Konut satışları azaldı

Bütçe Haziran’da 275.3 milyar lira, yılın ilk altı ayında ise 747.2 milyar lira açık verdi. Haziran’da yıllık yüzde 5.2 azalışla 79 bin 313 konut satıldı. İpotekli konut satışlarında güçlü daralma devam etti.
25.07.2024 14:14 GÜNCELLEME : 25.07.2024 14:14

PARA ANKARA/ HÜLYA GENÇ SERTKAYA Kamuda kaynakların etkin ve verimli kullanılmasına yönelik adımlar sıkılaştırılırken, merkezi yönetim bütçesi Haziran'da 275 milyar 280 milyon lira açık verdi. Hazine ve Maliye Bakanlığı verilerine göre, Haziran'da bütçe gelirleri yıllık yüzde 120.4 artışla 591 milyar 218 milyon lira, bütçe giderleri ise yıllık yüzde 77.6 artışla 866 milyar 498 milyon lira düzeyinde gerçekleşti. Faiz hariç giderlerin yıllık yüzde 70.3 artışla 767.2 milyar lira olduğu Haziran'da, faiz giderleri yıllık yüzde 165.6 artışla 99.3 milyar liraya ulaştı. Haziran'da faiz dışı denge de 176 milyar lira açık verdi. Geçen ay vergi gelirleri yüzde 109 artışla 483.1 milyar lira olarak gerçekleşti. Vergi tahsilatının detaylarına bakıldığında; Haziran'da yıllık bazda gelir vergisinde yüzde 130.7 artışla 106.2 milyar lira, kurumlar vergisinde yüzde 37.7 artışla 13 milyar 868 milyon lira, dahilde alınan katma değer vergisinde yüzde 3 bin 28 artışla 80.8 milyar lira, ithalde alınan katma değer vergisinde yüzde 47.2 artışla 96.4 milyar lira, özel tüketim vergisinde ise yüzde 51.4 artışla 111.7 milyar lira oldu.

2024 yılının ilk altı ayında bütçe gelirleri, bütçe giderlerinin üzerinde artış gösterdi. Ocak-Haziran döneminde bütçe gelirleri yıllık yüzde 103.8 artışla 3 trilyon 831.4 milyar lira, bütçe giderleri yıllık yüzde 93.7 artışla 4 trilyon 578.5 milyon lira olurken, bütçe dengesi 747 milyar 183 milyon lira açık verdi. Faiz hariç giderlerin yüzde 91.7 artışla 4 trilyon lira düzeyinde gerçekleştiği Haziran'da faiz giderleri yüzde 108.7 artışla 574.4 milyon liraya çıktı. Yılın ilk altı ayında faiz dışı denge 172 milyar 760 milyon lira açık verdi.

Bütçe açığının azaltılmasının mali disiplini sağlamak için önemli olduğuna işaret eden Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Abdulkadir Develi, "Tasarruf tedbirlerinin etkisi, tedbirlerin niteliğine ve uygulanma şekline bağlı olarak değişebilir. Bu nedenle, mali disiplini sağlamak ve bütçe açıklarını kapatmak için dikkatli bir planlama ve izleme süreci gereklidir" dedi.

