Ekonomide 3 yıllık yol haritasının detayları

2024-2027 yıllarını kapsayan Orta Vadeli Program’a göre enflasyon kademeli olarak tek haneye düşürülecek. Büyüme patikası, dezenflasyon sürecini desteklemek üzere potansiyel seviyesinin üzerine çıkmayacak. 2027 sonunda enflasyon yüzde 7, GSYH büyümesi yüzde 5 olacak. Üç yılda 2.3 milyon ilave istihdam sağlanacak.
12.09.2024 13:00 GÜNCELLEME : 12.09.2024 13:00

PARA ANKARA/ HÜLYA GENÇ SERTKAYA Türkiye ekonomisinin üç yılık yol haritası belli oldu. 2025-2027 yıllarını kapsayan Orta Vadeli Program'ın (OVP) temel amaçları, enflasyonun kademeli olarak tek haneli seviyelere düşürülmesi, büyüme potansiyelinin dezenflasyon süreciyle uyumlu şekilde yükseltilmesi, yapısal reformlarla verimliliğe dayalı yatırım, istihdam, üretim ve ihracatın artırılması, sağlanacak refah artışıyla gelirin toplumun tüm kesimlerine daha adil bir şekilde dağıtılması olarak belirlendi. Yeni OVP'de, 2024 yılı sonu için daha önce yüzde 4 olarak öngörülen gayrisafi yurt içi hasıla (GSYH) büyümesi yüzde 3.5'e çekilirken, büyüme hedefi 2025 yılı sonu için yüzde 4, 2026 yılı sonu için yüzde 4.5, 2027 yılı sonu için ise 5 olarak açıklandı. 2027 yılı sonunda 1 trilyon 774 milyar dolar GSYH büyüklüğü, 20 bin 420 dolar kişi başına gelir hedeflendi. Önceki OVP'de yüzde 33 olan, Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası'nın (TCMB) ise enflasyon raporunda yüzde 38 olarak tahmin ettiği 2024 yılı sonu tüketici enflasyonu hedefi yüzde 41.5'e çekilirken, enflasyonun 2025 yılı sonunda yüzde 17.5, 2026 yılı sonunda yüzde 9.7, 2027 yılı sonunda ise yüzde 7'ye inmesi öngörüldü.

2.3 MİLYON İLAVE İSTİHDAM

Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı ile Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından üç yıllık bir perspektif ile müştereken hazırlanan 2025-2027 yıllarını kapsayan OVP, 5 Eylül tarihli Mükerrer Resmi Gazete'de yayımlanan Cumhurbaşkanı kararıyla yürürlüğe girdi. OVP'nin detayları Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ve ilgili bakanların katılımıyla Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde açıklandı. OVP'ye göre Program dönemi boyunca toplamda 2.3 milyon ilave istihdam oluşturulması hedeflendi. Önceki OVP'de yüzde 10.3 olan 2024 yılı sonu işsizlik oranı yeni OVP'de yüzde 9.3 olarak yer aldı. İşsizlik oranının program dönemi sonunda yüzde 8.8'e gerilemesi öngörüldü. 2024 sonunda yüzde 1.7'ye düşmesi beklenen cari işlemler açığının Program dönemi boyunca uzun dönem ortalamasının altında seyretmesi ve 2027'de yüzde 1.3'e gerilemesi hedeflendi.

2024'te 264 milyar dolar seviyesinde gerçekleşeceği öngörülen ihracatın, 2025'te 279.6 milyar dolar, 2026'da 296.1 milyar dolar, 2027'de ise 319.6 milyar dolar olması hedeflendi. 2024'te 345 milyar dolar seviyesinde gerçekleşmesi beklenen ithalatın ise 2025'te 369 milyar dolar, 2026'da 390.6 milyar dolar, 2027'de 417.5 milyar dolar olması öngörüldü. Dış ticaret açığının ise 2024'te 81 milyar dolar, 2025'te 89.4 milyar dolar olması, Program dönemi sonunda 97.9 milyar dolar düzeyinde gerçekleşmesi öngörüldü.

Turizm gelirlerinin 2024'te 59.6 milyar dolar, 2025'te 63.6 milyar dolar, 2026'da 68.7 milyar dolar, 2027'de 74.1 milyar dolar olması hedeflendi.

