PARA RÖPORTAJ/ ÜRÜN DİRİER Hukuk teknolojileri pazarı global büyümesini sürdürüyor. Statista'nın yaptığı araştırmaya göre LegalTech pazarının 2021 yılında küresel ölçekte 27,6 milyar dolar gelir ettiği tahmin ediliyor. 2027 yılında elde edilen gelirin 35,6 milyar dolara ulaşması bekleniyor. Ülkemizde bu alanda çalışan kurumlardan biri KONG.
Kavlak of Next Generation (KONG), eğitim programları tasarlayıp, etki odaklı projeler gerçekleştirmenin yanı sıra ekosisteminin büyümesi misyonu ile girişimciler için hızlandırma programlarını geliştiriyor. "KONG Tech" ile LegalTech girişimleri için hackathon ve hızlandırma programları tasarlayarak hukuk teknolojileri konusunda fikir geliştirmek isteyen veya fikri olan girişimcileri ekosistem oyuncuları ile bir araya getirirken, "KONG Impact" olarak ise sürdürülebilir sosyal fayda üreten, insan odaklı değişim ve dönüşüm amacıyla faaliyetlerini yürüten sosyal girişimlere hukuki danışmanlık desteği sağlıyor. "KONG Learning" çatısı altında ise KONG Academy ile 5 yıldır eğitim programları tasarlıyor ve uyguluyor.
KONG Programlar Yöneticisi Hilal Gerçek, hukuk teknolojileri (LegalTech) alanında ülkemizdeki programları ve dünyadaki gelişmeleri aktardı...
Hilal Gerçek
Global pazarda hızlı yükseliş gösterenlerden biri de Hukuk Teknolojileri. Hukuk teknolojisi nedir ve ne işimize yarar?
Hukuk teknolojileri; teknolojik araçların hukuki bilgi ile birleşerek; hukuki işler için araştırma, erişim, uygulama, süreç otomasyonunu en verimli ve basit şekilde kullanımını hedefleyen yenilikçi ürün ve hizmetler sunar. Hukuk teknolojileri dediğimizde aklımıza yapay zekâ, makine öğrenmesi, büyük veri, blockchain gibi teknolojilerle adalet sisteminin her adımında yer alan paydaşlar için daha verimli, erişilebilir, uygun maliyetli ürünler gelir.
Hukuk teknolojileri temel olarak araştırma, iletişim, otomasyon ve akıllı sözleşmeler başlıklarında incelenebilir. Yapılan araştırmalara göre küresel hukuk hizmetleri pazarının tüm dünyada ekonomik bir yavaşlamaya yol açan COVID-19 salgının ardından 2023 yılında toparlanarak yaklaşık 860 milyar dolara ulaşması bekleniyor.
Hukuk hizmetleri endüstrisindeki işler teknolojik gelişmelerden etkilenebiliyor. 2018'de yapılan bir ankette ABD şirketlerinin yarısından biraz fazlası teknoloji destekli belge incelemeleri kullandıklarını belirtirken, yaklaşık yüzde 30'u yasal süreçleri otomatikleştirdiklerini bildirdi. Ayrıca, endüstrinin teknolojiye verdiği tepkiler olumlu görünüyor. Singapur'daki kıdemli avukatlarla 2018'de yapılan bir ankette ezici bir çoğunluk, hukuk teknolojisinin hizmet sunumunu iyileştirdiği, maliyetleri azalttığı ve sektörün geleceği için çok önemli olduğu konusunda hemfikirdi.
Ekonomik faydası nedir?
Belki de en önemlisi, hukuk teknolojileri sayesinde imkânları kısıtlı toplulukların hukuki hizmetlere erişimine imkân tanıyarak veya hizmet kalitesini artırarak ekonomik faydalar sağlayabiliyor. Hukuk teknolojilerinin yardımıyla, hukuki hizmetleri daha efektif ve düşük maliyetlerle sunmak günümüzde mümkün hale geldi. World Justice Project tarafından hazırlanan bir rapora göre, hukuk teknolojileri sayesinde dünya genelinde yaklaşık 5 milyara yakın insanın adalete erişimden yoksun olduğu görülebilirken, hukuki hizmetlere erişimin artması, girişim ekosistemini, küçük işletmeleri ve inovasyonu canlandıracak. Kaldı ki günümüzde de sıklıkça karşılaştığımız ve fakat görmezden gelinen bir gerçek de startup'ların çoğunlukla hukuki destekten yoksun kalmaları sebebiyle başarısızlığa uğramalarıdır.