KONUT SATIŞLARI AZALDI

Türkiye genelinde 2024 Haziran'da 79 bin 313 konut satıldı. Konut satışları yıllık yüzde 5.2, aylık yüzde 28.3 azaldı. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre konut satış sayısının en fazla olduğu iller sırasıyla 13 bin 25 ile İstanbul, 6 bin 866 ile Ankara ve 4 bin 361 ile İzmir olurken, en az olduğu iller ise sırasıyla 34 ile Ardahan, 40 ile Hakkari, 44 ile Tunceli ve Bayburt olarak kayda girdi. Konut satışları Ocak-Haziran döneminde yıllık yüzde 3.7 azalışla 545 bin 74 olarak gerçekleşti. Türkiye genelinde ipotekli konut satışları Haziran'da yıllık yüzde 49.4 azalış göstererek 6 bin 813 oldu. Toplam konut satışları içinde ipotekli satışların payı yüzde 8.6 olarak gerçekleşti. Ocak-Haziran döneminde gerçekleşen ipotekli konut satışları ise yıllık yüzde 57.7 azalışla 51 bin 415 oldu. Haziran'daki ipotekli satışların bin 547'si; Ocak-Haziran dönemindeki ipotekli satışların ise 12 bin 176'sı ilk el satış olarak gerçekleşti. Diğer konut satışları Haziran'da yıllık yüzde 3.3 artarak 72 bin 500, Ocak-Haziran döneminde yıllık yüzde 11.1 artışla 493 bin 659 oldu. İlk el konut satış sayısı Haziran'da yıllık yüzde 1.8 azalarak 25 bin 425, Ocak-Haziran döneminde ise yüzde 1.3 artışla 173 bin 324 olarak gerçekleşti. İkinci el konut satışları ise Haziran'da yıllık yüzde 6.7 azalışla 53 bin 888, Ocak-Haziran döneminde de yıllık yüzde 5.8 azalışla 371 bin 750'ye geriledi.

Yabancılara yapılan konut satışlarında da düşüş gözlendi. Haziran'da yıllık yüzde 45.1 azalarak bin 440, Ocak-Haziran döneminde yıllık yüzde 45.7 azalarak 10 bin 461 düzeyine indi. Haziran'da yabancılara en çok konut satışı yapılan iller 593 ile Antalya, 478 ile İstanbul, 116 ile Mersin olarak belirlendi. Haziran'da ülke uyruklarına göre en fazla konut satışında ilk üç sırada 332 ile Rusya Federasyonu, 156 ile İran ve 102 ile Ukrayna yer aldı.

KONUT FİYATLARINDA SINIRLI ARTIŞ

Şimdi de konut fiyatlarına bir bakalım. Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) verilerine göre, konut fiyat endeksi (KFE) Mayıs'ta aylık yüzde 1.3, yıllık bazda nominal olarak yüzde 45, reel olarak da yüzde 14.9 azaldı. İl bazında gelişmeler değerlendirildiğinde Mayıs'ta KFE yıllık bazda İstanbul'da yüzde 35.3, Ankara'da yüzde 53.9, İzmir'de yüzde 44.2 artış gösterdi. Yeni konutlar fiyat endeksi Mayıs'ta yıllık yüzde 48.8 artış gösterdi. Düzey 2 endeks değerlerine göre KFE artış hızı Mayıs'ta yıllık bazda TR 82'de (Çankırı, Kastamonu, Sinop) yüzde 89.8, TR A2'de (Ağrı, Ardahan, Kars, Iğdır) yüzde 83.4, TR B2'de (Van, Bitlis, Hakkari, Muş) yüzde 71.7 oldu.

İpotekli konut satışlarındaki güçlü geri çekilmenin ağırlıklı olarak konut kredilerinde yavaşlamaya işaret ettiğini söyleyen Kırklareli Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Sinan Alçın, konut başta olmak üzere krediye dayalı genişleme politikasına geçilmeden konut satışlarının tekrar artışa geçmesinin beklenemeyeceğini ifade etti. Yabancıya konut satışlarına da değinen Alçın, her ne kadar Rusya vatandaşlarının konut alımına devam ettiği gözlense de, genel anlamda yabancıların konut alımının yavaşladığını kaydetti.

Deprem riski nedeniyle İstanbul'daki konut satışlarında yıllık bazda yavaşlama etkisinin görüldüğünü dile getiren Alçın, deprem etkisinin konut fiyatlarına da yansıdığını ifade etti. Özellikle doğu illerinde konut fiyatlarında artışın yıllık yüzde 80'ler düzeyinde olduğunu belirten Alçın, "Ankara, İstanbul, İzmir'de bu oranlar yıllık yüzde 35-50 bandında seyrediyor. Bunun sebepleri arasında enflasyonist dönem ve deprem riskinin tersine göçü ortaya çıkarması sayılabilir" dedi.

