ECB ilk faiz indirimine gitti

ECB beklentilere paralel olarak 25 baz puan faiz indirimine giderek mevduat faizini yüzde 3.75 seviyesine düşürdü. ECB Başkanı Lagarde, her toplantıda faiz indiriminin olmayacağı mesajını verirken, piyasadaki genel beklenti ECB’nin 2024 yılında toplam 3 kez faiz indirimine gideceği yönünde şekilleniyor…
14.06.2024 12:06 GÜNCELLEME : 14.06.2024 12:06

ONURCAN BAL/ Euro Bölgesi'nde enflasyon görünümde kaydedilen iyileşme ve son dönemde ECB üyelerinden yapılan yönlendirmelere bağlı olarak Avrupa Merkez Bankası'nın (ECB) haziran toplantısında faiz indirimine gitmesine kesin gözüyle bakılıyordu. (Bu yazı Para Dergisi'nin 9.6.2024 tarihli sayısına aittir)

6 Haziran Perşembe günü gerçekleşen toplantısında ECB beklentilere paralel 25 baz puan faiz indirimine giderek mevduat faizini %3,75 seviyesine düşürdü. Karar metninde faizlerin gerektiği sürece yeterince kısıtlayıcı tutulacağı ve Yönetim Konseyi'nin belirli bir oran için önceden taahhütte bulunmadığı mesajı öne çıktı. ECB Başkanı Lagarde toplantı sonrasında düzenlediği basın toplantısında, enflasyonun altında yatan baskılarda bir miktar azalma olduğunu ve enflasyon beklentilerinin aşağı yönlü geldiğini belirtti. Lagarde, enflasyonun yıl sonuna kadar dalgalanmaya devam edeceğini ve enflasyona yönelik beklentilerin genel olarak istikrar kazandığını ifade etti. Lagarde, önümüzdeki döneme ilişkin güvenlerinin arttığını ve bu nedenle faiz indirim kararı aldıklarını belirtirken, faizleri gerektiği kadar kısıtlayıcı tutmayı sürdüreceklerini de vurguladı. Böylece her toplantıda faiz indiriminin olmayacağı ve biraz daha dikkatli ilerleyeceklerinin mesajını vermiş oldu. Piyasadaki genel beklentiler haziran ayından sonra eylül ve aralık aylarında da devam edecek faiz indirimleriyle ECB'nin 2024 yılında toplamda 3 kez faiz indirimine gideceği yönünde şekilleniyor.

ABD'DE EKONOMİK VERİLER TAKİP EDİLİYOR

Fed'in enflasyon göstergesi olarak yakından izlediği çekirdek kişisel tüketim harcamaları (PCE) verisi yumuşama sinyali verirken, ABD ilk çeyrek büyüme verisinin hane halkı harcamalarındaki yavaşlamanın etkisiyle aşağı yönlü revize edildi. Geçen hafta açıklanan ISM imalat PMI 48,7'ye inerek imalat sektöründeki daralmanın sürdüğüne işaret ederken, hizmet PMI rakamında ise güçlü bir toparlanma takip edildi. ABD ekonomisi özellikle yılın ilk çeyreğinde güçlü bir görünüm ortaya koyarken, pandemi döneminde oluşan hane halkı tasarruflarının büyük ölçüde azalması, ABD'de büyümenin ana gücü olan iç tüketimde gözlenen yavaşlama ve fiyat değişimlerine karşı tüketicilerde artan hassasiyetin önümüzdeki aylarda ABD ekonomisinde yavaşlamayı beraberinde getireceğini ve yumuşak iniş senaryosu ile ılımlı bir resesyon konularının tekrardan tartışılacağı bir dönemin yaşanabileceğini düşünüyoruz. ABD'de nisan ayında açık iş sayısının 2021'den bu yana en düşük seviyeye gerilediği görülürken, çarşamba günü açıklanan ADP istihdam verisi mayıs ayında 175 bin olan piyasa beklentisinin altında 152 bin kişi artış kaydetti ve önceki veri de 192 binden 188 bine revize edildi. Açıklanan bu verilerin istihdam piyasasında soğumaya ve ABD ekonomisinde ivme kaybına işaret etmesi hafta içerisinde Fed'e yönelik faiz indirim beklentilerini destekledi. Ancak cuma günü açıklanan mayıs ayı tarım dışı istihdam verisi 272 bin kişi artış kaydetti. Piyasadaki beklentiler 180 bin kişi artış olması yönündeydi. İşsizlik oranı mayıs ayında %3,9'dan %4,0 oranında yükseliş kaydetti. Ortalama saatlik kazançlar aylık bazda %0,4 ve yıllık bazda %4,1 ile beklentiler hafif üzerinde gerçekleşti. Veri sonrasında ilk fiyatlamalarda risk iştahının zayıflama kaydettiği ve hisse piyasalarında satışların yaşandığı görüldü. Ons altında da tahvil faizlerindeki yükselişin etkisiyle satışlar hız kazandı. Yeni haftada ABD'de çarşamba günü mayıs ayı TÜFE rakamı ile perşembe günkü ÜFE verisi geleceğe dair faiz indirim beklentileri ve risk iştahının seyri açısından belirleyici olacağından piyasaların yakın takibinde yer alacaktır.

