Türkiye’nin ilk SİDA’sı bu yıl envantere girecek
PARA RÖPORTAJ/ HÜLYA GENÇ SERTKAYA Meteksan Savunma, geliştirdiği yerli, milli, özgün ileri teknoloji sistemlerle "küresel oyuncu" olma hedefine kilitlendi. Son dönemde "Yara Savunma Simülatörü" ihracatıyla gündeme gelen Meteksan Savunma, Türk Deniz Kuvvetleri dışında dört ülkeye ihracat yaptı. Dört ülkede altı simülatör projesinde görev aldı. Radar Altimetre, Retinar PTR Kara Gözetleme Radarı, YAKAMOS Karinaya Monteli Sonar Sistemi gibi ürünlerini hem Avrupa hem de Asya'da birçok ülkeye ihraç etti. Şu anda 20'nin üzerinde ülkede Meteksan Savunma'nın ürünleri kullanılıyor. "Bizim ana hedefimiz küresel bir oyuncu haline gelmek" diyen Meteksan Savunma Sanayi A.Ş. Genel Müdürü Selçuk Kerem Alparslan, ihracat çalışmalarına önemli yatırım yaptıklarını ve yakında yurtdışında üç-dört ülkede yeni sözleşmelere imza atacaklarını söyledi. Önümüzdeki birkaç yılda cirodaki ihracat hacmini önce yüzde 30'a, ardından yüzde 50'lere çıkarmayı hedeflediklerini açıklayan Alparslan, daha bugünden 100 yıllık hikayesi olan global şirketlerden biri olmak üzere hareket ettiklerini ifade etti. ARES Tersanesi iş birliğiyle geliştirdikleri Türkiye'nin ilk silahlı insansız deniz aracı (SİDA) ULAQ'ın ilkinin bu sene içinde Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'nın envanterine girmesini beklediklerini vurgulayan Alparslan, yeni siparişlerle bu alanda üretim faaliyetlerini sürdürmeye devam edeceklerinin altını çizdi. "ULAQ" ile dünya çapında insansız deniz araçları alanında lider oyuncu olma hedefine ilerlediklerini vurgulayan Alparslan, "Savunma sanayii sektöründe güçlü bir şirket ve ana yüklenici olma heyecanımızla, ihracata yönelik bakışımızla, sivil açılımlarımızla, dış paydaşlar için güvenilir bir iş ortağı olabilme karakterimizle, 2023 ve sonrasında ülkemizin küresel bir markası olma yolunda çok önemli adımlar atacağız" ifadelerini kullandı.
Meteksan Savunma Sanayi A.Ş. Genel Müdürü Selçuk Kerem Alparslan ile radar, çevre gözetleme, haberleşme sistemleri, lazer ve elektro-optik sistemler, sualtı akustik sistemler, insansız deniz araçları ve eğitim simülatörleri alanlarında 40'ın üzerinde ürünü bulunan şirketin yürüttüğü Ar-Ge çalışmaları, insan kaynakları politikaları ve hedefleri üzerine konuştuk.
-Meteksan Savunma, Ar-Ge'ye ne kadar kaynak ayırıyor?
Meteksan Savunma, kuruluş yıllarında Türk Silahlı Kuvvetleri'nin (TSK) gelecekteki ihtiyaçları için Ar-Ge projeleri yürütmek üzere faaliyetlerine başladı. Daha sonraki yıllarda bu Ar-Ge projeleri tamamlanıp, ürünleşmeye başladıkça biz de devlet destekli Ar-Ge projelerinin yanında ürün üreten, bunların sahada ülkemizin güvenliği için kullanılmasını sağlayan bir yapıya büründük. Diğer taraftan her zaman özkaynaklarımızla yeni teknolojilerin geliştirilmesine büyük önem verdik. Bugüne geldiğimizde ciromuzun yaklaşık yüzde 10'unu özkaynaklı Ar-Ge çalışmalarına aktarıyoruz. Devletten aldığımız Ar-Ge fonlarını da dahil edersek bu oran yüzde 20'lere kadar yükselir. Bugüne kadar başarıyla tamamladığımız 100'ün üzerinde projemiz, mevcut durumda 40'ın üzerinde ürünümüz var. Bunların arasında ULAQ İnsansız Deniz Aracı ailesi, MILSAR İHA SAR/MTI Radarı, Radar Altimetre, YAKAMOS 2020 Karinaya Monteli Sonar Sistemi, Retinar PTR Çevre Gözetleme Radarı, Retinar FAR-AD Dron Tespit Radarı, MERTER Taşınabilir Elektronik Taarruz Sistemi, KAPAN Dron Savunma Sistemi, AGNOSIS Anti-Jamming GNSS, AKSON C-Bant Veri Bağı, Yara Savunma Eğitim Simülatörü, Yangın Eğitim Simülatörü, Füze Veri Bağları, GNSS Anten ve Alıcılar, HETS Helikopter Engel Tespit Sistemi ve Denizaltı Sonarlarını sayabilirim. 10 yıl önce bir Ar-Ge şirketiyken bugün, nitelikli seri üretim yapabilen bir kurguya büründük. Üretim hatlarımızı, üretim kapasitemizi sürdürülebilirlik yaklaşımıyla devamlı olarak geliştiriyoruz.
