Kısmı ödemede zaaflar...

Sigortacılık ve Özel Emeklilik Düzenleme ve Denetleme Kurumu (SEDDK) kısmi ödeme genelgesini 4 Nisan 2024’te yayınladı. Kısmi Ödeme Yönetmeliği geçen yıl düzenlenmiş ve uygulamaya 26 Mart 2024 tarihinde başlanması öngörülmüştü. Ancak operasyonel süreçler ancak tamamlanabildi ve 1 Temmuz 2024 tarihinde kısmi ödeme hakkı kullanılmaya başlanabilecek.
25.04.2024 12:08 GÜNCELLEME : 25.04.2024 12:08

ZEYNEP CANDAN AKTAŞ/ Özellikle 18 yaş altının sisteme dahil olması ile başlayan 56 yıllık yatırım yolculuğunda, kısmi ödemenin tanımlanması, bir zorunluluk haline gelmişti. Çünkü neredeyse yarım yüzyıl sürecek bir birikim yolculuğunda, katılımcıların ihtiyaçlarının giderilmesinde BES birikimlerinin devreye alınması ama katılımcının da sistem dahilinde tutulması gerekiyordu. Kısmi ödeme hakkının uygulanmaya başlamasıyla katılımcı hem sistemde kalabilecek hem de konut alımı, evlilik, eğitim ve doğal afet durumlarında birikimlerinden çekim yapabilecek. Fakat düzenlemenin getirdiği bazı zafiyetler söz konusu. Gelin bu hafta bu zafiyetlere yakından bakalım:

KATILIMCILAR AÇISINDAN

Kısmi ödeme hakkı katılımcılar açısından ihtiyaçların giderilmesi noktasında fayda sağlamayı amaçlıyor. Bu doğru. Ancak, kısmi çekim talebinde bulunabilmek için gereken evrakların (tapu kaydı, evlililik tescili, üniversiteye kayıt gibi) hazırlanması ve bunların BES şirketlerine ulaştırılması katılımcılar açısından extra bir külfet oluşturacak gibi görünüyor. Katılımcılardan evrak istenmesi yerine, BES şirketlerinin bağlanacağı ortak bir teknolojik platform üzerinden, BES şirketleri gerekli teyidi yapabilir, olmalıydı. Nasıl ki bankalar, özellikle kredi müşterileri ile ilgili bilgileri ortak bir platformdan sorgulayabiliyor, aynısı BES şirketleri için de kurulabilmeliydi. Diğer yandan ödeme yöntemlerindeki farklılıklar nedeniyle katılımcılar kendilerine ne kadar ödeneceğini hesaplamakta zorlanacaklar, plan yapamayacaklar. Ya da evlilik ve ev alımı planlarında yaşanacak aksi bir durumda yaptırımla karşılaşacaklar.

BES ŞİRKETLERİ AÇISINDAN

Tebliğ ile BES şirketlerine katılımcılardan gelen evrakların teyidinin sağlanması ve 3 iş günü içerisinde gerekçeli yanıt verme zorunluluğu getirilmiş. Ancak BES şirketlerinin katılımcılardan gelen tapu, evlilik tescili, öğrenci belgesi gibi belgeleri teyid edecek altyapıları bulunmuyor. Dolayısıyla kendilerine sunulan evrakları kabul etmek ve kısmi ödeme talebini karşılamak zorunda kalacaklar. Bu da sistemi suistimallere açık hale getirebilir. Diğer yandan binlerce katılımcıdan BES şirketlerine akacak evrakların kontrolü, tasnifi bireysel emeklilik şirketleri için de ek maliyetler getirecektir.

