TÜBİTAK ileri teknolojiye 7,5 milyar TL destek verecek

TÜBİTAK’ın 2023 destek bütçesi 7.5 milyar TL olacak. Bunun 5.75 milyar TL’si; üniversitelere, sanayiye ve bilim insanlarına destek veren TARAL programı kapsamında kullandırılacak. TÜBİTAK, öncelikle “yeşil büyüme” ve “dijitalleşme” odağında geleceğin ileri teknolojilerinin yerli olarak geliştirilmesini destekleyecek.
06.02.2023 12:04 GÜNCELLEME : 06.02.2023 12:04

PARA ANKARA/ HÜLYA GENÇ SERTKAYA Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu'nun (TÜBİTAK) 2023 yılı destek bütçesi, 7 milyar 484 milyon 150 bin TL olacak. Destek bütçesinin 5 milyar 750 milyon TL'si TÜBİTAK'ın üniversitelere, sanayiye, bilim insanlarına proje ve burs destekleri sağladığı Türkiye Araştırma Alanı (TARAL) programı kapsamında kullandırılacak. TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal'ın PARA Dergisi'ne yaptığı açıklamalara göre; TARAL kapsamındaki desteklerden aslan payını 1.8 milyar TL ile Sanayi Ar-Ge Destek Programı, 1 milyar 735 milyon TL ile Akademik ve Uygulamalı Ar-Ge Destek Programı alacak. TARAL bütçesinin 850 milyon TL'si Bilim İnsanı Yetiştirme ve Geliştirme Programı'na, 770 milyon TL'si Savunma Ar-Ge Destek Programı'na, 350 milyon TL'si Bilim ve Teknoloji Farkındalığını Artırma Programı'na, 175 milyon TL'si AB Proje Ödül Destek Programı'na, 70 milyon TL'si Kamu Ar-Ge Destek Programı'na aktarılacak. 2023 yılında TARAL programı için öngörülen ödeneğin tamamı, ilgili yıl içerisinde kullanılacak. TÜBİTAK, TARAL programlarının dışında yer alan BİDEB bursları, Araştırma Altyapıları Desteği, Uluslararası Bilimsel Yayın Teşvikleri ile ARDEB Proje Performans Ödülü için toplam 1 milyar 734 milyon 150 bin TL kaynak kullandıracak.

TÜBİTAK, bu yıl "öncelikli Ar-Ge ve Yenilik" konularında "yeşil büyüme" ve "dijitalleşme" odağında geleceğin ileri teknolojik uygulamalarının yerli olarak geliştirilmesine odaklanacak. Özellikle sağlık, savunma, uzay, enerji, ulaştırma, akıllı üretim, elektronik, tüketici elektroniği, finans, haberleşme ve mobilite sektörlerinde yenilikçi ve yerli uygulamaların kullanılmasına yönelik katma değeri yüksek proje konuları TÜBİTAK'ın gündeminde olacak. TÜBİTAK, 2022'de olduğu gibi 2023'te de özellikle yapay zekâ, büyük veri ve bulut bilişim, siber güvenlik, ileri malzemeler, motor teknolojileri gibi birçok sektörü yatay kesen ve destekleyen kilit teknolojilere yönelik projelerin desteklenmesine ağırlık verecek.

