PARA BORSA/ İDİL TARAKLI TCMB'nin yeni başkanı Hafize Gaye Erkan oldu. Mehmet Şimşek'ten sonra uluslararası çerçevede çalışmaları bulunan bir ismin daha önemli bir kurumun başına gelmesi, piyasalarda olumlu havayı destekledi. Uzmanlar, bundan sonraki süreçte artık para politikasında normalleşme adımlarının izleneceğini ve 22 Haziran'daki toplantının bu anlamda kritik bir önem kazandığına dikkat çekti.
Seçimlerin ardından kuvvetli bir görünüm sergilemeye başlayan Borsa İstanbul'un yeni kabinenin belli olması ile birlikte bu eğilimini ileri taşımayı başardığını belirten analistler, nitekim BIST-100 endeksinin teknik açıdan önemli olan 5.200 puanı çok zorlanmadan aştığının altını çiziyor. Uzmanlar, her ne kadar yaşanan güçlü değer kazanımlarının yatırımcıları kâr satışı yapmaya yöneltme ihtimali risk yaratsa da kısa vadeli görünüm ve kazanılan momentum göz önünde bulundurulduğunda yükselişin devam edeceğini söylüyor.
Geçen hafta genelinde iyimserlik genele yayılsa da özellikle ihracat ağırlıklı çalışan şirketlerin daha güçlü tepki verdiği görüldü. Teknik açıdan ise 5.500 seviyesinin aşılmasının önemine vurgu yapan analistler; endeks aşırı değer kazanımına işaret eden seviyelere ulaşmış olsa da yeni ekonomi yönetimine dair pozitif beklentiler ve kazanılan momentuma paralel 5.500'ün üzerinde kalındıkça yukarı yönlü trendin devam etmesini bekliyor. Mevcut durumda da 5.700 seviyelerinin ana hedef konumunda bulunduğunu belirtiyor.
Uzmanlar seçim belirsizliğinin ortadan kalkmasına paralel risk iştahı olan ve borsaya aşina yatırımcıların portföylerinde en az yüzde 50 hisse bulundurmasını öneriyor. Bu oranın uygun koşullarda yüzde 70'e kadar çıkabileceğini düşünüyor.
BIST-100 endeksi için şirket hedefleri ve endeks ağırlıkları üzerinden tümevarım yöntemiyle hesap yapan analistler, 7.000'e yaklaşan 12 aylık endeks hedefleri hesapladığını açıklıyor. Bunun da yüzde 26 yükseliş potansiyeline işaret ettiğini belirterek orta ve uzun vadeli borsada portföy oluşturmak isteyen yatırımcılara uygun seviyelerde portföylere dahil edilmek 58 hissenin takip etmesini öneriyor.
"YILIN DEVAMINDA 7.000 SEVİYELERİNİ GÖREBİLİRİZ"
Seçime dair belirsizlik faktörünün ortadan kalkmış olması ile borsa tarafında pozitif fiyatlamaları takip ettiğimizi belirten InvestAZ Araştrıma ve Strateji Birim Müdürü Mehmet Bilal Bircan, ancak yabancı yatırımcının tarihi dip seviyelerde olduğu göz önüne alındığında borsanın yerli yatırımcı tarafından yukarı taşındığına da dikkat çekiyor. Faiz politikası, yüksek enflasyon ve döviz rezervleri gibi makro riskler söz konusu olsa da görece yüksek kalmaya devam eden enflasyonist bir ortamın mevcut olduğunu hatırlatarak; borsanın yerli yatırımcılar için enflasyondan korunma cazibesini sürdüreceğini buna bağlı olarak da yükselen bir trend göreceğimizi düşünüyor.
Seçim sürecinde 200 günlük üssel hareketli ortalamasının üzerinde tutunmaya çalışan bir BIST-100 endeksi takip ettiğimizi ve buradan destek alan BIST-100 endeksinin seçim sonrasında 5.000 seviyelerini aştığını da hatırlatarak "Fiyat/kazanç ortalamasına göre zaten iskontolu olan BIST-100 endeksi için 5.600 seviyeleri ilk direnç seviyesi olarak takip edilebilir. Mevcut konjonktürün devam etmesi durumunda ise yılın devamında 7.000 seviyesine yaklaşan bir BIST-100 endeksi görebiliriz. Burada seçim belirsizliğinin ortadan kalması, beklentilerin üzerinde gelen ilk çeyrek GSYİH büyümesi ile devam eden çeyreklere yönelik bekleyişlerin de pozitif tarafta yoğunlaşması destekleyici unsurlar arasında. Diğer yandan seçim sonrası değişen ekonomi kadroları ortodoks politikalara dönüş beklentisini artırsa da yükselen kur ve artan mevduat faizleri, endeks tarafında baskı unsurları olarak karşımıza çıkabilir. Böyle bir durumda özellikle 4.400 seviyesinin altına inilmesiyle 3.700 seviyelerine giden bir BIST-100 endeksi ile karşılaşabiliriz" diyor.
"ENFLASYONDA GERİLEME DEVAM EDECEKTİR"
Seçim sonrası piyasadaki beklentiler yeniden şekillenirken kısa vadede faiz politikasında bir değişiklik beklemeyen Bircan, ancak dış finansman ihtiyacı ve yüksek enflasyona bağlı makroekonomik risklerin orta vadede bir politika revizyonunu gerekli kılabileceğini söylüyor. Mevcut durumda son yedi aydır gerileyen bir enflasyon takip ettiğimizi de hatırlatarak "Enflasyonda gerilemenin devam etmesini bekliyorum. Faizler tarafında regülasyonlar nedeniyle ticari kredi faizleri düşüş gösterse de tüketici kredilerinde faizler yüzde 34 seviyelerinde. Mevduat faizlerinde ise özellikle üç aya kadar vadeli TL mevduat faizlerinin yüzde 30 seviyesinin üzerinde olduğunu izliyoruz. Döviz tarafındaki belirsizlik faizleri etkilerken, gerileyen enflasyonun ve güven oluşturacak ekonomi kadroları ve uygulamalarının etkisinde orta vadede faizlerde sınırlı da olsa gerileme görebiliriz. Burada döviz tarafındaki belirsizlik önemli değişkenlerden bir tanesi. Nitekim mevcut politikaların devam ettiği konjonktürde yılsonu dolar/TL kuru 26-27 TL bandında tahmin ediliyor. Enflasyon, faiz ve dövizde beklentiler böyle şekillenirken, altın tarafındaki fiyatlamalarda küreselin etkileri son dönemde biraz daha ön plana çıktı. Orta vadede FED'in faiz üzerindeki aksiyonları ve kurdaki hareketler gram altın fiyatlamalarında etkili olmaya devam ederken, özellikle kurda yaşanan hareketler ve ons altında düşüşün olası yavaşlaması durumunda yukarı yönlü gram altın fiyatlamasını devam ettirebilir" yorumunu yapıyor.
