Yılın ikinci yarısında ön plana çıkacak 42 hisse (1)

İlk hedef 2.800 olsa da uzmanlar, yılın ikinci yarısında endeksin 3.000 puanı geçebileceğini söylüyor. Yıl içindeki hedef değerini 3.250-3.300 olarak öngören uzmanlar, risk algısına göre portföylerde en az yüzde 20, en çok yüzde 80 borsa payı olması gerektiğini söylüyor. Bu durumda yılın ikinci yarısında ön plana çıkacak 42 hisseyi saptadık. (Birinci Bölüm)
13.06.2022 11:53 GÜNCELLEME : 13.06.2022 11:55

PARA BORSA/ İDİL TARAKLI Yıla 1.926,66 seviyelerinden başlayan Borsa İstanbul, geçen hafta 2.601.56 puanla tarihinin en yüksek kapanışını yaparak yeni bir rekor kırdı. BIST-100'de Mart ayında 1900'lü seviyelerden başlayan yükselişin global piyasalarda görülen satışlara paralel olarak ve son günlerde süper bono ve enflasyona dayalı yatırım aracı çıkabileceğine dair haber akışlarıyla baskılanmasına karşın, özellikle üçüncü çeyrek itibariyle ilk etapta 2.800 hedef seviyelerine ulaşması bekleniyor. (Birinci Bölüm)

Yıl içindeki hedef değerini 3.250-3.300 olarak öngören uzmanlar; risk algısına göre portföylerde hisse oranının yüzde 20 ile yüzde 80 aralığında belirlenmesini öneriyor. 2022'de en çok konuşulacak konuların başında enflasyon olacağı ihtimalini göz önünde bulunduran analistler hisse seçiminde; enflasyon üzerinde getiri aranmanın önemine vurgu yapıyor. Sektörel çeşitlendirmenin de altını çizerek; yükselişin rekabet gücü yüksek sanayi hisseleri öncülüğünde olmasını beklemekle beraber bankacılık ve diğer sektörlerin de destek vereceğini düşünüyor. Bu kapsamda özellikle gıda, perakende, ulaştırma, enerji, dayanıklı tüketim ve gayrimenkul yatırım ortaklıkları hisselerinin takip edilmesinin yerinde olacağını belirtiyor. Uzmanlar, bu kapsamda yılın ikinci yarısında 42 hissenin uygun seviyelerde portföylere dahil edilebileceğini söylüyor.

"YIL İÇİNDE HEDEF DEĞERİMİZ 3.250"

Gedik Yatırım Araştırma Müdürü Ali Kerim Akkoyunlu; yılın ikinci yarısında borsada genel olarak belirsiz, volatilitenin yüksek olduğu bir trend beklendiğini bu nedenle endekse temkinli baktıklarını söylüyor. Akkoyunlu; gerek global gerekse yurt içinde makro görünümlerdeki belirsizlikle beraber, yine yurt içinde yüksek politik gerilimle değişkenlik gösterebilen sektörel mevzuatlardan dolayı öngörülebilirlik seviyesinin son derece düşük olmasının temkinli olmalarını desteklediğini vurguluyor. İçinde bulunduğumuz dönemde global anlamda sadece merkez bankalarının faiz politikaları değil, büyüme endişelerinin artması, dolayısıyla emtia fiyatları, para birimleri gibi faktörlerin de gündemde olduğuna dikkat çekiyor. Özellikle de bilanço dönemleri sırasında şirket bazında hareketler de göreceğimizi düşünüyor.
Endeks için şu aşamada yıl içindeki hedef değerini 3.250 olarak öngören Akkoyunlu; temkinli duruşundan dolayı yılın ikinci yarısında portföylerde borsa payını yüzde 30 olarak belirliyor.

