Fed tutanaklarında faiz indirim sinyali

Fed üyelerinin hafta içerisindeki açıklamalarında önümüzdeki toplantılarda temkinli bir yaklaşımla faiz indirimlerinin uygun olacağına yönelik mesajları ön plana çıktı. Atlanta Federal Rezerv Bankası Başkanı Raphael Bostic, Fed’in yılsonuna kadar birden fazla faiz indirimine ihtiyaç duyulabileceğini söyledi...
29.08.2024 13:13 GÜNCELLEME : 29.08.2024 13:13

ONURCAN BAL/ Geçen hafta çarşamba günü yayınlanan Fed toplantı tutanaklarında Fed üyelerinin çoğunluğunun veriler uygun olursa gelecek toplantıda gevşemenin uygun olabileceğini ifade ettiği kaydedildi. (Bu yazı, Para Dergisi'nin 25.08.2024 tarihli sayısına aittir.)

Tutanaklarda, üyelerin çoğunluğu istihdam hedefine yönelik risklerin arttığını belirtti ve birçok üye enflasyon hedefine yönelik risklerin azaldığını söyledi. Diğer taraftan, bazı üyeler, işgücü piyasası koşullarında daha fazla kademeli gevşemenin daha ciddi bir bozulmaya dönüşme riskini vurguladı. Hafta içerisinde tutanakların yanında Fed üyelerinden gelen açıklamalar ile ABD Çalışma Bakanlığı tarafından Nisan 2023-Mart 2024 arasındaki istihdam değişimine ilişkin revizyon, piyasaların takibinde yer aldı. ABD'de 2024 Mart ayına kadar olan yıldaki iş büyümesi tahmin edilenden çok daha düşük gerçekleşti. Çalışma Bakanlığı tarafından Nisan 2023-Mart 2024 arasındaki istihdam değişimi 818 bin kişi olarak aşağı yönlü revize edildi. Yapılan bu revizyon istihdam piyasasının düşünülenden daha zayıf olduğunu ortaya koydu. Fed üyelerinin hafta içerisindeki açıklamalarında ise önümüzdeki toplantılarda temkinli bir yaklaşımla faiz indirimlerinin uygun olacağına yönelik mesajlar ve işgücü piyasasına ilişkin endişeler ön plana çıktı. Atlanta Federal Rezerv Bankası Başkanı Raphael Bostic, düşen enflasyonu ve yavaşlayan işgücü piyasasını gösteren verilerin ardından Fed'in yıl sonuna kadar birden fazla faiz indirimine ihtiyaç duyulabileceğini söyledi.

POWELL'IN AÇIKLAMALARI DİKKAT ÇEKİCİ

1978'den itibaren her yıl Kansas City Fed'in ev sahipliğinde ABD'nin Wyoming eyaletinde düzenlenen ve merkez bankacılığına ilişkin önemli bir zirve olan Jackson Hole toplantısı 22 – 24 Ağustos tarihlerinde gerçekleşti. Birçok önemli merkez bankası yetkilisinin katıldığı sempozyumun bu seneki konusu para politikasının etkinliğinin ve iletiminin yeniden değerlendirilmesi olurken, bu sempozyumda özellikle Fed Başkanı Powell'ın para politikasına ilişkin verdiği mesajlar piyasaların yakın takibinde yer aldı. 23 Ağustos Cuma günü sempozyumda konuşma yapan Fed Başkanı Powell, politikayı ayarlama zamanının geldiğini, faiz indirimlerinin zamanlaması ve hızının verilere, görünüme ve risk dengesine bağlı olacağını belirtti. Enflasyonun yüzde 2'ye dönüşünün sürdürülebilir bir yolda olduğuna dair güveninin arttığını ifade eden Powell, enflasyonda yukarı yönlü risklerin azaldığını ve istihdama yönelik aşağı yönlü risklerin ise arttığını kaydetti. Powell'ın açıklamaları Fed'in yılın son çeyreğinde faiz indirim döngüsüne başlayacağına dair beklentileri pekiştirirken, enflasyon ve istihdam piyasasına dair veriler faiz indirim miktarları üzerinde belirleyici olacaktır.