"TEMKİNLİ HAREKET ETMEKTE FAYDA VAR"
Seçim belirsizliği ortadan kalkmış olsa da makroekonomik tarafta hala istikrarsızlıkların bulunduğunu hatırlatan Bircan, "CDS'lerin yüksek seyrettiğini göz önüne alırsak risk algısının yüksek kalmaya devam ettiğini söyleyebiliriz. Dolayısıyla borsada beklentiler trendin yukarı yönlü olacağı yönünde yoğunlaşmakla birlikte yatırımcıların mevcut ortamda temkinli hareket etmeleri önemli. Mevcut durum göz önünde bulundurulduğunda portföylerde borsanın payının yüzde 50'yi aşmayacak şekilde oluşturulması riski minimize edecektir. Portföyün geri kalanının yüzde 20 döviz, yüzde 20 mevduat ve yüzde 10 altın şeklinde oluşturulması riskten kaçınan yatırımcılar için avantaj sağlayabilir. Riskini daha da düşürmek isteyen yatırımcılar için borsanın ağırlığını azaltıp mevduatın payı artırılabilir" diyor.
Bircan, orta ve uzun vadeli borsada portföy oluşturmak isteyen yatırımcılara da uygun seviyelerde portföylere dahil edilmek üzere Alfa Solar Enerji, Aselsan, Çimsa, Doğuş Otomotiv, Eczacıbaşı İlaç, Garanti BBVA, Gen İlaç, Girişim Elektrik Sanayi, Global Yatırım Holding, İş Bankası (C), İş GYO, Karsan Otomotiv, Koç Holding, Oyak Çimento, Pegasus, Tekfen Holding, Tüpraş, Türk Traktör, Ülker Bisküvi ve Yapı Kredi hisselerini takip etmesini öneriyor.
"BIST-100 YÜZDE 26 POTANSİYELE SAHİP"
Türk şirketlerinin uzun süredir küresel emsallerine göre çok düşük çarpanlarla ve yüksek iskontoya sahip olduğunu belirten Tacirler Yatırım Stratejisti Serhan Yenigün; bu kapsamda BIST-100 endeksi yaklaşık 4.5 tahmini fiyat/kazanç oranı ile işlem görürken gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler ortalamasının 12.7 olduğunu, bunun da Türk şirketlerinin ortalama yüzde 65 iskontoyla işlem gördüğüne işaret ettiğini hatırlatıyor. Bu oranının son üç yıl ve üzeri periyotlar için hesaplanan tarihi iskonto ortalamalarının da oldukça üzerinde bulunduğunun altını çizerek "BIST'te işlem gören şirketlerin mevcut karlılık performansları ve değerlemeleri ise yüksek getiri potansiyellerine işaret etmeye devam ediyor. Seçimlerin geride kalması ve yeni ekonomi yönetimine dair piyasalarca bilinen isimlerin göreve gelmesi BIST'te yukarı yönlü eğilimin güçlenmesine neden olabilir.
Bu kapsamda BIST-100 endeksi için şirket hedefleri ve endeks ağırlıkları üzerinden tümevarım yöntemiyle hesap yaptığımızda 7.000'e yaklaşan 12 aylık endeks hedefleri hesaplayabiliyoruz. Bu da yüzde 26 potansiyele işaret ediyor. Bu potansiyelin realize olabilmesi için olumlu katalistlerin gündeme gelmesi gerekiyor. Olumsuz durum senaryosunda ise BIST- 100 endeksi için 5.000–5.200 bölgesinin önemli bir teknik destek alanı olacağını, değerlemeler açısından son bir yılda görülen en kötü çarpanların işaret ettiği en düşük endeks değerinin de 4.220 puan olduğunu söyleyebiliriz" diyor.
"YATIRIMCI İLGİSİ BORSAYI DAHA DA YUKARI TAŞIR"
Yenigün; enflasyonda, yılın ilk aylarında etkili olan yüksek baz etkisinin ilerleyen aylarda sınırlı kalacağını ve yıllık TÜFE'deki gerilemenin de hız kesmesini bekliyor. TL'de belirgin ve ani bir zayıflık yaşanmadığı sürece, yıllık TÜFE'nin sene sonuna doğru yüzde 40 ve hafif altına gerileyebileceğini hesaplıyor. TCMB'nin, politika faizi tarafında önemli bir kur baskısı görmediği sürece düşük faiz tercihini koruyacağını, kurda yukarı yönlü ataklar halinde ise kademeli faiz artışları görebileceğimizi öngören Yenigün, şu değerlendirmeyi yapıyor:
"Döviz tarafındaki hareketleri de yeni ekonomi yönetiminin alacağı kararlar ve özellikle bütçe ve dış finansman konularındaki gelişmeler belirleyecektir. Ons altın fiyatlarında yılın son çeyreğinde FED'in faiz indirimlerine başlaması halinde 2 bin dolar üzerine yönelimler görebiliriz. Dolar/TL'nin de seyrine bağlı olarak, TL bazında gram altın fiyatlarında bin 500 TL/gram'a doğru yönelimler görülebilir. Son olarak borsada cazip getiri potansiyelleri nedeniyle yatırımcı ilgisinin sürmesini, bunun da endeksi daha üst seviyelere taşımasını bekliyorum"
"YÜZDE 30-40 HİSSE SENEDİ"
Yatırımcıların portföy dağılımlarını belirlerken, kendi risk profilleri, getiri beklentileri ve vade yapılarına göre en uygun tercihi yapmalarının önemini de hatırlatan Yenigün; gerekirse bu konularda profesyonel destek alınması gerektiğini söylüyor. Tüm yatırım ürünlerine eşit mesafede olan ve "dengeli yatırımcı" şeklinde tanımlayabileceğimiz bir profil için bu dönemde yüzde 30-40 civarında hisse senedi, daha yüksek risk grubunda olan ve "agresif ya da atak yatırımcı" olarak tanımlayabileceğimiz grupta yer alan yatırımcıların ise yüzde 60-70 civarında hisse senedi taşımasını uygun görüyor. Düşük risk profilinde olan "muhafazakâr ya da birikimci yatırımcı" profillerinin bu dönemde yüzde 5-15 aralığında hisse senedi taşıyabileceğini söylüyor. Portföylerin kalan kısımlarının sabit getirili ürünler, döviz, altın ve eurobond ürünlerinde eşit dağıtılmasının verim sağlayacağını düşünüyor.
