Markaların e-ticarette hareket alanını genişletiyor
Tek bir platform üzerinden birden fazla satış kanalının kontrolünü, operasyonunu ve sipariş yönetimini yapma olanağı sunan Akinon, yeni uygulaması ile markaların kendi satış ağına farklı marka ve ürünleri eklemesine imkan veriyor. Akinon'un bu çözümü ile büyük ve orta ölçekli perakende markaları, Türkiye'nin hatta dünyanın farklı noktalarındaki üreticileri, kendi e-ticaret platformlarına kolayca dahil edebiliyor. Bu sayede tüketiciler de farklı ihtiyaçlarına tek bir platformdan ulaşabiliyor.
Geliştirdiği ticaret platformu ile Türkiye'nin ve dünyanın önde gelen markalarının omni-channel operasyonlarına yönelik hizmet veren Akinon, sektörün büyümesine katkı sağlayacak çözümler sunmaya devam ediyor. Organize perakende markalarının son zamanlarda e-ticaret planlamalarına dahil ettiği "kurumsal pazar yeri"ne dönüşüm projelerini, tek bir platformdan kolayca yönetmeyi sağlayan "Seller Center" çözümü ile Akinon, hem markalar hem de tüketici nezdinde yeni bir deneyim sunmayı hedefliyor. E-ticaret platformunda çalışan bir modül olarak tasarlanan "Seller Center" işletmelerin kolayca pazar yeri oluşturmasına ve bir pazar yeri gibi davranmasına olanak tanıyor. Son 15 ay içerisinde kurumsal pazar yerlerinde satış yapmaya başlayan satıcı sayısında yüzde 36'lık bir artışın görüldüğünü belirten Akinon CEO'su Tolga Tatari, 2024 yılında bu oranın artacağını ve Seller Center'ın bu dönüşümde çok etkili olacağını dile getirdi.
Tolga Tatari, organize perakende alanında hizmet veren büyük ölçekli markaları incelediklerinde, pazar yerlerinden gelen satışın, toplam online satış cirolarının önemli bir bölümüne tekabül ettiğini belirtti. Tatari "2020 yılında yoğun olarak kullanılmaya başlayan pazar yerleri, markaların çevirim içi satışlarının yüzde 37'sini oluşturuyordu. 2023'e geldiğimiz de bu oran yüzde 43'e ulaştı. Bu hızlı artışın önümüzdeki günlerde de devam etmesini bekliyoruz. Tüketici artık ürünlere offline ve online bir çok farklı kanaldan ulaşabiliyor. Önemli olan burada müşteriye en özel satış deneyimini yaşatabilmek. Bununla beraber ürünlerin fiyatlandırma kontrolünün zorlaşması, markaların farklı satış kanallarında uzun vadede varlığını sürdürmesinin önüne geçiyor. Tüm bu gelişmeler dünyada "enterprise marketplace" olarak adlandırılan "kurumsal pazar yeri" oluşturma trendini beraberinde getirdi. Her marka kendi kurgusu içerisinde, kurumsal pazar yerini kurabiliyor, kendi fiyat politikası ve kampanya avantajları ile tüketiciye sunabiliyor. Biz de markaların kurumsal pazar yeri olma süreçlerinde ihtiyaçları olan teknolojik çözümü "Seller Center" ile sağlıyoruz ve bu alandaki kabiliyetlerini geliştirmeye yardımcı oluyoruz" açıklamasında bulundu.
"Romanya ve Dubai Kurumsal Pazaryeri Çözümüne Yoğun İlgi Gösteriyor"
Yurt dışında da "kurumsal pazar yeri" oluşturma aşamasında Seller Center çözümleri için talep aldıklarını belirten Tolga Tatari, özellikle Romanya ve Dubai'de yoğun ilgi gördüklerini belirtti. Tatari "Dubai ve Romanya e-ticarette geniş bir pazara sahip. Markalar sektördeki yenilikleri yakından takip ediyor ve sistemlerine dahil etmek istiyorlar. Bu nedenle Seller Center çözümümüz ile Romanya ve Dubai'de güzel projeler üretiyoruz. Akinon olarak bizim global açılım stratejimizde de Doğu Avrupa ve MENA Bölgesi bulunuyor. Teknoloji ve perakende sektörlerindeki deneyimimizi en iyi şekilde yansıtacağımız öncelikli bölgelerimizi bu şekilde belirledik. Yakın zamanda farklı ülkelerden de talep alacağımıza ve başarı hikayeleri yaratacağımıza eminiz" dedi.
Seller Center ile Global Tedarikçiler Tek Platformda Buluşuyor
Akinon'un, "Seller Center" çözümü kendi "kurumsal pazar yeri"ni hayata geçirmek isteyenlerin, dünya genelindeki tedarikçilerini sistemlerine dahil etmelerine olanak tanıyor. Böylece markalar farklı ülkelerde satışa sunulan ürünleri, kendi müşterilerinin erişimine sunabiliyor.
Markalar "Seller Center" çözümüne SaaS (Software as a Service) hizmet modeli ile kolayca ulaşıp, uygulamayı değişen strateji ve planlamalarına göre şekillendirebiliyor. Değişen tüketici alışkanlıkları ve sektör dinamikleri karşısında kullanım esnekliği sağlayan bu model ile markalar, uzun süre alan yatırım geri dönüşü beklentisini de ortadan kaldırmış oluyor.