DEVLET KATKISI AÇISINDAN

Kısmi ödeme talebinde bulunabilmek için katılımcıların sistemde 5 yılı tamamlaması gerekiyor. Normalde sistemde 5 yılını tamamlayan katılımcı devlet katkılarının yüzde 15'ine hak kazanabiliyor. Halbuki kısmi ödeme talep eden katılımcıya ödenecek devlet katkısı tutarı bunun çok çok üzerinde olabilir. Hatta portföyünü iyi yöneten katılımcıların kısmi ödeme talebinde bulunması halinde, devlet katkılarının tamamı katılımcıya ödenmek zorunda kalınabilir. Diyeceksiniz ki, gerekirse devlet katkıları da ödensin, katılımcı ihtiyacını gidersin. Peki öyleyse, devlet katkıları katılımcının emekliliği için mi verilmiş olacak, yoksa tüketim için mi? Devlet katkıları amacından sapmış olmayacak mı?

ŞEFFAFLIK AÇISINDAN

Kısmi çekim hakkı ile katılımcılar; ev aldıktan, evlendikten, doğal afetten veya üniversiteyi kazandıktan iki ay sonraya kadar kısmi çekim talebinde bulunabilecekler. Bu durumda kısmi ödeme talebine konu olaylar gerçekleştiği için gerekli evrakları sunmak zahmetli olsa da mümkün olacaktır. Ancak katılımcılar ev almadan, evlenmeden de iki ay öncesinden talepte bulunabilecekler. Bu durumda BES şirketlerine sunulacak evrakların niteliği ve geçerliliği konusunda büyük bir açık oluşacağı gibi, BES şirketlerinin arasında da ayrışmalar olacaktır. İşin en kötü tarafı ise bugüne kadar şeffaflığı ile öğünülen sistemin şeffaflığına halel gelecektir. Bazı şirketler bazı evrakları kabul edecek, bazılarını kabul etmeyecek, belki de arka kapı müdahaleleri söz konusu olabilecektir. Burada belki yine itirazlar gelecek, katılımcı kendi parasını çekiyor, sana ne diyenler olacaktır. Ama işin içinde devlet katkıları da olduğuna göre; devlet katkılarının amaç dışı kullanımı nedeniyle kamuda oluşabilecek zararın da bir şekilde önüne geçilmeli, değil mi?

YAPTIRIMLAR AÇISINDAN

Kısmi ödeme hakkını kullanacak olan katılımcılardan evlilik, konut alımı, doğal afet durumlarında 3 yıl; eğitim durumunda 4 yıl sistemden ayrılmayacağına dair taahhütte bulunmaları isteniyor. Bu taahhüde uymayan katılımcılar kısmi ödemede aldıkları devlet katkılarını faiziyle geri ödemek zorunda kalacaklar. Diğer yandan evlenmeden, ev almadan kısmi ödeme talebinde bulunan katılımcılar iki ay içerisinde evlendiklerine veya ev aldıklarına dair belgeleri BES şirketlerine ibraz edemezler ise cezai yaptırımla karşı karşıya kalacaklar ve hesaplarındaki devlet katkılarının bir kısmı veya tamamı BES şirketince hazineye iade edilecek. Bu da kamuoyunda katılımcıların devlet katkılarına el konulduğu gibi bir algının oluşmasına neden olabilecektir.

Kısmi ödeme uygulaması mevcut haliyle bireysel emeklilik sisteminin gelişmesine, büyümesine değil; daralmasına, küçülmesine neden olacak zafiyetler taşıyor. Bir an önce zafiyetlerin giderilmesi ve sistemin şeffaflığının korunması ve devlet katkılarının emeklilik hedefiyle kullanılmasının sağlanması gerekiyor. Katılımcının kendi birikimleri tabi ki, ihtiyacı halinde kendisine geri ödenebilir, ödenmelidir de. Ama devlet katkıları ya kısmi ödeme konusu olmamalı, kısmi ödeme konusu olacak ise de sadece hak kazanılan kısmı katılımcıya ödenmeli, cezaymış, şuymuş-buymuş katılımcıların kafası karıştırılmamalı.

BİZE ULAŞIN