Portföy oluşturmak isteyen yatırımcıların öncelikle tolere edebilecekleri riski, yatırım hedeflerini ve vadelerini belirlemesinin çok önemli olduğunun altını çizen Yenigün; daha sonra, özellikle hisse senedi gibi değişken getirili ve riskli varlıkların seçiminde çalıştıkları kurumun araştırma ve danışmanlık hizmetlerinden faydalanmalarını öneriyor. Finansal piyasalar hakkında yeterli bilgiye ve kendi yatırım kararlarını almak için gereken zamana sahip olmayan yatırımcıların, yatırım fonları veya bireysel portföy yönetimi hizmetlerinden yararlanabileceğini söylüyor.
"DÜŞÜK FAİZ ORTAMI SÜRDÜRÜLEBİLMELİ"
Önümüzdeki dönemde Türkiye'de sermaye piyasalarının gelişmesi ve sermayenin tabana yayılması için birkaç konunun ele alınmasını çok önemseyen Yenigün, konuya ilişkin de şu değerlendirmeyi yapıyor: "Öncelikle sadece politika faizi tarafında değil, bankacılık ve finans sisteminde de belirgin yaygınlığı olan düşük bir faiz ortamının sürdürülebilir şekilde sağlanabilmesi önemli. Böylece getiri arayışı yatırımcıları potansiyel sunan riskli ürünlere yönlendirirken, finansmana erişim kanalları da daha erişebilir bir hale gelmiş olur. Bu ortamın sağlanabilmesi için de enflasyonun anlamlı ve kalıcı şekilde kontrol altına alınarak; gerekli reform kararlarının alınıp uygulamaya konulması gerekiyor. Türkiye'de talep kaynaklı enflasyonla beraber ciddi bir arz kaynaklı enflasyon da görülebildiği için özellikle dış kaynakların teşvik edilmesi ve TL'nin güçlendirilmesine yönelik güven artırıcı karar ile uygulamalar istenen sonuca varılması açısından önem arz ediyor.
Ayrıca finansal okur yazarlığın ve yatırım kültürünün yaygınlaştırılması konusuna ağırlık verilmeli. Bu konuda, ilköğretim çağındaki genç nesilden toplumun tüm kesimlerine erişilebilmesi gerekiyor. Böylece, borsanın güçlenmesi ve yatırımların tabana yayılması için önemli kazanımlar elde edilmiş olur. Yeni dönemde, bu konulardaki yapısal ve uzun soluklu adımların atılması sermaye piyasalarımız açısından sevindirici olacaktır."
Yenigün orta ve uzun vadeli borsada portföy oluşturmak isteyen yatırımcılara da uygun seviyelerde portföylere dahil edilmek üzere Akbank, Aselsan, BİM, Desa Deri, Doğuş Otomotiv, Emlak Konut GYO, Enka İnşaat, Ford Otomotiv, Koç Holding, Kordsa, Kardemir, Mavi Giyim, Migros, Petkim, Şişe Cam, Şok Marketler, THY, Türk Traktör, Tüpraş ve Vestel Beyaz Eşya hisselerini takip etmesini öneriyor.
"6.250-6.500 BANDINA DOĞRU YÖNELİM OLACAKTIR"
Ahlatcı Yatırım Hazine Müdürü Arda Coşar; 2022 yılında yaşanan ralliden sonra endekste görülen aşağı yönlü düzeltme ihtiyacı, akabinde yaşanan deprem felaketi, borsaya çeşitli kamu destekleri, piyasa faizlerinin yükselmesi ve seçim belirsizliği nedeni ile 5.700 zirvesinden yaklaşık 4.300'lere kadar gerileyen daha sonra 4.300-4.500 bandında yatay konsolide olan bir piyasa gördüğümüzü söylüyor. Ancak şu anda birçok faktörün fiyatlandığını ve seçim belirsizliğinin ortadan kalktığını hatırlatarak özellikle doların yükselmesini engellemek için alınan makro ihtiyati tedbirlerin azalacağını, nispeten de olsa daha Ortodoks para politikasına yaklaşılacağını düşünüyor. "Mehmet Şimşek'in bakan olarak atanması ve merkez bankası başkanı değişikliği bunun en önemli göstergesidir. Bu kapsamda borsada BIST- 100 endeksin de artık daha önce gördüğümüz 4.300 seviyesinin aşağısını beklemiyor ve buraya dip seviye" diyor. Seçim ve ekonomi yönetimi belirsizliğinin kalkması ile borsadaki yükselişin devam edeceğini, ilk olarak 5.000 seviyesinin üzerinde 5.700 yani bir önceki zirvesinin ilk hedef olacağını daha sonra 6.250-6.500 bandına doğru bir yönelimin olacağını düşünüyor. Şu an BIST- 100 endeksinin tarihi düşük seviyelerde 5 yakınları çevresinde bir F/K çarpanı ile işlem gördüğünü hatırlatan Coşar, "2023 yılı tahmini karlara göre ise 4.50 düzeyinde F/K çarpanında işlem görüyor. Yani BIST-100 endeksi bu sene 6-7 ve üzeri F/K oranını görse bile; bu makul seviyede düşük bir oran. Endeks 6.250-6.500 arası seviyelere gelebilir. Dolayısıyla borsada yukarı, döviz ve altında da TL değer kaybı kaynaklı yükselişin devamını bekliyorum. Zira mevcut döviz kurlarından ihracatçılar ve sanayiciler şikayetçi. Bu nedenle döviz kurlarında ve altında önümüzdeki dönemlerde yükseliş etkili olacaktır" diyor.
Öte yandan dış politika gündemini oluşturacak en önemli etkenlerin NATO'ya İsveç'in üyeliği, ABD ile F-16 ve F-35 meselesi, ABD ile Suriye'nin kuzeyi ile ilgili gelişmeler, Rusya-Ukrayna Savaşı, Ortadoğu ülkeleri ile ilişkiler, Suriye meselesi ve göçmenler, Doğu Akdeniz ve Yunanistan gerilimi ve en önemlisi AB ile politik ilişkiler olarak sıralayan Coşar; ancak şu ana kadar görülen dış politika olaylarının borsada fiyatlandığının da altını çiziyor. Eğer dış politika ya da jeopolitik risk kaynaklı beklenmeyen olaylar ile karşılaşmazsak borsa üzerinde negatif etki yaratacağını düşünmüyor. Daha çok şu ana kadar AB ve ABD ile sık sık gerilen ilişkiler az da olsa gevşerse borsaya pozitif yansıyabileceğini söylüyor.
"HİSSE AĞIRLIĞI YÜZDE 70'LERE ÇIKABİLİR"
2021 ve 2022 yıllarında borsanın ciddi anlamda tabana yayıldığını bu eğilimin 2023 yılında da devam ettiğini hatırlatan Coşar; bir süre daha özellikle halka arzların katkısı ile borsa yatırımcı sayısının özellikle genç kesimde artabileceğini düşünüyor. Bu noktada da yatırımcı ilişkileri ve şeffaflık, doğru fiyatlama, güvenilir patronaj ve dikkatli bir kamu gözetiminin ve regülasyonun önemli olduğunu hatırlatıyor. Sadece aracı kurum ya da finans sektörü şirketlerinin denetlenmesi ve regüle edilmesinin yetmeyebileceğini ayrıca halka arz olmuş ya da olacak olan şirketlerin şeffaflıklarından emin olunması gerektiğinin de altını çiziyor.
