Dolar bazında ucuz 17 hisse fırsatı (1)
PARA BORSA/ İDİL TARAKLI Borsa İstanbul'da BIST-100 endeksi yaklaşık 147 dolar seviyelerinde (geçen hafta dosyanın hazırlandığı tarihte). Uzmanlar endeksin yanı sıra borsada hemen bütün hisselerin dolar bazında düşük seviyelerde olduğuna dikkat çekiyor. Öte yandan MSCI Emerging Markets endeksinin (gelişmekte olan piyasalar endeksi) F/K değeri 10.75 iken MSCI Türkiye endeksinin F/K değerinin 5,3462 seviyesinde olduğunun da altını çizen analistler; Borsa İstanbul'un rakipleri ile karşılaştırıldığında da iskontolu olduğunu hatırlatıyor. (Birinci Bölüm)
Ancak uzmanlar Borsa İstanbul'un rakiplerine göre düşük seviyelerde olması ya da hisselerin önemli bir bölümünün dolar bazında ucuz sevilerde olmasının tek başına yeterli olmadığının da altını çiziyor. Her koşulda hisse seçiminin ve zamanlamanın önemine vurgu yapıyor. Diğer bir deyişle hisselerin dolar bazındaki seviyelerinin şirketin kesinlikle ucuz ya da pahalı olduğunu göstermeyeceğini belirten analistler; bu noktada hisse seçiminde cari ve beklenti çarpanlarına bakarak karar verilmesi gerektiğini ifade ediyor. Bu kapsamda 17 hissenin dolar bazında düşük ve alıma uygun olduğunu hatırlatarak uygun seviyelerde portföylere dahil edilmek üzere takip edilebileceğini söylüyor.
"YUKARI YÖNLÜ HAREKET BEKLİYORUZ"
Geçen hafta yapılan Merkez Bankası toplantısı için "Beklentilerimize paralel faiz konusunda bir değişiklik olmadı" diyen Ahlatcı Yatırım Hazine Müdürü Arda Coşar; enflasyon, küresel bazda merkez bankalarının faiz artırım sürecinde bulunması ve TL'deki olası oynaklığı baz alarak Merkez Bankası'nın toplantıyı pas geçtiğini düşünüyor.
Kararın beklentiler dahilinde gelmesinin Borsa İstanbul üzerinde önemli bir etkisi olmadığını da belirterek; bundan sonra yurt dışında tekrar satışların artmaması durumunda BIST-100 endeksinin yukarı doğru hareketleneceğini ve 2.700 seviyelerine doğru yükseleceğini düşünüyor.
BIST-100 endeksinin 2.670 seviyelerini gördükten sonra FED'e dair para politikası beklentilerinin sıkılaşması ve 75 baz puanlık faiz artırımından sonra, ABD borsalarında görülen sert satışlardan etkilenerek 2.500 seviyesine doğru gerilediğine dikkat çekerek "Yani yurt dışı kaynaklı bir satışla karşılaştı. Ancak satışların yurt dışına kıyasla daha az olduğunu ve pozitif ayrıştığını söyleyebiliriz. Diğer yandan bu satışlara rağmen BIST-100 endeksi, 2.500 puan üzerinde kaldı. Bundan sonra yurt dışında tekrar satışların artmaması durumunda BIST-100 endeksinin yukarı doğru hareketleneceğini ve 2.700 seviyelerine doğru yükseleceğini öngörüyorum" diyor.
"3.000 SEVİYELERİ ÖNEMLİ BİR OLASILIK"
Enflasyon etkisiyle satılan ürün ve hizmetlerin fiyatlarının artması, şirket bilançolarındaki TL bazlı genişleme, yani satış ve kar rakamlarının TL bazlı artması, düşük seviyede cari ve beklenti çarpanları, kurun 17 seviyesini tekrar aşmasıyla dolar bazında ucuz hisse senedi fiyatlarını da göz önünde bulunduran Coşar; sene içinde de 3.000 üzeri fiyatlamalarında önemli bir olasılık olduğunu söylüyor. Borsanın önündeki en önemli riskin ise küresel bazda olası bir resesyon olduğunun da altını çizen Coşar; küresel bazda olası bir durgunluğun yurt dışı borsalar ve ihracatçı firmalar yoluyla borsayı da olumsuz etkilemesinden endişe ediyor.