TEMEL POLİTİKA ALANLARI

OVP'de, Türkiye'nin sürdürülebilir büyüme ve kalkınma hedeflerine ulaşması için gerekli olan yapısal değişiklikleri hayata geçirecek ve ekonomide uzun vadeli istikrarı destekleyecek temel politika alanları şöyle belirlendi:

"Makroekonomik ve finansal istikrarın kalıcı hale getirilmesi, kamu mali reformlarının hayata geçirilmesi, Ar-Ge ve yenilikçilik kapasitesinin geliştirilmesi, yeşil ve dijital ekonomiye geçişe yönelik teknolojik dönüşümün sağlanması, beşeri sermayenin güçlendirilmesi ve işgücü piyasasının etkinleştirilmesi, iş ve yatırım ortamının iyileştirilmesi, ekonomide kayıt dışılığın azaltılması."

Yeni OVP'de de öncelikli reform alanlarına yönelik atılacak adımlar takvime bağlandı. 2024-2026 yıllarını kapsayan bir önceki OVP'de yer alan reform eylemlerindeki ilerlemeye değinen Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, toplamda 2024'ün ilk yarısında 36 tedbirin planlandığı ve bunlardan 24'ünün başarıyla tamamlandığını vurguladı. Yılmaz, "Bu da, reform sürecinde belirlenen hedeflere büyük oranda ulaşıldığını ve OVP kapsamında önemli adımların atıldığını gösteriyor. İklim Kanunu, Kamu İhale Kanunu ve KİT Yönetişim Kanunu gibi hazırlıkları tamamlanan pek çok düzenleme ile reform programında öngörülen takvime uygun olarak eylemlerimiz tamamlanacak" dedi.

YENİ ÇAĞRILARA ÇIKILACAK

OVP'de, makro ekonomik göstergeler ve politika araçları büyüme, istihdam, finansal istikrar, fiyat istikrarı, ödemeler dengesi, iş ve yatırım ortamı ve kamu maliyesi ana başlıkları altında toplandı. OVP'ye göre büyümenin sürükleyicisi olan sanayide yapısal dönüşüm sağlanarak, dış pazarlarda rekabet gücü etkili bir şekilde artırılacak. Yapılacak idari düzenlemeyle 2025 yılı ilk çeyrek itibarıyla, Teknoloji Odaklı Sanayi Hamlesi Programı kapsamında kritik ürün ve teknolojilerin yerli imkanlarla geliştirilmesi ve üretilmesi için yeni program çağrılarına çıkılacak.2025 yılı son çeyreğinde ülke ölçeğinde sanayi büyüme havzaları belirlenerek, altyapısı planlı sanayi alanları genişletilecek. İdari düzenlemeyle, Yatırım Taahhütlü Avans Kredisi (YTAK) programı üretken sektörlerde ihracatı destekleyici ve yüksek katma değerli ürün gruplarına yönelik mevcut yatırım teşvik sistemiyle bütünleşik bir biçimde seçici ve odaklı olarak daha etkin uygulanacak. Bunun için takvim 2025 yılı ikinci çeyrek olacak. Ar-Ge temelli yatırımlar ve girişimcilik desteklenecek, yenilik ekosistemi güçlendirilecek. İdari düzenlemeyle 2025 yılı ikinci çeyrek itibarıyla büyük ölçekli özel sektör Ar-Ge merkezleri ve teknopark firmalarının yeni teknoloji alanlarına odaklanmalarını ve öncü çıktılar üreterek rekabetçiliklerini güçlendirmelerini sağlayacak uzmanlaşma modeli hayata geçirilecek.

YEŞİL DÖNÜŞÜM HIZLANDIRILACAK

Program döneminde sürdürülebilir büyüme için yeşil dönüşüm sürecinin hızlandırılmasına yönelik politikalar hayata geçirilerek uluslararası düzenlemelere uyum güçlendirilecek, yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımı ve enerji verimliliği artırılacak. 2053 Uzun Dönemli İklim Değişikliği Stratejisi tamamlanacak, Ulusal Döngüsel ekonomi Eylem Planı hayata geçirilecek.

İdari düzenlemeyle 2025 yılı birinci çeyrek itibarıyla döngüsel ekonomi yaklaşımıyla uyumlu, kaynak verimli ve düşük karbonlu üretimi amaçlayan yatırımlar Yeşil Dönüşüm Destek Programı kapsamında desteklenecek. 2025 yılı ikinci çeyrek itibarıyla Yeşil Finans Stratejisi ve Eylem Planı uygulamaya konulacak. Ulusal Yeşil Taksonominin oluşturulmasına yönelik mevzuat çalışmaları tamamlanacak.