Coşar; seçim belirsizliğinin ortadan kalkmasına paralel risk iştahı olan ve borsaya aşina yatırımcılar için en az yüzde 50 borsa ağırlığı öneriyor. Bu oranın uygun koşullarda yüzde 70'e kadar çıkılabileceğini düşünüyor.
Coşar orta ve uzun vadeli borsada portföy oluşturmak isteyen yatırımcılara da uygun seviyelerde portföylere dahil edilmek üzere Anadolu Efes, Anadolu Grubu Holding, Aksa Akrilik, Akbank, Aselsan, Brisa Lastik, BİM, Çimsa, Coca Cola İçecek, Doğuş Otomotiv, Ford Otomotiv, Koç Holding, Kordsa, Logo Yazılım, İş GYO, Migros, Sabancı Holding, Şişe Cam,Tat Gıda, Turkcell, THY, Tofaş Otomobil, Türk Traktör, TSKB ve Yapı Kredi hisselerini takip etmesini öneriyor.
"ÇİMSA PORTFÖYLERE ALINMAK VEYA AĞIRLIK ARTIRILMAK ÜZERE DEĞERLENDİRİLEBİLİR"
Arda COŞAR / Ahlatcı Yatırım Hazine Müdürü
ÇİMSA: Çimsa'nın 2023 ilk çeyrekte satışları geçen sene aynı döneme göre yüzde 74 artarak 2 milyar 363 milyon TL'ye, FAVÖK'ü yüzde 129 artış ile 314 milyon TL'ye, net kârı yüzde 102 artış ile 252 milyon TL'ye ulaştı. Şirketin operasyonel faaliyetleri güçlü olmakla beraber açıklanan kâr piyasa beklentilerinin hafif aşağısında kaldı. Şirket Mersin, Eskişehir ve Afyon'da gri ve beyaz çimento, Adana'da ise hazır beton üretimi yapıyor. Özellikle gelecek yıllarda beyaz çimento ihtiyacındaki artıştan faydalanma potansiyeline sahip. Ayrıca devam eden ürün ve kapasite artırım yatırımları bulunuyor. Çimsa yurtdışı iştirakleri ile beraber yurtdışına satış yapıyor. Ancak gelecek yıllarda özellikle beyaz çimento sektör genelinde ön plana çıkabilir ve şirket bundan fayda sağlayabilir. Şirket düzenli olarak temettü dağıtıyor ve mevcut durumda fiyat çarpanları uygun seviyede. Temettü hissesi olması ve makul fiyatı cazip buluyoruz. Hissenin portföylere alınmak veya ağırlık artırılmak üzere değerlendirilebileceğini düşünüyoruz.
AKSA AKRİLİK: Şirketin 2023 yılı ilk çeyrek satışları geçen sene aynı döneme göre yüzde 9 artarak 4 milyar 263 milyon TL, esas faaliyet kârı yüzde 6 gerileme ile 716 milyon 487 bin TL, net kâr ise yüzde 9 azalarak 569 milyon 551 TL olarak açıklandı. Aksa Akrilik bu dönemde yüzde 95 kapasite kullanımına rağmen akrilik elyaf fiyatlarındaki zayıf görünüm, kâr marjlarındaki gerileme nedeni ile net karı zayıf bir seyir izlemiş. Şirketin küresel bazda pazar payı yüzde 25, yurtiçi pazar payı ise yüzde 80 seviyesinde. Son yıllarda küresel rakiplerdeki azalmanın da Aksa Akrilik'in pazar payını desteklediği dikkat çekiyor. Şirketin akrilik elyaf üretim kapasitesi 355 bin yon/yıl ve iştiraki Dow Aksa ile karbon elyaf üretim kapasitesi 9 bin ton/yıl. Akrilik elyaf, karbon elyaf ve teknik iplik yatırımları devam etmekte olup önümüzdeki yıllar yatırımların üretim için devreye alınması ile beraber, üretim kapasitesinin artması bekleniyor. Özellikle karbon elyaf pazarında büyüme öngörülüyor. Bu açıdan önümüzdeki dönemde şirketin üretim kapasitesi ve satışlarında tonaj bazında organik büyüme görülebilir. Diğer yandan 2022 yılında yurtiçi yüksek enflasyon ve yükselen maliyetlere rağmen döviz kurlarındaki yükselişin sınırlı olması şirketi ve aslında genel tekstil sektörünü olumsuz olarak etkiledi. Ancak bu durum büyük ölçüde hisse senedi fiyatına yansımış olup, eğer 2023 yılında döviz kurlarında yükseliş olursa bu şirket bilançolarına diğer çeyreklerde pozitif olarak yansıyıp iyileşmeye sebep olabilir. Yani doların yükselmesi şirket ciro ve kar rakamlarına pozitif yansıyıp diğer çeyreklerde artışa neden olabilir. Sektör lideri olması, coğrafi ve lojistik avantajı, teknik tekstil ve karbon elyaf yatırımları ve büyüme potansiyeli nedeni ile şirket hisselerini beğeniyoruz. Nitekim son yıllara bakıldığında şirketin ciro, FAVÖK ve kar rakamlarının dolar bazında yıldan yıla yükseldiği görülüyor. Ayrıca şirket şu an düşük fiyat çarpanlarına sahip. Aksa Akrilik hisseleri portföylere alınmak veya ağırlık arttırılmak üzere değerlendirilebilir.