"DOLAR BAZINDA CİDDİ BİR POTANSİYEL VAR"
BIST-100 endeksinin 2007, 2010 ve 2013 yıllarında 500 dolar ile dolar bazında zirve seviyelerini görürken 2008 krizinde yaklaşık 120 dolarla dip seviyeleri test ettiğini hatırlatan Coşar; geçen üç senede de dolarda yaşanan yukarı yönlü ataklarla BIST-100 endeksinin TL bazlı zirvelerine rağmen, dolar bazlı dip seviye olan 120 dolarları test ettiğine dikkat çekiyor. Halen BIST-100 endeksinin yaklaşık 147 dolar seviyelerinde olduğunu da belirterek "Yani BIST-100'ün dolar bazlı zirve ve dip seviyelerine salt sayısal bir bakışla yaklaşırsak zirveden çok uzak ve aynı zamanda dip seviyelere çok yakın olduğumuzu görebiliriz. Tabii mevcut şartlarda BIST-100 endeksinin dolar bazında eski yüksek seviyelerine gelmesini bekleyemeyiz. Şu an çok farklı bir dönem söz konusu. Ancak dolar bazında şu an bulunduğumuz dibe yakın yerlerden önemli bir yükseliş potansiyeli barındırdığını düşünebiliriz" diyor.
Mevcut cari fiyatlarla BIST-100 endeksinin 147 dolar olduğunun altını çizen Coşar; 2021 ve 2022 yıllarında dolar bazlı görülen zirvelerin yaklaşık 175 dolar olduğuna da dikkat çekiyor. Bu nedenle BIST-100 endeksinin 175 dolar hatta biraz daha üzerine yükselme potansiyelini olduğunu söylüyor. Bununda mevcut 17.30 dolar/TL kuru ile 3027,5 puana karşılık geldiğini hatırlatarak; yani dolar bazlı bir hesap yaptığımızda BIST-100 endeksinin 3.000 puan ve üzeri potansiyel taşıdığını ifade ediyor.
"BORSA İSTANBUL RAKİPLERİNE GÖRE DE UCUZ"
Borsa İstanbul'un rakipleri ile karşılaştırıldığında da iskontolu olduğunun rahatlıkla söylenebileceğini belirten Coşar, "Nitekim MSCI Emerging Markets endeksinin (gelişmekte olan piyasalar endeksi) F/K değeri 10.75 iken MSCI Türkiye endeksinin F/K değeri 5,3462 seviyesinde" açıklamasını yapıyor.
Ancak bir hissenin dolar bazındaki seviyelerinin ucuz ya da pahalı olduğunu göstermeyeceğine de vurgulayan Coşar, "Evet son birkaç yıl içinde dolar bazlı gördüğü zirve ve dip seviyelere bakıp, dibe yakınsa dolar bazında ucuz, zirveye yakın ise dolar bazında pahalı olduğu yorumunu yapabiliriz. Diğer bir deyişle dolar bazlı seviyeler, şirketin kesinlikle ucuz ya da pahalı olduğunu göstermez. Cari ve beklenti çarpanlarına bakıp öyle karar vermek lazım" diyor.
Coşar, bu kapsamda Aselsan, Alkim Kimya, Brisa, BİM, Ford Otomotiv, Logo Yazılım, Otokar, Tofaş Otomobil Fabrikası, Türk Traktör, Tat Gıda, Vestel Beyaz Eşya, Vestel Elektronik, Akbank, Yapı Kredi, İş Bankası, Türk Hava Yolları ve Sabancı Holding hisselerinin dolar bazında düşük ve alıma uygun olduğunu hatırlatarak uygun seviyelerde portföylere dahil edilmek üzere takip edilebileceğini söylüyor.
"TEKFEN HOLDİNG'DE HEDEF FİYAT 46.0 TL"
Yatırım Finansman, geçen hafta Tekfen Holding için hedef fiyatını revize etti. Net Aktif Değer tahminlerini de güncelleyerek artan döviz kurlarının iştirak değerlemeleri üzerindeki etkisiyle Tekfen için hedef fiyatını 36.50 TL'den 46.00 TL'ye yükseltti. Kurum 2022 tahminlerine göre 2.9 F/K ve 2.4 FD/FAVÖK çarpanlarından işlem gören hisse için "endeks üzeri getiri" beklentisini ve tavsiyesini sürdürdüğünü açıkladı.