2025 yılının son çeyreği itibarıyla karbon fiyatlandırma mekanizması tesis edilecek. Avrupa Yeşil Mutabakatı ve Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması'nın (SKDM) sektörlere etkileri değerlendirilecek, AB düzenlemelerinden etkilenecek sektörler için düşük karbonlu sektörel yol haritaları da 2025 son çeyrekte tamamlanacak. Yine son çeyrekte Ulaşımda Net Sıfır Emisyon Stratejisi ve Eylem Planı hazırlanarak uygulamaya konulacak, lojistik sektöründe yüksek kapasiteli şarj istasyonları ulusal planı hazırlanacak. 5G yol haritası belirlenecek, uygulama planı hazırlanacak. Ulaşımda Net Sıfır Emisyon Stratejisi ve Eylem Planı hazırlanarak uygulamaya konulacak.

DİJİTAL DÖNÜŞÜME GEÇİŞ DESTEKLENECEK

Program döneminde dijital dönüşüm süreci hızlandırılacak. İdari düzenlemeyle 2025 yılı birinci çeyrek itibarıyla Dijital Devlet Stratejisi ve Eylem Planı hazırlanarak uygulamaya konulacak. Kanuni ve idari düzenlemelerle, uzaktan erişim üzerinden mikro veri sunumunun yasal zeminine yönelik hazırlıklar tamamlanacak. Bilimsel araştırmalara yönelik Elektronik Veri Araştırma Merkezi Projesi hayata geçirilecek. 2025 yılı üçüncü çeyrek Siber Güvenlik Strateji ve Eylem Planı hazırlanarak uygulamaya konulacak.

Öte yandan, Program döneminde kamu alt yapı yatırımlarının etkinleştirilecek. Yapılacak idari düzenlemeyle 2025 yılı son çeyrek itibarıyla, sanayi bölgeleri ve limanların mevcut demiryolu ağına bağlantısını sağlamak üzere önceliklendirilmiş iltisak hatları programı tamamlanacak.

Tarım sektöründe, sanayi sektörüyle etkileşim içerisinde, verimlilik artışlarıyla büyümenin sürdürülebilirliği desteklenecek. Bitkisel ürünlerin arz talep dengesi, tarım arazilerinin kabiliyet sınıflarına uygun kullanımı ve stratejik ürünlerde yeterlilik seviyesi dikkate alınarak üretim planlaması yapılacak.

İTHALATTA BAĞIMLILIK AZALTILACAK

2025 yılı ikinci çeyrek itibarıyla ithalatta bağımlılığın azaltılmaya ve arz güvenliğini temin etmeye yönelik Türkiye Kritik ve Stratejik Hammaddeler Stratejisi hazırlanacak. Dahilde İşleme Rejimi'nin öncelikli hedef ürün ve sektör kapsamına ilişkin düzenleme yapılacak. Maden arama faaliyetleri mevzuatta kamu yararına faaliyet olarak tanımlanacak ve madenlerin arama ve işletilmesinin türlerine, niteliklerine ve sürdürülebilirlik ilkelerine göre detaylı olarak ele alındığı yatırım güvencesini artıracak yeni bir temel düzenleme (kanun) hazırlanacak. 2025 üçüncü çeyrek itibarıyla tüm tabii kaynak yönetim sistemlerinin birbiriyle uyumlu bir kurumsal yapılanmaya kavuşturulmasını teminen bu faaliyetlerin tek elden yönetilmesine yönelik gerekli düzenlemeler yapılacak. 2025 yılı son çeyreğinde, etkin ticaret diplomasisi için AB müktesebatına uyum programı güncellenecek. İş ve yatırım süreçleri, düzenleyici çerçeve iyileştirilecek.

FİNANSAL İSTİKRAR VE FİYAT İSTİKRARI

Enflasyonla mücadeleye destek olacak şekilde finansal istikrar güçlendirilecek, enflasyon ataleti kırılacak ve enflasyonun arz yönlü kaynaklarıyla daha etkin mücadele edilecek. İdari düzenlemeyle 2025 yılı birinci çeyrek itibarıyla, yönetilen yönlendirilen fiyatlar Programdaki enflasyon tahmin ve hedefleriyle uyumlu artırılacak. Yine idari düzenlemeyle 2025 ikinci çeyrekte tarımsal ürünlerin alım fiyatları, kamu maliyesine etkileri, piyasa dinamikleri ve program hedefleri de dikkate alınarak, geçmiş enflasyona endeksleme davranışının azaltılmasına yardımcı olacak şekilde belirlenecek. Kanuni düzenlemeyle 2025 yılı son çeyreğinde sermaye piyasası uyuşmazlıklarında tahkimin etkinleştirilmesi için gerekli mevzuat çalışmaları yapılacak. Kanuni düzenlemeyle Otomatik Katılım Sistemi'nin (OKS) işverenlerin de katkısı ile ikinci basamak emeklilik sistemine dönüşeceği tamamlayıcı emeklilik sistemi kurulacak.