MİGROS: Şirketin net satışları 2023 ilk çeyrekte yüzde 122 artarak 27 milyar 183 milyon TL, FAVÖK yüzde 84 artarak 1 milyar 776 milyon TL, net kâr ise yüzde 257 artarak 566 milyon TL olarak açıklandı. Mağaza sayısı 2033 yılında 393 adet artarak 2 bin 991 adede, satış alanı da metrekare bazında yüzde 8 yükseldi. Online hizmet kanalları da yüzde 100'ün üzerinde büyüdü. Yani şirket hem mağaza sayısı ve satış alanı olarak hem de online satış kanallarında büyüme kaydetmekte olup, pazar payı yükselmiştir. Diğer yandan yüksek gıda enflasyonu; gıda ve gıda perakende şirketlerinin ciro ve kârlarını destekliyor. Şirketin hem müşteri trafiğinin büyümesi hem gıda fiyatlarındaki artış Migros'un cirosunu ve kâr marjlarında daralma olsa bile kar rakamlarının yükselmesini sağlıyor. Önümüzdeki dönem de aynı trendin devamı bekleniyor. Şirket şu anda oldukça makul çarpanlarda işlem görüyor. Hissenin portföylere alınmak veya ağırlık artırılmak üzere değerlendirilebileceğini düşünüyoruz
"DESA DERİ'Yİ BEĞENİYORUZ"
Serhan YENİGÜN / Tacirler Yatırım Stratejisti
DESA DERİ: Şirket hisselerini yaklaşan yaz sezonunda bavul segmentinde hacimsel büyüme beklentimiz, Toscana Fabrikası'nın Desa Deri'nin uluslararası bilinirliğine, operasyonel verimlilik ve kârlılığına pozitif etkilerine dair öngörülerimiz ve esnek iş modeli nedeniyle beğeniyoruz. Şirket, 2023 beklentilerimize göre 2.9 FD/FAVÖK ve 4.6 F/K çarpanlarıyla cazip konumda. Prada, MiuMiu ve Chanel gibi markaların deri ve deri mamullerinin tedarikçisi de olan Desa'nın küresel ekonomide gerçekleşebilecek olası bozulmalara karşı da korunaklı olduğunu düşünüyoruz. Desa Deri hisselerinde 12 aylık dönemde 74,0 TL hedef fiyat ile yüzde 32 yükseliş potansiyeli öngörüyoruz.
FORD OTOMOTİV: Şirket Craiova satın alımı ile üretim kapasitesinde artış, Avrupa'da en çok satılan Ford binek araç modeli Puma'nın üreticisi olması, yurtiçi pazardaki güçlü konumu ve ürün portföyünün binek araçlar ile çeşitlendirilmesi gibi nedenlerle sektörde beğendiğimiz otomotiv hisseleri arasında yer alıyor. Romanya operasyonlarının gelecek dönemde katkısının daha belirgin olmasını ve Courier üretiminin Craiova'ya adapte edilmesi ile kapasite artışının finansallarını kalıcı olarak desteklemesini bekliyoruz. Sektöre ilişkin veriler de güçlü gelmeye devam ediyor.
ŞOK MARKETLER: Gıda enflasyonu ve tüketicilerin indirimli ürünlere yönelik artan talebi ile şirketin mağaza başı günlük satış büyümesinin destekleneceğini düşünüyoruz. Maliyetler üzerindeki etkin kontrol ve stok kazanımları sayesinde şirketin kârlılığındaki istikrarlı seyrin süreceğini, ciroda hem TL hem de dolar bazında artış nedeniyle de nominal kâr rakamlarının yüksek seyrini koruyacağını hesaplıyoruz. Ek olarak, şirketin mağaza açılışları da büyümeyi destekliyor.
"PEGASUS'TA OPERASYONEL MARJLARDA İYİLEŞME BEKLİYORUZ"
Mehmet Bilal BİRCAN / InvestAZ Araştrıma ve Strateji Birim Müdürü
PEGASUS: Havacılık sektörü için düşük sezon olan 1Ç23'te beklentilerle uyumlu sonuçlar açıklayan Pegasus'un satış gelirleri, trafik artışı ve birim gelirlerdeki güçlü seyrin desteğinde euro bazında yıllık yüzde 64 artış gösterdi. Net finansman giderlerindeki artış bu çeyrekte açıklanan zarar üzerinde etkili olsa da FAVÖK bu çeyrekte yıllık yüzde 111 artış gösterdi. FAVÖK marjı da yüzde 15.5 seviyesinde gerçekleşti. İç hat yolcu sayısı yıllık yüzde 17 ve dış hat yolcu sayısı yıllık yüzde 40 artış gösteren Pegasus'un 2023 sonunda filosundaki uçak sayısının 103'e çıkması planlanıyor. Düşük sezonda iyi finansal performans gösteren ve 2023 yılında filosunu genişletmeyi planlayan Pegasus için operasyonel marjlarda iyileşme beklentimizi koruyoruz. Pegasus hisseleri için 12 aylık dönemde yüzde 29 yükseliş potansiyeli ile 712 TL hedef fiyat öngörüyoruz. Ve 'alım' öneriyoruz.
ASELSAN: Yılın ilk çeyreğinde beklentilerin üzerinde sonuç açıklayan Aselsan, satış gelirlerini yıllık yüzde 90.1 artırdı. Aselsan'ın ihracatındaki sınırlı artışa karşın, yurt içi satışlarındaki yıllık yüzde 105 yükseliş dikkat çekti. 1,9 milyar TL FAVÖK açıklayan şirketin FAVÖK marjı bu çeyrekte yıllık bazda sınırlı düşüşle yüzde 22.99 olarak gerçekleşti. Yılın ilk çeyreğinde net kur farkı gelirlerindeki geçen yılın aynı dönemine kıyasla düşüş ve faiz giderlerindeki artışa rağmen net karını yıllık yüzde 33.7 artırdı. Aselsan'ın ilk çeyrek finansal sonuçlarının beklentileri aşmasının yanı sıra faaliyet marjlarındaki düşüşün sınırlı kalması ve Mayıs ayında gerçekleştirdiği çok sayıda yeni iş sözleşmesi ile devam eden dönemlere yönelik beklentilerimiz pozitif etkilendi. Aselsan hisseleri için 12 aylık dönemde yüzde 32 yükseliş potansiyeli ile 71.39 TL hedef fiyat öngörüyoruz. Ve 'alım' öneriyoruz.
TÜPRAŞ: İlk çeyrek satış gelirleri beklentilerle uyumlu gerçekleşen Tüpraş 92,8 milyar TL hasılat açıkladı. Ham petrol işleme ünitelerindeki bakım nedeniyle satış gelirlerindeki sınırlı yükselişe karşın enerji maliyetlerindeki düşüşün etkisiyle FAVÖK'ü yıllık yüzde 149 artışla 12 milyar TL'nin üzerinde gerçekleşti. Tüpraş bu çeyrekte beklentilerle uyumlu 6,7 milyar TL net dönem kârı açıkladı. Ağır-hafif ham petrol makaslarındaki gerilemenin operasyonel tarafta güçlü görünümü destekleyici unsur olmaya devam etmesini bekliyoruz. Tüpraş hisseleri için 12 aylık dönemde yüzde 33 yükseliş potansiyeli ile 102.55 TL hedef fiyat öngörüyoruz. Ve 'alım' öneriyoruz.