TARIM-ÜFE AYLIK YÜZDE 1.95 YÜKSELDİ

Tarım ürünleri üretici fiyat endeksi (Tarım-ÜFE) Haziran'da aylık yüzde 1.95, yıllık yüzde 54.58 arttı. Tarım-ÜFE, çiftçinin üreterek piyasaya satışını yaptığı ürünlerin ilk el satış fiyatlarındaki zaman içerisinde meydana gelen değişimlerin oransal göstergesini aylık/yıllık olarak izlemek amacıyla hesaplanıyor. Sektörel bazda bakıldığında, TÜİK verilerine göre Tarım-ÜFE Haziran'da aylık bazda tarım ve avcılık ürünleri ve ilgili hizmetlerde yüzde 1.99, ormancılık ürünleri ve ilgili hizmetlerde yüzde 0.59 ve balık ve diğer balıkçılık ürünleri; su ürünleri; balıkçılık için destekleyici hizmetlerde yüzde 2.17 arttı. Tarım-ÜFE'de yıllık değişimin en yüksek olduğu alt grup yüzde 156.24 artış ile yağlı meyveler olurken, bunu yüzde 87.13 ile değer ağaç ve çalı meyveleri ile sert kabuklu meyveler, yüzde 83.22 ile koyun ve keçi, çanlı; bunların işlenmemiş süt ve yapağıları izledi. Aylık değişimin en yüksek olduğu alt grup ise yüzde 17.52 artış ile sebze ve kavun-karpuz, kök ve yumrular oldu.

Geçen hafta açıklanan verilerden biri de ekonominin önemli bir parçası olan hizmet sektöründeki üretim faaliyetlerinin fiyat etkilerinden arındırılmış kısa dönemli hareketlerini ölçen hizmet üretim endeksi oldu. TÜİK verilerine göre hizmet üretim endeksi Mayıs'ta aylık yüzde 1.3, yıllık yüzde 0.8 arttı. Aylık bazda değerlendirildiğinde ulaştırma ve depolama hizmetleri yüzde 1.3, konaklama ve yiyecek hizmetleri yüzde 0.4, bilgi ve iletişim hizmetleri yüzde 0.5, gayrimenkul hizmetleri yüzde 6.5, mesleki, bilimsel ve teknik hizmetler yüzde 2.6, idari ve destek hizmetleri ise yüzde 0.7 arttı.

"YÜKSEK FİYATLARIN NEDENİ, ARACILAR"

Tüketici fiyat endeksinin (TÜFE) Haziran'da yıllık yüzde 71.60 arttığına işaret eden 3. Göz Danışmanlık CEO'su Hikmet Baydar, Tarım-ÜFE'nin yıllık bazda düşük olmasının TÜFE'yi yukarı çeken nedenler arasında olmadığını gösterdiğini vurguladı. Bu durumun yüksek fiyatların daha çok aracılardan kaynaklandığını gösterdiğini ifade eden Baydar, "Ancak kavun karpuz gibi ürünlerde aylık enflasyonun yüksek çıkması, hem önümüzdeki dönem baz etkisi dışında enflasyonda ki kemikleşmeyi hem de düşürmenin zorluğunu bize gösteriyor. Kaldı ki bu nedenle enflasyonu daha fazla hissetmekteyiz" dedi.

Baydar, hizmet üretim endeksinde özellikle depolama ve lojistik alanları başta olmak üzere endeksin yükselmesindeki zayıflığın rekabetçi fiyat oluşumunu ve enflasyonu düşürmeye vereceği desteği de azalttığını kaydetti.