FED'E YÖNELİK FAİZ İNDİRİM BEKLENTİLERİ KORUNUYOR

ABD'de yılın ikinci çeyreğinden itibaren kademeli bir düşüş eğiliminde hareket eden enflasyon rakamları ile istihdam piyasasındaki bozulma Fed'e yönelik faiz indirim beklentilerini canlı tutuyor. Fed toplantı tutanaklarının ve Fed Başkanı Powell'ın açıklamaları önümüzdeki dönemde faiz indirimlerinin başlayacağına işaret ederken, geçen hafta ABD Çalışma Bakanlığı tarafından 2024 Mart'a kadarki bir yıllık süreç için istihdam değişimde yapılan 818 bin kişilik aşağı yönlü revizyonla birlikte sene başında ABD istihdam piyasasının düşünülenden daha zayıf olduğunun ortaya çıkması da Fed'e yönelik faiz indirim beklentilerini destekliyor. Hatırlanacak olursa, ABD'de ay başında açıklanan tarım dışı istihdam artışının beklentilerin altında kalması ve işsizlik oranının yaklaşık 3 yılın en yüksek seviyesine çıkmasının ardından piyasalarda resesyon endişeleri artış kaydederken, Fed'in eylül ayında daha agresif faiz indirimine gidebileceği fiyatlanmaya başlamıştı. Ancak önceki hafta ABD'de açıklanan enflasyon verilerinin fiyat baskılarının hafiflediğine işaret etmesi ve perakende satış verilerinin tüketici harcamalarının güçlü kaldığını ortaya koymasıyla piyasadaki endişeler bir miktar yatıştı. Tüm bu gelişmeler ışığında halihazırda piyasalar eylül ayında %35 ihtimalle 50 baz puan ve %65 ihtimalle 25 baz puan faiz indirimi fiyatlarken, yılsonuna kadar toplamda 100 baz puan faiz indirim öngörüyor.

ABD'de ekonomik verilerde zayıflamanın devam etmesi ve özellikle ağustos ayı istihdam verilerinin de zayıf gelmesi durumunda eylül ayında 50 baz puanlık bir faiz indiriminin gündeme gelebileceğini ve kasım/aralık aylarında da 25'şer baz puanlık faiz indirimlerinin yapılabileceğini düşünüyoruz. Böylece Fed'in yılı toplamda 100 baz puan faiz indirimiyle tamamlama ihtimali çok uzak bir durum olarak değerlendirmiyoruz. Ancak ek bir zayıflama görülmezse Fed'in eylül ayında faiz indirimlerine 25 baz puanla başlayacağını ve devam eden aylarda da 25'şer baz puan faiz indirimleriyle yılı toplamda 75 baz puan faiz indirimiyle de tamamlayabileceğini düşünüyoruz. Bu noktada enflasyon ve işgücü rakamlarının seyri Fed'in faiz kararları ve küresel risk iştahının seyri üzerinde ana belirleyiciler olacaktır. Özellikle eylüldeki faiz kararı üzerinde ağustos ayı tarım dışı istihdam verisinin ortaya koyacağı performans belirleyici olacaktır. Son dönemde Fed üyeleri tarafından işgücü piyasasına ilişkin daha yoğun bir şekilde dillendirilen endişeleri de dikkate aldığımızda, enflasyon cephesinde sürpriz bir bozulma görmediğimiz sürece Fed'in artık "enflasyon odaklı" değil "istihdam odaklı" olacağını düşünüyoruz. Önümüzdeki dönemde ABD'de ekonomik veri akışlarına duyarlılığın artış kaydettiği ve ekonomik verilerin Fed'e yönelik beklentiler ile resesyon kaynaklı endişeler üzerinde belirleyici olduğu bir süreci takip edeceğiz. Önceki aylarda ABD'de zayıf gelen ekonomik veriler Fed'e yönelik faiz indirim beklentilerini güçlendirdiği şeklinde yorumlanırken, yeniden gündeme gelen resesyon endişeleriyle birlikte artık ABD'de zayıf gelebilecek ekonomik verilerin risk iştahını baskıladığı ve volatiliteyi artırdığı bir fiyatlama görebileceğimizi düşünüyoruz. Yeni haftada 29 Ağustos Perşembe günü ABD'de açıklanacak 2024/2Ç büyüme rakamı ile 30 Ağustos Cuma günü Fed'in yakından takip ettiği çekirdek PCE (kişisel tüketim harcamaları fiyat endeksi) verisi piyasaların yakın takibinde olacaktır.