"PASİF PORTFÖY YÖNETİMİ YA DA 'AL VE TUT' STRATEJİSİYLE KARIŞTIRILMAMALI"
Orta ve uzun vadeli yatırımın pasif portföy yönetimi ya da "al ve tut" stratejisiyle karıştırılmaması gerektiğini belirten InvestAZ Araştırma ve Strateji Birim Müdürü Mehmet Bilal Bircan; piyasa trendleri, veriler ve sektörel gelişmelerin yakından takip edilerek periyodik olarak gözden geçirilmesi gerektiğini söylüyor. Orta ve uzun vadeli portföy oluşturmak isteyen yatırımcılara ise şu önerilerde bulunuyor;
*Orta ve uzun vadede yatırım yapmak isteyen yatırımcılar, duygusal tepkiler ve ani piyasa hareketlerine dayalı kararlardan kaçınarak tutarlı hareket etmeli.
*Uzun vadeli, sürdürülebilir ve gerçekleştirilebilir finansal hedefler belirlenerek bir plan dahilinde yatırım yapılmalı.
*Piyasa trendleri, veriler ve sektörel gelişmeler yakından takip edilerek periyodik olarak gözden geçirilmeli.
*Sadece borsada yatırım yapıp sektörel bazda çeşitlendirme ile riskin minimize edilmeyeceği göz önüne alınarak döviz, emtia gibi farklı varlık sınıfları da portföylere dahil edilmeli.
"DÖVİZ YA DA DÖVİZ BAZLI GELİR ELDE EDEBİLEN SANAYİ ŞİRKETLERİ DE İNCELENMELİ"
Önümüzdeki haftalarda ve aylarda TL'de değer kaybının devam edebileceğini belirten Ahlatcı Yatırım Hazine Müdürü Arda Coşar; bu nedenle sene başından bu yana performansı geri kalmış döviz ya da döviz bazlı gelir elde edebilen sanayi şirketlerinin ayrıca incelenmesi gerektiğini söylüyor. Coşar, mevcut koşularda orta ve uzun vadeli portföy oluşturmak isteyenlere ise şu önerilerde bulunuyor;
*2023 ve 2024 yıllarında satış, FAVÖK ve net kar büyüme beklentileri olan şirketler tercih edilmeli.
*Mevcut konjonktürün faydalı olabileceği sektörlere ağırlık verilmeli.
*Döviz ya da döviz bazlı gelir elde edebilen sanayi şirketleri ayrıca incelenmeli.
*Şirketin 2023 ve 2024 beklentileri olumlu olabilir ama yine de fiyat ucuz mu pahalı mı tahlil edilmeli.
*Çarpanlarına göre çok primli şirketlere karşı dikkatli olunmalı.
*Sektörel ve hisse bazlı çeşitlendirme yapılmalı.
"YENİDEN FON AKIŞININ SAĞLANABİLECEĞİNİ DÜŞÜNÜYORUZ"
Cumhur ÖRNEK / Deniz Yatırım Genel Müdür Yardımcısı
İki turlu seçim sürecini düşük hacimle geride bırakan Borsa İstanbul, yeni dönemde izlenecek ekonomik politikaları ve bunları uygulamaya koyacak isimleri fiyatlandırma çabasında. Öne çıkan isimlerin para ve maliye politikalarındaki bilinen yaklaşımları, seçim sonrası pozitif seyri beraberinde getirdi. Bu kapsamda borsada son dönemde yaşanan hızlı yükselişin ilk etapta 5600-5700 aralığında konsolide olmasını bekliyoruz.
Borsa İstanbul'dan bu yıl gerek halk arzlarla gerekse yabancı fonların satışlarıyla para çıkışı yaşandı. Yaşanan deprem felaketi de risk iştahını düşürdü. Piyasa dengesi deprem sonrası yapılan düzenlemeler ve kamu tarafının alımlarıyla sağlanabildi.
Bundan sonraki fiyatlamalar için son bir yılda finans sektörünün tabi olduğu regülasyonlarda atılacak adımlar önemli. Düzenlemelerin yavaş yavaş geri alınmasıyla oluşacak yeni doğal dengenin hem ekonomik beklentilerin daha sağlıklı oluşmasına hem de sermaye piyasalarında öngörülebilirliğin artmasına katkı sağlayacağını düşünüyoruz. Bu finansal iklimin de yeniden fon akışını sağlayabileceğini öngörüyoruz.
Nitekim kredi risk priminde 500 seviyesine geri çekilme hareketi de bu görüşümüzü destekler nitelikte. Ancak küresel piyasalarda gıda ve petrol fiyatlarındaki düşüş enflasyon görünümünü desteklerken; TL'deki değer kaybı ve çekirdek enflasyonda süre gelen yüksek seyir fiyatlarda yukarı yönlü baskı oluşturabilir.
Bütün bu koşullar yeni bir rallinin önünde bariyer gibi görünse de Borsa İstanbul'da işlem gören bazı sektör ve şirketlerin mevcut fiyat kazanç oranlarıyla reel getiri açısından potansiyel taşıdığına inanıyoruz. Model portföylerimizde taşıdığımız Alarko Holding, BİM, Ford Otomotiv, Pegasus, Şişecam, TAV Havalimanları, Tüpraş, Vestel Elektronik, Migros, Turkcell ve THY şirket hisselerini beğeniyoruz. Ayrıca daha orta ölçekli şirketlerden Hitit Bilgisayar, Karel Elektronik, Kontrolmatik, İndeks Bilgisayar, Tezol Kağıt, Meditera Tıbbi Malzeme, MLP Sağlık Hizmetleri, Selçuk Ecza Deposu ve Kalekim yakın takibimizde. Piyasa momentumu açısından da Tofaş Otomobil, Aksa Enerji, Sabancı Holding, Koç Holding ve Emlak Konut önemli.
KIZILBÜK GYO'DAN OTEL KONFORUNDA, LÜKS TATİL EVLERİ
Sinpaş güvencesi ve Kızılbük GYO uzmanlığıyla Marmaris Reserve by Kızılbük projesi, konseptiyle sektörde fark yaratmaya hazırlanıyor. Marmaris'te denize sıfır özel bir koyda Full Decorated & Full Services hizmetiyle satışa çıkacak olan proje sadece 82 özel evden oluşuyor.
Kızılbük GYO tarafından hayata geçirilen Marmaris Reserve by Kızılbük projesi ile gayrimenkul sektöründe her zaman farklı ve kazandıran projeler gerçekleştirdiklerini belirten Kızılbük GYO Genel Müdürü Mahmut Sefa Çelik, proje hakkında şu bilgileri verdi:
"Bugüne kadar gerçekleştirdiğimiz projeler her zaman eşsiz konseptleri ve ilkleri barındıran detaylarıyla memnuniyet yaratan gayrimenkul yatırımları oldu. Marmaris'te kendine ait eşsiz koyuyla denize sıfır konumlanan Marmaris Reserve by Kızılbük projemizde müşterilerimize Full Decorated & Full Services konseptiyle sadece bavullarını alıp yeni bir yaşama başlayabilecekleri eşyalı, sadece 82 adet ev sunuyoruz. Üstelik projemizden ev sahibi olan yatırımcılarımız, yıl boyunca otel konforundaki hizmetlerimizden de faydalanarak hem ev hem de tatil rahatlığını aynı anda yaşayabilecek."
