PARA OYUN/ ALİ EFE İRALI Yeni sürümüyle trilyonlarca veriyi işleme kabiliyetine erişen ChatGPT, beraberinde eş zamanlı olarak çıkan pek çok farklı uygulamayla birlikte hayatı kolaylaştırmaya başlıyor. Özellikle de grafik ayağında karşımıza çıkan uygulamalardan biri olan Midjourney ile birlikte kullanıldığında oyun sektörü için çok önemli alternatifler sunması, şaşırtıcı düzeylerde sonuçlar sunabiliyor. Peki oyun sektörünün ne yönde bir eğilime kavuşacağını söyleyebilir miyiz? Kesin bir öngörüde bulunamasak da ortaya yıkıcı olduğu kadar dönüştürücü bir etkiyle ulaşılan bir metodoloji sunduğunu belirtmek mümkün.
OYUN MOTORLARINA EKLEMLENİYOR
Pek çok iletişim teknolojisi noktasında karşımıza gelen eklemlenebilir yapılar, oyun endüstrisi için bugün yapay zekâ ile yoluna devam ediyor. Oyun motorlarının kendi içerisinde sundukları kodlama sistemleri ve grafik unsurların birbirine bağlanmasını sağlayan süreçler, bugün yapay zekâ ile mümkün hale getiriliyor. Çok basit olarak niteleyebileceğimiz ara kodlar üzerinden, oyun motorlarına artık doğrudan komut vermek suretiyle özel gereksinimler eklenebiliyor. Örneğin, "şöyle bir sahne kuralım, şöyle bir kutu olsun ve kutunun üstüne basıldığında şu kadar ilerlesin" gibi bir komut dizisini beş dakikanın altında sisteme entegre edebilen bir yapıyla karşı karşıyayız. Peki grafik ihtiyacınız mı var? Midjourney de orada devreye giriyor. Aslına bakarsanız ChatGPT'nin de görsel desteği mevcut, ancak şu an için son kullanıcının ona ulaşmasında farklı yollar denemesi gerekiyor. Sözün özü, bu iki yazılımın kullanılması suretiyle doğrudan bir üretim ağının inşası mümkün görünüyor. Tabii bu akıllarda bazı soru işaretleri uyandırabilir. Geçtiğimiz aylarda da dile getirdiğimiz şekilde sektördeki pek çok meslek grubunu bekleyen bir değişim söz konusu. Tıpkı artık derleme niteliğinde akademide karşılaştığımız yoğun süreçlerin farklı anlamlarda güçlendirilmesinde olduğu gibi, herkesin kendini farklı noktalarda yetiştirmesi gerekiyor. Yani nitelikli iş gücünün donanımının multidisipliner bağlamda şekillenmesi gerektiği ve yetkinliklerin aynı ölçüde kuvvetlendirilmesini şart koşan yeni bir akıma doğru ilerliyoruz. Mesleklerin kaybolmasından ziyade bir dönüşüm geçireceği gerçeği, artık bir kanıta sahip. Nedenini anlayabilmek için iş akış sistemlerindeki görülen değişime odaklanılması gerekiyor.
BİLMEDEN YAPILABİLİR Mİ?
Bahse konu yapay zekâ araçlarının kullanımı; tarifi güç bir kolaylık sağlıyor, evet. Ancak bunları, temeli olmayan birinin kullanması da hiçbir şey ifade etmiyor, diyebiliriz. Yani bir oyun hazırlanacak olduğunu varsayalım. Sektörü, gereksinimleri ve yol haritasını bilmiyorsanız önünde sonunda bir noktada kilitlenileceği aşikâr. Bundan bahisle, üretimin iş akışına hâkim olma şartı, aslî unsur olarak karşımıza geliyor. Yani sistemi tanımıyor, neyi nereye hangi şartlar altında yerleştirebileceğinizi bilmiyorsanız, yapay zekâ size nasıl yapmanız gerektiği konusunda yardımcı olamayacaktır. Bu arada, özellikle ChatGPT'nin internet üzerindeki üç boyutlu grafik kütüphaneleri de dâhil olmak üzere pek çok noktada çıktılar verebildiğini, bu çıktılar için öneriler sunabildiğini gördüğümü belirtmeliyim. Ancak yaptığı önerileri yerine getirebilmek için yine aynı şekilde o yazılım dilini bilmeniz gerektiğini not düşmeliyiz. Tıpkı, görselin entegre edilme süreci gibi. Yani yapay zekâ, sıfırdan bir üretim sürecini sizlere sunamasa da iş akışında geçen süreyi oldukça kısaltma fırsatı sunuyor, demek daha doğru olacak. Hem de o kadar hafife alınmayacak şekilde. Bizatihi deneyimlediğim, yaklaşık iki hafta boyunca sürekli biçimde üzerinde çalışmış olduğum bir veri çekim algoritmasını, yaklaşık iki saatlik bir otur-kalk seansından sonra neredeyse birebir olacak şekilde karşıma getirmesi oldu. Ancak yine de insan faktörünü ortadan kaldıran bir süreç sunmuyor. Öyle bir iddiası da henüz yok. Ancak hiç olmayacak anlamına da gelmiyor. CNBC'den Sam Shead'in 2021 tarihli haberinde referans olarak yer verdiği, ChatGPT'nin oluşturucusu OpenAI'ın CEO'su Sam Altman'ın bir yazısı bulunuyor. Yazıya https://moores.samaltman.com/ adresinden ulaşabilirsiniz. Bundan tam iki yıl önce yazılmış yazı, "Her şey için Moore'un Yasası" başlığını taşıyor. Bir öngörü olarak geçmişten bugüne gelinen büyüme noktasına önemli bir ışık tuttuğunu söylememiz gerekiyor.