YEŞİL BÜYÜME VE DİJİTALLEŞME

PARA Dergisi'nin sorularını yanıtlayan TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal, TÜBİTAK'ın öncelikli gündem maddeleri, 2023 yılı destek bütçesi ve açılacak çağrılara ilişkin açıklamalarda bulundu. Küresel bazda dijital ve yeşil dönüşümün eş zamanlı olarak tüm sistemleri etkilediği bir döneme girildiğini vurgulayan Mandal, 2013'ten bu yana TÜBİTAK tarafından her iki yılda bir "TÜBİTAK Öncelikli Ar-Ge ve Yenilik Konuları" çalışması hazırlandığının altını çizdi. Mandal, bu çalışmaların T.C. Cumhurbaşkanlığı Bilim, Teknoloji ve Yenilik Politikaları Kurulu bünyesinde, Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile TÜBİTAK'ın eşgüdümlü teknik desteği ile hazırlanan "Yapay Zekâ, İleri Malzeme, Büyük Veri ve Bulut Bilişim, Motor Teknolojileri, Siber Güvenlik ve Biyoteknolojik İlaç" olmak üzere altı yeni teknoloji yol haritası kapsamında belirlendiğini kaydetti. Mandal, küresel eğilimlerle paralellik arz eder şekilde "yeşil büyüme" ve "dijital" teknolojiler odağında 2022 ve 2023 yılları için hazırladıkları çalışmanın "Öncelikli ve Kilit Teknolojilerde Ar-Ge ve Yenilik", "Avrupa Yeşil Mutabakatı ve İklim Değişikliğine Uyuma Yönelik Ar-Ge ve Yenilik" ile "Stratejik ve İhtiyaç Odaklı Ar-Ge ve Yenilik" olmak üzere ü ana bölümde toplam 264 öncelikli konuyu içerdiğini vurguladı. Mandal, bu öncelikli Ar-Ge ve yenilik konularının her dördünden birinin yeşil büyümeye; her ikisinden birinin dijitalleşme ana odağına hizmet ettiğini sözlerine ekledi.

KATMA DEĞERİ YÜKSEK PROJELERE DESTEK

TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal, TÜBİTAK'ın 2023'te öncelikli olarak destek vereceği "Ar-Ge ve Yenilik" konularında "yeşil büyüme" ve "dijitalleşme" odağında geleceğin ileri teknolojik uygulamalarının yerli olarak geliştirilmesinin olacağını vurgulayarak, özellikle sağlık, savunma, uzay, enerji, ulaştırma, akıllı üretim, elektronik, tüketici elektroniği, finans, haberleşme ve mobilite sektörlerinde yenilikçi ve yerli uygulamaların kullanılmasına yönelik katma değeri yüksek proje konularının gündemlerinde yer alacağını kaydetti. TÜBİTAK olarak TBMM tarafından onaylanan Paris İklim Anlaşması'ndan doğan yükümlülükleri yerine getirmek için belirlenen "2053 yılı için sıfır emisyon" hedefine yönelik çalışmalara odaklandıklarını vurgulayan Mandal, bu kapsamda TÜBİTAK'ın öncelikli Ar-Ge ve yenilik konularında iklim değişikliği ve çevre sorunlarına karşı mücadeleyi desteklemek amacıyla en erken adım atan kurumlardan biri olduğunu kaydetti. Mandal, "2021 yılında 'Yeşil Mutabakata Uyum Kapsamındaki Öncelikli Ar-Ge ve Yenilik Konuları Rehber Dokümanını' hazırladık ve öncelikli Ar-Ge ve Yenilik Konularımız arasında yerlerini aldılar. Bu Dokümandaki başlıklar İklim Değişikliği, Çevre ve Biyoçeşitlilik, Temiz ve Döngüsel Ekonomi, Temiz, Erişilebilir ve Güvenli Enerji Arzı, Yeşil ve Sürdürülebilir Tarım ile Sürdürülebilir Akıllı Ulaşım olarak belirlendi. İlgili konulardaki projeler öncelikli olarak destek buluyor ve birlikte iş yapma ve birlikte başarma modelleri bu vesileyle etkinleştirilmiş oluyor" dedi.

YEŞİL BÜYÜMEYE "TEKNOLOJİ YOL HARİTASI"

TÜBİTAK'ın şimdi ise "öncelikli yeşil büyüme" konularının detaylandırılmasına ilişkin çeşitli çalışmalar sürdürdüğünü dile getiren Mandal, şunları aktardı:

"Milli Teknoloji Genel Müdürlüğümüz ve TÜBİTAK işbirliğinde 'Yeşil Büyüme Teknoloji Yol Haritası' çalışmasının hazırlıkları devam ediyor. Çalışma kapsamında, ekonomimiz için kritik olan, sektörlere temel girdiler sağlayan ve karbon emisyonu açısından ön plana çıkan, üretim zincirlerinin ilk aşamalarındaki demir-çelik, alüminyum, çimento, kimyasallar, plastik ve gübre sektörlerine odaklanıldı. Bu çalışma sayesinde, Türkiye'deki özel sektör kuruluşlarının yeşil büyümeye uyum sağlamalarına imkân tanıyacak teknolojik ihtiyaçlarına yerli çözümler üretecek Ar-Ge, yenilik, yatırım projelerinin tasarlanmasını hedefliyoruz. Çalışmayı 2023 yılının ilk çeyreğinde tamamlamayı öngörüyoruz. Bu çalışmanın çıktıları ışığında, ülkemizdeki özel sektör kuruluşlarının yeşil büyümeye uyum sağlamalarına imkân tanıyacak teknolojik ihtiyaçlarına yerli çözümler üretecek projelerini de özellikle öncelikli olarak destekleyeceğiz."