Dünyadan başarılı örnekler var mı?
Dünyadaki örneklere baktığımızda ilk göze çarpan girişimlerden bir tanesi LegalZoom'dur. LegalZoom, çevrimiçi yasal hizmetlerin en iyi sağlayıcılarından biridir. Ticari, profesyonel veya kişisel yasal ihtiyaçlar için kullanılabilen LegalZoom yasal danışmanlar aracılığıyla kişisel ve ailevi konular, iş kurma, iş operasyonu fikri mülkiyet, evlilik ve boşanma ve gayrimenkul gibi konularda hukuki ve bürokratik işleri çözüme kavuşturuyor.
Bulut tabanlı bir uygulama yönetimi yazılımı olan Clio ise avukatlık büroları süreç takibi, fatura, belge yönetimi ve görev yönetimi gibi birçok özellik sunuyor.
LegalTech'lere bir diğer örnek de CS Disco... CS Disco; işletmeler, hukuk firmaları, yasal hizmet sağlayıcılar ve hükümetler için e-keşif, yasal belge inceleme, dava yönetimini basitleştiren, bulut tabanlı, yapay zekâ destekli bir yasal çözüm sunuyor. Ölçeklenebilir, entegre çözümüyle, hukuk departmanlarının yasal konularla ilgili veya potansiyel olarak ilgili kurumsal verileri kolayca toplamasını, işlemesini ve incelemesini sağlıyor.
Yatırımcılar bu alandaki girişimlere ilgi duyuyor mu?
Henüz yeni filizlenen bir alan olmasına rağmen LegalTech girişimlerine ilginin artarak devam ettiğini söyleyebiliriz. Örneğin; şirketler için "özgeçmiş kontrol uygulaması" olarak hizmet veren yapay zekâ şirketi Checkr, 2021 yılının sonunda E Serisi yatırım turunda 250 milyon dolar yatırım aldı ve 4.6 milyar dolar değerlemeye ulaştı. 2014 yılında kurulan ve çalışanlar ile iş başvurusunda bulunanlar hakkında geçmişe yönelik kontrollerin yapılmasında uzmanlaşmış San Francisco merkezli bir şirket olan Checkr, finansal hizmetler, perakende, teknoloji, sağlık ve imalat sektörlerinin yanı sıra kâr amacı gütmeyen kurumlara ve daha yüksek eğitim kurumlarına da hizmet veriyor. Checkr'ın teknolojisinin işe alım süreçlerine şeffaflık kazandırdığını söylemek mümkün.
Bireylere ve küçük ve orta ölçekli işletmelere, kuruluş, emlak planları ve yasal belge incelemesi dahil olmak üzere çevrimiçi yasal hizmetler sunan Rocket Lawyer da Nisan 2021'de 223 milyon dolarlık büyük bir yatırım turunu tamamladı.
Türkiye'de durum nedir?
Türkiye'de LegalTech'in henüz gelişmekte olduğunu söyleyebiliriz. Dijitalleşme bütün sektörleri etkilediği gibi hukuk sektörünü de etkiliyor. Bütün paydaşları daha çevik, kullanıcı odaklı ve esnek olmaya itiyor. Bu dönüşüm gücü Türkiye'deki hukukçulara itekleyici bir güç oluştursa da teknolojik gelişmelerin global ölçekteki hıza yetiştiğini söyleyemeyiz. Türkiye'de hukuk teknolojileri alanındaki kilit oyuncular startup'lar, kuluçka merkezleri, hızlandırma programları ve hukuk büroları.
Türkiye'deki LegalTech girişimlerinin çoğu ya hukuk firması yönetim ürünleri ya da veri koruma uyumluluğu otomasyon araçları sunuyor. Girişimler arasında iki sözleşme yönetimi ve üç hukuk edtech şirketi bulunuyor.