2025 yılı ikinci çeyrek itibarıyla kanun ve idari düzenlemelerle sosyal güvenlik sisteminin fiili ve yasal kapsamının genişletilmesi ve kapsamda yer almayan grupların sisteme girişlerinin sağlanması için farklı meslek ve gelir gruplarına yönelik uygulamalar geliştirilecek, sosyal güvenlik mevzuatı değişen işgücü piyasası koşullarına ve yeni nesil esnek çalışma şekillerine daha uyumlu hale getirilecek. Yine yapılacak kanuni düzenlemeyle istihdam teşviklerinden etkin olmayanlar sonlandırılacak, kadın, genç ve engellilere yönelik teşviklerin ağırlığı artırılarak teşvik sisteminin sade ve etkin bir yapıya kavuşturulması sağlanacak. Sosyal güvenlik sisteminde kişilerin daha çok istihdamda kalmasını teşvik eden, hakkaniyeti ve aktüeryal dengeyi önceleyen düzenlemeler hayata geçirilerek sistemin mali sürdürülebilirliği güçlendirilecek.

Prof. Dr. Murat YÜLEK / OSTİM Teknik Üniversitesi Rektörü

"Enflasyon hedefi iyimser"

Yeni OVP'de artık son çeyreğine girmek üzere olduğumuz 2024 yılı için daha gerçekçi tahminler yer aldı. Şöyle ki büyüme, ikinci çeyrek rakamları da göz önüne alınarak yarım puan düşürüldü (yüzde 3.5), enflasyon beklentisi ise yüzde 41.5 seviyesine yükseltildi. Yavaşlayan ekonomiye paralel olarak 2024 cari açık rakamı yüzde 3.1'den yüzde 1.7'ye çekildi. 2025 ve 2026 için büyüme hedefi yarım puan düşürülerek yüzde 4.5 olarak belirlendi. Enflasyon hedefleri ise hafif yükseltildi. Bunlardan özellikle enflasyon hedefi iyimser tarafta gözüküyor. Bütçe tarafında 2024 açığı yeni OVP'de yüzde 6.4'den yüzde 4.9'a çekildi. Bu maliye yönetiminin vergileri artırmak için içine girdiği gayretin yersizliğini gösteriyor. Zira ekonomi yönetimi bütçedeki yapısal rijidite ve deprem harcamalarına rağmen açıkta önemli oranda bir iyileştirme yapmayı başarmış. 2025 ve 2026 için OVP konulan, sırasıyla yüzde 3.1 ve yüzde 2.8 hedefleri oldukça iddialı ancak disiplin oluşturması açısından olumlu hedefler. Bu hedeflere ulaşmanın piyasayı bozucu ve öngörülebilirliğe zarar veren yeni vergiler yerine kamu harcamalarında rasyonaliteye gitmek eliyle yapılması gerekiyor.

Prof. Dr. Ersan ÖZ / Pamukkale Üniversitesi Öğretim Üyesi

"Enflasyon tahmini piyasa beklentilerine yakın"