KİLİT TEKNOLOJİLERE AĞIRLIK VERİLECEK

Mandal, yeşil büyümeye katkı sunacak kilit teknolojilerin yanı sıra; "ileri malzeme teknolojileri, motor teknolojileri, yapay zeka ve makine öğrenmesi, büyük veri ve bulut bilişim, siber güvenlik ve biyoteknolojik ilaç" alanlarında hazırlanan teknoloji yol haritaları (TYH) kapsamında, 2022'de olduğu gibi 2023'te de özellikle yapay zekâ, büyük veri ve bulut bilişim, siber güvenlik, ileri malzemeler, motor teknolojileri gibi birçok sektörü yatay kesen ve destekleyen kilit teknolojilere ağırlık vermeyi öngördüklerini dile getirdi. Mandal, şunları kaydetti:

"Alana göre farklılıklar olmakla birlikte öne çıkan ortak sektörler haberleşme ve dijital altyapılar, sağlık, enerji, tarım, eğitim, imâlat ve tedarik zinciri (akıllı üretim sistemleri), ulaşım (çeşitli platform taşıtları, otomotiv ve mobilite dahil), finans ve ticaret, kamu (kritik hizmetler), savunma, havacılık ve uzay olarak karşımıza çıkıyor. Sağlık alanında biyoteknolojik ilaç teknolojilerine ise ayrıca önem vermeyi planlıyoruz. Bu kapsamda, ana hastalık gruplarına göre ülkemize en çok maliyet yükü getiren ve yurtdışı pazar avantajı sağlama potansiyeli en yüksek 20 biyoteknolojik ilaç etkin maddesini belirlemiş olduğumuz bir TYH çalışmamız daha bulunuyor. Tüm bu TYH çalışmalarımızı da yakın zamanda internet sitemiz üzerinden kamuoyu ile paylaştık. Tüm bu teknolojilerde dünyadaki seviyeyi yakalayan ve geçen yerli ürünlerin ve uygulamaların geliştirilmesine yönelik projeleri destekliyoruz ve 2023 yılında da desteklemeye devam edeceğiz" diye konuştu.

"RİSKLERİ FIRSATA DÖNÜŞTÜRMELİYİZ"

İleri araştırma ve geliştirme çalışmalarının yanı sıra, yerli geliştirilen teknolojilerin sağlık, savunma, uzay, enerji, ulaştırma, akıllı üretim, elektronik, tüketici elektroniği, finans, haberleşme ve mobilite sektörlerindeki uygulamalarına ilişkin konuların da öncelikli olarak değerlendirildiğine işaret eden Mandal, "Nitekim küresel ölçekte yaşanan değişim ve dönüşümler kaynaklı risklere hazırlıklı olmamız ve bu riskleri fırsata dönüştürebilmemiz gerekiyor. 2023 yılı ve ötesinde de Covid-19 tecrübemiz ışığında olası salgın hastalıklar, iklim değişikliği ve doğal afetlerle mücadele, yeşil ekonomi ve dijital dönüşüm, tüm dünyanın gündeminde olacak. Bu konulardan her biri çok disiplinli ve çok paydaşlı teknolojik çözümler gerektiren zorluklar barındırıyor. 2023'te de TÜBİTAK olarak başlattığımız 'birlikte iş yapma' ve 'birlikte başarma' yaklaşımını esas alan, sonuç odaklı çözüm bulma süreçlerinin teşvik edilmesine odaklanmaya devam edeceğiz" dedi.