İŞSİZLİK ORANI EN YÜKSEK İL, HAKKARİ

TÜİK geçen hafta 2023 yılına ilişkin il düzeyinde işgücü istatistiklerini açıkladı. Buna göre 2023'te Türkiye genelinde işsizlik oranı yüzde 9.4 olarak tahmin edildi. İşsizlik oranı en yüksek il yüzde 23.3 ile Hakkari, en düşük il yüzde 4.8 ile Sinop oldu. 2023'te işsizlik oranı İstanbul'da yüzde 8.9, Kocaeli'nde yüzde 9.1, İzmir'de yüzde 11.4, Ankara'da yüzde 11.2 oldu. 2023'te Türkiye genelinde istihdam oranı yüzde 48.3 olarak tahmin edildi. En yüksek istihdam oranı yüzde 58.2 ile Ardahan'da gerçekleşti. En düşük istihdam oranı ise yüzde 35.5 ile Siirt'te oldu. 2023 yılı için işgücüne katılma oranı yüzde 53.3 olarak tahmin edildi. En yüksek işgücüne katılma oranı yüzde 61.7 ile Ardahan'da gerçekleşti. En düşük işgücüne katılma oranı ise yüzde 38.5 ile Siirt'te oldu.

Şimdi de 2023 yılı yükseköğretim istihdam göstergelerine bir göz atalım. TÜİK verilerine göre lisans mezunlarının kayıtlı istihdam oranı 2022'de yüzde 75.1 iken, bu oran 2023'te yüzde 75.6 olarak gerçekleşti. Ön lisans mezunları için kayıtlı istihdam oranı ise 2022'de yüzde 67.3 iken, bu oran 2023'te yüzde 67.7 olarak hesaplandı. Lisans seviyesinde en yüksek kayıtlı istihdama sahip olan bölümler yüzde 96.2 ile özel eğitim öğretmenliği, yüzde 95.3 ile tıp, yüzde 93.9 ile dil ve konuşma terapisi, yüzde 92.4 ile elektrik öğretmenliği oldu. Uluslararası Standart Eğitim ve Öğretim Alanları Sınıflaması, 2013'e göre lisans seviyesinde kayıtlı istihdam oranının en yüksek olduğu ilk beş alan; sağlık ve refah (yüzde 87.4), mühendislik, imalat ve inşaat (yüzde 83.7), eğitim (yüzde 79.8), bilişim ve iletişim teknolojileri (yüzde 79.6) ile iş, yönetim ve hukuk (yüzde 74.8) oldu.

Dr. Türker KARA / Ankara Medipol Üniversitesi Öğretim Üyesi

"Yılın son çeyreğinde faiz indirimleri gündemde olacak"

Konut fiyatlarındaki artış hızı uzun bir dönemdir ivme kaybediyor ve son dönemde reel olarak konut fiyatlarında artış görmüyoruz. Bu durumda özellikle yatırım amaçlı konut alma eğiliminin azalması beklenebilir. Açıklanan son enflasyon verisi ile dezenflasyon sürecine girmiş bulunuyoruz. Maliye politikası tarafında bütçenin enflasyonist eğilim göstermemesi para politikasının duruşu açışından önemli. Burada kamu tasarruf tedbirleri ile ilgili yasal düzenlemeler takip edilmeli. Bu düzenlemeler yılın ikinci yarısında bütçe dinamiklerini etkileyecek. Özellikle CDS primlerinin düşüşü ve TL cinsi borçlanmanın payının artması da mali disiplin açısından önemli. Merkez Bankası'ndan bu ay faiz indirimi beklemiyorum. Bu yılın dördüncü çeyreğinin son dönemlerinde faiz indirimleri gündemde olacaktır. Burada reel faizlerin hareketi ve dezenflasyonist eğilimin ivmesi önem taşıyacak. Merkez Bankası faiz konusunda adım atmadan evvel enflasyon eğiliminin hedeflere yakınsamasına odaklanacak. Şu aşamada iç talepteki göreli ılımlı seyir, baz etkisi ve kur hareketleri enflasyon açısından olumlu görünüyor.