-Meteksan Savunma'nın Ar-Ge projeleri/alanları neler? Yürüyen kaç Ar-Ge projeniz var?
Faaliyet gösterdiğimiz tüm alanlarda, özkaynaklarımız ile yeni Ar-Ge projeleri yürütüyoruz. Ürünlerimizi hem rekabette öne çıkmak hem de TSK'nin gelecekte ihtiyaçlarına hazır olmak için devamlı olarak geliştirmek, yenilemek mecburiyetindeyiz. Diğer taraftan da mevcut altyapımıza uygun yeni teknolojilerin geliştirilmesini de sağlamak zorundayız. Bu sebeple şu anda 10'un üzerinde Ar-Ge projesi yürütüyoruz. Bu projelerin bir kısmı doğrudan savunma sanayii projeleri olmakla beraber, bir kısmı da sivil kullanım alanları da bulunan teknolojileri içeriyor. Özel bir şirket olarak, sürdürebilir bir ekonomi yaratmak adına sivil yönlerimizi geliştirmeye çalışıyoruz. İnovasyonu tetikleyecek politikalar belirledik, yarışmalar düzenledik, ortaya çıkan fikirleri projelendirdik. Çevre, otomotiv, sağlık gibi sivil teknoloji alanlarında pek çok model deniyoruz. Orman yangınlarıyla mücadele ve deprem konusunda kapsamlı çalışmalar yürütüyoruz. Diğer taraftan da kritik tesis güvenliği alanında da çalışmalarımız var. Havalimanı güvenliği, biraz daha fazla tecrübe kazandığımız bir alan oldu. Yurtiçi ve yurtdışında bazı havalimanlarının radar ihtiyacını karşıladık. Tecrübelerimizi daha da geliştirmek için bu konuya yoğunlaşıyoruz. Liman güvenliği alanında da yeni ürün gamlarıyla gelişme kaydetmeyi umuyoruz. Savunma sanayi alanında ise elektronik harp teknolojileri, radar sistemleri ve sonar sistemlerini üzerinde çalıştığımız bazı yeni Ar-Ge alanları olarak vurgulayabilirim.
-Meteksan Savunma'nın üretim, ciro, ihracat gerçekleşmeleri ve hedeflerini paylaşır mısınız?
Bizim amacımız sürdürülebilir gelişmeyi sağlamak. Bu kapsamda üretim, ciro, ihracat rakamlarının tamamında her yıl düzenli gelişim gösteriyor ve hedeflerimizi başarıyla gerçekleştiriyoruz. Meteksan Savunma önümüzdeki 10 yıllık süreçte çok farklı bir noktada olacak. Biz bugünden 100 yıllık hikâyesi olan global şirketlerden biri olmak üzere hareket ediyoruz. Nitelikli insan kaynağı oluşturma politikamıza paralel olarak kısa sürede hedeflerimize ulaşacağımıza inanıyorum. Bizim için saydıklarınız arasında en kritik konu; ihracat. İhracat noktasında bugün sağlam adımlarla ilerliyoruz. Geçen yıl, altı ihracat projesi gerçekleştirdik. Her yere tohum ekiyor, mayalıyor, olgunlaşmasını bekliyoruz. Önümüzdeki birkaç yıl içinde ciromuzdaki ihracat hacmini yüzde 30'lara; ardından da yüzde 50'lere çıkartmayı hedefliyoruz. Sadece 2023 yılının ilk altı ayında 2022 rakamlarının üzerinde bir ihracat performansı gösterdik. Diğer taraftan savunma ve havacılık sanayimizde hâlâ boşluklar, atılması gereken önemli adımlar var. Çünkü silahlı kuvvetlerimizin ve güvenlik güçlerimizin modern ve tam bağımsız bir teknolojik güce erişmesi için ve savunma sanayimizi küresel arenada rekabet edecek konuma getirmek için daha yapılacak çok iş var. Bu noktada da Meteksan Savunma; insan kaynağı, teknolojik bilgi birikimi, altyapısı ve hayata geçirdiği zorlu teknolojiler ile Silahlı Kuvvetlerimizin her zaman uzun dönemli güvenilir bir paydaşı olarak tüm gücüyle çalışmaya devam edecek.