Tekfen Holding'in yeni CEO'su Ali Pandır, geçen hafta bir analist toplantısı düzenleyerek şirketin görünümü ve planları hakkında bilgilendirmede bulundu. Toplantıdaki mesajların genel olarak olumlu yönde olduğunu belirten Yatırım Finansman araştırma ekibi, "İnşaat iş kolunda artık yeni zarar üreten proje beklenmediği, geçmiş yıllardaki zararların müşterilerden tahsilatı konusunda umutlu olduklarının altı çizildi. Yeni yönetim ayrıca grup içindeki verimsizlikleri azaltmak ve daha esnek, sürdürülebilir ve teknoloji odaklı bir holding yapısı oluşturmanın önemli hedefleri arasında yer aldığını belirtti" dedi.
"ZARARLARIN TAHSİLİ OLUMLU"
İnşaat sektöründe, maliyet artışlarına yönelik tazminat talepleri net karlılığa önemli katkı yapabilir diyen Yatırım Finansman araştırma bölümü, "Tekfen son iki yılda inşaat kolunda temel olarak üç projeden kaynaklanan (Katar'da stadyum projesi, Rusya ve S. Arabistan'da boru hattı projeleri) beklenmedik maliyet artışlarıyla karşılaşmış, bunun sonucunda 2020-21 döneminde yaklaşık 170 milyon dolar FAVÖK seviyesinde toplam zarar kaydetmişti. Şirket toplam 250 milyon dolara kadar maliyet artışlarını müşterilerden tahsil etmek üzere tazminat talepleri bulunduğunu ve bunları almak için umutlu olduklarını belirtiyor. Bahsedilen tazminatların büyüklüğü Tekfen'in piyasa değerinin yaklaşık yüzde 50'sine denk gelmekte olup, kısmi olarak zararların tahsil edilmesi durumunda bile hisse için olumlu olacağını düşünüyoruz" yorumunu yaptı.
"TOROS TARIM'DA HİSSE SATIŞI DEĞERLENDİRİLEBİLİR'
Diğer yandan yeni projeler konusunda şirket yönetiminin karlı projelere odaklanılacağını, 'backlog'un agresif büyütülerek 3 milyar dolara çıkarılmasını istemediklerini, yeni enerji güvenliği ortamında doğal gaz üretim ve boru hattı projelerinde fırsatlar olabileceğini belirttiği de hatırlatıldı. Özellikle Katar'da 30 milyar dolar büyüklüğündeki North Field Expansion projesinin, şirket için yeni iş potansiyeli oluşturabileceğini düşünen kurum, gübre sektörüne yönelikte şu değerlendirmeyi yaptı: "Güçlü nakit akışı devam ediyor, Toros Tarım'da olası hisse satışı değerlendirilebilir. Gübre iş kolunda 2021 yılında artan fiyatlar ve güçlü marjlar sayesinde FAVÖK performansı 200 milyon doların üzerine çıkmıştı. 2022 yılı için yüksek fiyatların iç talepte daralmaya yol açması ve artan ham madde maliyetleri nedeniyle marjlarda bir miktar baskı öngörsek bile, tahminimiz 150 milyon dolar civarında FAVÖK elde edilmesi yönündedir. Şirket, gübre ihracatına Eylül ayına kadar tekrar izin verilmesini olumlu bir gelişme olarak değerlendiriyor. Yönetimin açıklamalarına göre Tekfen, gübre iş kolunda potansiyel stratejik yatırımcılara hisse satışını değerlendirebilir. Özellikle yurt dışı pazarlarda büyüme fırsatı getirebilecek bir ortaklığın şirket için olumlu olacağını düşünüyoruz. Bizim değerlememize göre Toros Tarım'ın yüzde 50 hissesinin satılması durumunda, Tekfen'in 400 milyon dolar üzerinde bir gelir elde etmesi mümkün."
Diğer yandan, şirketin yeni bir sektöre yatırım yapmak üzere çalışmaların sürdüğünü açıkladığını da hatırlatan kurum "Bu kapsamda şirket yönetimi, yeni iş kolunun teknoloji odaklı olmasının beklendiğini belirtiyor. Örnek olarak düşük maliyetli atık kimyasal/plastiklerin dönüştürülerek yüksek katma değerli ürünlerin üretimi gibi projeler üzerinde çalışıldığı şirket tarafından aktarıldı" bilgisini paylaştı.