Projenin yatırımcısına büyük bir kazanç sağlayacağının da altını çizen Mahmut Sefa Çelik, şöyle konuştu: "TÜİK verilerine göre, Türkiye'de turizm geliri 2022 yılında yüzde 53.4 artışla 46,2 milyar dolar düzeyinde oldu. Bu yılın ilk üç ayına bakacak olursak yine turizm geliri, 8,6 milyar dolar olarak gerçekleşti. Ayrıca yine Marmaris'te yükselen devre mülk projemizi satışa açtığımız tarihten (Temmuz 2020) bu yana ortalama devre mülk fiyatımız yüzde 472 kazanç sağlarken, güçlü yatırım enstrümanı olarak bilinen dolar yüzde 179, euro yüzde 174, altın ise yüzde 151 kazanç sağladı. Getiri yönündeki bu güçlü artışın etkisiyle projemiz akıllı yatırımcılara da hitap ediyor.
Ayrıca bölgenin şifalı termal suları gibi doğal kaynaklarının yanı sıra SPA imkanları da sunacak olan projede; deniz ve orman manzaralı sonsuzluk havuzu, talassoterapi havuzları, Türk hamamı, sauna, buhar odası, buz çeşmesi, şok havuzlar, şok duşlar, jakuzi, masaj odaları, sıcak taş yataklar, macera duşları, yoga, yüz/vücut bakım odaları, dinlenme alanları ev sahiplerinin kullanımına sunulacak."
BORSA İSTANBUL, DÜNYADA EN FAZLA KAZANDIRAN BORSA OLDU
Küresel enflasyonda artış, gelişmiş ülke merkez bankalarının güçlü parasal sıkılaşma adımları, artan resesyon endişeleri ve jeopolitik riskler nedeniyle dünya genelinde borsa getirilerinin negatif olduğu 2022 yılında, Borsa İstanbul, getiri şampiyonu oldu. Türkiye Sermaye Piyasaları Birliği'nin (TSPB) "Türkiye Sermaye Piyasası 2022" raporuna göre, 2022 yılında dünyada borsalara kote olan şirketlerin toplam piyasa değeri yüzde 18 azalarak 101 triyon dolara gerilerken, Borsa İstanbul, dolar bazında yüzde 105 oranında artışla, organize borsalar arasında en fazla getiriyi sağlayan borsa oldu.
"Türkiye Sermaye Piyasası 2022" raporuna göre, 23 gelişmiş ve 24 gelişmekte olan ülkenin büyük ve orta ölçekli şirketlerinin performansını yansıtan MSCI ACWI Endeksi, 2022 yılını dolar bazında yüzde 18, MSCI Gelişen Piyasalar Endeksi ise yüzde 20 kayıpla tamamladı. Rapor, 91 borsadan sadece 21'inin pozitif getiri sağladığı 2022 yılında, 70 borsanın yılı kayıpla tamamladığını ortaya koydu.
Ana endeks verilerine göre, 2022 yılında organize borsalar arasında dolar cinsinden en fazla getiriyi sağlayan ikinci borsa yüzde 79 ile Zimbabve olurken, Arjantin Borsası yüzde 40 getiri ile üçüncü, Şili Borsası ise yüzde 27 oranındaki getiri ile dördüncü oldu. En fazla kayıp yaşanan 10 borsanın; dördünün Afrika, dördünün Asya ülkeleri borsaları, birinin ABD, diğerinin ise Polonya Borsası olduğunun belirtildiği raporda, Sri Lanka, Gana, ABD ve Tayvan'da borsa endekslerinin dolar bazında yüzde 30'ları aşan kayıplarla 2022 yılını tamamladığı vurgulandı.
BORSA ŞİRKETLERİNDE NELER OLDU?
ANADOLU EFES: 2010 yılından bu yana sürdürülebilirlik performansını şeffaf bir şekilde paydaşlarına açıklayan Anadolu Efes, bu yolculukta önemli bir adım daha atarak, ilk entegre raporunu yayımladı. Şirketin 2022'de başlattığı Denize +1 Nefes projesinden ilham alınarak tasarlanan rapor, finansal ve finansal olmayan alanlarda yarattığı değeri, performansını ve hedeflerindeki ilerlemeyi içeriyor. Anadolu Efes, 2022 raporlama döneminde emisyon azaltımı ve su verimliliği odağında yaklaşık 61 milyon TL değerinde proje hayata geçirdi. Şirket, sosyal etki yatırımları çerçevesinde, beş farklı odak alanında 26 proje yürüttü. Dünya genelinde kadınlar erkeklere göre yaklaşık yüzde 20 daha az kazanırken, Anadolu Efes 'eşit işe eşit ücret' ödediğini bağımsız güvence beyanı ile ortaya koydu.
MİGROS: Migros, Rekabet Kurulu tarafından verilen toplam 388,3 milyon liralık cezanın yeniden yapılandırıldığını bildirdi. Şirket cezanın iptali için açtığı davadan feragat etti.
MARTI OTEL: Martı Otel 2022 yılı 12 aylık konsolide net dönem kârını 704 bin 174 TL olarak açıkladı. Önceki dönem 12 milyon 24 bin 299 TL olarak açıklamıştı. Öte yandan "Yeniden Yapılandırma Sözleşmesi" kapsamında ilk ödeme taksitini yaptığını bildirdi.
MAVİ GİYİM: Mavi Giyim 2023 yılı üç aylık konsolide net dönem kârını 512 milyon 87 bin TL olarak açıkladı. Önceki dönem 288 milyon 870 bin TL olarak açıklamıştı.
VAKIF GYO: Sermaye Piyasası Kurulu (SPK), Vakıf GYO'nun pay ihracını onayladı.
ALFA SOLAR ENERJİ: Alfa Solar Enerji, Romanya'da yerleşik ve güneş paneli üretimi sektöründe, ilk etapta 300 MWp/yıl üretim kapasitesiyle olmak üzere, faaliyet gösterecek olan bir tüzel kişilik kurulmasına ve Romanya'da yerleşik bu tüzel kişiliğe yüzde 50 oranında iştirak edilmesine karar verdi. Öte yandan şirket sermayesinin 46 milyon TL'den yüzde 700 oranında bedelsiz olarak 322 milyon TL artışla 368 milyon TL'ye yükseltilecek.
MİA TEKNOLOJİ: Mia Teknoloji, bağlı ortaklığı Tripy Mobility ile Balıkesir Büyükşehir Belediyesi arasında Elektrikli Bisiklet Paylaşım Sisteminin Kurulması ve İşletilmesi için 5+5 yıllık protokol imzalandığını bildirdi.