Mandal, yürütülmekte olan mevcut destek programları ile 2023'te de projelerin desteklenmeye devam edeceğini vurguladı. 2022'de olduğu gibi 2023'te de platform ve ağ oluşturmaya yönelik desteklerinin devam edeceğini belirten Mandal, bu kapsamda sağlık, gıda, enerji, ulaşım odaklı yenilikçi teknolojiler ve bunlar için de iş birliği platform yaklaşımlarının destekleneceğini kaydetti.

YILIN İLK ÇAĞRILARI…

Yılın ilk çağrılarını 2 Ocak'ta açan TÜBİTAK, 2023 yılı çağrı takvimini de netleştiriyor. TÜBİTAK Teknoloji ve Yenilik Destek Programları Başkanlığı'nın (TEYDEB) 2 Ocak'ta 1501-Sanayi Ar-Ge Projeleri Destekleme Programı kapsamında açtığı çağrısı 15 Mart'ta, 1507-KOBİ Ar-Ge Başlangıç Destek Programı kapsamında açtığı çağrısı ise 23 Şubat'ta kapanacak. TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Hasan Mandal'ın verdiği bilgiye göre, söz konusu iki program kapsamında 2023 yılı ikinci çağrılarının 2023 Temmuz'da açılması planlanıyor. TÜBİTAK'ın 1505-Üniversite-Sanayi İşbirliği Destek Programı, 1503-Proje Pazarları Destekleme Programı, 1515-Öncül Ar-Ge Laboratuvarları Destekleme Programı, 1509-Uluslararası Sanayi Ar-Ge Projeleri Destekleme Programı ise başvuruya sürekli açık olacak. 1512-BİGG Girişimcilik Destek Programı kapsamında 2023 yılı içinde iki çağrıya çıkılmasının planlandığını söyleyen Mandal, 1709-EUREKA Eurostars 2023 yılı birinci çağrısının 10 Şubat 2023'te açılacağını, 15 Ocak 2024'te kapanacağını kaydetti. Mandal, bu program kapsamında 2023 yılının ikinci yarısında bir çağrıya daha çıkılmasının planlandığını belirtti. Mandal'ın verdiği bilgiye göre, TÜBİTAK'ın sürekli başvuruya açık olacak 1704-Sanayi Yenilik Ağ Mekanizması (SAYEM) Yeşil Dönüşüm Çağrısı 23 Ocak 2023'te açılacak. 3 Ekim 2022'de açılan; 1707-BİGG Ortaklı Siparişe Dayalı Ar-Ge Projeleri için KOBİ Destekleme Çağrısı, 1707-Siparişe Dayalı Ar-Ge Projeleri için KOBİ Destekleme Çağrısı ile 1702-Patent Lisans Çağrısı da sürekli başvuruya açık olacak. 1711-Yapay Zekâ Ekosistem Çağrısı'nın 2023 yılının ilk yarısında açılması planlanıyor. Bu arada Açık Kaynak Yazılım Geliştirme çağrısı kapsam ve takvim çalışmaları yapılıyor.

BURS VE DESTEK PROGRAMLARI DEVAM EDECEK

TÜBİTAK Bilim İnsanı Destek Programları Başkanlığı (BİDEB) bünyesinde yürütülen burs ve destek programları çağrılarının bu yıl da devam edeceğini vurgulayan Prof. Dr. Mandal, Araştırma Destek Programları Başkanlığı (ARDEB) bünyesinde yürütülmekte olan programlar kapsamında, 1001 Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Projelerini Destekleme Programında her yıl Mart ve Eylül aylarında başvurular alındığını kaydetti. Mandal, bu dönemlerde spor, müsilaj, deprem gibi belirli konularda özel çağrılara çıkıldığını belirtti.

Mandal'ın verdiği bilgiye göre, TÜBİTAK Bilim ve Toplum Başkanlığı'nın (BİTO) 4006 Bilim Fuarları çağrı ilanlarına ise 7 Ocak 2023'te çıkıldı. Başvurular 16 Ocak-27 Şubat 2023 tarihleri arasında alınacak. Fuar dönemi, Eylül-Aralık 2023 tarihleri olacak. Bu arada tarihler henüz kesinleşmemiş olmakla birlikle 4004, 4005 ve 4007 Destekleme Programları çağrıların ilanının bu ay yapılması, Ocak-Şubat 2023 döneminde başvuruların alınması, Eylül 2023-Ağustos 2024 döneminde ise etkinliklerin gerçekleştirilmesi planlanıyor.