-İlk ULAQ SİDA, TSK envanterine ne zaman girecek? Önümüzdeki dönemde TSK envanterine girecek diğer ürün/sistemleriniz neler?
Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK) envanterine girecek ilk ULAQ'ın üretimi tamamlandı, şu anda yoğun bir şekilde deniz testleri devam ediyor ve çok başarılı olduğunu rahatlıkla söyleyebilirim. Sadece bir deniz platformu değil, insansız bir sistem olarak komuta kontrol ve haberleşme altyapısı, otonom özellikleri, elektronik harbe karşı dayanımı, sahil kontrol istasyonu ile benzerlerinden ayrılan bir insansız deniz aracı ortaya çıkarttık. İlk ULAQ'ın (ASuW Suüstü Savunma Harbi versiyonu) bu sene içerisinde Deniz Kuvvetleri Komutanlığı'mızın envanterine girmesini bekliyoruz, akabinde yeni siparişler ile bu alanda üretim faaliyetlerimizi sürdürmeye devam edeceğiz. Diğer taraftan 2023 yılı içerisinde teslimatını gerçekleştireceğimiz elektronik harp sistemlerimiz var. ULAQ'a ek olarak birçok hava, deniz, kara platformunun alt sistemlerini üretiyoruz, bunlar da çok sayıda adetli olarak 2023 yılı içerisinde platform üreticilerimize teslim edilecek.
Halihazırda TSK envanterinde çok sayıda ürünümüz bulunuyor. Bunların entegre lojistik destek faaliyetleri için ciddi bir ekip kurduk ve önemli kaynak ayırıyoruz. Bizim için teslim ettiğimiz bir sistem her daim hazır ve kullanılabilir olması büyük önem taşıyor, bunu en kritik sorumluluğumuz olarak görüyoruz.
-Türkiye'nin ilk silahlı insansız deniz aracı "ULAQ" ürün ailesinde neler var?
ULAQ ürün ailesinin ilk ürünü silahlı insansız deniz aracı (SİDA) oldu. ULAQ SİDA ile gerçekleştirdiğimiz hem 12.7 mm uzaktan komutalı silah sistemi hem de füze atışlarında çok önemli bir başarı elde ettik. Bu başarıların arkasından imzaladığımız sözleşme kapsamında Deniz Kuvvetlerimiz için ULAQ'ın ASuW Suüstü Savunma Harbi versiyonunun geliştirilmesini tamamladık.
Diğer yandan ULAQ ailesi bünyesine katılacak ULAQ ASW Denizaltı Savunma Harbi, ULAQ SAR Arama Kurtarma Botu ve son olarak ULAQ KAMA Sarf Edilebilir İnsansız Deniz Aracı için çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Yakın ve orta vadede sırayla bu platformları da üretilerek, denizlerde testlerine başlayacağız. Bildiğiniz üzere ULAQ konusunda öz kaynaklarımızla yoğun bir çalışma yaptık, ARES Tersanesi'yle organik bir stratejik iş birliği kurduk. ULAQ ile dünya çapında insansız deniz araçları alanında lider bir oyuncu olma hedefiyle ilerliyoruz.
-Meteksan Savunma'nın "üretimde iş birliği-güç birliği" noktasında çalışmalarından bahseder misiniz?