GÖZLER 12 HAZİRAN'DAKİ FED TOPLANTISINDA

Geçen hafta içerisinde verilerin istihdam piyasasında soğumaya ve ABD ekonomisinde ivme kaybına işaret etmesi Fed'e yönelik faiz indirim beklentilerini destekleyen gelişmeler oldu. Bununla birlikte cuma günü beklentilerin üzerinde açıklanan tarım dışı istihdam verisi faiz indirim iyimserliğini belirli ölçüde zayıflattı. Aynı zamanda Fed üyelerinden son dönemde yapılan temkinli açıklamalar ve faiz indiriminde acelece olunmayacağı vurguları da gündemdeki yerini koruyor. Minneapolis Fed Başkanı Neel Kashkari, enflasyon kontrol altına alınmadan önce borçlanma maliyetlerini düşürmenin ABD refahının temellerini riske atacağını söyleyerek faiz oranlarının uzun bir süre sabit kalması gerektiğini belirtti. Halihazırda para piyasalarında Fed'in haziranda faiz indirimine başlama ihtimali yüzde 0, temmuz ayında yüzde 8 ve eylül ayında yüzde 60 ihtimalle fiyatlanıyor. Eylül ayında faiz indirim beklentileri tarım dışı istihdam verisi öncesinde %80'lere kadar ulaşmıştı. Fed üyelerinden gelen temkinli açıklamalar ve faiz indirimi konusunda aceleci olunmayacağına yönelik vurgulara bağlı olarak biz de yaz aylarında faizlerde değişimin olmayacağını ve eylül/aralık aylarında faiz indirimlerinin gündeme gelebileceğini değerlendiriyoruz. Yeni haftanın en önemli gelişmesi kuşkusuz 12 Haziran'da sona erecek Fed toplantısı olacaktır. Haziran toplantısında faiz oranlarında bir değişim beklenmezken, toplantı sonrasında yayınlanacak projeksiyonlar ve Fed Başkanı Powell'ın açıklamaları piyasaların yakın takibinde yer alacaktır. Fed üyelerinin ekonomik tahminleri ve özellikle noktasal grafiklerde öngörülen faiz indirim beklentileri son derece önemli olacaktır. Mart projeksiyonlarında bu yıl için 3 faiz indirimi öngören Fed üyelerinin haziran projeksiyonlarında faiz indirim beklentisini düşürmesine kesin gözüyle bakılırken, aşağı yönlü revizenin 3'ten 2'ye mi yoksa 1'e mi olacağı kritik önemdedir. ABD ekonomisinin genel görünümü ve enflasyonun seyri bu yılki faiz indirim miktarı ve zamanlaması üzerinde belirleyici olmaya devam edecektir.