TCMB FAİZ ORANLARINDA DEĞİŞİME GİTMEDİ

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası 20 Ağustos Salı günü gerçekleştirdiği toplantısında beklentilerle uyumlu olarak faiz oranlarında değişime gitmedi ve politika faizini %50,0 olarak korudu. Faiz oranlarında bir değişimin beklenmediği ancak yılın son çeyreğinde faiz indiriminin gündeme gelebileceğine dair beklentilerin piyasalarda güç kazandığı konjonktürde TCMB'nin karar metnindeki ifadelerde bir yumuşama olup olmayacağı merak konusuydu. Geçen haftaki toplantısında TCMB'nin karar metninde sıkı duruş ifadelerini ve sterilizasyon konusundaki yönlendirmelerini genel olarak koruduğu takip edildi. Karar metninde "Enflasyonda belirgin ve kalıcı bir bozulma öngörülmesi durumunda para politikası duruşu sıkılaştırılacaktır" ifadesinin korunmasının piyasalardaki eylül/ekim gibi erken bir faiz indirimine gidilebileceğine dair beklentileri zayıflattığını düşünüyoruz. Bunun dışında, geçtiğimiz aylarda yurtiçi talebin halen enflasyonist olduğunu söyleyen TCMB bu ay yurt içi talebin enflasyonist etkisinin azaldığını belirtirken, hizmet enflasyonundaki iyileşmenin gecikmeli olacağı düşüncesini de paylaşarak enflasyon beklentileri yönetmeye odaklandığını görüyoruz. TCMB'nin son toplantılarındaki sıkı duruşun korunacağına dair güçlü mesajların önümüzdeki toplantılarda ne kadar süreyle sürdürüleceği önemli olacaktır. TCMB'nin karar metninde "enflasyonda belirgin ve kalıcı bir bozulma öngörülmesi durumunda para politikası duruşunun sıkılaştırılacağı söylemi" korunurken, bu ifade de bir yumuşama görmeden faiz indirim ihtimalinin çok düşük olduğunu ve faiz indirimden önceki toplantılarda ek sıkılaştırmaya gidilebileceğine dair ifadenin kaldırılacağını düşünüyoruz.

BIST-100 ENDEKSİ'NDE ZAYIF GÖRÜNÜM SÜRÜYOR

Küresel gelişmeler kaynaklı ağustos ayının başında sert satışların yaşandığı Borsa İstanbul'da devam eden süreçte yurt dışı piyasalarda gözlenen toparlanmaya anlamlı bir katılımın sağlanamadığı ve zayıf görünümün etkisini sürdürdüğü takip ediliyor. Yurt içinde kısa vadede önemli bir katalizörün bulunmayışı, zayıf geçen ikinci çeyrek finansal sonuç dönemi ile önemli destek noktaları altında yaşanan kapanışlar, tepki çabalarının satışlarla karşılanmasına ve zayıf teknik görünümün devam etmesine neden oluyor. Cuma günü yeniden hız kazanan satışlarla BIST-100 Endeksi geçen haftayı %1,57 oranında kayıpla 9.668 puandan tamamladı. Son haftalarda tepki çabalarının satışlarla karşılanması, psikolojik öneme sahip 10.000 üzerinde tutunmanın sağlanamaması ve zayıf seyreden teknik görünüm nedeniyle endekse karşı kısa vadede temkinli yaklaşımımızı koruyoruz. Endekste haftalık kapanışın da ağustos başında test edilen 9.733 seviyesi altında gerçekleşmesi teknik görünümde zayıflamanın derinleşebileceğine işaret etmektedir. Endekste kısa vadede 9.610 ve 9.500 seviyelerine doğru geri çekilmeler gündeme gelebilir. 9.500 desteği de kırılacak olursa 200 günlük basit hareketli ortalamanın geçtiği 9.280 seviyesine doğru satışlar hız kazanabilir. 9.733 üzerinde yaşanabilecek olası tepki alımlarında ise 9.825 – 9.900 seviyeleri kısa vadeli direnç noktaları olarak izlenecektir. Bu seviyeler üzerinde 9.950 – 10.000 bölgesi direnç olarak önem kazanacak olup, psikolojik öneme sahip ve güçlü bir direnç olarak izlediğimiz 10.000 üzeri günlük kapanışlarda toparlanma eğilimi güç kazanabilir. Bu durumda 10.090 – 10.150 ve 100 günlük hareketli ortalama (10.251) direnç konumunda bulunmaktadır. Endekste toparlanma çabasının güç kazanabilmesi için ilk olarak 10.000 üzerinde günlük kapanışlara ve devamında 100 günlük ortalamanın (10.251) aşılmasına ihtiyaç olduğu görüşümüzü sürdürüyoruz. Aksi halde dalgalı ve zayıf görünüm etkisini sürdürebilir.

BİZE ULAŞIN