Biz Meteksan Savunma olarak hiçbir zaman bir projeyi ve ürünü tamamen kendimiz yapalım diye bir strateji oluşturmadık. Ülkemizde farklı şirketlerde çok önemli altyapılar ve bilgi birikimleri olduğunun farkındayız. Yatırım tekrarı yaratmak yerine, her zaman diğer şirketler ile birlikte çalışmaya önem vererek, önemli iş birlikleri oluşturmaya gayret ettik. Bugün Meteksan Savunma'nın alt yüklenicisi olan yüzlerce şirket bulunuyor. Burada sayamayacağım çok farklı alanlarda alt yüklenicilerle çalışıyoruz. Alt yüklenici seçimlerini yaparken, onların mevcut altyapısının yeterliliği dışında, özellikle küçük ölçekli şirketlerin büyümesine katkı sağlamak üzere de onlara yatırım yapıyor, gelişimlerine katkı sağlıyoruz. Sektörde bazı yeni teknolojileri ilk kez Meteksan Savunma'nın yönlendirmesi ile geliştiren, bugün geliştirdiği bu teknolojiler ile sadece yurt içerisinde değil yurtdışında da birçok ana yükleniciye hizmet veren şirketler bulunuyor.
GENÇLERİN KARİYERİNE YATIRIM YAPIYOR
Meteksan Savunma, gençlerin kariyerlerine yatırım yapmak üzere yeni bir kariyer gelişim programı başlattı. Gençlerin üniversite sonrası endüstriyel ortamda kariyer yapabilmesine yatırım yapacaklarını söyleyen Alparslan, şunları kaydetti:
"Bu konuya kaynak aktaracağız ve gençlerimizi yetiştireceğiz. Daha sonra bu arkadaşlarımız bir kariyer yol ayrımına gelir de bizden ayrılmak isterlerse bile referans mektubuna kadar yanlarında olacağız. Çünkü yetişmiş iş gücünün sadece Meteksan Savunma'nın değil, ülkemizin ihtiyacı olduğunun farkındayız. Bizden ayrılan ve gelişimlerine destek verebildiğimiz arkadaşlarımızın aslında başka döngülerde yine Meteksan Savunma'ya fayda sağlayabileceklerini değerlendiriyoruz. Bugün şirketimizden ayrılıp, bir süre sonra kendi işini kurup bize çözüm ortağı olan, uzaktan bağımsız çalışarak katkı veren, farklı ortamlarda kendini zenginleştirip sonra tekrar aramıza katılan arkadaşlarımız bulunuyor. Burada uzun soluklu bir kariyer gelişim planından bahsediyoruz. Ülkemizin küresel oyuncu olma stratejisine hizmet edecek önemli bir katma değer yaratabileceğimizi düşünüyoruz."
TÜM KAYNAKLAR EĞİTİME…
Meteksan Savunma Sanayi A.Ş, 2006 yılında Bilkent Holding bünyesinde Türkiye'nin savunması ve güvenliği için yerli, milli, bağımsız ve özgün, yüksek teknoloji ürünler geliştirmek ve üretmek üzere kuruldu. Şirket, radar sistemleri, çevre gözetleme sistemleri, haberleşme sistemleri, lazer ve elektro-optik sistemler, sualtı akustik sistemler, insansız deniz araçları ve eğitim simülatörleri alanlarında faaliyet göstermekte olup, üretilen bu sistem ve alt sistemler; komuta kontrol, haberleşme, keşif, gözetleme ve istihbarat maksatlı olarak kullanılıyor. Bu sistemler su üstü ve su altı platformları, helikopterler, insansız hava araçları ve füze sistemleri başta olmak üzere birçok platformda yer alıyor. Meteksan Savunma Genel Müdürü Selçuk Kerem Alparslan'ın verdiği bilgiye göre; şirket bünyesinde yaklaşık 350 personel görev yapmakta olup, bunların yüzde 80'inden fazlasını mühendisler oluşturuyor. Merkez binası Ankara'da Bilkent Cyberpark yerleşkesinde bulunan Meteksan Savunma'nın İstanbul ve Katar'da da ofisleri bulunuyor. Bilkent Holding Grup Şirketi olarak Meteksan Savunma'nın elde ettiği tüm kaynaklar, daha fazla öğrencinin burslu okutulması ve öğrencilerin en modern biçimde eğitim alabilmesi için Bilkent Üniversitesi'ne aktarılıyor.