"ENFLASYONUN ÜZERİNDE GETİRİ ARANMALI"

Global büyüme, Merkez Bankalarının faiz politikaları, emtia fiyatlarındaki görünüm, Türkiye özelinde ise politik gündem, açıklanması muhtemel yeni makro veya sektörel mevzuatlar ile jeopolitik gelişmelerin yılın ikinci yarısında trendi belirleyen önemli başlıklar olacağını düşünüyor. Mevcut konjonktürdeki risk priminin yüksekliği göz önünde bulundurulduğunda amaçlanan yatırım zaman aralığında reel, yani enflasyonun üzerinde bir getiri hedeflemenin şart olduğunu hatırlatan Akkoyunlu, "Bu amacı gözeterek şirketlerin karlılık trendlerini yaratan faktörler yakından takip edilmeli. Faaliyet karı yüksek seyredecek şirketlere yatırım yapılmalı Ayrıca net döviz açık pozisyona sahip ve nakit akışı pozitif olacak şirket hisseleri tercih edilmeli" diyor.

Akkoyunlu, yılın ikinci yarısında Akbank, Arçelik, Panelsan, Yapı Kredi, Galata Wind Enerji, Koç Holding, Indeks Bilgisayar, Logo Yazılım, Mavi Giyim, Kardemir, Sabancı Holding, Doğan Holding, Şok Marketler, Aksa Enerji ve Suwen Tekstil hisselerinin uygun seviyelerde portföylere dahil edilebileceğini söylüyor.

"YÜKSELİŞE DİĞER SEKTÖRLERDE DESTEK VERİR"

Ahlatcı Yatırım Hazine Müdürü Arda Coşar; borsada haber ve kar realizasyonu kaynaklı dalgalanmalar olmakla beraber, genel yönün yukarı olmasını yani BIST-100 endeksinin yükselmesini bekliyor. Yükselen fiyatlar dolayısıyla şirket bilançoları, hasılat ve kar rakamlarının Türk Lirası bazında yükseldiğini, enflasyon ortamının varlık fiyatlarını yukarı taşıdığını; doğal olarak hisse senedi piyasasını da yukarı yönlü desteklediğini söylüyor. BIST bünyesinde yatırımlarına devam eden, yatırımlarını tamamlanmak üzere olan ve ağırlığı yüksek hisse senetlerinin bulunması ve emsallerine göre iskontolu olmasının da BIST için ayrıca potansiyel oluşturduğuna dikkat çekiyor. Şu anda BIST-100 endeksinin 6-6,5 F/K bandında, gelecek 12 ay tahmini F/K'sının ise 4-4,5 aralığında işlem gördüğünü de hatırlatan Coşar, "Hem emsallerine hem de tarihi çarpanlarına göre iskontolu işlem görüyor. Yükselişin rekabet gücü yüksek sanayi hisseleri öncülüğünde olmasını beklemekle beraber bankacılık ve diğer sektörlerinde destek vereceğini düşünüyorum. Ancak FED'in faiz artırım süreci, Rusya-Ukrayna savaşı ve savaşın büyüme ihtimali, ham madde ve enerji maliyetlerindeki yüksek fiyatlar, olası bir küresel resesyon ile yurt içinde konvansiyonel olmayan para politikası araçlarının borsada riskleri artırdığı da göz önünde bulundurulmalı" diyor.

"SEKTÖREL ÇEŞİTLENDİRME ÖNEMLİ"

Borsanın ilk hedefinin bir önceki zirvesi olan 2.560'lar daha sonra 2.700 ve 3.200'ler olduğunu da vurgulayan Coşar; yıl içerisinde 3.200 ve üzerini de olası görüyor.

Muhafazakar portföyler için yüzde 20-25, orta seviye risk alabilenler için yüzde 50, risk alabilen profiller için yüzde 80 hisse senedinden oluşan portföyler kurulabileceğini, ancak burada hisse senedi oranı kadar hisse senetlerinde sektörel çeşitlendirmenin de önemli olduğunu hatırlatıyor.