Bunlara ek olarak hali hazırda Türkiye'de LegalTech alanında networklerin de gelişmesi gerekiyor. Bu sebeple biz Almanya merkezli European Legaltech Association'ın (ELTA)Türkiye yapılanmasını kurarak bu alanda çalışan ekosistem oyuncularını bir araya getiriyoruz. Bu yapılanmada amacımız LegalTech pazarının büyüklüğünü, etkisini ve fırsatlarını girişimcilik ekosistemine aktarmak ve yatırımcılar, girişimciler, kuluçka merkezleri, üniversiteler ve sivil toplum örgütleriyle beraber katma değer yaratan girişimlerin hayata geçmesi ve globale açılabilmesi için sürdürülebilir destek mekanizmaları oluşturmak. Bu noktadan yola çıkarak şu anda global bir hızlandırma programıyla beraber global bir LegalTech hızlandırma programı üzerinde çalıştığımızı söyleyebilirim. Amacımız hem Türkiye'deki hem tüm dünyadaki girişimci adaylarını global girişimcilik ağlarının bilgi birikimiyle ve profesyonelleriyle tanıştırmak, hali hazırda var olan LegalTech unicorn'ları arasında Türk girişimcilerimizin de yer almasını sağlamak.
Ek olarak müvekkillerimizin hukuki hizmetlere ulaşımını kolaylaştırmak, memnuniyetlerini artırmak, karşılıklı zaman tasarrufunda bulunmak ve maliyetleri azaltmak adına da bir hukuk teknolojileri platformu üzerinde çalışıyoruz. Zira hızla değişen günümüz hukuk sektöründe, rekabetçi pozisyonu korumak adına hukuk teknolojileri daha da temel bir enstrüman haline geldi.
Global pazardaki yeri pazar büyüklüğü nedir?
Statista'nın yaptığı araştırmaya göre LegalTech pazarının 2021 yılında küresel ölçekte 27,6 milyar dolar gelir ettiği tahmin ediliyor. 2027 yılında elde edilen gelirin 35,6 milyar dolara ulaşması bekleniyor.
Hukuk teknolojileri pazarına girmek için 5 güçlü sebep?
1. Teknoloji, değişen müşteri beklentilerini karşılamaya yardımcı olabilir.
2. Avukatlara zaman kazandırmak, onlar için en anlamlı olan işi yapmalarını sağlar.
3. Teknoloji, firmanın kaynaklarının ve çalışanlarının daha iyi kullanılması için firma çapında bir genel bakış sağlayabilir.
4. Teknoloji belge güvenliğini ve siber güvenliği artırabilir.
5. Teknoloji adalete erişimi iyileştirebilir.
Yatırımcılar için ise ekonomik indikatörlere baktığımızda büyüyen pazar payı ve artan taleplerin tetikleyici olacağı söylenebilir.
Yapay zekanın hukuk teknolojilerindeki dönüştürücü etkilerine üç örnek verebilir misiniz?
Hukuki araştırma ve analiz: Yapay zekâ, hukuk alanında büyük miktarda veri işlemeyi mümkün kılarak, hukukçuların araştırma yapmalarını ve kanunlara uygunluğu değerlendirmelerini daha hızlı ve daha doğru bir şekilde yapmalarına yardımcı olur. Örneğin, yapay zekâ tabanlı hukuk arama motorları, hukukçuların büyük miktarda yasal belgeyi inceleyip, içerdikleri konuları ve hukuk örneklerini sınıflandırmalarına olanak tanır.
Doğal Dil İşleme: Yapay zekâ, doğal dil işleme teknolojisi sayesinde, hukuk dokümanlarını, anlaşmaları ve diğer hukuk belgelerini okuyabilir, anlayabilir ve yorumlayabilir. Bu, avukatların ve hukuk firmalarının hızlı ve doğru bir şekilde belgeleri analiz etmelerini ve uygun sonuçlar çıkarmalarını sağlar.
Tahmini analiz ve öngörü: Yapay zekâ, veri analizi ve makine öğrenme tekniklerini kullanarak, hukuk alanında tahmin yapabilir ve öngörüde bulunabilir. Örneğin, mahkeme kararlarını analiz ederek, gelecekteki benzer davalar için tahminler yapılabilir. Bu, hukukçuların müşterilerine daha doğru ve verimli bir şekilde danışmanlık yapmalarına olanak tanır.