Bu arada TÜBİTAK geçen hafta ARDEB 1001 Programı'nın 2023 yılı birinci dönem başvurularının 30 Ocak itibarıyla https://ardeb-pbs.tubitak.gov.tr adresi üzerinden alınmaya başlanacağını, çevrim içi başvuru onaylarının tamamlanması için son tarihin 13 Mart 2023 saat 23.59, çevrim içi başvurusu tamamlanmış olan projelerin elektronik imza işlemleri için son tarihin ise 16 Mart 2023 saat 23.59 olarak belirlendiğini duyurdu.

SON İKİ YILDA 15 BİN 94 PROJE DESTEKLENDİ

TÜBİTAK, 2021'de bir önceki yıldan devreden ödeneklerle birlikte 3 milyar 559 milyon 758 bin TL olan TARAL ödeneğinden 2.7 milyar TL'sini kullandırdı. Prof. Dr. Hasan Mandal'ın verdiği bilgiye göre 2021'de diğer destekler için yılsonu ödeneği 486.8 milyon TL olup, bunun 364 milyon 667 bin TL'si kullanıldı. TÜBİTAK'ın 2022 TARAL ödeneği ise 14 Aralık 2022 itibarıyla devirlerle birlikte 5 milyar 1.6 milyon TL olup yapılan harcama 3.7 milyar TL. Ayrıca TÜBİTAK'ın diğer destekler için yaklaşık 1 milyar 58 milyon TL olan mevcut ödeneğinin 14 Aralık 2022 itibarıyla 738.1 milyon TL'si harcandı. Mandal, TÜBİTAK olarak son iki yılda ekosisteme sağladıkları destekler çerçevesinde sanayiye yönelik destek programlarıyla toplam 7 bin 484 projeyi, akademi ve kamuya yönelik destek programlarıyla da toplam 7 bin 670 projeyi desteklediklerini vurguladı. Burs imkânı sağladıkları bilim insanı destekleriyle toplam 64 bin 258 bilim insanı ve 5 bin 337 bilim ve toplum projesini desteklediklerini belirten Mandal, uluslararası Ar-Ge iş birliklerine katılımı özendirmeye yönelik destek ve ödüller kapsamında da bin 939 kişi/kuruluşun desteklendiğini kaydetti.

TÜBİTAK son 20 yılda (2022 sabit fiyatlarıyla); Sanayiye Yönelik Destek programları kapsamında 10 bin 389 firmanın 23 bin 455 projesine 24 milyar TL, akademiye yönelik destek programları kapsamında 203 üniversitenin 27 bin 493 projesine toplam 27.47 milyar TL, nitelikli insan kaynağının yetiştirilmesi amacıyla bilim insanı ve gençlere yönelik destek programları kapsamında 210 bin 116 kişiye toplam 6.76 milyar TL destek verdi. TÜBİTAK, bilim kültürünün toplumda yaygınlaştırılması amacıyla sağladığı destekler kapsamında ise 2007'den bu yana 46 bin 852 projeye 1.43 milyar TL destek sağladı.

ÇAĞRI TAKVİMİ BELİRLENDİ

Türkiye'de TÜBİTAK tarafından koordine edilen Ufuk Avrupa Programı 2023 yılı çağrı takvimi, Avrupa Komisyonu tarafından açıklandı. Mandal'ın verdiği bilgiye göre 2023 yılında Sağlık kümesi altında 29, Kültür, Yaratıcılık ve Kapsayıcı Toplumlar kümesi altında 11, Sivil Güvenlik kümesi altında 23, Dijital, Endüstri ve Uzay kümesi altında 95, İklim, Enerji ve Mobilite kümesi altında 107, Gıda, Biyoekonomi, Doğal Kaynaklar, Tarım ve Çevre kümesi altında 100, misyonlar kapsamında 33, Yenilikçi Avrupa bileşeni (EIC, EIT, EIE) altında 38, Avrupa Araştırma Konseyi bileşeni altında 10 ve Marie Sklodowska Curie Eylemleri bileşeni altında 12 çağrı açılması planlanıyor.