Prof. Dr. Abdulkadir DEVELİ / Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Öğretim Üyesi

"2025 itibarıyla konut satışlarının tekrar trendine oturması bekleniyor"

2022 ve 2023 yılları hem depremler hem de bölgemizde yer alan savaşlar nedeniyle yerli ve yabancılara satışların olağanın dışında arttığı bir dönem. Çünkü bu dönemde konut arzı talebe yetişmedi. Talebin düşmesiyle fiyat artışları durgunlaştı ancak fiyat yapışkanlığı nedeniyle fiyatlar düşmedi. Baz etkisi ve fiyatların beklentileri karşılamaması nedeniyle satışların azalmasına yol açtı. Konut satışları genel olarak düşüşte. Haziran'da ipotekli konut satışları yıllık yüzde 49.4 azalarak 6 bin 813'e geriledi Bu durum, konut kredilerindeki faiz artışlarının ve zorlaşan erişim koşullarının etkisiyle açıklanabilir. İpotekli konut satışlarında yaşanan düşüşe rağmen, diğer konut satışları Haziran'da geçen yılın aynı ayına göre yüzde 3.3 artarak 72 bin 500'e yükseldi. Bu artışın, yatırım amaçlı yapılan konut alımlarından kaynaklandığı düşünülüyor. Yabancılara konut satışları da geriledi. Bu düşüşte, küresel ekonomik belirsizlikler ve döviz kurundaki dalgalanmaların rol oynadığı tahmin ediliyor. Küresel ekonomik belirsizlikler ve döviz kurundaki dalgalanmalar, yatırımcıların konut alımında temkinli davranmalarına yol açtı. İnşaat maliyetlerindeki artışlar, konut fiyatlarının yükselmesine neden oldu ve konut alımını zorlaştırdı. Yüksek enflasyon da, hanehalklarının alım gücünü düşürerek konut satın alma imkanlarını kısıtladı. Faiz oranları ile inşaat maliyetlerinin azalmasıyla ve yeni konut projelerinin arzıyla 2025'ten itibaren konut satışlarının tekrar trendine oturması bekleniyor.

Prof. Dr. Sinan ALÇIN / Kırklareli Üniversitesi Öğretim Üyesi

"Bütçe açığı yılsonunda hedefin altında kalabilir"

2024 yılı bütçesi 2.7 trilyon lira açık öngörüsüyle hazırlandı. 2023 ve 2024 yılları, gayri safi milli hasılaya oran açısından Türkiye standardının oldukça üzerinde bütçe açıklarına denk geliyor. Güçlü bütçe açıklarında iki temel etken var. İlki yükselen enflasyon nedeniyle kamu harcamalarındaki artış. Diğeri de Kahramanmaraş merkezli depremlerinin bütçe üzerindeki etkisi. 29024 yılının ilk yarısına baktığımızda bütçe gelirlerindeki artış, bütçe giderlerinin üzerinde. Bütçe gelirleri içindeki ağırlık vergi gelirlerinde. Ocak-Haziran döneminde bütçe açığı 747.2 milyar lira. 2024 yılı merkezi yönetim bütçesi 2.7 trilyon liralık açık öngörüsüyle hazırlandı. Bu da, yıl sonunda hedefin altında bütçe açığının ortaya çıkabileceğine işaret ediyor. Yılın son çeyreğinde güçlü bir yavaşlama bekliyoruz. Bu yavaşlamanın özellikle kar ve diğer kazançlar üzerindeki baskılayıcı etkisiyle, vergi gelirleri performansı yılın ikinci yarısında, ilk altı ayın altında kalabilir. Bu arada, Eylül ayına kadar Merkez Bankası'nın faizi tutacağını düşünüyorum.

BİZE ULAŞIN