Yılın ikinci yarısında yurt içinde fiyatlamalara konu olabilecek gelişmeler, süper bono ya da KKM gibi konvansiyonel olmayan para politikası araçlarının kullanımı ya da kullanılma olasılığı, enflasyondaki seyir, büyümenin geçen seneye göre daha düşük olması ile seçim tartışmaları diyen Coşar, açıklamasını şöyle sürdürüyor: "Yılın ikinci yarısında siyaset, borsada kendini daha çok hissettirebilir. Ayrıca dış ilişkilerin seyri de fiyatlamalarda etkili olabilir. Yurt dışında ise başta FED olmak üzere merkez bankalarının faiz artırım ve bilanço küçültme süreçleri, enflasyonun seyri, gittikçe daha fazla konuşulan küresel durgunluk ile jeopolitik gerginlikler borsaların trendini belirlemede etkili olabilir. Ancak en önemli riskin küresel bir resesyon olduğunu söyleyebilirim. En iyi senaryonun ise durgunluğa yol açmadan enflasyonun kendiliğinden sönümlenmesi olarak düşünülebilir."

Coşar, yılın ikinci yarısında Aksa Akrilik, Arçelik, Aselsan, Alkim Kimya, Brisa, BİM, Ereğli Demir Çelik, Ford Otomotiv, Kardemir, Kordsa, Otokar, Şişe Cam, Tofaş Otomobil Fabrikası, Türk Traktör, Vestel Beyaz Eşya, Vestel Elektronik, Akbank, Yapı Kredi, Türk Hava Yolları ve Sabancı Holding hisselerinin uygun seviyelerde portföylere dahil edilebileceğini söylüyor.

"İLK HEDEF 2.800 SEVİYELERİ"

Borsa'da yılın ikinci yarısında yukarı yönlü trendin devam etmesini bekleyen İnfo Yatırım Stratejist Çağlar Toros, ciro ve karlılıklarda enflasyon etkisi ve sabit getirili bono ve mevduat gibi TL yatırım alternatiflerinin getirilerinin yetersiz kalması nedeniyle üçüncü çeyrek itibarıyla BIST-100'ün 2.800'lü seviyelere ulaşacağını, yılsonu itibarıyla da 3.300'lü seviyeleri geçeceğini öngörüyor. Enflasyona endeksli tahvil ihracının da yapılacak satış miktarının sınırlı kalacak olması sebebiyle ancak kısa vadeli hafif baskı yaratabileceğini düşünen Toros; enflasyon teması ve kurdaki yükselişten olumlu etkilenebilecek şirketlere ek olarak jeopolitik gerginliklerin azalmasıyla tüm dünyada para ve maliye politikalarının borsayı destekleyeceğini söylüyor.

"KISA SÜRELİ HEDEFLER BELİRLENMELİ'

Piyasalarda karmaşık bir seyir hakim olduğu için kısa süreli hedefler vermeye daha sıcak baktıklarını da hatırlatan Toros, "Bir çok ülke enflasyonla mücadele için faiz artırırken, Türkiye faiz indirimlerine gitti. Mayıs ayında enflasyon daha da arttı. Benzin zamlarıyla birlikte alkollü içecek ve tütün ürünlerine gelen ÖTV zammının Haziran ayı enflasyonuna yaklaşık 0,50 puan etki yaratacağını düşünüyoruz. Nisan ayında gerçekleşen yılın ikinci enflasyon raporu toplantısında TCMB tarafından yılsonu enflasyon beklentisini jeopolitik gerginliklere bağlı olarak yüzde 23.20'den yüzde 42.80'e, gıda enflasyonunu ise yüzde 24.20'den yüzde 49'a yükseltti. Merkez Bankası'nın yılsonu tahmini, yılın geri kalanında aylık enflasyonun ortalama yüzde 1 olarak gerçekleşeceği varsayımına dayanıyor ve tekrar yukarı yönlü revize edilme ihtimali yüksek. Enflasyonun düşürülmesine yönelik bazı hamleler gelse de (gıda KDV'sinin yüzde 1'e indirilmesi, enerjinin sübvanse edilmesi vb) tedarik sıkıntıları, jeopolitik gerginlik ve politikalardaki belirsizliklerden kaynaklı olarak 2022 yılında yüksek enflasyonun devam edeceğini ve yılsonunda yüzde 60'lı seviyelere yaklaşılacağını düşünüyoruz. TCMB Başkanı Kavcıoğlu, enflasyon raporu toplantısında Mayıs ayından itibaren enflasyonda düşüşün olabileceğini açıklasa da Hazine ve Maliye Bakanı Nureddin Nebati anlamlı düşüş için Aralık ayını işaret etmişti" diyor.