UFUK AVRUPA'DAN 2023'TE 13.5 MİLYAR EURO HİBE

TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Mandal, Avrupa Birliği 9. Çerçeve Programı olan Ufuk Avrupa ile 2021-2027 yılları arasında 95.5 milyar euroluk bütçeyle bilim ve yenilik faaliyetlerinin desteklenmesinin hedeflendiğini vurguladı. Ufuk Avrupa Programı'nın Türkiye'de TÜBİTAK tarafından koordine edildiğini dile getiren Mandal, "Ufuk Avrupa Programı'nda tüm Avrupa çapında 2022'de yaklaşık 11.7 milyar euro tutarında bir hibe desteği sunulmuştu. 2023'te ise bu miktar daha da artırılarak toplam 144 çağrıda yaklaşık 13.5 milyar euro hibe verilmesi öngörülüyor. Ufuk Avrupa'nın farklı bileşenlerinden ortaklı başvuruların desteklendiği Küresel Sorunlar ve Endüstriyel Rekabet önceliği altında sağlık, sosyal bilimler, sivil güvenlik, dijital, endüstri, uzay, iklim, enerji, mobilite, gıda, doğal kaynaklar, tarım ve çevre gibi temalarda açılan çağrılara araştırmacılarımız proje koordinatörü veya ortak olarak katılım sağlayabiliyor. Yenilikçi Avrupa bileşeninde özellikle KOBİ'lere yönelik fon ve yatırım fırsatları bulunuyor. Ufuk Avrupa Programı'nda 2021'de desteklenen 142 projede Türkiye'den 228 katılımcı 85,7 milyon euro fon almaya hak kazandılar. 2022'de ise şimdiye kadar açıklanan çağrı sonuçları kapsamında 85 projede 137 Türk katılımcı desteklendi ve 32.8 milyon euro fon aldılar. Ülkemiz kuruluşları, Ufuk 2020 Programı, yedi yıllık döneminde 29 çok ortaklı projede koordinatörlük görevi yürütmüş iken sadece son bir buçuk yılda 26 çok ortaklı projenin koordinatörlük görevi, ülkemiz kuruluşları tarafından yürütülüyor" dedi.

2022'de, Türkiye'nin bilim ve teknoloji alanındaki uluslararası iş birliklerini daha da ileriye götürme noktasında başka önemli adımlar da attıklarını söyleyen Mandal, Türk araştırmacıların uluslararası Ar-Ge ve yenilik iş birliklerini desteklemek amacıyla, bilimsel ve teknolojik ikili iş birliği anlaşmalarının sayısını, 65 ülke ve 93 kuruluşa çıkarttıklarını kaydetti. Mandal, 2023'te de iş birliği halinde oldukları ülkeler ile ve dahil oldukları çoklu iş birliği yapıları kapsamında ülke araştırmacılarını desteklemeye devam edeceklerini aktardı.

TEMİZ ENERJİ VE İKLİM DEĞİŞİKLİĞİYLE MÜCADELE İÇİN ARAŞTIRMA ENSTİTÜSÜ

TÜBİTAK bünyesinde Konya'da "Temiz Enerji, İklim Değişikliği ve Sürdürülebilirlik Araştırma Enstitüsü"nü kurduklarını söyleyen Prof. Dr. Mandal, "Enstitümüzün iklim değişikliği ile mücadele ve uyum konusunda üniversite/kamu araştırma merkez ve enstitülerinde oluşan bilgi birikimi ve teknolojilerin ülke ihtiyaçları doğrultusunda yenilikçi ürün ve çözümlere dönüştürülmesine yönelik faaliyetleri koordine etmesini planlıyoruz. Enstitüsü; güneş ve rüzgar enerjisi, jeotermal, hidrojen başta olmak üzere yenilebilir ve temiz enerji, iklim değişikliği odaklı gelecek senaryoları ve matematiksel modellemeler, iklim değişikliğinin ekonomik, sosyolojik, toplum psikolojisine yansımaları gibi konuların yer aldığı sosyal politikalar araştırmalarına odaklanarak, iklim değişikliği ve sürdürülebilirliğe bütüncül bir yaklaşım sunacak. Tüm paydaşlarla çalışacak Enstitü, kamu, akademi ve özel sektör iş birliğine önem verecek. İklim Şurası'nın bilim ve teknoloji bağlamında aldığı kararların takibini de yapacak" diye konuştu.