KERVANSARAY YATIRIM HOLDİNG: Kervansaray Yatırım Holding, Kervansaray Marmaris Oteli'nin icradan satışı ihalesi için feshi şikayeti ve sair tüm yasal başvuruları yapacağını açıkladı.
EUROPOWER ENERJİ: Şirketin TEİAŞ tarafından gerçekleştirilen, İTM-445 Referanslı 154kV Karkamış TM(Gaziantep) Yapım İşi ihalesinde 118,7 milyon TL bedelle en avantajlı teklifi verdiğini açıkladı.
İŞ BANKASI: 224 milyon dolar ve 388,2 milyon euro olmak üzere 367 gün vadeli sendikasyon kredisi sağlarken, kredinin maliyeti Dolar ve euro cinsinden sırasıyla Sofrr+yüzde4.25 ve Euribor+yüzde4.00 olarak açıklandı.
PARDUS GİRİŞİM SERMAYESİ: Şirketin yatırım portföyünde bulunan DMR Unlu Mamüller'in sermayesinin 90,1 milyon TL'den 110,3 milyon TL'ye çıkarılmasına sermaye artırımına katılınmasına karar verildiği açıklandı.
ŞİŞE CAM: Şirket ile ICRON arasında ortaklık görüşmelerine başlamak üzere Niyet Mektubu imzalandığı açıklandı.
TÜRK TRAKTÖR: Mayıs ayında fabrika satışları yüzde 41.5 artışla 3 bin 20 adede, yurtdışı satışları yüzde 42.2 artışla bin 630 adede yükseldi.
DİNAMİK ISI: Şirket sermayesi geçen hafta 79,8 milyon TL'den yüzde 50 oranında bedelsiz olarak 39,9 milyon TL artışla 119,7 milyon TL'ye yükseltildi.
METEMTUR YATIRIM: Şirket sermayesinin 54 milyon TL'den yüzde 140.74 oranında bedelli olarak 76 milyon TL nakden artışla 130 milyon TL'ye yükseltilmesi kapsamında SPK'ya başvurdu.
ESENBOĞA ELEKTRİK: Esenboğa Elektrik, Mercedes Genel Müdürlük Çatı Öztüketim Güneş Enerji Santrali'nin kurulumunu tamamladı.
PERA GYO: Pera GYO ile Property Expo Gayrimenkul Danışmanlık arasında altı ay süreli bağlayıcı olmayan iyi niyet ve iş birliği sözleşmesi imzalandı.
CW ENERJİ: CW Enerji, Antalya OSB'de Betonarme Fabrika ve Arsa niteliğindeki taşınmazın, 847 milyon TL bedel üzerinden satın alınmasına karar verdi.
ÇELİK HALAT: Çelik Halat, KAM1 projeleri kapsamında "Yatırım Teşvik Belgesi" aldı.
AKFEN YENİLENEBİLİR ENERJİ: Akfen Yenilenebilir Enerji, Osmaniye ilindeki Sarıtepe depolamalı rüzgar enerjisi üretim tesisinin Depolama (95 MWe) + Üretim RES (95 MWe) ön lisanslarını aldı.
PARK ELEKTRİK: Park Elektrik, iki yıllık süresinin dolması nedeniyle geri alım programını geçen hafta 2 Haziran 2023 tarihinde sonlandırdı.
KATILIMEV: Faizsiz finans kuruluşları arasında yer alan BDDK lisanslı Katılımevim'in halka arzı geçen hafta (6-7 Haziran) tamamlandı.
İnfo Yatırım aracılığıyla "Borsada Satış" Yöntemi ile Borsa İstanbul Birincil Piyasa'da pay başına 13,43 TL sabit fiyatla gerçekleşen halka arzın büyüklüğü 805,8 milyon TL oldu.
Borsa İstanbul A.Ş. tarafından paylaşılan verilere göre talep sonucunda halka arz büyüklüğünün toplam 1.3 katına denk gelen 1.1 milyar TL karşılığı filtre edilmemiş 79 milyon 435 bin 607 TL nominal değerli talep geldi. Halka arzda toplam 473 bin 340 yerli gerçek ve tüzel kişi yatırımcı, 839 yabancı gerçek kişi yatırımcı, 30 yerli kurumsal yatırımcı, bir yabancı kurumsal yatırımcı olmak üzere toplam 474 bin 210 yatırımcı 60 milyon TL nominal değerli payın alımını gerçekleştirdi.
Katılımevim, halka arzdan elde edeceği gelirle şube ağını genişletirken aynı zamanda işletme sermayesini güçlendirmeyi ve teknolojik altyapısını en ileri seviyeye taşımayı hedeflediğini açıkladı. Öte yandan Borsa İstanbul'dan KAP'a yapılan açıklamada şirketin 12 Haziran Pazartesi günü borsada işlem görmeye başlayacağı bildirildi.
THY: Türk Hava Yolları'nın taşıdığı toplam yolcu sayısı, Mayıs ayında yıllık yüzde 16 artarak 7,4 milyon yolcuya ulaştı. İç hat yolcu sayısı yıllık yüzde 24.4 artışla 2,9 milyon, dış hat yolcular ise yıllık yüzde 11.3 artışla 4,5 milyon yolcu seviyesindeydi. Uluslararası ASK (kapasite) yıllık bazda yüzde 10.5 artarak 16,3 milyar km'ye yükselirken, toplam kapasite yıllık yüzde 13 artış gösterdi. Doluluk oranı 1,8 puan artarak yüzde 81.8 olurken dış hatlardaki doluluk oranı ise geçen yıla kıyasla 2,4 puan daha yüksekti. Kargo hacmi yıllık bazda yüzde 6.6 daralarak 134,07 bin ton seviyesinde gerçekleşti.
SPK'DAN ÜÇ ŞİRKETE BEDELSİZ ONAYI: Sermaye Piyasası Kurulu (SPK); geçen hafta Vakıf Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı AŞ, Söktaş Tekstil Sanayi ve Ticaret AŞ ve Zorlu Enerji Elektrik Üretim AŞ'nin bedelli sermaye artırımını onayladı. Buna göre; Vakıf Gayrimenkul Yatırım Ortaklığı AŞ'nin SPK'nın onayı sonrasında mevcut sermayesi 1 milyar 145 milyon TL'den 1 milyar 717 milyon 500 bin TL'ye, Söktaş Tekstil Sanayi ve Ticaret AŞ'nin mevcut sermayesi ise 153 milyon 800 bin TL'den 222 milyon TL'ye, Zorlu Enerji Elektrik Üretim AŞ'nin de mevcut sermayesi 2 milyar 500 milyon TL'den 5 milyar TL'ye yükselecek.