24 Şubat'tan bu yana BİST-100 endeksinin küresel piyasalardan pozitif ayrıştığını da hatırlatarak BİST-100'ün yukarı yönlü seyrini sürdürdüğünü belirtiyor. Bunda; Türkiye'nin gerginlikte arabulucu rolünde olması, KKM'ye olan ilginin likit döviz talebini dengeleyerek kurda stabilite getirmesi, 2021/12 ve 2022/03 dönemi bilançolarının güçlü açıklanması ve risksiz getiri araçlarının enflasyon karşısında yetersiz kalmasının önemli rol oynadığına dikkat çekiyor. BIST'te Mart'ta 1.900'lü seviyelerden başlayan rallinin son haftalarda global piyasalarda görülen satışlara paralel olarak ve son günlerde süper bono ve enflasyona dayalı yatırım aracı çıkabileceğine dair haber akışlarıyla baskılandığını da belirten Toros; ancak yukarıda sayılan faktörlerin devam etmesiyle ve geçen haftaki yukarı yönlü ralliyi göz önünde bulundurarak üçüncü çeyrek itibariyle 2.800 hedef seviyelerine ulaşılacağını düşünüyor.

"BORSAYA OLAN İLGİ DAHA DA ARTACAK'

Yatırımcı stratejisine paralel olarak borsa tarafında hala güçlü getiri potansiyeli olduğunu dile getiren Toros; enflasyona karşı tasarrufların azalması sonrasında borsaya olan ilginin daha da artacağını söylüyor.

Ekonomilerde fiyat seviyesinin hızlı yükselmesinin şirket karlılıklarına olumlu olarak yansıyacağı beklentisinin borsada geçmiş tarihlerde de fiyatlandığının altını çizen Toros; burada doğal olarak enflasyon sepetinde ağırlığı yüksek olan, yani hane halkı harcamalarında önemli yer tutan sektör (temel gıda ve içecekler, konut giderleri ve kira, ulaştırma, lokanta ve oteller, giyim) ve bu harcamalardan pay alan şirketlerin ön plana çıktığını belirtiyor. Ancak enflasyon sepetinde yüksek paya sahip olarak, endeksteki yükselişte başı çeken alanlarda faaliyet göstermenin de tek başına yüksek enflasyondan olumlu faydalanabilmek için yeterli olmadığını hatırlatarak; yatırımcıların iş modeli, maliyet yapısı, yapılan fiyat artışlarını maliyetlerle karşılaştırma yapmasını da öneriyor. Bu kapsamda 2022 yılında da en çok konuşulacak konuların başında enflasyonun olacağı ihtimalini göz önünde bulundurarak gıda, perakende, ulaştırma, enerji, dayanıklı tüketim ve gayrimenkul yatırım ortaklıkları hisselerinin takip edilmesinin yerinde olacağını düşünüyor. Ayrıca yönetimi güçlü, kurdaki yükselişi satışlarına yansıtabilen, endeks şoklarından etkilenmeyen, artan finansman giderlerinden etkilenmeyen ve yabancı para cinsinden geliri olan şirket hisselerinin de izlenmesi gerektiğini hatırlatıyor. Kur hareketinin hızlanmasıyla birlikte 2021 son çeyreğinde olduğu gibi Arçelik, Alarko Holding, Ereğli Demir Çelik, Ford Otomotiv, Kardemir ve Şişe Cam gibi ihracatçı şirketlerin de ön plana çıkabileceğini belirtiyor.

Toros yılın ikinci yarısında Aksa Enerji, Alarko Holding, Alarko GYO, Arçelik, BİM, Ereğli Demir Çelik, Kontrolmatik, Kardemir, Mavi Giyim, Petkim, Şişe Cam, Söktaş, Tav Havalimanları, Tüpraş, Karsan, İş Yatırım Menkul Değerler, MLP Sağlık Hizmetleri, QUA Granite, Galata Wind Enerji ve Gen İlaç ve Sağlık Ürünleri hisselerinin uygun seviyelerde portföylere dahil edilebileceğini söylüyor.

BİZE ULAŞIN