YURT İÇİNDE YILLIK TÜFE YÜZDE 75.45'E ÇIKTI

3 Haziran Pazartesi günü açıklanan mayıs ayı TÜFE rakamı aylık bazda piyasa beklentilerinin bir miktar üzerinde %3,37 oranında artış kaydetti ve yıllık TÜFE %69,80 seviyesinden %75,45 seviyesine yükseldi. Piyasadaki beklentiler TÜFE'nin aylık %3,1 oranında artış kaydedeceği yönündeydi. Mayıs ayında aylık olarak en çok fiyat artışı yaşanan ana harcama grubu %9,6 oranında artışla giyim ve ayakkabı oldu. Giyim-ayakkabı grubunu doğalgaz faturalarındaki desteğin sona ermesinin etkisiyle konut takip etti. Konut grubunda fiyatlar %7,08 arttı. Mayıs ayında yıllık çekirdek enflasyon %75,81 seviyesinden %74,98'e ılımlı bir geri çekilme kaydetti. Böylelikle çekirdek enflasyon 14 ay sonra ilk kez manşet TÜFE'nin altında gerçekleşti. ÜFE rakamı ise aylık bazda %1,96 oranında artış gösterdi ve yıllık ÜFE %55,66'dan %57,68 seviyesine yükseldi. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek mayıs ayı enflasyon verilerine ilişkin paylaştığı değerlendirmesinde, yıllık enflasyonda en yüksek seviyenin bu ay görüldüğünü ve enflasyonda kalıcı düşüşün haziranda başlayacağını söyledi. Haziran ve temmuz aylarında baz etkisinin devreye girmesiyle yıllık enflasyonda güçlü bir gerilemeyi görüyor olacağız. Baz etkisinin ardından yılın devam bölümünde de dezlasyonist sürecin başlayacağını değerlendiriyoruz. Ancak bu noktada TCMB'nin yakından takip ettiği aylık enflasyon eğilimi (mevsimsellikten arındırılmış aylık enflasyonun 3-aylık hareketli ortalaması) manşet TÜFE enflasyonu için %3,0'ün üzerinde, hizmet enflasyonu için ise %4,0'ün üzerinde seyretmeye devam ediyor. TCMB, TÜFE enflasyonunun 2024 ve 2025 sonu tahminlerine (%38 ve %14) yönlenebilmesi için aylık enflasyon eğiliminin son çeyrekte kabaca %1,5 civarına gerilemesi gerektiğini açıklamıştı.

BIST-100'DE SATICILI SEYİR ETKİSİNİ SÜRDÜRÜYOR

İki hafta önceki yazımızda Borsa İstanbul'da nisan ayından itibaren yaşanan güçlü yükselişler ve gelinen seviyelere bağlı olarak kısa vadede düzeltme riskinin artış kaydettiğini vurgulamıştık. Olası bir düzeltme uyarımızı takip eden süreçte yurt içinde satış baskısının artış kaydettiği bir fiyatlamayı takip ediyoruz. Geçen hafta içerisinde borsa yatırımları ve kripto varlıkların vergilendirilmesine yönelik çalışmaların yürütüldüğüne ilişkin çıkan haberler Borsa İstanbul'da satış baskısının artış kaydetmesine neden oldu. Çarşamba günü piyasa kapanışa doğru Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek'ten konuyla ilgili yapılan açıklamada, kripto ve hissede kazanca dayalı değil, sınırlı bir işlem vergisi öngörüldüğü belirtildi. İşlem vergisinin ne boyutta olacağı ve bunun yatırımcıların işlem adetleri üzerinde ne kadarlık bir etki oluşturacağı henüz netlik kazanmazken, konuyla ilgili gelişmeler takibimizde olacaktır. Mayıs ayının son haftalarında endekste etkili olan satıcılı seyir haziran ayının ilk haftasında da etkisini sürdürürken, BIST-100 Endeksi geçen haftayı %2,51 oranında kayıpla 10.139 puandan tamamladı. Son haftalarda düşüş kanalı içerisinde fiyatlamaların takip edildiği ve teknik görünümün zayıflama kaydettiği endekste kısa vadede 10.080 seviyesi ile 50 günlük üssel ortalama (10.034) destek olarak izlenecektir. 50 günlük ortalama ile psikolojik açıdan önem taşıyan 10.000 seviyesi altında kapanışlar yaşanacak olursa satıcılı seyrin devamı beklenebilir. Bu durumda nisan ayından itibaren yaşanan yükselişlere çekilen fibonacci seviyelerinin trend dönüş çizgisine denk gelen 9.918 – 9.766 ve 9.640 seviyelerine doğru geri çekilmeler gündeme gelebilir. 50 günlük ortalama (10.034) üzerinde tutunmanın korunabilir ve tepki alımlarının gözlenecek olursa 10.195 - 10.240 aralığı kısa vadeli ilk direnç bölgesi olup, devamında 10.335 – 10.400 ve hafta başında kabaca 10.450 seviyesinden geçecek olan düşüş kanalının üst bandı direnç konumunda bulunmaktadır. Endekste düşüş trendi (10.450) ile önemli bir seviye olarak izlediğimiz 10.500 üzerinde kapanışlar görülmediği sürece zayıf görünümün devam edebileceği ve kısa vadede temkinli yaklaşımın korunması gerektiği görüşümüzü koruyoruz. Ayrıca 15 Haziran'da başlayacak olan Kurban Bayramı öncesinde endekste dalgalı seyrin etkisini sürdürebileceği de göz önünde bulundurulmalıdır.

BİZE ULAŞIN