2025-2027 dönemine ait temel ekonomik göstergelere ilişkin tahminlerin yer aldığı programda büyüme, işsizlik ve enflasyon oranlarında revizeler dikkat çekti. Programda yer alan enflasyon tahminlerinin revizelerle birlikte piyasa beklentisine yakınsandığı, büyümeye ilişkin tahminlerin de bir önceki OVP'ye göre 0.5 puan aşağı revize edildiği görülüyor. Büyüme tahminlerinin düşürülmesi enflasyonla mücadelenin ve sıkılaşma adımlarının bir süre daha devam edeceğini gösterirken, küresel ekonomik gelişmelerin de olası negatif dışsal etkileri önceden satın alınmış gibi. OVP'de dikkat çeken bir diğer husus ise kur tahminlerine ilişkin oldu. Programa göre dolar kuru 2024 yılı için 33.2, 2025 yılı için 42, 2026 yılı için 44.6 ve 2027 için ise 46.9 lira olarak öngörülüyor. OVP'de cari açık 2024 yılı için yüzde 3.1'den yüzde 1.7'e indirilirken, 2025 yılı için yüzde 2.6'dan yüzde 2.2'ye düşürüldü. Sonraki yıl yüzde 1.6'ya çekilen cari açık tahmini 2027 yılı için ise yüzde 1.3 olarak belirlendi. Cari dengeye ilişkin verilerin bir süredir gerilediği görüyorduk. Program bu seyrin önümüzdeki dönemlerde de olumlu yönde devam edeceğini gösteriyor. Seyrin olumlu devam etmesi dövize olan bağımlılığı azaltıp, rezervlere de olumlu yansır, kurun da stabil kalmasına hizmet eder. OVP'de 2024 yılı için bütçe dengesinde olumlu bir seyir görülüyor. Deprem etkisine rağmen, başlangıçta 2 trilyon 652 milyar lira olarak öngörülen bütçe açığının 2 trilyon 149 milyar lira olarak revize edildiği görülüyor. 2025-2027 dönemine ilişkin merkezi yönetim bütçe gelir ve gider öngörüleri, önümüzdeki dönemlerde gelirlerde değişimin sınırlı olacağı, giderlerin ise azalacağını gösteriyor. Verilerden tasarruf önlemlerine riayet edileceğini de çıkarmak gerekir.

İşgücü piyasasında güvenceli esneklik sağlanacak

2025 yılı birinci çeyrek itibarıyla uzaktan, kısmi ve geçici süreli çalışma ile platform çalışması gibi yeni nesil çalışma modellerinde yaşanan gelişmeler doğrultusunda iş dünyasının ihtiyaçları ve iş-özel yaşam dengesi gözetilerek mevzuat düzenlemeleri hayata geçirilecek. İkincil mevzuat çalışmaları ile işgücü piyasalarında güvenceli esneklik sağlanacak. İdari düzenlemeyle 2026 yılı dördüncü çeyrek itibarıyla ise yeşil ve dijital dönüşümün işgücü piyasalarına yansımaları analiz edilerek, uyum ve adil geçiş sürecine yönelik programlar hazırlanacak

Program döneminde işgücüne katılımda güçlük yaşayan kesimlerin istihdamına yönelik adımlar atılacak. OVP'ye göre girişim şirketlerinin nitelikli personel istihdam etmeleri kolaylaştırılacak. Başta kadınlar olmak üzere girişimcilik programları yaygınlaştırılacak. Bu konuda takvim 2025 yılı birinci çeyrek olarak belirlendi. İşgücü Uyum Programı, ne eğitimde ne istihdamda olan gençlerin mesleki eğitim, yetkinlik ve becerilerini dikkate alacak şekilde hayata geçirilecek. İdari düzenleme ile atılacak bu adım için takvim 2024 yılı ikinci çeyrek olacak. 2025 yılı son çeyrek itibarıyla nitelikli insan kaynağı ihtiyacı olan stratejik teknoloji alanları belirlenecek ve bu alanlarda yurt dışına lisansüstü eğitim almak üzere öğrenci gönderilecek. 2025 yılı üçüncü çeyrek itibarıyla sosyal yardım sistemi gözden geçirilecek.

2025 yılı bütçesi 14.7 trilyon lira

OVP'nin açıklanmasıyla birlikte 2025 yılı merkezi yönetim bütçesinin detayları da belli oldu. OVP'ye göre; 2025 yılı bütçe harcamalarının 14 trilyon 731 milyar lira, bütçe gelirlerinin 12 trilyon 800 milyar lira olması, bütçe dengesinin gelecek yıl 1 trilyon 930.7 milyar lira açık vermesi öngörülüyor. 2025 yılında faiz giderlerin 1.95 trilyon lira olması, faiz dışı dengenin 19.3 milyar lira fazla vermesi bekleniyor. 2025 yılında genel bütçe vergi gelirlerinin 11.1 trilyon lira olması öngörülüyor. Bütçe açığının GSYH'ye oranının 2025'te yüzde 3.1, program dönemi sonunda ise yüzde 2.5 olarak gerçekleşmesi hedefleniyor.

2024 yılında bütçe açığının öngörülen yüzde 6.4'lük hedefin oldukça altında, milli gelire oranla yüzde 4.9 düzeyinde gerçekleşmesi öngörülüyor. Mali sıkılaşmanın etkisiyle, AB tanımlı genel yönetim borç stokunun milli gelire oranının gerileyerek, Program dönemi sonunda yüzde 24.8 düzeyinde gerçekleşmesi hedefleniyor.

BİZE ULAŞIN