi istediğim ama araya giren pek çok farklı konu sebebiyle bir türlü gündeme alamadığım bir başlık mevcut. Yeni Zelanda Eylül ayında özel bir taslak ile oyun geliştirici firmalarına, bazı özel harcama kalemlerine yönelik olacak şekilde tasarlanan ve yüzde 20'yi bulan bir teşvik paketi açıklamıştı. Şirketlerin izlenip, taleplerinin toplanıp değerlendirilmesi esasına dayalı bir süreç olarak inşa edilen bu çalışmanın pilot fazının 29 Eylül itibarıyla başlandığı aktarılıyor. İçerik olarak oldukça kapsamlı olan bu uygulamanın tanıtım paketi içinde, Yeni Zelanda hükümetinin oyunu önemli gelir kalemlerinden biri olarak gördüklerini deklare ettiklerini de görüyoruz. Bizde de uzun zamandır çeşitli ulusal ajans ve bakanlıklar nezdinde yürütülen desteklere benzemesi yönüyle incelenmesinde fayda olacağı kanaatindeyim. GDSR, yani Game Development Sector Rebate (Oyun Geliştirme Sektörü-Hibesi/Teşviği/İndirimi) ismiyle de bir kısaltmaya sahip.