SAYEM ÇAĞRISINA SÜREKLİ BAŞVURU

TÜBİTAK'ın sürekli başvuruya açık olacak 1704-Sanayi Yenilik Ağ Mekanizması (SAYEM) Yeşil Dönüşüm Çağrısı, 23 Ocak 2023'te başvuruya açılacak. Birlikte çalışma ve birlikte başarma modeline dayalı destek mekanizması olan SAYEM çağrısına; özel sektör, üniversite ve kamu iş birliğiyle oluşturulacak Ar-Ge ve Yenilik Platformları başvurabilecek. Çağrı duyurusuna göre bu platformlar aracılığıyla ürünleştirme yol haritalarının oluşturulması ve bu yol haritaları çerçevesinde yeşil dönüşüme yönelik ürün veya ürün grubu geliştirilmesine yönelik faaliyetler desteklenecek. Çağrıya başvuru yapacak platformların yapacakları başvurular için ürünleştirme programı toplam bütçesi üst sınırı 100 milyon TL olacak. Bütçe üst sınırına genel bütçe kapsamındaki idareler Proje Teşvik İkramiyesi ve kurum hissesi, sermaye şirketlerindeki genel gider desteği dahil olmayacak. Ürünleştirme programı süresi, ürünleştirme aşaması en fazla 48 ay olacak.

DÜŞÜK KARBON EMİSYONU TEKNOLOJİLERİ DESTEKLENECEK

TÜBİTAK Başkanı Prof. Dr. Mandal, Türkiye'nin 2053 sıfır emisyon hedefine ulaşması için düşük karbon emisyonuna odaklanan teknolojilerin geliştirilmesi projelerine daha fazla destek aktarmayı, bu alanlarda kamu, üniversite ve sanayi iş birliğini sağlamayı, merkez ve enstitüleriyle yeşil dönüşümü sağlayacak Ar-Ge projelerini yürütmeyi sürdüreceklerini kaydetti. İklim değişikliğiyle mücadele ve yeşil mutabakat alanlarında kamu, üniversite ve sanayinin birlikte hareket etmesi inancıyla büyük ölçekli ve birlikte başarma modeline dayalı platform ve ağ desteklerini etkin bir şekilde kullandıklarını dile getiren Mandal, şunları söyledi:

"Yüksek Teknoloji Platformlarına ve Sanayi Yenilik Ağlarına (SAYEM) yönelik açılacak yeni TÜBİTAK çağrıları kapsamındaki desteklerimizi de 2053 sıfır emisyon hedefi doğrultusunda Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri ile birebir örtüşen Avrupa Yeşil Mutabakatı'na uyum alanlarına yönlendiriyoruz. Bu kapsamda ikinci TÜBİTAK-1004 Yüksek Teknoloji Platformları çağrısını açtık. TÜBİTAK-SAYEM çağrısında da başvuruları alacağız. Bahse konu platform destekleri kapsamında mevcut durumda da yeşil teknolojilere odaklanan platform projeleri bulunuyor. Örneğin temiz üretim imkanlarının sağlanması için ileri malzeme teknolojilerinin geliştirildiği 'İleri Malzemeler Yüksek Teknoloji Platformu' ile yeni nesil güneş enerjisi teknolojileri de dahil olmak üzere yüksek verimliliğe ve maliyet etkinliğine sahip güneş hücresi teknolojilerinin geliştirildiği 'Türkiye Fotovoltaik Teknolojileri Platformu' verilebilir."

Ufuk Avrupa Programı'nın ana hedefleri arasında da AB Yeşil Mutabakatı'nı Ar-Ge ve yenilik projeleri yoluyla gerçekleştirmenin yer aldığını ve bu kapsamda program bütçesinin yüzde 35'inin iklim değişikliği ile mücadeleye ayrılmış durumda olduğunu kaydeden Mandal, "TÜBİTAK olarak ülkemizdeki kurum ve kuruluşların söz konusu projelere dâhil olarak ülkemizin de paylaştığı vizyona katkı sağlamasına önem vermektedir" dedi.

BİZE ULAŞIN